Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KuşlarBiyoloji Su kuşlarının rotaları üzerindeki konaklama ve toplanma alanları "kuş gribi" hastalığı için potansiyel tehlike olarak görülmektedir. öncelikli üreyen kuş türleri baz alınarak (Grimmet and Jones, 1998) hazırlanan Tablo 1’e bir göz atıldığında Türkiye’nin konumu kendiliğinden ortaya çıkar: Tablo 1’den de görülebileceği gibi Türkiye, * Dağlık, otlak ve meralar ile uzun süreli ekim alanları açısından ilk sırada; * Step, step benzeri yaşama alanları, Akdeniz orman tipi, çalıfundalık ve kayalık habitatlar; Karasal Sulak alanlar ve Kıyı Habitatları açısından 2. Sırada; * Kırsal orman, ağaçlık alanlar; Pirinç plantasyonları açısından 3. Sırada yer almaktadır. KUŞ GÖÇLERİNİN İZLENMESİ İnsanlar kuşları takibe almak için kuş gözlemi, ağ ile yakalama işleminin yanı sıra radyo vericileri ve uyduyla izlemeye dek pek çok kuş rotası için veri sağlamaktadır. Son zamanlarda bazı kuş bilimciler, hava denetim radarı vasıtasıyla, sürülerin ekranda fırtına görüntüsünü andıran şekiller oluşturduğu ve büyük guruplar halindeki göç için havalandığı, başlıca konaklama ve toplanma alanlarının yerlerini belirliyorlar. Radarla kuş türlerinin ayırt edilememesi nedeniyle, uyduyla izleme ve ses kayıtları gibi araçlarla toplanan veriler, kuş türlerinin belirlenmesine yardımcı olmaktadır. Sibirya’nın Kuzey Kutup Dairesinin yukarısında kalan bölgeleri, Kuzey Buz Denizinin sulak alanlar açısından zengin kıyıları, su kuşları için hayat doludur. Sibirya’nın kıyı tundurası (Asya’daki tek el değmemiş tundura şeridi) çoğunluğu perde ayaklı olan ve aralarında tehdit altında beş türünde bulunduğu 50 kuş türünü barındırır. Buradaki göçmenlerin çoğu hiç değişmeyen rotalar üzerinde uçarak kuzeydoğudan güneybatıdaki Afrika’ya dek yayılan belirli noktalara göç ederler. Bu yolculukları sırasında iki göç koridorundan ülkemizi de ziyaret ederler. Kafkasya üzerindeki kuş göç koridorundan ülkemize gerçekleşen göç sırasında kuşlar önce Rusya’daki Uvat konaklama alanı, Ural Nehri Deltası, Volga Nehri Deltasında konaklamaktadırlar. Volga Nehri Deltası tüy döken Kızılbaşlı pek çok su kuşunun sığıörümcek nağıdır. Buradaki su kuşlakuşları rı temmuz ayında tüy dökmek için Volga’nın yırtıcılardan uzak bölgelerine adapte olarak, kışlamak için güneye devam etmeden önce yeni tüylerinin çıkmasını bekler ve enerji toplar. Daha sonra Borçka İskenderun hattından Ölü Denizde (Lut Gölü) toplanır. KUŞ GRİBİNE ÖNLEM Demek ki bu konaklama ve toplanma yerlerinde "kuş gribine" karşı önlem alınması olasıdır. Ural dağlarından çıkarak Ukranya Tendra adası, Tuna Nehri Deltası, Kırım Yarımadasındaki Sivaş konaklama alanından, Balkanlar üzerinden Yunanistan’daki Evros Deltası ve İstanbul Boğazı İskenderun hattı üzerindeki Meriç Deltası, Manyas Gölü, Tuz Gölü ve Çukurova Deltası konaklama alanlarında "kuş gribine" karşı gerekli önlemler alınabilir. Dünya Sağlık Teşkilatı (WHO) ile uluslararası uzmanlar, kuş gribinin tavuk ve ürünleri (tavuk eti ve yumurta) aracılığıyla insanlarda enfeksiyon oluşturması yönünden bir gıda güvenliği riski olmadığına dikkat çekerek, insanlara bu hastalığın bulaşmasının tek koşulunun enfekte kanatlı hayvanlarla doğrudan temas olduğunu bildirmiştir. Su kuşlarının rotaları üzerindeki konaklama ve toplanma alanları "kuş gribi" hastalığı için potansiyel tehlike olarak görülmektedir. Kısa vadede bu alanların çevresindeki yerleşim birimlerinde kanatlı hayvan yetiştiricilerinin envanteri yapılarak işe başlanmalıdır. Açıkta yapılan kanatlı hayvan yetiştiriciliği yasaklanmalı. Bunun için yetiştiricilere kredi ve teşvik dahil her türlü destek sağlanmalı. Mevcut kümeslerin periyodik kontrolü yapılarak, sertifikalı hayvan nakline izin verilmelidir. lık Teşkilatı (WHO) ve AB üyesi ülkelerin hükümetleri tarafından finanse edilecek "kuş gribinin" yayılmasının önlenmesi projeleri yapılarak vakit geçirilmeden uygulamaya sokulmalıdır. Dünyanın geniş bir coğrafyasını kullanan göçmen kuşlarının yönetimi için uluslararası düzeyde yönetim planlarının yapılması gerekmektedir. Ulusal düzeyde ise, yaban hayatı yönetimi içinde göçmen kuşlarının rotalarını, konaklama ve toplanma alanlarını takip edecek "göçmen kuşları izleme birimi" kurulmalıdır. Bu birimin uluslararası kuruluşlarla işbirliği içinde çalışması sağlanmalıdır. Göçmen kuşların yönetimi ve "kuş gribi" ile ilgili alınacak önlemler ancak bu sayede mümkün olabilir. Dünya mirası olan ve yaşamımızda bize eşlik eden göçmen kuşların, uluslararası düzeyde yönetimi için harcanacak kaynaklar, insanlığın kendi genetik fonuna yapacağı en büyük yatırımdır. *Erkan Kayaöz Orman Yüksek Mühendisi KAYNAKÇA Dr. Ayça Çitoğlu (2005): Kuş Gribi, Abbott Laboratuarları İşyeri Hekimi. İstanbul. Atlas(1998): Kuşlar ve Cennetleri.İstanbul. Dugan, Patrick J.(1990): Sulak Alanların Korunması.IUCN. Erkan Kayaöz(1999): Yaban Hayatı Yönetimi Üzerine.İstanbul. Erkan Kayaöz (2004): Göçmen Kuşların Yönetim Esasları. İstanbul. Geoff Welch (1999): Minsmere Rezervi, Royal Sacciety for the Protecion of Birds (İngiltere Kraliyet Kuşları Koruma Derneği). İngiltere. Grado Stratejisi (1991): IWRBDHKD. Dr.F.Baerselman(1999): Nesli Tehlike Altındaki Türlerin Yönetimi.WWF.Hollanda. Prof.Dr. İlhami Kiziroğlu(2001): Ekolojik Potpuri.Ankara. Doç.Dr.Levent Turan(2001): Türkiye’nin Ornitolojik Konumu ve Sulak Alanlar. Hacettepe Üniversitesi Eğitim Fakültesi. Ankara. National GeographicSociety, (2004) Washington, D.C. Ramsar Convention Bureau. Switzerland. Sargun A. Tont (1999): DHKD Ekoloji Konuşması Notları. Ankara. Süha Umar(1999): Sulak Alanlarda Balıkçılık Ve Avcılık.Ankara. Prof.Dr. Tamer Öymen (2000): Yaban Hayatı Yaşam Alanları Ve Geliştirilmesi.İstanbul. SULAK ALAN POLİTİKASI AB’nin belirli bir sulak alan politikası yoktur. Ancak 79/409 sayılı Kararnamesi, üye ülkelere kuş türlerinin yaşam alanlarını korumaları gerektiğini getirir. Orta ve uzun ölçekli bir planlama ile sulak alanlarda yaşayan kuşların "kuş gribi" nedeniyle çevreye verebilecek zararlar konusunda; AB, Dünya Doğa Koruma Vakfı (WWF), RAMSAR Convention Bureau ile CIC ve FACE gibi avcılık kuruluşlarının katılımcılığı ile Dünya Sağ 987/10 18 Şubat 2006