24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Parçalanan akıl: EQ+IQ! Zekâ üzerine nöroloji, psikoloji, antropoloji, zooloji, sosyoloji, sibernetik, felsefe gibi çok sayıda disiplin veri topluyor. Dr. H. Tuğrul Atasoy* üımsel konularda suregelen çalışma ve taruşmalarda hep aynı eksık dıkkatımı çeker Aynı konu ıle ügıh yakın çalışma dısıphnlenrun umulanm tersıne bırbırlennden habersız olmalan ya da oyle gozukmelerı Bu konuyu omek ahrsak zekâ ıle ılgüı çakşmalar norolojı psıkolojı, psüayatrı, antropolojı, zoolojı, sosyoloji sıbernetık felsefe gıbı bır çok çalışma dısıplı nını ılgılendırmekte ve bu dısıphnlenn tumunde zeka kavramının şu ya da bu yonune yonelık çalışmalar yapılmakta ve verüer elde edılmektedır Son yıllar ıçınde düımıze çevnlen baza onemlı eserler, duygudan bagımsız salt akü dıye bır şeyın olanaksız oldugunu ınsanı ve ınsan zıhnını anlamada bu tunden bagımsız analıuk duşuncenın yetersız kaldıgını ve vucudsuz bır zıhnın olamayacagını net bır şekılde ortaya koymaktadır Evrımsel olarak duygu ve durtulenmızın ortabeyınde temsü edüdıgını büışsel sureçlerımızın ve aklın ıse ustbeyınde temsıl edüdıgını ve bu temsü bıçımının evrımsel gelışımıru ve nedenlennı oncekı sayfalarda uzun uzun açıkladıktan sonra unlu noropsıkryat rıst Hoimar Von Ditfurth, Dınozorların Sessız Gecesı adlı sen kıtaplannın 4 Cıldınde evrımın ınsan açısından salt aküa dogru gıdıp gıtmedıgı sorusunu soruyor (1) Ditfurth bu sorunun devamında buyuk beyırun ozerk ve bagımsız olmadıgını ortabeyın kaynaklı duygulara ve ruhsal tepküere baglı oldugumuzu, onlardan kopamayacagımızı behrtıyor Sonrasında Ditfurth şunları yazıyor B Ditfurth üerleyen sayfalarda canlı bır oıganızmanın ruhsal durumunun ıçsel faktorler tarafından da belırlendıgını, ruhsal degışımlerın dunya yorumumuzu etküedıgı uzerınde durur Sorusuna verdıgı yanıta dogru üer lerken şu saurlarla karşılaşıyoruz, "Beynın, varlıgımızın amacının bu dunyayı rasyonel yoldan aklımızla manugı mızla kavramak oldugu bıçımındekı onyargı oylesıne dennlere ışlemışnr kı bır kez daha, beynımızın evnmsel amacının, sadece ve sadece, bu dunyada ayakta kalabümemıze , tutunabümemıze donuk oldugunu anımsatmamız gerekmektedır"(4) Bu anımsatmadan bır kaç sayfa sonra Ditfurth sorusuna yanıtı şu sanrlarla vermektedır ''Ama ışte, şu anda ınsanoglunun dolandıgı gelışmışük basamagında henuz , nesnel gerçekbk ıle tamamen ılışkı kurma ozgurlugunden yoksunuz, ıstesek de ıstemesek de, ruhsal ze dogru yonu gostenr bır karar verme ortamında bızı uygun yere gotururler ve bız burada mantık araçlanmı9 zı ıvı kullanabüırız Duygu hıs ve bıyolojık duzenleme ınsan aklında bır rol oynar Organızmanm alt duzey mekanızmalan aklın yuksek dongusu ıçınde yer alır Bır hıssın ozu, bır nesneye baglı muphem bır zıhınsel nıtehk olmaktan çok, bebrlı bır manzaranın, yanı vucudun manzarasının dogrudan algüanmasıdır' Hısler de kaynaklandüdan duygular da luks degüdır Onlar ıçsel rehberlerdır, başkalanndan gelen sınyallere yanıt vererek üeüşım kurmamız ıçın bıze yol gostenrler Dahası hısler fizü<sel varlıgı olmayan ya da belırsız şeyler degüdır Geleneksel büımın goruşunun tersıne hısler de en az dıger algüar kadar büışseldır Onlar, beynımızı vucudun tutsak seyırcısı yapan çok garıp bırfizyolojücduzenlenmenın sonuçlandır" (6) Descartes'in yanılgısı Damasıo buyukbeyının bır parçası olan on beym lobu zedelenmesı bulunan vakalann dıger tum zıhınsel yetüerının saglam olmasına karşın yaşamlan ıçın en avantajlı olabüecek hareket tarzlannı seçebüme yetüennı yıurdıklerını de behrtıyor On beyın lobu zedelenmış vakalann duygulan büebümelenne ragmen hıssedemedüdennın alunı çızıyor Omegın on beyın loblannda zedelenme olan bır kışı duygu yuklu bır fotografın kendısınde nasü bır duygusal dalgalanma yaratması gerektıgını bılıp soyleyebüıyorken bu duyguyu hıssedemedıgını ama eskıden hıssedebüdıgını anımsadıgını soyleyebüıyor Kıtabın sonlannda Damasıo, Descartes'in "Duşunuyorum oyleyse vanm" şeklındekı felsefesının temel ükesı olan unlu cumlesının devamında ruh ve bedenın ayrı şeyler oldugunu üen surdugu ve vucud olmasa da ruhun neyse o olacagını soyledigı sozlennı alıntüayıp şoyle dıyor ' Descartes'in yanügısı ışte budur Vucud üe zıhnın bır uçurumla bırbınnden ayrüması Bır tarafta olçulebılen boyutlu mekanık olarak ışletüen sonsuza dek bolunebüır vucut maddesı, otekı tarafta ıse olçulemeyen boyutsuz, ıtüıp çeküemeyen, bolunmez zıhın maddesı Akü yurutmenın, ahlakı yargüann, fızücsel acı ya da duygusal karmaşadan doğan ısnrabın vucuttan ayn olarak varola büecegı onerısı Ozellüde zıhnın en ıncekklı ışlemlerının bıyolojü< bır organızmanın ışleyış ve yapısından ayrüması (7) Içgüdülerimizi yaratmak ' Duygular ve ruhsal çalkantüar, psışık dunyamızda ortaya çıkan etküer kendı ıçgudulenmızı yaşayış tar zımızdan başka bır şey degüdırler ashnda Oyleyse, ın sanın hayvandan farklı olarak ıçgudulerden yoksun oldugunu ılerı surmek abesle ışngaldır (Aydınlar ve egıum gormuş kımseler arasında bıle ıkıde bırde kafa kanşıklıgına yol açan kaba bır yanlış anlayışa degınmek gerekıyor Içgudu ve Içgudusel tenmlennın açık seçık, net bır tanımı vardır Büımde her kullanıldıklan yerde do guştan gelen deneyım kalıtımla devralınmış davranış programlan anlamma gelırler Içgudu, kendıne denk gelen dış dunya etküerının ateşleyıcı ışlevı gormelenyle bırhkte sırasıyla butun otekı program evrelenran devreye gırmesıyle oluşan otomaük tepkıdır Gerçekte sezgısel olan tepkılerımız ya da yargüanmızı, ıçguduler ıle kesınlıkle kanştirmamamız gerekır) Sadece, ortabeyın varlığı duzeyını arkamızda bırakügımızdan bu yana ıçgudulerın mutlak deneumınden kurtulduk o kadar Ortabeyın bıyolojık bakımdan vazgeçümezlıgı surekh faal durumda olmasının bızım ıçm hayaü bır zorunluluk taşıması her hangı bır şekılde farklı yogunluklarda da olsa, ruhsdlduygusdl dunyamızm sureklı olarak bu etkılere açık olmasına yol açmaktadır Ancak zıhınce saglıklı hıç bır ınsan hayatının hıç bır safhasında herhangı bır ruhsal durumun etkısınden tamamen kurtulamaz Bu nedenle bılınçlı yaşantımızın her anında ortabeynımızde depolanmış programlann etbsıyle çevremızle üıntüenır onunla ılışkı ıçıne gırerız (2) Ditfurth devamında şu saptamayı yapmaktadır, "Ortabeynın kutalları otedenberı bızım geıçeklı gımızın dunyasma hukmetmektedırler ancak mce kar maşık, ılk agızda kendını kolay kolay ele vermeyen bır tarzda bu gerçoklıgın karaktenra belırlerler '(3) 710/4 tezgahta yorumlanmış gerçeklığı gerçeklık dıye yaşayacagız' (5) Norolojinın onemlı ısımlerınden Antonio R. Damasio, Descartes ın Yanılgısı Duygu Akü ve Insan Beynı adlı kıtabında bu sorulan soruyor ve bu soruldnn yarutlannı vermeye çahşıyor Salt akıl olabilir mi? Damasıo kıtabında yuzyılımızda beyın araşürma lanndan elde edılen verüer, son yuzellı yü ıçınde saptanan vakalara aıt elde edüen bügüer ve kendı bügı bırüamı üe salt akü dıye bır şeym olamayacagını duygular ve durtulerden bagımsız vucutsuz bır aklın ve büıncın olasüık dışı oldugunu vaka sunumlan üe ortaya koyuyor Damasıo kıtabının gırış bolumunde üerleyen sayfalarda deney sonuçlan ve vaka sunumlan üe zengınleşünp ay nntüı,olarak ortaya koyacagı goruşlennı şu cumleler üe ozetlıyor Duygu ve hıs yoklugunun daha da zararlı oldugu bızı ınsan yapan ve kışısel gelecek sosyal uyum ve ahlak ükelerıne uygun kararlar vermemızı saglayan ussallıgı (rasyonalıteyı) daha fazla tehlikeye attıgı ıse çok daha şaşırtıcı ve yenı bır bulgudur En ıvı halıyle hısler bı Beden algısını yitirmek Sacks ' Kansını Şapka Sanan Adam" adlı kıtabında yer alan "Bedenını Yınrmış Hanımefendı 'de prydoksıne zehırlenmesı sonucu vucut duyumunu yıürmış bır hanımı anlaüyor Bız farkmda olmadan tum kas ve ten donlanmızdan beynımıze duyusal bügı aloşı her an ıçın vardır Bu akımın sağlandıgı arka kolon zedelenmelenn de o an ıçm gorme alanımız dışmda olan vucut parçalanmızın uzaydakı konumunu büemeyız Bu durumlarda ornegın hasta gozunu kapattıgında ya da karanlık bır yere gırdıgınde bu vucut duyumundan yoksun olduö^ı ıçın
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle