Katalog

Mikroskop ve teleskop bağışı ve satışı kampanyası Bilim Merkezi Vakfı ile Beyaz Nokta Vakfı, ortak bir projeyi yürürlüğe koyarak, bütün evlere ve okullara mikroskop ve teleskop girmesi için kampanya başlattılar. rojenin adı: Bilim Çantası. Çanta bir teleskop ve bir de mikroskoptan oluşuyor. Çantanın içinde, aynca, astronomi ve mikroskop, ekoloji ve bilimsel deneyler konulannda kitaplar da bulunuyor. Bilim Çantası, çocuklann meraklannı uyandırarak "bilimin basit ama o ölçüde yaşamımıza yon veren gerçeklerini bizzat dokunarak hissetmesine yol açabüecek" mikroskop ve teleskop gibi ilginç araçlardan oluşturuldu. Bilim Merkezi Vakfi ile Beyaz Nokta Vakfi'nın ortaklaşa başlatuklan bu projenin amacı, mikroskop ve teleskop kullanımının ülke çapında yaygınlaşmasını saglamak, profesyonel ve amator büımseverler yetişmesine katkıda bulunmak. Bunların yanı sıra ve en onemlısı, egitime ve bilime katkı yapmak isteyenlerin bagış yapabilecekleri bazı araçlan toplumun hizmetine sunarak, çok sayıda insanımızın katkılanrıı harekete geçirmek. Siz de evinize, çocugunuza bir bilim çantası alabilecegıniz gıbi, çevrenizde ve okullarda da bilimsel gozlem alışkanlıgının yaygınlaşması, olgu ve olaylann deney yoluyla dogrudan gözlenmesi için yaygın bir alışkanlık kazandınlmasına hizmet edebilir, katkıda bulunabilirsirüz. Iki vakfın projeyı tamtım broşuründe şöyle denıyor:" 1780'li yülarda Cenova kentinin yoksul bir semtinde, yuzlerce çocuk sokaklarda oynuyordu. Ama ıçlerinden bırine, küçuk Nikola'ya babası minimini bir keman armagan etmıştı. Kım derdi ki, bu m in ik ' keman sayesinde dunyanın sayılı keman ustalarmdan Paganini gibi birisi yetişecekti? Evet kuçuk Nikola ve ülkesi için "çok şey" farketmişti. Sevdiklerinizi veya hiç tanımadıklannızı Bilim Çantalan ile sevindirirken ülkemize de hizmet etmek istemez misiniz? Siz de Ayşeler ve Mehmetler için "bir şey" yapıp, onlar için "çok şey" farkettirebilirsiniz. Büyük buluş sahiplerini genellikle küçük Zümrütten aklsler A. M. C Şengör Idollerini yiyen Türkiye /5 Kasım 1999 Cuma aksamı Orhan Bunalı'nm teklifi üzerine TÜYAP Kitap Fuan'nın açılışına gittim. Insanı mutlu eden bir kalabalık vardı. Tek tek sergileri dolaştım, ilk andaki mutluluğum biraz gölgelendi. Bilim, felsefe, gezigibi konularda önemli addedebileceğim yeni kitap pek azdı. Birçok kitabevi eski kitapların yeni basımlarını genisletilmis/düzeltilmiş baskılarını değilsergilerine dizmişti: Tanıdık adlar, tanıdık yazarlar, yeni kapaklar üzerinde. Eh, bu da hiç yoktan iyidir diye düşündüm. Bazı kitaplar aldım: Metis'den Şiar Yalçm'ın her okuryazann elinden düşmemesi gereken Doğru Türkçe'si, TTK'den Metin Ergun'un Türk Dünyası Ehanelerinde Değişme MotiÜ adlı kitabı, TDK Yaztna Eserler Kataloğu, Redhouse'ın yeni Türkçelnglllzce sözlüğü ve Nezih Başgelen'in ikazı üzerine Dietram Müller'in anıtsal resimli coğrafi Herodotos şerhinin Küçük Asya'yı içeren ikinci dldi. Nezih'le sohbet ederken birden karşıdan tanıdık bir sima hızlı adımlarla çıkageldi: Canan Yücel Eronat! O'nu hafta sonu arayacaktım. Kendisini gökte ararken yerde buldum. Derhal O'na doğru seğirttim. Selâmlamamı beklemeden taftı: lyi ki seni gördüm. Üzüntüden ne yapacağımı bilemez haldeyimr "Aman Canan Hanım, hayrola?" "Kültür Bakanlığı sergisinde HasanÂli Yücel külliyaündan tek bir kitap yok." "Otamaz" dedim, "mutlaka gözünüzden kaçmıştır. Biriki kitap değil ki unutmuş olsunlar." "Cel de bak göstereyim" diyerek Kültür Bakanlığı'nın sergisinin önüne beni adeta sürükleyerek götürdü. Heyhât! Haber verdiği facia hakikatti! O koca seriden tek bir kitap yok. Ne küçük çocuk kitapları, ne koca koca ciltler dolduran deneme yazıları, ne şiir kitapları, ne eğitim tarihiyle ilgili eserleri, tek bir cilt yok. Sonımluya bunun nedenini sordum. Büyük bir pijkinlikle: "Efendim, dık demez mi! Yani koca nır TÜ' * ' dik" demer mı! Yanı koca bir TUYAP Kitap Fuarı açılıyor, koca Külama Kültür Bakanlığı tür Bakanlığı bu fuar için hele hekendi bastığı kitapları le bugünlerde yokluğunu acı acı hissettiğimiz türden aklın, bilimin Ankara'dan Istanbul'a savunuculuğünu yapan, Atagönderecek kadar türk'ten sonra Cumhuriyet aydınlanmasının ikinci büyük isminin, organize olamıyor! hem de kendi bastığı kitaplannı Ankara'dan Istanbul'a gönderecek kadar organize olamıyor, bu aklına gelmiyor. Bu ne gaflet, bu ne felâket, bu ne vurdum duymazlıktırl Kültür Bakanlığı TÜYAP Kitap Fuan'nı bu kadar mı ciddiye almaktadır? HasanÂli Yücel'i bu kadar mı ciddiye almaktadır? Aydınlanmayı bu kadar mı ciddiye almaktadır? Her şeyi bir yana bırakın, okumak, adam olmak, ülkesini aydınlığa çıkarmak için yanıp tutuşan gencedk Türk dimağlarını bu kadar mı ciddiye almaktadır? Daha iki hafta önce bu kösede, bir toplumun yaşamında idollerin önemini yazmış, Türkiye'nin bırakın idol çıkarmayı, çıkanları da doğraya doğraya olduğu yerde saydığını yazmıştım. Buyrun tekrar HasanÂli Yücel'i. Bir ömek daha vereyim mi? Bütün dunyanın büyük bir bilim adamı olarak selâmladtğı fuad Köprülü. Adı artık Türkiye'de duyuluyor mu? Oğlu Orhan Köprülü önemli eserlerini yeni harflerle baştan bastırmasa iyice silinip gidecek toplum hafızamızdan. Yok, yok, silinmez: Onun Demokrat Parti kuruculuğunu ve o partideki politikacılığını hatırlayıp kendisini yerden yere vurma heveslileri kolay kolay eksilmez. 1957 seçimlerinde kendi kurduğu parti aleyhine propaganda yaptığını, CHP için oy istediğini hatırlatırsınız, "dönek" diye küçümserler. Kimse demez ki bilim adamı Köprülü, Demokrat Parti varsayımının iflas ettiğini görürgörmez onu terk edecek, onu eleştirecek büyüklüğü, bilimsel vicdanı göstererek milletine bu konuda da ömek olmuştur. Yetistirdiğimiz her büyük adam için nasıl da bir kulp bulup onu çamura batırmaya, onu ne yapıp ne edip en azından unutturmaya hevesliyiz. Ne M/7lî Eğitim ve Kültür Bakanlıklarının önünde HasanÂli Yücel'in, ne de Istanbul Üniversitesi'nin önünde Fuad Köprülü'nün heykelleri yükselir bu garip ülkede. Cehennemde her milletin kuyusunun başında bir zebâninin beklediğini anlatan fıkrayı mutlaka duymuşsunuzdur. Bir tek Türklerin kuyusunda nöbetçi yokmuş. Nedenini soran ziyaretçilere, o kuyunun sakinlerinin kuyudan her çıkmaya teşebbüs edeni bacağından tutup tekrar asağı çektikleri, dolayısıyla aynca bir nöbetçiye gerek o/madığı anlatılırmış. En az altı yüzyılı birey olarak değil de kul olarak geçirmis, yaptıklarını kendi keyfi için değil, sahibinin beğenisi için yapmış bir toplum, iste böyle kisinin yaptıklarıyla övünmeyi değil, sahibinin gözüne girme yarışında kendi dışında her yapılanı yermeyi huy edinir. Osmanlı sadece bu yüzden çürümüş, cumhuriyet kişi özgürlüğünü bu musibetten kurtulmak için en temel ilkesi olarak kabul etmiştir. Günümüzdeki lider sultası yalnızca politikada değil! bu nedenle en büyük derdimizdir. Ulusumuzun Ihtiyaa olan büyük idollerdlr, cep sultanlan şeklindeki liderler değil. P bizburayaelimizdeolaniangetir. T QyAp Kitap Fuari aÇlliyor, olaylar harekete geçirmiştir. Günümüzde ABD'de her hafta yaklaşık 6000 buluş için başvuru yapılıyor. Ulkemizde ıse 1998 yılında buluş için sadece 500 başvuru yapüdı. Nüfusunun yüzde 4O'ı 18 yaşm altında olan ulkemizde bilim çantalarını Ayşelere Mehmetlere ulaştırarak onların meraklannı uyarmak yoluyla buluş sayısını arttırabilirsiniz". Çantalarda bulunan teleskop u n objektıf ç a p ı 60mm, odak uzakhğı 700 mm, odak oranı 11.6, goz mercek1 e r i : 4 x , 12,5x,20x... Mikroskopun ozellıklerı ıse şoyle. Aynalı, goz mercegi: 10x; objektifler: 4x, 1 0 x, 40x Bilim Çantalannın flyatlan: Teleskop ve mikroskoplar 90 Dolar kaışdıgı TL civarında. Slparişler için: Bilim Merkezi Vakfı, Deneme Bilim Merkezi: 0212292 08 92 / faks: 0212292 08 294. Beyaz Nokta Vakfi: Faks:0312441 53 99 668/5