Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Zeki düşüşİntelligent falling! “Zeki tasarım”dan sonra Amerikalı dinciler şimdi de “Zeki Düşüş”ü keşfetti: “Cisimler üzerlerine çekim kuvveti etki ettiği için düşmüyorlar, üst düzey zeki bir varlık, 'Tanrı' diyebilirsiniz, onları aşağı doğru itiyor”... Prof. Dr. Rennan Pekünlü (Ege Üniversitesi) K ansas kentindeki kamu okullarında evrimin öğretilmesiyle ilgili tartışmalar sürerken, Amerika'nın bu orta batı eyaletinde fen dersleri içeriğiyle ilgili yeni bir tartışma gündeme geldi. İnanç Temelinde Usa Vurma Evangelical Merkezi'ndeki (Evangelical Centre For Faithbased Reasoning) “bilim insanları”, uzun süredir inanılan “çekim yasası”nın yanlış olduğunu vurguluyor ve bu yasaya karşı Zeki Düşüş (Intelligent Falling) kuramını ileri sürüyorlar. Eğitim, Uygulamalı İncil (Scripture) ve Oral Robert Üniversitesi'nden fizik diploması olan Gabriel Burdett, “Cisimler üzerlerine çekim kuvveti etki ettiği için düşmüyorlar, üst düzey zeki bir varlık, 'Tanrı' diyebilirsiniz, onları aşağı doğru itiyor” saptamasında bulunuyor. Burdett devamla, “Çekim çocuklarımıza yasa olarak öğretilenalgılamadaki büyük boşluklar temelinde oluşturulmuştur. Bu yasa, kütlesi olan tüm cisimler arasında karşılıklı olarak varolan bir kuvvetin varlığını öngörür, ancak bu kuvveti açıklayamaz. Isaac Newton'un kendisi, 'Çekim ile ilgili kuramım bir kuvvet temelinde oluştu ancak tüm filozoflar bu kuvveti doğada boşuna aradılar' demişti. Kuşkusuz Newton daha büyük bir kuvvete gönderi yapıyordu” saptamasında bulunuyor. 1987 yılında kurulan ECFR dünyanın önde gelen evangelic fizik enstitülerinden biridir. Fiziğin bu kolu İncil'in yorumlanmadan anlaşılması üzerine kuruludur. 17/08/2007 tarihli International Journal Of Science ve ergenlik yaşındaki gençlere yönelik bir dergi olan God's Word For Teens (Ergenler için Tanrı'nın Sözü) dergilerinde aynı anda yayımlanan makaleye göre, örneğin, meleklerin nasıl uçtuğu, İsa'nın Cennete nasıl yükseldiği ve Cennetten kovulduğunda şeytanın nasıl düştüğü gibisinden birçok olgu bu dünyevi (secular) çekim yasasıyla açıklanamaz. kuramının krize girdiğini kanıtlıyor. ECFR'nin yaşlı üyelerinden Gregory Lunsden, “Kanıta bir göz atalım” diyor. “Matthew 15:14 de İsa diyor ki, 'Eğer kör köre rehberlik yaparsa herikisi de çukura düşer'. İsa, onların çekim kuvveti nedeniyle düşeceğini söylemiyorsadece düşeceklerini söylüRahip Gabriel Burdett “Zeki Düşüş”ü açıklıyor. yor. Sonra, Job 5:7 de şunları okuyoruz, 'Kıvılcım nasıl kesinlikle yukarı ler bu ilişkiyi göstermek için yüzyıla yakındır çabalıdoğru fırlarsa, insanlığın da sıkıntının içine doğduğu yor, deneysel gözlemleri ve dikkatli bir biçimde topkesindir'. Eğer çekim kuvveti her şeyi aşağı doğru çelanmış olan verilerine karşın bu ilişkiyi göskiyorsa kıvılcımlar nasıl oluyor da kesinlikle yukarı teremediler”. doğru uçuyor? Bu durum açıkça gösteriyor ki tüm düCarson, “Gelenekçi bilim insanları çekimin nasıl şüşleri bilinçli zekâ yönetiyor”. çalıştığını açıklayamadıklarını kabul ediyorlar. İLİŞKİ GÖSTERİLEMEDİ Zeki Düşüş kuramının eleştirmenleri çekimin, doğal olayların deneysel gözlem temelinde oluşturulmuş kanıtlanabilir bir yasa olduğuna işaret eder. Diğer yandan evangelical fizikçiler Newton'un matematiğiyle Kutsal İncil (Holy Scripture) arasında çelişki olmadığını savunur. Kansas eyaleti Gençlik Bakanlığı'ndaki çalışmalarıyla bilinen ve Zeki Düşüş kuramının önde gelen uzmanlarından Dr. Ellen Carson, “Açık görüşlü olmayan çekimciler Einstein'ın Genel Görelilik kuramıyla atom altı kuantum dünyasının uyumunu sağlayacak bir yol bulamazlar” diyor. “Genel Görelilikçi 'Çekim dalgaları' ve 'gravitonlar', 'Tanrı istediği her şeyi yapar'ın dengi olan dünyevi (secular) sözcüklerdir. Genel Görelilikçi bilim insanlarının bunu anlamaları gerekir”. Bazı evangelical fizikçiler Zeki Düşüş kuramının modern fiziğin temel sorununa güzel bir çözüm getirdiğini öne sürüyorlar. Burdett, “Fizikçiler on yıllar boyunca 'elektromanyetik kuvvetin', 'zayıf çekirdek kuvvetin', 'güçlü çekirdek kuvvetin' ve 'çekim kuvveti' denen kuvvetin kuramını yapıyorlar. Ve bulgularını bu kuvvetleri bir tek kuvvette birleştirmek için ayarlıyorlar. Ancak İncil okuru 1000 yıldır bu birleşik kuvvetin ne olduğunu biliyor: O'nun adı İsa'dır”. Kafein ve spor, deri kanserini önleyebiliyor Son araştırmalara göre, her gün iki fincan kahve içmek ve düzenli spor yapmak deri kanserini önlemede yardımcı olabiliyor. Prof. Dr. Narçın Palavan Ünsal (İst. Kültür Üniversitesi) A OKULLARA DA GİRECEK Mİ? ECFR, Christian Coalition (Hıristiyan Birliği) ve diğer Hıristiyan tutucu eylem gruplarıyla birlikte kamu okulları ders içeriklerinde Zeki Düşüş kuramına da yer verilmesi çağrısında bulunuyor. Bu gruplar çekim kuramının programdan çıkarılmasını istemiyor, yalnızca olayın her iki yüzünün de sunulmasını, böylece “öğrencilerin kendilerine sunulan bilgiler ışığında seçim yapmalarını” istiyorlar. Burdett, “Biz Kansas'lı çocukların en iyi eğitimi almalarını istiyoruz” diyor. Zeki Düşüş kuramının yandaşları, laik fizikçilerin çekimi açıklamak için kullandığı değişik çekim kuramlarının iç tutarsızlığa sahip olduğunu savunuyor. Zeki Düşüş kuramının eleştirmenleri de Einstein'ın çekime ilişkin kuramının kuantum mekaniğiyle matematiksel açıdan uzlaşamadığını savunuyor. Bu gerçek, Zeki Düşüş kuramının yandaşlarına göre, çekim CBT 1071/2 28 Eylül 2007 merika'da New Jersey'de Rutger Üniversitesi'nde farelerde yapılan araştırmalarda, spor ve 2 kahve fincanına eşdeğer kafein almanın güneşteki ultraviyole B radyasyonunun neden olduğu deri kanserine karşı koruyucu etki gösterdiği ortaya kondu. Araştırıcılar kafein ve sporun, UVB ışınlarının neden olduğu DNA hasarlı kanser hücrelerini öldürdüğünü açıkladılar (Proceedings of the National Academy of Sciences, 2 Eylül 2007). Araştımacılar güneşe maruz kalmış tüysüz bir fare grubuna insanda 2 fincan kahveye eşdeğer kafeinli su içirmiş, bir gruba yürüyen merdivenlerde spor yaptırmış ve üçüncü bir gruba da hem kafein ve hem de spor uygulamışlar. Dördüncü grup da kontrol grubu olarak hazırlanmış. Daha sonra tüm deney grupları deri hücrelerinde DNA hasarına sebep olan UVB radyasyonu veren lambalara maruz bırakılmış ve UVB radyasyonuna maruz kalmış dört fare grubunda apoptoz olarak da bilinen programlı hücre ölümü araştırılmış. Apoptoz, hastalık ve enfeksiyona direnç sağlamak için DNA hasarlı hücrelerin kendilerini öldürme olayıdır. Son yıllarda apoptozu uyaran kimyasallarla ilgili araştırmalar giderek artmaktadır, bu yolla farklı tipteki kanser hücrelerinin öldürülmesi hedeflenmektedir. Araştırıcılardan Allan Conney, kafein ve sporun birlikte uygulanmasının apoptozu uyaran kimyasallarla aynı koruyucu etkiyi gösterdiğini belirtiyor. UVB radyasyonuna maruz kalmış kafein alan hayvanlarla, kontrol hayvanları kıyaslandığında UVB nin uyardığı apoptoz % 95 oranında artış göstermiş. Buna karşın hem kafein alan, hem de spor yapan fare grubunda bu oran % 400 e ulaşmış. Dr. Cooney bu sonucu kafein alma ve spor yapma faktörlerinin sinerjistik etki gösterdiği şeklinde yorumluyor. Daha önce yapılan araştırmalarda da kahvenin safra kesesi taşı, böbrek taşı ve bağırsak kanserinde risk azaltıcı etkiye sahip olabileceği belirlenmişti.