Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Sağlıklı Yaşam Türkiye’de okul sağlığı: Biyopsikososyal yaklaşım Türkiye’de gençlerin sağlığını geliştirmek için bütüncül bir hizmet sistemi yoktur. Öğrencinin sağlıklı ve sağlığını koruyup geliştirmesini öğrenerek yetişmesi okul sağlığı hizmetleri ile sağlanabilir. Öğrenciler okulda hastalanabilirler; okulda sağlık sorunlarına çözüm getirecek biçimde düzenlenmiş sağlık hizmetleri bulunması önemlidir. Haluk Çağlayaner*, Serpil Uğur Baysal** AĞLIK SORUNLARI: Yaralanmalar, diş sağlığı sorunları, enfeksiyonlar, astım, alerjik hastalıklar, yineleyen ağrı, tip 1 diyabet, büyümede yetersizlik, ruhsal sorunlar, işitme ve görme bozuklukları, sağlıklı olmayan yaşam alışkanlıkları, yeme bozuklukları, şiddet, madde kullanımı gibi risk taşıyan davranışlar, özkıyım girişimi, istismar ve ihmal, yoksulluk, sağlık bakımından yararlanamama sık karşılaşılan başlıca sorunlardır. Evden okula, aileden topluma geçen çocuk yeni mikroplarla tanışır; yılda 58 kez üst solunum yolu enfeksiyonu geçirebilir. Enfeksiyonlar zaman zaman yerel salgınlara yol açar. Bu dönemde deri döküntüleri ve idrar yolu enfeksiyonları da görülebilir. Kızıl, kızamık gibi izolasyon gerektiren hastalıklarda öğrenci, belirlenen süre evde dinlenmelidir. İshalli hastalıkların önlenmesi, öncelikle temiz su sağlanmasına bağlıdır. Görme kusuru, sık görülen, düzeltilmesi görece ucuz bir sağlık sorunudur. Öğretmen, Snellen levhası ile olası kusurları saptayıp aileyi göz hekimine yönlendirebilir. Kırma kusuru gözlükle düzeltilen öğrencilerin ders başarısı yükselmektedir. İşitme sorunu da öğretmenin dikkatini çekebilir; sorunun giderilmesi öğrencinin eğitimden yararlanabilmesi için gereklidir. Yaralanmaların % 3050’si okulda oluşur; erkeklerde kızlardan daha sıktır. Oyun alanının güvensiz oluşu, araçgerecin uygunsuz kullanımı ile ilişkilidir. Futbol, okulda yaralanmalara, büyük gerilimlere yol açabilmektedir. Okul, futbolun tek spor –hatta tek var oluş şekli olmadığını gösterebilecek, gerektiğinde öğrenciyi farklı etkinliklere yönlendirebilecek ideal bir ortamdır. Diğer sporların tanıtımı ve popüler kılınması basının da katkısını gerektirir.Ülkemizde taramalarda saptanan ruhsal sorun sıklığı diğer ülkelere göre pek azdır (% 1). İstanbul Kâğıthane’de yürütülen kapsamlı sağlık hizmet projesinde öğrencilerin üçte birinde öğrenme/uyum güçlüğü, davranış sorunları, dikkat eksikliği, hiperaktivite bozukluğu, konuşma bozuklukları, kaygı, tik bozuklukları, gelişimsel gerilik, sosyal fobi v.b. ruhsal sorunlar belirlenmiştir. lu formasyonunun iş güvencesi sağlamaması, üniversite, lise kapılarında yığılmaya, eğitimin sınava yönelik olmayan unsurlarının değer yitirmesine yol açmıştır. "Seçme ve yerleştirme" sınavlarında, "başarı" , girilecek okulların kontenjanı, sınava girenlerin % 10’u ile sınırlıdır. Eğitim gereksinimlerinin hızla değişmesi, sınav baskısı, öğrencileri eğitime yabancılaştırmaktadır. Ergenlik erken başlasa da gencin hayatını kazanması 2530 yaşlarını bulabilmektedir. Kendini gerçekleştirmesi zorlaşan genç, mutluluğu sigara ve alkolden başlayarak bağımlılık yapıcı maddelerde arayabilmektedir. Kötü beslenen gençlerimiz 30’lu40’lı yaşlarda kalpdamar hastalıkları ile karşılaşabilirler. Günümüz ergeninin cinsel sağlık bilgilerini sınıf ortamında, güvenilir bir kaynaktan almasının gereği kabul görmüş, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) başlattığı Ergenlerin Sağlığının Geliştirilmesi Projesi (ERDEP) bu sürece yeni bir boyut kazandırmıştır. okullara ulaşamayan çocuklara ise hiçbir şey yapılamamaktadır. Okul, çocuğun korunmasında önemli rol oynayabilir. Öğretmenler, aile içinde istismar ve ihmali tanımalı ve olası istismarı gecikmeden bildirmeli, ayrıca istismar uygulamamalıdır. Okulda istismar, eğitim, ilgili yasaların oluşturulması ve uygulanması yolu ile önlenmelidir. AİLELERE ÖNERİLER Tarımdan endüstriye ve ötesine geçişin sancılarını yaşarken birey olarak bu süreci etkileyemiyoruz. Ya kişisel düzeyde, ailemiz içinde, çocuklarımız için neler yapabiliriz? • Çocuğunuz için her gün en az 2030 dakika nitelikli zaman yaratınız. Bu zaman, evinizde yerde ya da masada birlikte oturarak, çocuğunuzun sizi yönlendirdiği bir etkinliğe katılarak, oyun oynayarak ya da onun etkinliğini izleyerek geçirilmelidir. • Çocuğunuza kitap okuyunuz, kitabı sevdiriniz. • Eşinizle ilişkinize özen gösteriniz; çocuklar bu konu ile ilgilenmez gözükseler de uyumlu annebaba ilişkisi çocuğun kendisini iyi hissetmesini sağlar, özgüvenini arttırır. • Çocuğunuza yakın olunuz, ama onun yaşıtı gibi davranmaya çalışmayınız; onun yaşıtları ile ilişkiye gereksinimi olduğu gibi, annebabaya da ihtiyacı vardır. • Çocuklar 40 yıl öncesine göre çok daha karmaşık bir hayatın yükünü omuzlamaya hazırlanıyorlar. Onlara kendi ideallerinizi yüklemeye çalışmayınız; günümüzde bu pek mümkün olmadığı gibi sadece çocuğunuzu sizden uzaklaştırmaya yarar. • Çocuğunuzla birlikte öğreniniz, onu televizyon karşısında ya da internette yalnız ve ilgisiz bırakarak ihmal etmeyiniz. • Kendi değerlerinizi çocuğunuza aktarmanın, en azından tanıtmanın en iyi yolu birlikte yapacağınız etkinliklerdir. Türkiye tarihçe çok zengin bir ülkedir. Türkiye’yi çocuğunuzla birlikte keşfediniz. • Boş zamanlarınızı değerlendirme şeklinizle çocuğunuza örnek olunuz. Yapılanlar söylenenlerden daha etkilidir. • Ailece, sınavların hayatınızı belirlemesine izin vermeyiniz. • Çocuğunuzun yakınması olmasa da yılda bir kez sağlık bakımından yararlanmasını sağlayınız; görme kontrolünden geçip geçmediğinden ve okulda gerekli aşılarının yapılıp yapılmadığından emin olunuz. ACİL DURUMLAR Özkıyım girişimi, astım atağı, spor/oyun kazaları, şiddete bağlı yaralanmalar ve çocuk istismarı bir ekibin girişimini gerektirir. Kronik hastalıkları olan çocukların sayısı arttıkça acil durumların sayısı da artar. Ülkemiz okullarında acil durumların kaydı ve bildirimi yapılamamaktadır. Temel girişimler için bir sağlık ekibinin, acil durum planının oluşturulması, acil araçgerecin sağlanması, personelin yaralanma kontrolü ve yaşam desteği konularında eğitilmesi, bölgedeki acil bakım veren kurumlar ve anababa ile işbirliği bu konuda atılacak ilk adımlardır. S BİYOPSİKOSOS YAL ÇEVRE Hızlı gelişim ve uyum gerektiren okul döneminde hastalıklar psikososyal uyumu bozarak geçici gerilemelere yol açabildiği gibi, uyum güçlüğü de sağlık sorunlarına neden olabilir. Günümüzde bulaşıcı hastalıkların denetimiyle, biyopsikososyal sorunlar önem kazanmıştır. Gelir dağılımı bozulmakta, özlemler, alınan refah payından çok daha hızlı artmakta, köyden kente göç, toplumsal farklılıkları görünür kılmaktadır. İşsizlik ve ailelerde parçalanma yetersiz eğitim alan genç kuşağı ucuz işgücü olarak piyasaya sürmektedir. Uzayan işgünü, değişen yaşam tarzı, çocukları ucuz ve sağlıksız gıdalar, kötü televizyon programları ile baş başa bırakmıştır. Aile de, okul gibi iletişimin etkisindedir. Televizyon ve internet aile içi iletişimi zayıflatmıştır. Beslenmenin görece düzelmesi, iletişimin gelişimi ile ergenlik, 40 yıl öncesine göre yaklaşık iki yıl daha erken başlamaktadır. Ailenin zayıflayan, anonim iletişimin güçlenen etkisi gençleri kötü beslenmeye, gereksiz estetik kaygılara, erken cinsel ilişkilere yöneltebilmektedir. Günümüzde, öğretimi belirleyen en önemli etken, giriş sınavlarıdır. Meslek oku Sigara, 1996 tarihli yasaya rağmenöğrencilerimizi etkilemektedir: Evde ve okulda sigara içilmesi: 1) Pasif içiciliğe, 2) Erişkinlerin rol modeli alınmasıyla çocukların sigaraya başlamasına yol açmaktadır. Öğrenciler 5.6. sınıflarda sigara ile tanışmakta, lisede sigara içmeye başlamaktadır. ENGELLİ ÖĞRENCİLER Yoksul toplumlarda fiziksel ve hafif zihinsel engelli çocuklar daha fazladır. Türkiye’de fiziksel engellilik gelişmiş ülkelerdekinden beş kat daha yaygındır. Çevre ve kurumların, engellinin yaşamını kolaylaştıracak düzenlemeler yapması üretkenliği arttırır. Başta belediyeler olmak üzere bu konuda tüm topluma görev düşmektedir. Ülkemizde işitme ve görme engelliler özel okullarda eğitim görebilmekte, bu *MEF Okulları Sağlık Birimi, Aile Hekimliği Uzmanı **İstanbul Üniversitesi Çocuk Sağlığı Enstitüsü Aile Sağlığı Anabilim Dalı; İstanbul Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı, Sosyal Pediatri Bilim Dalı, Prof. Dr. Eposta: [email protected] 987/16 18 Şubat 2006