21 Haziran 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Hangi ulusal dergiler hakemli kabul edilmeli? orgutlenmeye gidilmesinde yarar vardır Üniversitelerarası Kurul bünyesinde "Ulusal Hakemli Dergiler Kurulu"nun oluşturulması bizce en dogru olan çozüm şekü olacaktır Soz konusu kurulun, geı çekleştireceği çalışmalarla her yü ıçin geçerli olmak üzere "Ulusal Hakemli Dergiler Listesi"nı ya yımlanmasının, var olan karışıklıgın giderümesıne katkısı buyuk olacaktır. Boyleükle, akademık yukseltme için başvuruda bulunacak adaylar hangi dergüerin hakemli sayüdıgını onceden büme ve buna gore davranma şansma sahıp olabüecekler, Ulusal Hakemli Dergüer Kurulu, her yü listeye aldığı ve lisHangi dergiler hakemli sayılıyor?.. teden çıkardığı dergüerle ügüı şu çalışmaları yapacak şeküde "Hakem denetımlı" olan dergüerde makale yayımlattırorganıze olmalıdır: manın bu denli yüksek "etki" puanına sahıp olmaya başlama1. Ulusal Hakemli Dergüer Lıstesi'nde bır oncekd yü yer sıyla birlikte, son biıüd yü içerisinde "hakem denetimli" oldualan derginin izleyen yü içerisinde de listedekı yerıni koruyagu "ıddıa"smdakı Turkiye'deki akademik dergi sayısmda bümesi ıçin Kurulun ısteyecegi belgeleönemli artışlar kaydedüdi Bu dergılerırı göndermesı gerekecektır. Bu belgenın tumunun "hakem denetimli" olduÇÖZUtT): UİUSC1İ ler Kurulun belirleyecegı o yü içerisinde gunu kabul etmenin, yayımlanan makaKUMİU yayımlanmış belli sayıdaki makalenin lelerin nitelüderi incelendigi pek mümhakem raporlan ve yazışma ornekleıı kün olmadıgı anlaşümaktadır. Bu durumda hangi dergüerin olmalıdır. Bu belgelerı gonderemeyen dergüer üe gönderüen gerçekten hakemli denetimli yayımlandıgı sorusu ortaya çıkbelgelerı yeterlı bıüunmayan dergüer lısteden çücarüma yolumaktadır. Üniversitelerarası Kurul tarafından hazırlanan taslakna gıdüecektır ta, yayın kurulu uyelerı en az beş farklı unıversıtede gorevli ruvetsıtelerarası Kurul tarafından hazırlanan taslakta doçenüık sınavları ile ilgili başvurularda aranan ölçütlerde ıadikal sayüabüecek birtakım degişikliklerin getirüdigi gozlenmektedır. Soz konusu degişıkükleı daha çok. doçentlik sınavına girecek adayın eserlerinin yayımlandıgı yayınlar üe bunları yayınlayan kuruluşlar üzerinde yoğunlaşmaktadır. Getirilmesi plarüanan degışıklikler içerisinde makalelerin yayımlandıgı dergüerin nitelikleri öne çıkmaktadır. olan akademısyenlerden oluşan dergüer "ulusal hakemli dergi" kabul edümekte. Ozellıkle doçentlik sınavlarında görev alan juri uyelerinin önemli kısmının akademik kurumlar tarafından yayınlanan dergüerı "hakem denetimli" sayarken, bır bölümünün ıse "bu dergi hakemüdır" turundekı ıfadeleri yeterlı bulduklaıı gözlenmektedir. Öte yandan bir kısım jüri üyelerının ıse, ozel kışüeı veya yaymevleri tarafından çıkarüan dergüeri "hakem denetimli" saymadıkları şeklındekı goruşlenne büe rastlanabümektedıı Bu dört örnek de ortaya koymaktadır kı, ulusal hakemli dergüer konusunda akademik çevreleıde gorüşbirligi yok Butün bu farklüıklaıuı oıtadan kaldırüması veya en aza indirgenmesi ıçin ulusal hakemli dergüetle ügüi meıkezi bir 2. Listeye gırmek ısteyen dergüerden ıse, yine bir öncekı yü içerisuıde yayımlanmış belli sayıdaki makalenin hakem raporu üe yazışma orneklermı gonderümesi ıstenecektir Kurul, yaptıgı incelemeler sonucunda gönderüen belgeleri yeterlı bulursa soz konusu derginin listeye dahil edebüır. 3. Öte yandan makaleleruı hakem raporlan ile editörhakem, editoıyazar arasındaki yazışmaların beş yü saklanması zorunlulugu da getırümelıdir. 4. Dergi yayıncılarının kışi, kurum veya kuruluş olup olmalarma bakümaksızın ügüi prosedürü yerme getırdıguıı ortaya koyan bütün dergüer listeye aluımalıdır Nazmi Kozak Anadolu Üniversitesi E maü: [email protected] Üniversite öğrencileri ve yaratıcılık U S ayın Bursalı, CBT 736. sayıdaki 'Bilim ve Gençler' başlıklı yazınızda yer alan düşüncelerınıze tamamen kaülıyoıum. Ancak burada univeısiteli gençlenn duşuncelerirüze karşıt olmadüdannı ve orüann da haklı olduklaruıı duşunüyoıum. Büindigi gibi bilimsel araştırmalar çogunlukla tekruk altyapı ve buyuk unansman geıektumektedir. Üniversitelerin bütçelerinin elvermedıgı durumlaıda, tekruk altyapı ve finansman, üniversite dışı çevrelerce karşüanabümektedu. Ayrıca uraversiteleıden farklı birçok kuruluşun ArGe kapsamında büimsel araştırmalar yaptıgı da büuımektedir Ancak kânnı maksimize etmeyi birinci üke olarak kabul eden bırçok özel sektor kui"uluşunun, büimsel verüeri de aynı üke dogrulrusunda kullanacagı gayet açüctır. Ozon tabakasının belinmesi, gıdalardaki katkı maddelerınin kanserojen etküerı ve daha bırçok ornek çevreci orgutlerin güçlenmesine ve eylemlerınin artmasına neden olmuştuı. Bunda en büyuk hata ve sorumluluk payı, devletin yönetımınde görev almış olanlardadır. 20 yıMır taıtışılan yasa Olağanüstü yetkiler, rektörleri imparator haline getirdi... Prof. Dr. Aysel Çelikel Y ıı mi yüdan beıi uıüversitelerimizi yöneten Yüksek Ögretım Kanunu, kurdugu sıstem açısındarı donemının en çok eleştirilen yasası olmuştur. Neden bu kadar çok eleştırümıştir? Çurüoı Yasa üe birlikte üniversitelerde tek kişi yönetimine baglı olarak olıgarşık bu yonetım hâkım olmuştur Hâkıırı aktor, YÖK Başkanı, rektörler ve rektörlerın istedıgi dekanlardır. Yasaya, uygulayıcılaıuıkişisel yorumlannın yarattıgı baskı da eklenınce yasadan daha da olumsuz bır tablo ortaya çıkmıştır. Sonuçta, bu grup ogretim üyesi yönehmın isteklerüıi yerine getırırken dığer bu gı ubun kıyuna ugraması gibi universitelere yakışmayan, araştırma ve ögretımın kalitesinı düşüren bır uygulanıa büun kurumlannda kökleşmeye başlarmştır, Kanımca asü tehükelı olan da buduı. kokul, enstıtu vd. bınmlere kendi degerlendırmesine göre tahsis eder. Fonlar gibi bazı mali kaynaklarm lektorlenn kendı seçtigi ya da seçtirdigi komisyonlarca idare edilmesı durumu degiştirmemektedır. Fakültelerin buyuk ya da günlük harcamalan torba bütçe uygulaması üe tümuyle rektorleım emrıne verilmiştir. Yayın yapma ve yeni yayınlann satın alınması da aynı usule tabidir. Maü konular akaderruk birimlerin can damandır. Zamanında ve hak edüen biçımde kullanümadıgı takdirde, bunun kurum için, egitim ve ogretim için doguracagı sorunlar yaşamsaldır Mali konularda mutlak yetki, otorite kıülanımında ve antidemokratik uygulamalarda en önemli faktordur Bu konuda keyfi ve ayınmcı uygulamalar özeüıkle seçim ekonomisinin uygulandıgı dönerrüerde olagan hale gelmiştir Bınlerce ögrencisi olan bir fakültenin ögrencı katkı paylaı uıdan çok cü zi göstermelik biı pay alması büinen bir olgudur. 2 Kadrolann tahıiıi: Ikı yü oncesine kadar fakültelerin var olap kadrolan, YÖK karan ile artüc rektotlere tahsis edilmiştir Kadro dagıümı kişiselleştirümiştir. Yasaya aykırı olarak kadro üanları kişiye yönelik olarak yapümakta, diğer adayları başvurmaması büdirümektedir. Bu baglamda atama yetkısinin de rektörde ya da yardımcı kurullarda oldugu unutulmamalıdır. • 3 Akademik yükseltmeler ve ögretirn elemanı alımı: Çeşitli akademik birimlere ogretim elemanı alımı ya da akademik yükseltmeler için kadro tahsısi rektörlerce yapılır. Biı anabilim dalının haberi yokken dahi o dala bir atama nın yapüması olagandır. Birçok rektör taraündan uygulanan '. ,,.» Yazının devamı 23. sayfada Rektörler hangi yetküerini kullanmaktadırlar? Ozetlemek gerekirse 2547 sayılı yasadan once, fakültelerin sahip olduklan butuıı harcama ve yonetım yetkilen, kadro dağıtımı, atama, akademık yukseltmelerde jüri oluşturması, egitimögretimin nasü, hangi sistem ıçinde yapüacagı, smav sonuçlarının nasü notlandırüacagı gıbi yetküer ellerinden alınrraş, YÖK'e, rektörlere ve rektörlere yardımcı uruveısite kurullarına verümiştır. Rektorleıirı urüveısiteler üzerinde agır baskı yaratan yetküerini birkaç başlık altında açıklayabüiriz 1 Mali kaynaklann kullaıumında mutlak yetki: Katma butçenm, ogrenci katla paylannın, doner sermaye gelirlerinin, araştırma forüarının, kıra gelırlerınin ve akla gelmeyen diger mali kaynakların kullanma yetkısı mevzuata göre rektörlere aittir, Rektörler bu meblağlan fakülte, yükse Hayatta en hakiki mürşidin bilım oldugu hayata geçırümelıdır Yetke, erk ve parasal guç sahiplerinin bilımi keyifleruıce yonlendirmeleri önlenmelidıı. Bugunku anayasa üe bunu gerçekleştirmek son derece güçrür Yasama ve yurutme organlanndakı kışüerın, büimuı en hakiki murşit oldugunun büincinde, yüregi insan sevgısı üe dolu ve halkın gerçek temsücüeri oldugunu söylemek olÜlkenin dukça güçtür. Ulusal ve uluslararası ölkalkınmasında çekte örgutlenmiş, siyasal güçyaratıcı beyin leruı müdahale edemeyecegı büimsel örgütler kurulmalı ve gücünün etkinbu orgutler ulusal ve yerel yöliği artık fark netımlere müdahale edebüecek yetkilerle donatılmalıdır. edilmeli... Halklar bu büimsel örgütlenmeler konusunda büınçlenmeli ve sivü toplum örgütleri aracıhgıyla siyasal partüeri buna zoılamalıdır. Derginizin aynı sayısında çok onemlı bır konu olan 'Yatatıcıük' uzerine yazüara yer vermeniz bizlere ve büıme dergınızin verdıgi önemı göstermektedir. Yaratıcılıgın; sıradışı bır duşunme şekli oldugundan hareketle; belırlı onyaıgüaıdan, formulleıden, kurallardan hatta yasa ve kavramlardan kısa süreli de olsa ayrümayı (kopmayı degil) geıektirdigını düşünmekteyim Bu noktada Freeman Dyson'un "Büim, sosyal bir ugraştu" sözu bize yol gösterecektır. Belli bir disiplin ıçinde spesıfık bır alanda duşünen ve çalışan bir uzmanm, degişik alanlarda çalışan kişüerle tanışmasının ve degişik füdrlerle karşüaşmasının onun yaratıcıhgına olumlu katkılarda bulunabıleceğuu düşunuyorum. Toplumumuzda degişik nederüeıle büun oğrenirru golememış çok sayıda zekı, ügüı ve yaratıcı ınsanlar oldugu gıbı, baskı ve zorlamalarla ügi ve yetenegi dışında işlerde çalışan yaratıcı pek çok ınsan bulunmaktadu. Bu insarüaıın bilim egitimı almalan hem toplumumuzun daha demokıatık, daha bügüı olmasuıı sağlayacak hem de uücemizın büimsel ve teknolojik gelişimmı kendi ozguçlerınden yaraılanaıak hızlandıracaktıı. Büimsel araştırmlar için dışarıya gönderüen müyarlarca dolaı paıanın çok az bir kısmının yurtiçindeki örgütlenmelere ayrümasıyla buyuk projelerin, füdrlenn ve buluşların ortaya çıkacağına inanıyorum. Bunun yollarından biri bence, yetişkin egitimınden geçmektedır. 'latü gunlerı ve gece okullarda yetişkirüere yonelik büim egitimı programlan gerçekleştırüebüıı. Yetişkm Egitimi' konusunda hizmetiçı egıtımden geçecek arastırmacüar/büım uısarüarı, halktan istekli olanlara büun egitimı verebibrler. Egıtıme katüanlardan büıme; makale, proje, gorev alma vd şekülerde katkıda bulunanlar odülle teşvüc edümelidirler. Sevıye gı uplarıyla, uygulamaya dönük, pıatü< agulıklı ve gorsel ogretim tekniklerıyle yapüacak ve zaman ıçuıde gelışecek bu programlann bir an önce başlatüması gerekmektedir. Halkın yastıgının alündakı altuı kadar, yaratıcı beyin gucünün de ülkenin kalkınmasında etkın oldugu yonetıcüeıce aıtüc farkedilmelidir... Türkkan Gülyurdu T.T.K Bşk. Eğ. Arş. Mrk. Fizüc Ogretmenı Ankara 744/17
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle