Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Psikiyatri Duyuru ASTRONOMİYE İLGİ DUYANLARA YAZ OKULU 10. Amatör Astronomi Yaz Okulu, İzmir’deki Ege Üniversitesi Gözlemevi’ nde 26 Haziran 22 Temmuz 2006 tarihleri arasında birer haftalık 4 dönem halinde yapılacaktır. Yaz Okulu süresince konaklama gözlemevinde olacak. Yaz ayları boyunca gözlemevinde yapılacak bilimsel çalışmalar da dikkate alınırsa her bir döneme kabul edebileceğimiz konuk sayısı 14’ü geçmeyecektir. Yaz okullarımıza her yaştan astronomiye meraklı kişi katılabilir. Katılımcılar ikişer veya üçer kişilik odalarımızda kalacaklardır. Yemekler ve konaklama gözlemevi tarafından sağlanacaktır ve ücrete dahildir. Ege Üniversitesi Gözlemevi, Bornova, İzmir’deki Ege Üniversitesi Kampüs alanından yaklaşık 18 km. uzakta, Kurudağ tepesinde bulunduğundan yolun büyük bir kısmı topraktır ve eğimli bir arazi yapısı vardır. Bu yüzden gözlemevine ulaşım üniversitenin bu yolun yapısına uygun araçlarıyla sağlanır. (Özel araçları ile gelmek isteyenler yaklaşık yarım saat süren yolculuk için yol durumunu gözönüne almalıdırlar.) kendimi daha rahatlamış ve mutlu hissediyorum. Kendinizle ilgili utanç verici, üzücü ve kabullenilmesi zor gerçeklerle yüz yüze geliyorsunuz. Sizin sorduğunuz sorularla kendi içimi daha derin kazmayı öğrendim’." çekiyor. Öyle ki üst düzey yöneticilerin (CEO’lar) bile ebeveynlerinden bekledikleri onayı ofise taşıdıklarına tanık olduğunu belirtiyor. Sulkowicz, Freud’un grup dinamiği ve kardeşler arasındaki rekabetin CEO’ların performanslarını etkileyen en önemli faktör olduğunu ileri sürüyor. Yaz Okulu Dönemleri: 1.Dönem: 26 2.Dönem: 03 3.Dönem: 10 4.Dönem: 17 Haziran 01 Temmuz 2006 08 Temmuz 2006 15 Temmuz 2006 22 Temmuz 2006 GÜNLÜK YAŞAMDA FREUD Freud’un tekniğinin özü de zaten budur. İçsel yolculukların büyüsüne kapılan Freud, bu tutkusunu "Psyhopathology of Everyday Life" isimli kitabında dile getiriyor. Bu kitapta, Freud, serbest çağrışım tekniğini örneklerle anlatır. Bu teknikte hastanın ne kadar uygunsuz ve gereksiz olursa olsun, düşündüğü her şeyi söylemesi istenir. Tarihçi Peter Swales bu kitaptaki örneklerin pek çoğunun başkalarının başından geçmiş gibi gösterilmesine karşın, Freud’un kendi başından geçtiğini ileri sürüyor. Freud kuramlarını oluşturmakta kullandığı hammaddeyi, büyük bir olasılıkla kendi duygu ve düşüncelerinden elde etmiş olabilir. "Listening to Prozac" isimli kitabın yazarı psikiyatr Peter D. Kramer, "Bir insanı pasifagresif olarak tanımladığımız zaman aklımıza hemen Freud geliyor. İnsanların yüzyıl önce bu gibi durumları nasıl ifade ettiklerini merak ediyorum" diyor. Ne var ki herkes Kramer ile aynı fikirde değil. San Diego’daki Kaliforniya Üniversitesi’nden bilinç felsefecisi Patricia Churchland, "Shakespeare, psikoanaliz sözcüklerinden yararlanmadan insan doğasını çok büyük bir başarıyla anlatabiliyordu. Kaldı ki bugün analizde kullanılan dilin yerini sinir bilimde kullanılan jargon alıyor. Örneğin insanlar endorfinlerini yükseltmekten bahsediyor. Aceleciliği ile tanınan bir kişinin ‘frontal tip’ olduğu söyleniyor. Bu şekilde beynin dürtü kontrolünden sorumlu bölgesine gönderme yapılıyor" diyor. New York Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden psikiyatri bölümü profesörlerinden Dr. Kerry J. Sul kowicz, son yıllarda insanların kendilerini tanıma merakından vazgeçtikleri için psikoanalizin gündemden düştüğünü ileri sürüyor. Özellikle büyük şirketlerin yönetim kademelerinde insanların kendilerine yabancılaşmalarından gurur duyacak hale geldiğinden yakınan Dr. Sulkowicz, Freud’un mantık dışı ve bilinçaltı konusundaki bulgularının iş hayatında geçerliliğini hâlâ koruduğuna dikkat FREUD VE AMERİKALILAR Freud 1909 yılında kısa bir süre ziyaret ettiği ABD’yi 1930 yılında yayımlanan "Civilization and Its Discontents" isimli kitabında şöyle tanımlıyor: "Amerikalılar! Gözü paradan başka bir şey görmeyen bir güruh. Uygarlığın geleceği için bu insanları bir tehdit olarak görüyorum. Bunu fırsatını bulduğum anda kendilerine söylemeliydim." Bu kitabı yazdığında Freud yaşlanmıştı. Kitap genel olarak Freud’un sosyal uzlaşma üzerindeki psikolojik düşüncelerini içeriyordu. İnsanlar güvence ve uygarlığın sağladığı konfor karşılığında, içgüdüsel saldırganlıklarından ve cinsel yönden üstünlük kurma dürtüsünden vazgeçmiş görünüyor. Ancak Freud’a göre bu kolay bir pazarlık değildi. Bu içgüdüler çok güçlüdür ve bunların bastırılması bilinçaltında birtakım çelişkiler doğurur. Bunlar Lear’ın bahsettiği "Çekirdek fikri" oluşturur. Ve bu çekirdek fikir, isimlendiremediğimiz bir hastalığa yol açtığı gibi insanın doğasına kazındığı için tedavi edilmesi olanaksızdır. Lear, bu bağlamda, Freud’un ününün 1990’larla en düşük noktasına erişmesinin rastlantısal olmadığını söylüyor. Çünkü o dönemde Soğuk Savaş sona ermiş ve Fukuyama’nın “Tarihin Sonu" isimli kitabı en çok satanlar listesinde birince sıraya yerleşmişti. Fukuyama Sovyetler Birliği’nin dağılmasıyla tüm dünyada liberal demokrasinin yolunun açılacağına inanıyordu. Ancak Fukuyama’nın bu öngörüsü 11 Eylül 2001 tarihinde yerle bir oldu. Lear bu konuda şunları söylüyor: "Tarihin sonu, süregelen insan çelişkisi dinamiğinin sona ereceği umudundan başka bir şey değildi. Ancak Freud, insanlar tarafından yazıldığı sürece tarihin hiçbir zaman sona ermeyeceğini söylüyordu." Reyhan Oksay Kaynak: Newsweek, 27 Mart 2006 996/14 22 Nisan 2006 Yaz Okuluna katılanlara gece ve gündüz olmak üzere iki ayrı program uygulanır. Gece programlarında 15 ve 30 cm’lik iki teleskopla gezegenler, yıldızlar, yıldız kümeleri ve bulutsular gösterilir, uydumuz Ay’ın kraterleri yakından incelettirilir. Katılımcılar kısa zamanda verilen yıldız haritalarını kullanarak isten e n yıldızlara teleskopları yöneltebilir. Aynı zamanda, yapılan bilimsel gözlemleri izleme şansları olacak ve gözlemlerde araştırılan konular üzerine bilgiler alabileceklerdir. Gündüzleri ise Genel Astronomi, Güneş Sistemi ve Güneş, Yıldızlar ve Yaşamları, Gökadalar ve Teleskoplar alanında popüler dersler verilecektir. Katılımcılar dönem sonunda birer sertifika alacaklardır. E.Ü. Gözlemevi’nin bulunduğu dağlık alan yeşil bir bitki örtüsüne sahiptir. Yaz aylarında şehrin bunaltıcı havasından etkilenmeden ılık ve gürültüsüz bir ortamda doğa ile başbaşa sağlıklı bir yaşam sürdürülebilinir. Yaz okullarına herşey dahil toplam katılım ücreti 360 YTL dir. BAŞVURU ADRESİ: Prof. Dr. Serdar Evren Ege Üniversitesi Fen Fakültesi Astronomi ve Uzay Bilimleri Bölümü Bornova, 35100, İZMİR Tel: 0232388 40 00 iç hat: 2322 0232373 14 03 email: serdar.evren@ege.edu.tr http://astronomy.sci.ege.edu.tr