Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Doğa Balarılarının iletişim yöntemleri Y arım yüzyıldan bu yana bilim adamları balarılarının en iyi çiçeklerin yeri hakkında arkadaşlarıyla nasıl iletişim kurduğunu araştırıyor. San Diego'daki Kaliforniya Üniversitesi'nden hiyolog James Nieh, bu sorunun yanıtını nihayet bulduğunu iddia ediyor. Nieh ve meslektaşları tropik arılardan saldırgan Trigona spinepes ve daha uysal bir tür olan Melipona rufıventris isimli iki türü araştırdılar. Hu iki an türü iyi bir polen kaynağım işaretlemek için kokudan yararlanıyorlar. Ancak bu strateji geri tepebiliyor. Nieh, Trigona arılarının, Melipona anlannın koku işaretlerinden yararlanarak polen kaynaklarına el koyduğunu keşfetti. Melipona arılarının karşı koymaları durumunda, Trigona anları hemen bir çete oluşturarak zorbalıkla polenleri ele geçiriyorlar veya basit olarak Melipona'ların kafalarını koparıyorlar. Nieh, buğünkü arıların atalarının arkalarında daha az belirgin bir iz bıraktıklarını düşünüyor. Bu şekilde rakiplerinden kurtulmuş oluyorlar, fakat arkadaşlarına belli helirsiz bir mesaj bıraktıklann için arkadan gelenler polen kaynagını hulmakta zorlanıyor. Ancak bu aşamada devreye balarılarının dansı giriyor. Arılar danslanyla kovan arkadaşlarına polen bakımından zengin çiçeklerin nerede olduğunu bildiriyor. Bu yöntemin en iyi tarafı rakiplerin bu bılgilere erişememesi. Zehirli böceklerle beslenen kurbağalar da zehir saçıyor S on yapılan bir çalışmaya göre zehirli böceklerle beslenen bazı tropik kuşlar ve kurbağalar da zehirli hale geliyor. Günuy Anıerika'da yaşayan "Phyllobate" cinsi kurbağaların çok zehirli oldukları biliniyor. Bunlarm ciltlmnin ürettiği "batrachotoxins" adı verilen bir zehir cinsi çok güçlü yanma ve uyuşma hissi uyandırıyor. Bu zehrin kürar ve slrikniıı gibi en etkili zehirden daha ölümcül olduğu belirtiliyor. 1990 ylınıda Smithsonian Vahşi Doğayı Koruma ve Araştırma Merkezi'nden Jack Dumbacher, Papua Yeni Cine'de yaşayan "Pıtohui" cinsi ötücü kuşlarının derısinin ve luylerinin batrachotoksin maddesi içerdiğini keşfelli. Ancak bu zehrin kökeni henüz belirsizliğini koruyor. Çünkü bu maddeyi ne kurbağaların ne de kuşların üretmediği biliniyor. Dumbacher ve meslektaşi Avit Wako'ya göre zehrin kaynağı "melyrid" böcekleri. Etanol içinde saklanan böcek türünün tümünde batrachotoxin bulunması bu iddiayı destekliyor. Wako ve Dumbacher'ın tahminlerine göre Güney Amerika'daki kurbağaların da benzer şekilde bu zehirleri almış olabilirler. Bilim adamları bu varsayımlarım sınamak için kafeste besledikleri Pitohui kuşlarını bu zehirli böceklerle beslemeyi planlıyor. Hu kuşların tüyleri alternatif bir diyete tabi tutulan Pitohui'lerin tüyleri ile karşılaştırılacak. Yüzer ağlar hayvan soyunu tüketıvor A kdeniz'de yasal olmayan yüzer balık ağlarıyla avlanan balıkçı tekneleri yunus, köpekbalığı ve su kaplumbağalarının soyunu tehdit ediyor. Teknelerin pek çoğu Fas sahillerinden yola çıkıp, Cebelitarık Boğazı çevresinde başta kılıç balığı olmak üzere büyük balık avına çıkıyor. Fakat her yıl balık ağlarına 15.00019.000 yunus, 82.000107.000 köpekbalığı takılıyor. Ayrıca 9 ay içinde ağlara 46 su kaplumbağasmın takıldığı bildiriliyor. Bilim adamlanna göre açık denizlerdeki yüzer balık ağlarından en büyük zararı kısa burunlu yunuslar görüyor. Uluslararası Balina Avcıları Komisyonu'nun bildirdiğine göre her yıl yunus popülasyonunun yüzde 2'sinin ölmesi yunus soyunun tehlikeye girmesine yol açabilir. Ancak bilim adamları yüzer ağlar nedeniyle yunus popülasyonunun her yıl yüzde 10'unun yok olduğunu ileri sürüyor. Bu da yunuslar için çok büyük bir tehdit unsuru oluşturuyor. 922/24 20 Kasım 2004