16 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

AylakBilgi Tıp TahirM. Ceylan İntihar sezonunda Londra'daydım, doktorlar hastalarına ışıkpaneli veriyorlardı durmadan... Işıkazolduğun• da intihar çok oluyormuş bu güneş fakiri şehirde. Yine de geniş pencereli ressam stödyolan hep kuzeye bakıyor kentte, çünkü hiçbir ressam ekvatorun kuvvetli ama çiğ ışığını almak istemiyormuş içeri, nedense buluttan kırık, tonlarına ayrıkyumuşak kuzey ışığını ulaştırmak istiyorlar renkli tuvallerine... Royal Garden Hoteiin 717 no'lu odasından bir ara Kensington Sarayı'nın bahçesinde güneşlenen bebek masumu Diana'yı görür gibi oluyorum, bir suçlu gibi bastığım merdivenden özür dileyerek iniyorum; bir Arap'la sevişti diye onu öldüren bu dünyada ben de yaşıyorum nihayet! Zeki Müren"ı ağırlamış Royal Alberto Hall'un yanından yürüyerek El Fayed'in yirmi yıl önce altı yüz milyon pounda aldığı Harrods mağazalarına giriyor ve başı omzuna iyi takılmamış bir oyuncak gibi duran kadına Georgia restaurantı soruyorum. Sevdaya toslayan yeni yetme kızlargibi eriyerek tarifliyor; başı düşecek diye korkuyor, saçından tutuyor, okşuyorum. Yukarıda lila renkli şapkalarını cezayirmenekşesiyle donatmış kadınlar, kaba bakışını görülmemiş incelikle düzelten erkeklerle oturmuş koyu renkli, bol maltlı, köpüksüz, oda hararetindeki Fuller birası içerek konuşuyor, onlar buna mutluluk diyor, bense soylu ingiliz dudağının dedikodu gibi mayhoş bir tat için şapırdaması deyip geçiyorum. Mağazada Hereke halısı görüyorum, yüzelliyıl önce Sultan Abdülmecid'in kurduğu Fabrikai Hümayun'dan çıkmış kadar eski görünüyor; Hereke'nin ince parmaklı kızlarının santimine yüz Gördes düğümü atarak eşsiz sağlamlıkta dokuduğu ipek halıların en büyüğünün Yıldız sarayı Şale salonunda tam dörtyüzaltımilyon düğiim atılmış halde yattığını biliyorum. Şale bir tören salonuydu ve Britanya elçisi halıya diz koyup padişahın kulağına Süveyş kanalının hisse devri için çok şey fısıldamıştı bu gibi salonlarda. Onlar buna politika diyor, ben entrika diyorum! Kulağımda Süveyş kanalıntn açılışı için bestelenmiş Verdi'nin Aida operası, yürüyorum, sahipleh Hong Kong'lu olan Diana'nın alış verişyaptığı Harvey Nichols mağazası vitrinine başımı dayayıp düşünüyorum: Londra'da heryer Hong Kong ve Arap sermayesi, zenginlik ve uygarlık gün gün doğuya kayıyor ve AB doğuya açılmak için Osmanlının çocuklarını bugünden ucuza kapatıyor ve bin yaşındaki bir halkı kendine bir çorap deliği gibiyamıyor! Fransız devriminden sonra "biz aklı başında insanlanz devrim yapmayız" diyen ingilizler o günler 3000 kata kesmiş bir milletin askeri olan Napolyon'dan korkmuştu. Ta ki irlanda doğumlu diye küçümsenen general Wellington, Elbe'den kaçmış, bu kısa boylu sara hastası dehayı yenene kadar. Şu sözü nedeniyle İngilizler sevmiş değildi, ama Irlandalılar netret etmişti Wellingtondan: Just because one is born in a stable, does not make one a horse[1] Wellington bir at değildi şiiphessiz, ama Buckingham'da oturan aile de safkan İngiliz değil, yarım kan Almandı. Kraliyet ailesinin kökleri, kraliçe Victoria'nın gerek kendisi, gerekse de amcaoğlu ve kocası Prens Albert nedeniyle Bavyeradandı ve isimleri aslen SachsenCoburgGotha'ydı. Birinci savaşta ingiliz askerleri Almanlara karşı, Alman kanı taşıyan bir kraldan emiralıp savaşmak istemeyince kraliyet 1917'dejet hızıyla isim değiştirmiş ve Windsor adını almıştı. Onlar buna gerçekçilik diyor, ben hazmedemiyorum. Prens Albert 1861 de ölmüştü, Victoria melankoliye girip Londra'dan ayrılarak iskoçya'da d'Osborne Balmoral şatosunda inzivaya çekildi. Orada üç gece bir gillie (2) ile yattı ve melankoli bitti. Kuvvetli bir şeyi başka kuvvetli bir şeyle yenebilirsiniz. 1600'lerde Londra 'nın vebayı kendini boydan boya yakarak yenmesi gibi, yaşlı bir aşkı da Victoria gibi genç birine tutuşarak yenersiniz. Yangının çıktığı yerde 78 basamaklı bir kule çelişkiyi yücelten bir abide gibi yükseliyor bugün ve öte yandan şehirde bir park hep çiçeksizdi dün; ispanya'dan gelme ateşli kraliçe Braganza'nın, resmi 18, gayrıresmi 200 çocuklu çapkın kocası 2. Charles bir kıza çiçek verdi diye, parkın tüm çiçeğini askerlerine toplatması, veba kadar acımasız, aşkın yarattığı çelişik bir hunharlık olarak ta eşsizdi doğrusu. Green Park'ta on yıllardır tek çiçek yok hâlS. Bunlar ona devlet geleneği diyor, ben kıskançlığın marazi hali, aşkın iksiri diyor, içime çekiyorum (1)Ahırda doğmak at olmak demek değildir. (2) Derebey yamağı, tmceylan@superonline. com e Londra ALTERNATİF TIBTAN MODERN TIBBA Hindistan'da keskin bir baharat olan ve bir gıda maddesi olmanın ötesinde antioksidan, antiviral, antiinflamatuar, antikanser ve kolestrol diişürücii ilaç olarak alternatif tıpta uzun süredir kullamlan Curcumin ve turmeric'in kistik fibirozis 'e iyi geldiği belirtiliyor.. Bülent Bozkurt, A. Fuat Kalyoncu* Curcumin baharatından kistik fibrozis'e çare mi? T ıp alanında yaşanan birçok gelişmeye rağmen, hâlâ bazı hastalıklann tedavisinde istenilen düzeye ulaşılamadı. Runun sonucu olarak hastalar tedavi olabilmek ümidiyle alternatif tedavi yöntemlerine yönelmekteler. Bu hastalıkların en somut örneklerinden biri Kuzey Avrupa ülkelerinde olduğu kadar ülkemizde de hem pediatrik yaş grubunu hem de erişkinleri etkileyen, genetik geçişli ve ciddi hastalıklardan biri olan kistik fıbrozisdir. Hastalık "kistik fıbrozis transmembran regülatör proteini" kodlayan genin mutasyonu sonucu olarak, daha bebeklik döneminde ortaya çıkmakta başta akciğer olmak üzere pankreas, barsak, ter bezlerindeki dış salgı bezlerini etkileyerek, hastanın yaşamını olumsuz yönde etkilemektedir. Normalde dış salgı bezlerinin ince ve akışkan salgısı vardır. Bu salgılar ile akciğerlerin temiz ve sağlam kalması sağlanır; toz ve yabancı cisimler, mikroplar bu akıcı salgı ile atılabilirler. Kistik fibrozisli hastalarda ise bu salgıların kıvamı artmış, akıcı özelliği kaybolmuştur; böylelikle hastaların balgam çıkarması güçleşir; hava yollarının yapışkan balgamla tıkanması sonucu akciğerde sık sık zatürre ve bronşit gibi rahatsızlıkları oluşur. Yine bağırsaklarda salgıların azalması sonucu alınan besinler sindirilemez. Bol miktarda, kötü görünüşlüyağlı, sık ve pis kokulu dışkı, karın şişliği ve gaz oluşur. Bununla birlikte, hastaların ter bezlerindeki bozukluk nedeniyle, terleri normal insanlara göre daha tuzludur. Hatta geçmişte Kuzey Avrupa ülkelerinde derisi tuzlu olan bebeklerin hastalanıp ölmesi ile ilgili nice şarkılar söylenmiştir. DOĞUYA KAYIŞVAR cü ilaç olarak alternatif üpta uzun süredir kullanılmaktadır. Gerçekte Asya mutfağında binlerce yıldır bilinen ve ayurvedik Hint tıbbında vücudu temizleyici özelliği olduğuna inanılan, "turmeric" olarak da adlandınlan keskin aromalı, acımsı ekşi bir baharat türüdür. Anavatanı Güney Asya ve Himalaya sıradağlarının etekleri olup, Curcuma longa isimli bir bitkinin köklerinden elde edilir. ÇIĞIR AÇTI Curcumin ile ilgili ilk bilimsel çalışma 1993 yılında Liu ve arkadaşları tarafından curcuminin kanser gelişimini önleyici etkileri üzerine yapılmışür. Sonraki yıllarda bilim adamları curcuminin birçok değişik hastalık üzerinde de etkilerini araştırmaya devam etmişlerdir. Popülaritesi gün geçtikçe artan bu gıda maddesi bir baharat olmanın ötesinde, alternatif ilaçlann satıldığı dükkanların raflarında yerini almıştır. Henüz tam anlamıyla kanıtlanamamış olan bilimsel çalışmaların ortaya koyduğu olumlu birtakım ön sonuçlar ve düşük tedavi maliyeti, hastaların gözünde bu ilacı modern tıbbın yetersiz ve bir o kadar da pahalı tedavilerine karşı alternatif, hatta üstün kılmıştır. Son olarak curcuminin kistik fıbrozis hastalığındaki olumlu etkisi hastalar için tedavide yeni bir çığır açmıştır. İlk kez Nisan ayında yayımlanan bu araştırmaya cevap beş ay sonra Anca Dragomir ve arkadaşları tarafından Kuzey Avrupa'nın saygın üniversitelerinden biri olan İsveç Uppsala Üniversitesi'nden gelmiştir. Bu araştırmada curcu AŞKINİKSİRİ BAHARATTAN GELEN ÇARE İnsan sağlığı için bu denli önemi olan bu hastalık için; hükümetler, yardım dernekleri, biyoteknoloji endüstrisi ve akademik çevreler tedavi olanaklarını ortaya çıkarmak için büyük çaba göstermekteler. Bilim çevrelerinde popüler olan Science dergisinin Nisan sayısında; Yale Üniversitesi Pediatri Bölümü'nden M.E.Egan ve arkadaşlarının fare ve hamsterler üzerinde gerçekleştirdikleri laboratuvar çalışmaları sonucunda curcumin isimli bir tür baharatın kistik fıbrozis hastalığına yol açan bozuk geni düzelttiğine dair birtakım sonuçlar ortaya konuldu. Curcumin bir gıda maddesi olmanın ötesinde antioksidan, antiviral, antiinflamatuar, antikanser ve kolestrol düşürü928/6 1 Ocak 2005 C m m i n m i s j J
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle