Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ARAŞTI I Boğaziçi Üniversitesî Vakfı'nın büyük desteği ile gerçekliştirilen dağ göllerine yapılan 160 dalışın 9O'ı başan ile sonuçlandı. Murat Egi Kaçkar dağ göllerine dalışın g liklerini belirlemek amacıyla laboratuvar testleri yapıldı. 1 4 Temmuz5 ağustos tarihleri arasında 160 dalışın hedeflendiği Kaçkar '94 gezisi (*) yüksek irtifa dalışlarının yanı sıra, limnoloji ve dağ hastalıkları konularında da disiplinler arası çalışmaların gerçekleştirildiği bir araştırma oldu. Çalışma DHL Worldwide Express ve Boğaziçi Ünıversite Vakfı'nın mali desteğıyle gerçekleştirildi. Çalışmaya Boğaziçi Ünıversitesi'nın yanı sıra, Istanbul Unıversıtesi Tıp Fakültesi Deniz ve Sualtı Hekımliğı Anabilim Dalı, Trondheım Üniversıtesi SINTEF UNIMED EAM, Rhode Island ve Miami Üniversıtelerinden bilim adamları katıldılar. Toplam 35 kişinın katıldığı Kaçkar '94 araştırma gezisinde BÜSAS dalgıçlarının yanı sıra, Istanbul Tıp Fakültesi ÇAPASAS dalgıçları ile Norveçli dalgıçlar da yer aldı. Insan vücudunda oksijen yoksunluğuna uyum sağlamak için gelişen fizyolojik değışiklıklerin (aklimatizasyon) dalış parametrelerine etkisini en aza indirmek amacıyla ekip üç gruba bölümdü ve her grubun 3412 metrede kalış süresi 6 gün ile sınırlandı. Gezi öncesinde katılanların dalış yeterli Serüven başlıyor Iki dalgıcın keşif gezisinin ardından ilk ekip 14 temmuzda yola çıktı. 23 saatlik yorucu bir otobüs yolculuğundan sonra Artvin'in Yusufeli ilçesine varıldı. Burada minibüslere binen ekip geceyi Yaylalar köyünde geçirdi. Ertesi gün sabah 7 sularında 2200 metre yükseklikteki Olgunlar köyünde ekıbın 1.5 tonun üzerındeki malzemesının bir kısmı katırlara yüklendi. Yöredeki katırların sayısının az olması nedeniyle malzemenin geri kalanı ise ancak ertesi gün taşınabıldi. Bu malzemeler arasında bilgisayarlar, tıbbi ölçüm cihazları, dalış ekipmanı, kompresör, jeneratör ve en önemlisi taşınabilir bir basınç odası yer almaktaydı. Ekip yaklaşık 5 saatlik bir yürüyüşten sonra Dilberdüzü'nün ardındaki sarp yamacı geçtiğinde eşyalar katırlardan indirilerek Olgunlar köyü sakinleri ve dalgıçlar tarafından ancak 3 seferde göl kıyısına taşınabildı. Bu sırada başlayan şiddetli dolu ve yağmur kampın kurulmasını oldukça güçleştirdi. Ertesi gün Ol• • •"& gunlar köyünden malzemenin ikinci bölümünün de göle ulaşmasıyla kamp tamamlandı. 1991 yılında neredeyse tamamen buzla kaplı olan gölde aynı tarihlere rastlamasına karşın bu yıl çok da buz kalmamıştı. Bu dalış emniyeti açısından olumlu olduysa da sualtı fotoğrafı ve video film çekecek arkadaşlar için çok iyi bir haber değildi; özellikle Norveç'ten sadece bu araştırmayı görüntülemek amacıyla gelen dalgıçmuhabir için, yine de göîün karşı kıyısındaki yamacın gölle birleştiği bölgede oldukça güzel buz görüntüleri yakalamak mümkün oldu. olan dalgıçlar dalmadılar. Bunun yanı sıra yüksek irtifada vücut kompozisyonunda meydana gelen değişimler empedans ölçüm metoduyla saptandı. Sıvı kaybının yanı sıra, dalgıçların aktiviteleri ve tırmanış sırasında harcadıkları enerji de gözönünde bulundurulduğunda, yağ rezervlerinin kullanılmaya başlaması gerekmektedir. Böylece vücut bileşiminde değışim kaçınılmazdır. Bu değişimlerin nitelik ve niceliksel yapısını araştırmak için Boğaziçi Dalış için gerekli son hazırlıklar da tamamlanmak üzere . Birazdan kısmen buzlaria kaplı göle girilecek. 4148 Irtıfa nedeniyle gerçekleşen sıvı kaybına karşı dalgıçlar bol sıvı almaları gerektiği konusunda uyarıîdı. Ayrıca tüm dalışlann öncesinde dalgıçlardan alınan kan ömeklerinde katı madde yüzdesıne (hematokrif) jeneratörden beslenen bir santrifüj yardımıyla bakıldı. Sıvı kaybı vurgun rıskini arttırdığından hematokrif değerleri 49'un üzerinde Yükseklikte sıvı kaybı Dekompresyon hastalığı (vurgun) yüksek basınçlı ortarrllarda inen gaz ıçeren karışımların solunmasının sonrasında, ortam basıncı hızla düştüğünde görülür. Bunun nedeni metabolik etkınliğiolmayan azot, helyum, hidrojen gibı gazların yüksek basınç altında vücut sıvılarında çözünürlüklerinin artmasıdır. Ortam basıncının azalması durumunda ise çözünurlüğü azalan gazlar vücut sıvılarından ayrılarak kabarcıklar oluşturur. Bu kabarcıkların dokularda neden olduğu komplikasyonlar sonucunda vurgun hastalığı ortaya çıkar. Olay eklemlerde ağrı, derıde kızarıklık ve kaşıntı gibı basit belirtilerle sınıriı kalabıldığı gibı, felç hatta ölümle sonuçlanabilir. En etkin tedavi metodu, uzmanların denetımınde basınç odasında tekrar ortam basıncını artırarak kabarcıkları çökertmektır. Vurgun, başta dalgıçlar olmak üzere astronotlar, pilotlar, basınçlı ortamda iş yapan tünel ve maden işçılerınde görülür. dalgıçlar vurgundan korunmak amacıyla güvenlik basınçzaman kombinasyonlarını ıçeren tablolar kullanırlar. Ancak deneysel yöntemlerle bulunmuş bu tablolar, derin deniz ve yüksek irtifa dalışlarında yetersiz kalırlar. Vurgun nedir? Üniversitesî Bıyomedıkal Muhendıslığ Enstitüsü'nde vücuda yüksek frekansl akım vererek empedans ölçen taşınabiliı bir cihaz geliştirildi. Vücut empedansı vücut bileşımıne bağlı olduğundan irtıfad£ meydana gelen değişimler takip edildi. Kampta yer alan bir dığer bılimsel çalışma oksijen taşıma etkinliğindekı değışi min derı üstü ölçümlerle belirlenmesıydi Artak yükseklikle birlikte oksijen de azalır Bu aşamada vücudun ortama uyma me kanızmaları devreye girerek etkin oksijet kullanımı ve taşınması için bir dizı fizyolo jik değışim görülür. Bu değişimlerin belir lenmesi amacıyla deri üzerinden oksijer ve karbondioksit ölçümleri (TcpO2CO2 gerçekleştirildi. Dalışlar sırasında Büyük Deniz Gö lü'ndeki besin ağının ve olası endemıf türlerin incelenmesine de yer verildi. öncelıkle 27 metre derinliğe kadar su örnek' lerı alınarak oksijen miktarı belirtendi. Ok sijen miktarı yeterli olmasına karşın gölde herhangi bir balık türü gızlenmedi. Göldc en baskın tür su içinde larvaları bulunar kınkanatlılardı. Aynca dalgıçların "kırmızıbiber" ve "karabiber hayvancıkları" adını verdiklerı kabuklu planktonlar da göl canlıları arasında yer alıyordu. Dalış profillerinin güvenli olup olmadığ dalış sonrasında düzenli aralıklarla dalgıç ların subklavian ve femoral toplardamar ları ile pulmoner atardamarları Doppleı Ultrason yardımıyla dinlenerek karar veril di. Dalış sonrası oluşabilecek kabarcıklaı kan akış sesi içinde düzensiz ve farkll yansıtma özelliklerinden dolayı tesbip edi lebılir. Ancak göğüs bölgesinden alınar ölçümlerde. kalp kabarcıklarının sesi bı tıp bir teşhisi öznelleştirmekterdir.