Katalog

Doga Kaygısız kuşlar sürüye gereksinim duymuyor Adalarda yaşayan kuşlar üzerinde son yapılan bir araştırmaya göre kuşlanan sürüye katılmasının nedeni başka kuşlara yem olma tehlikesi. K anada, Montreal Üniversitesi'nden Guy Beauchamp tarafından yapılan bir araştırmaya göre adalarda yaşayan kuşların, karada yaşayan kuşlara oranla sürü halinde dolaşma alışkanlıkları daha az. Bu alışkanlığı belirleyen faktör ise yalnızca yırtıcı hayvan sayısınının azlığı değil, Bazı kuşlar, çevrelerinde daha az sayıda yırtıcı hayvan bulunmasına karşın hâlâ sürü içinde dolaşmayı tercih ediyor. Beuchamp'a ğöre kuşların grup halinde dolaşmalarının bir nedeni de yiyecek bulma kolaylığı. Görünüşe göre doğanın da sınırları var. Kuzey Kaliforniya'da dünyanın en uzun kırmızı ağaç (bir cins servi ağacı) ormanlannda yapılan bir araştırmaya göre ağaçlar 130 metrenin üzerinde uzamıyor. ğaçlar, komşularından daha fazla ışık çalabilmek için buyür. Ancak bu kadar büyümenin de bir bedeli vardır. Yapraklardan su buharlaştıkça köklerden gövdeye su çekilir. Bu su, odunsu dokunun damarları boyunca, yerçekimine karşı yol alır. Ancak ağaç uzadıkça, damarın içindeki suyun yarattığı gerilim artar. Eğer gerilim çok yüksek A se, hava baloncukları oluşur, bu da su miktarında azalmaya neden olur. Sonuçta ağacın uzunluğu sınırlanır. Bilim adamları Kaliforniya'daki kırmızı ağaçların boyları üzerinde sürdürdükleri çalışmalarda ağaçların 130 metreden daha fazla uzamadığını saptadı. Bu uzunluğun üzerinde ağaç yapraklarına su ulaştıramıyor. Köpeklerin burnu hızlı e v r i # | Köpeklerin burnu evrimle ilgili çok önemli bilgiler içeriyor. Bir köpeğin burnunun şekli, kendini tekrarlayan, küçük DNA dizgi uzantılarına sahip olup olmadıklarına bağlı olarak değişiyor. enlerin kod bölgelerinde, DNA bazlarının üç harften oluşan spesifik dizilimleri pek çok kereler kendini tekrarlayabilir. Bu tekrarlar, bir protein içinde aynı amino asidin uzun iplikçiğinin üretimini yö'nlendirir. Hücre bölünmesinden önce DNA kopyalandığı zaman, kopyalayan enzimler, gerektiğinden fazla sayıdaki bu tekrarlarla birleşebilir. Bu bir hatadır. Ve bu hatalar proteinlerin işlevlerini değiştirir. Sonuçta, bunlar evrimin lokomotifı olarak bilinen tekbaz mutasyonlarından 100.000 kez daha sık meydana gelir. G Evrimsel süreçte tekrarların içindeki varyasyonların önemini araştıran Dallas'taki Teksas Üniversitesi'nden John Fondon ve Harold Garner, 93 çeşit köpek cinsinden alınmış 17 gelişimsel genden 37 tekrarlayan bölgeyi taradı. Bu tekrarların uzunluğu hemen hemen tüm genlerde ve köpek türlerinde farklıydı. Runx2 adı verilen böyle bir genin köpeğin kafa şeklini belirlediği ortaya çıktı. Garner bu konuda şöyle konuşuyor: "Köpeklerin burun uzunluğundaki farkların bu faktörden kaynaklandığını düşünuyoruz" 929/24 8 Ocak 2005