Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Uluslararas Matematik ve Fen Ara t rmas (TIMSS): Öğrencilerimiz sürekli ortalamanın altında Uluslararası Matematik ve Fen Araştırmasında Eğilimler (TIMSS: Trends International Mathematics and Science Study), 2007’de beş ana kara parçasından 60’a yakın ülkenin katıldığı bir eğitim araştırmasıdır. İlköğretim son sınıfta öğretim gören yaklaşık 150 okuldan 4500 kadar Türk öğrencisi, (49+7) 56 ülke arasındaki sıralamada matematikte 30’uncu ve fen bilgisini/ bilimlerinde de 31’inci sırada yer alabildi. Yaşar Ersoy, ODTÜ Eğitim Fakültesi, Emekli Öğretim Üyesi, y.ersoy@ tiscali.nl larını belirleyen yöneticiler ve öğretim programı geliştiren uzmanlar olmak üzere her ülkede çok sayıda kurum, kuruluş ve kişi yararlanmakta. Bu incelemede genel amaç, TIMSS2007’nin (Uluslararası Matematik ve Fen Araştırmasında Eğilimler2007) öğrencilerin başarısı ile ilgili kesitini mercek altına alarak, yeni yayımlanan başlıca iki raporlarda [1, 2] yer alan verilerden bir kısmını işleyerek sonuçları Türk matematik ve fen bilimleri eğitimi kamuoyuna yansıtmak ve daha ileri düzeyde MaFe eğitimi araştırmaları için elverişli bir tartışma ortamı yaratmaktır. başarı düzeyini arttırmak için eğitim dizgesinin bir bütünsel yapısının ve bununla bağlantılı olarak alt dizgelerin sürekli sorgulanması, yapılan köklü değişiklik ve bazı yeniliklerin gözden geçirilmesi, dizgenin bir an önce iyileştirilmesi ve en azından AB ölçütlerine erişilmesi gerekmektedir. Il ml slam üniversitesi mi? İnsanlar toplu yaşamaya başladıklarından beri, en çok istismar edilen ve sömürü aracı olarak kullanılan değer din ya da başka bir deyişle kutsallık oldu. Prof.Dr. Süleyman Çelik; Ondokuz Mayıs Üniversitesi; scelik@omu.edu.tr S U luslararası karşılaştırmalı eğitim araştırmalarından PISA (Programme for International Student Assessment: Uluslararası Öğrencileri Değerlendirme Programı) ve TIMSS’den (Trends International Mathematics and Science Study: Uluslararası Matematik ve Fen Araştırmasında Eğilimler) elde edilen bulgulara ve oluşturulan ortak görüşlere önem verildiği ve elde edilen bazı bulgulardan yararlanıldığı gözlemlenmekte. Örneğin, Türkiye 1995 ve 2003’te gerçekleştirilen TIMSS’ye katılmamış; başta TIMSSR (99) bulgularından yararlanarak 200405’te matematik ve fen öğretim programını yenilemiş, TIMSS2007’nin ise ilköğretim 8. sınıf çalışmalarına katılmıştır. Uluslararası matematik ve fen (MaFe) eğitimi araştırmasında elde edilen bulgulardan ve genel eğilimlerden başta eğitim politika TIMSSR MATEMAT K TEST SONUÇLARI VE ÜLKELER N BA ARI SIRALAMASI CBT 1138/8 9 Ocak 2009 CBT 1138/9 9 Ocak 2009 Çizelge 1’de açıkça görüldüğü gibi Türkiye, TIMSS2007 matematik testi öğrenci başarı puan ortalaÇizelge 1. Ülkelerin İlköğretim (8. Sınıf) Öğrencileri TIMSS2007 Matematik ması sıralamaBaşarı Puanları Ortalaması ve Ülkelerin Beşeri Gelişmişlik İndeksi (BGİ) sına göre 49 ülke arasında 30. sırada, Türkiye’nin konumu kıstas (mihenk olarak) belirlenen 7 ülke/eyaletle birlikte düşünüldüğünde ise 37. sırada yer almaktadır [1]. Özetlenerek s u n u l a n TIMSS2007 araştırmanın sonuçlarına yakından baktığımızda, Uzak doğu ülkelerinden ÇinTaipei (598), Kore Cumhuriyeti (597), Singapur (593), Hong KongÇin (SAR) 570 ve Japonya’nın (570) puanla ilk beş sırada yer aldığı; Türkiye’nin ise 454 puanla Romanya (461), BosnaHersek (456), Lübnan (449), Tayland (432) gibi ülkelerden sonra fakat Ürdün (427), Tunus (420), Gürcistan (410), İran İslam Cumhuriyeti gibi (403) ülkelerden önde bir konumda olduğu görülüyor. Tüm bu ülkelerin göreceli durumu, TIMSS2007 genel ortalama puanının anlamlı bir biçimde altındadır; ülkelerin beşeri gelişmişlik indisine (BGİ) bakıldığında TIMSSR’de olduğu gibi Türkiye yine 3. ligte daha çok kendine komşu Ortadoğu ülkeleri ve bazı Afrika ülkeleri ile birlikte aynı sahada oynuyor. Sıralamada belirlenen bu konumu ile Türkiye’nin, araştırmaya katılan tüm AB ve OECD ülkelerine göre son s rada yer ald ; sergilediği bu görünümle ekonomik yönden gelişmekte ve eğitim sorunlarını çözememiş olan ülkeler grubunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Çizelge 1’in sağ tarafında alt sıralarda yer alan 4 ülkede (7 ülke/eyaletle) öğrencilerin başarı durumu gözetilerek sonuçlar karşılaştırılacak olursa, Türkiye’nin konumun sıralamada, belirtildiği gibi daha gerilerdedir. ma puanının anlamlı bir biçimde altındadır ve TIMSSKaynakça R’de olduğu gibi Türkiye yine 3. ligde oy[1] Mullis, I.V.S., Martin, M.O., & Foy, P. (with Olson, nuyor. J.F., Preuschoff, C., Erberber, E., Arora, A., & Galia, J.). Belirlenen bu konumu ile Türkiye, araş (2008). TIMSS 2007 International Mathematics Report: tırmaya katılan tüm AB ve OECD ülkeleri Findings from IEA’s Trends in International Mathematics ne göre son sırada yer almakta; sergilediği bu and Science Study at the Fourth and Eighth Grades. görünümle ekonomik yönden gelişmekte ve Chestnut Hill, MA: TIMSS & PIRLS International Study Center, Boston College. eğitim sorunlarını çözememiş olan ülkeler gru[2] Mullis, I.V.S., Martin, M.O., Olson, J.F., Berger, bunda bulunduğu anlaşılmaktadır. Çizelge D.R., Milne, D., & Stanco, G.M. (Eds.). (2008). TIMSS 2’nin sağ tarafında alt sıralarda yer alan kıs 2007 Encyclopedia: A Guide to Mathematics and Science tas (mihenk taşı denebilecek) olarak seçilen Education around the World. Chestnut Hill, MA: TIMSS & PIRLS International Study Center, Boston College. 7 ülke/eyaletle öğrencilerin başarı durumu ile Türk öğrencilerin puanları karşılaş Çizelge 2. Ülkelerin İlköğretim (8. Sınıf) Öğrencileri TIMSS2007 Fen tırılacak olursa or Bilgisi/Bilimleri Başarı Puanları Ortalaması ve Ülkelerin Beşeri Gelişmişlik İndeksi talama puanın (BGİ) matematik testinde olduğu gibi daha düşük olduğu görülür. ömürüyü en iyi bilen ve uygulayan emperyalizm, din istismarını da en iyi şekilde yapıyor. Bunu, en güzel Kenya’nın ulusal önderi Jomo Kenyatta ifade etti: “Emperyalistler ülkemize geldiklerinde onların elinde İncil, bizim topraklarımız vardı. Bize, “gözlerimizi yumup dua etmemizi” söylediler. Gözlerimizi açtığımızda İncil bizim elimizdeydi. Fakat topraklarımız onların olmuştu.” Panislamist politika uygulamaya çalışması nedeniyle II. Abdülhamit’e dinciler “Ulu Hakan” derler. Oysa bu politika Abdülhamit tarafından değil, güdümüne girmiş olduğu Almanya tarafından saptanmıştı. “Drang nach Osten” politikası doğrultusunda doğuya doğru genişlemek isteyen Almanya, Müslüman sömürgeleri olan İngiltere ve Rusya’ya karşı Panislamizmi yararlı bir ideolojik silah olarak görmüştü. Kayzer II. Wilhelm İstanbul’a gelmiş, başında fesle at üstünde Abdülhamit ile yan yana gazetecilere pozlar vermiş; Şam’a gitmiş, Selahattin Eyyubi’nin mezarını ziyaret etmiş; fesli fotoğrafları kahvehanelere dağıtan Alman ajanları, “imparatorlarının Mekke’ye gidip gizlice hac oldu u, Alman halk n n toptan slama döndü ü” efsaneleri çıkararak Alman yandaşlığını yaymaya başlamışlardı. Emperyalizmi ilk kez askeri yenilgiye uğratan Atatürk, Kurtuluş’tan sonra ülkenin yeniden emperyalizmin güdümüne girmesini önlemek; halkın sömürülmesini, uyutulmasını engellemek ve aydınlanmasını sağlamak için devrimler yaptı, bilimi k lavuz edinmemizi istedi. Ne yazık ki, Atatürk’ten sonra devleti yönetenler, O’nun yaptıklarını anlayamadı, aymazlık ve sapkınlık içine düşerek ülkeyi yeniden emperyalizmin güdümüne soktu ve din sömürüsü yoluyla halk yeniden uyutulmaya başlandı. likle başlarında “milli” sıfatı bulunan Milli Eğitim ve Milli Savunma bakanlıklarına Amerikalılar çok ilgi gösterdi. Milli E itim Bakanlığı’nda Amerikalı uzmanların çoğunlukta olduğu komisyonlar kuruldu, gene Amerikalı uzmanlar tarafından hazırlanan raporlar (Thornburg ve Barker Raporlar gibi) bu komisyonlarca kabul edilerek Milli Eğitim’in temel politikaları, müfredat programları vs. değiştirildi. Köy Enstitüleri ile Halk Evlerinin kapat lmas , ilahiyat fakültesi, Kuran kurslar ve imam hatip okullar n n aç lmas , okullara din derslerinin konulmas bu plan doğrultusunda yapılmış uygulamalardır. Yani, Türkiye’nin ABD güdümünde bir “Il ml slam Ülkesi” olması için çalışmalar yeni başlamış değildir. Uygulanan 60 y ldan daha eski bir plandır. Bunun adı, bazen “Türk slam Sentezi”, bazen “ nançlara Sayg l Laiklik”, şimdi de “Ilımlı İslam” oldu. Ve bu plan doğrultusunda çalışmalar yapmak üzere ABD güdümünde dernekler, ocaklar, vakıflar, yayınevleri kuruldu; gazeteler, dergiler, kitaplar yayımlanmaya başlandı. ÜN VERS TELER PLAN Ç NDE Kuşkusuz üniversiteler de bu plan n içine alındı. Ta rada açılan ilk üniversitenin tüm öğretim üyeleri doktoralarını ABD’deki bir üniversitede yaptı. “Do unun ayd nlanma oca olacak,” nutuklarıyla açılan bu üniversite, ne yazık ki karanl n merkezi oldu. Büyük kentlerimizdeki büyük üniversitelerin, Türkiye’nin ABD güdümünbüyük Atatürkçü (!) hocaları de bir “Ilımlı İslam Ülkesi” taşraya gitmedikleri için, bu üniversiteden yetişen 2000’in olması için çalışmalar yeni üzerinde ö retim üyesi, daha başlamış değildir. sonra açılan taşra üniversiteleUygulanan 60 yıldan daha rinin çoğunun kuruculuğunu eski bir plandır. Bunun adı, yaptı ve bu üniversitelerde gericiliğin temellerini attılar. bazen “Türkİslam Sentezi”, 12 Eylül’den sonra yeni bazen “İnançlara Saygılı açılan üniversitelere öğretim Laiklik”, şimdi de “Ilımlı üyesi yetiştirmek amacıyla, YÖK tarafından, çoğunluğu İslam” oldu. Ve bu plan doğABD’ye olmak üzere, yurtdışırultusunda çalışmalar yapna doktora yapmaya binlerce mak üzere ABD güdümünde öğrenci gönderildi. Türkİslam dernekler, ocaklar, vakıflar, Sentezi’nin resmi devlet politiyayınevleri kuruldu; gazetekası olduğu o dönemde tarikatcemaat referanslarıyla seçilmiş ler, dergiler, kitaplar olan bu öğrencilerin çoğu, gityayımlanmaya başlandı. tikleri yerlerde uluslararas dinci örgütlerin içine girdi ve doktora eğitimlerinin yanında örgüt eğitimini de alarak yurda döndüler. Bunlar şimdi profesör… Bunlar, tarikatcemaat hiyerar isi içinde çalışır. Prof. sanlı da olsalar, ilkokulu bile bitirememiş tarikatcemaat liderine müritlik yaparlar. Bu arada, Sevgili Uğur Mumcu’nun dediği gibi, “tarikatsiyasetticaret” işlerini yürütürler. Birlikte sağlık merkezleri, poliklinikler, hastaneler, dershaneler, kolejler vs. açar, paralar kazanırlar. Rektör adayları seçimi yapılacağı zaman, yukarıdan verilen buyruğa uyar, işaret edilen adayın etrafında birleşirler. Bizler ise, çok demokrat olduğumuz için, “gönlünde aslan yatan!” her profesör aday olur ve oylarımız bölünür. Sonuç olarak Türkiye Cumhuriyeti’ni kurulu ilkelerinden sapt rarak ba ka bir cumhuriyet kurmak ve bu arada, BOPGOP planları çerçevesinde parçalamak isteyenler çalışmalarını uzun erimli bir plana göre yürütmektedirler. Rektör atanmaları da dahil, hiçbir şey rastlantıya bırakılmamıştır. ‘H TLER SÜNNETL MÜSLÜMAN’ Almanya aynı oyunu İkinci Dünya Savaşı’nda da oynadı, “Hitler’in sünnetli bir Müslüman olduğu” söylentisini yayarak, Türkiye’nin önderliğinde bir Dünya Türk slam Birli i örgütleyip Sovyetler Birliği’ne saldırtmaya çalıştı. Unutma özürlü olduğumuz için olsa gerek, Almanya’nın bu girişimleri yalnız hayalci gençler arasında değil, yazarlar, milletvekilleri, hatta bakanlar arasında da taraftar buldu; hükümet Alman ajanlarının ülkede cirit atmasına göz yumdu ve bu hava içinde 1941 yılında Almanya ile Saldırmazlık Antlaşması imzalanarak Sovyetler Birliği karşımıza alındı. So uk Sava döneminin başlamasıyla ABD, öncelikle komünizmin yayılmasını önlemek ve uzun erimde Sovyetler Birliği’ni ortadan kaldırmak için, Nazilerin planına benzer, daha sonra “Ye il Ku ak” adını alacak bir plan hazırladı. 1945’te Sovyetlerin tehdit etmesi ve toprak talebinde bulunması üzerine Türkiye, yardım için ABD’ye başvurdu. ABD, hazırlamış olduğu bu plan doğrultusunda, yard m için “Cumhuriyet’in o zamana kadar uygulad politikan n terk edilerek dinin öne ç kar lmas ve özellikle din e itiminin yayg nla t r lmas ” koşulunu öne sürdü. Denize düşenin yılana sarılması misali, smet Pa a ABD’nin koşullarını kabul etti ve bu şekilde “Kar Devrim” başladı. Bu kapsamda ikili anla malar yapıldı, bakanlıklara Amerikal uzmanlar yerleştirildi; özel Sonuç Gelişmekte olan tüm ülkelerin, yalnızca eğitim değil, hızlı kalkınma, gelişme ve çağdaşlaşma ile ilgili bir dizi sorunları vardır. Nitekim, birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de eğitimle ilgili pek çok konuda, örneğin MaFe eğitiminde, sürekli sorunlarla karşılaşılmakta, bazılarına çözümler aranmaktad ı r . Öğrencilerin FEN B LG S /B L MLER Çizelge 2’de görüldüğü gibi Türkiye, 49 ülke arasında sıralamada 31. sırada, Türkiye’nin konumu kıstas 7 ülke/eyaletle birlikte düşünüldüğünde ise genel sıralamada 38. sırada yer alıyor [2]. Araştırmanın sonuçlarına baktığımızda, Uzakdoğu ülkelerinden Singapur (567), ÇinTaipei (561), Japonya (554) Kore Cumhuriyeti (553), AB ülkelerinden İngiltere (542), Macaristan (539) ve Çek Cumhuriyeti’nin ilk yedi sırada yer aldığı, Türkiye’nin ise 454 puanla BosnaHersek (466), Romanya (462), İran İslam Cumhuriyeti (459) Malta (457) gibi ülkelerden sonra fakat Suriye (452), KıprısRum (452), Tunus (445), Endenozya (427) ve Oman (423) gibi ülkelerden önde bir konumda olduğu görülüyor. Tüm bu ülkelerin göreceli durumu TIMSS2007 genel ortala