Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
KONGRELERDEN tedavisinin erken dönemindekl bazı subjektif yararlarını bildirmiştir. Insanın savunma mekanizması olan immün sistemi çevre kirliliğine bağlı olarak bozulmakta ve sonuçta çeşitli alerji ve kanser hastalıkları ortaya çıkmaktadır. Kiıiilik sadece havada değil gıdalarda ve ev/işyeri ortamlarımızda da kaçınılmaz olmuştur. Atmosferdeki Sülfürdioksit (SO2), nitrojen (NO2), ozon (O3), H2SO4, motorlu taşıtlardan çıkan partikül ve gazlar, kapalı ortamdaki sigara dumanı ve sobalardan çıkan gazlar günlük yaşamın ayrılmaz ögeleri haline gelmektedir. Dış ortamdaki polenler artık sadece polen alerjisi oluşturmamakta üstlerine yapışan kimyasal partikül ve ağır metalleri de vücut içine taşımaktadır (bakınız resim 1). özellikle işyerinde karşılaşılan nikel birçok kişide alerji oluşturmaktadır. Avrupa Topluluğu'nun sağlık ve işyeri komisyonları; havalandırma ve nikel maruziyetini sınırlandırma konusunda çeşitli standardizasyonlar üzerinde çalışmaktadır. Çevre kirliliği: Akciğer hastalıkları, koruyucıı hekimlik Feyza Erkan (*) T Tedavi: überküloz ve Akciğer Hastalıklarına Karşı Uluslararası Biıiik (International Union Against Tuberculosis and Lung Disease IUATLD) Derneği'nin 28. Dünya Kongresl Almanya'nın Mainz şehrinde 1417 Haziran 1994 tarihlerinde yapıldı. Kongreye 110 ülkeden 2200 kadar delege katıldı. IUATLD, Dünya'dakl ve Avrupa'daki diğer bilimsel örgütlerin aksine gellşmekte olan ülkelerin sağlık sorunlarının çözümüne, o ülkelerden gelen bilim adamlarıyla birlikte katkıda bulunmayı kendisine esas amaç oiarak seçmiş görünüyor. Bu yüzden kongrede tedavi edici hekimliğin pahalı ilaç ve teknolojileri yerine, koruyucu hekimlik stratejileri ana konu seçilmişti. Sigara, tüberküloz, solunum yolu enfekslyonlan ve hava kirliliği, konferansların ve bildirilerin yoğunlaştığı 4 ana temayı oluşturuyordu. Alerji hastalıklannın tedavisindeki ilk klasik kural; duyarlı olan etmen ile temasın kesilmesidir. 8u durum evinde kedi besleyen ve kediye karşı alerjisi gelişen kişi için, kedinin evden atılması anlamına gelmektedir. Elbette durum her zaman bu kadar kolay olmamakta ve birçok problemi de beraberinde getirmektedir. Son 20 yıldaki sayısız araştırma bugün için en değerli alerji ilacının kortizon içeren ilaçlar olduğunu göstermiştir. Zaman içerisinde bu tür ilaçların yan etkileri neredeyse hiç yok denecek düzeye indirilmiş ve bugün deri, göz, burun alerjilerl ve astma için damla, burun ve ağız sproyi biçimleri piyasaya verllmiştir. Teorik olarak bu tür ilaçların çok ender bazı yan etkilerinin görülebileceği bildirilmişse de pratikte pek görülmemektedir. Bugün artık bu sınıf ilaçların çok ender bazı yan etkilerinin görülebileceği bildirilmişse de pratikte pek görülmemektedir. Bugün artık bu sınıf ilaçların aynı hipertansiyon veya kalp ilaçları gibi bir uzman doktor denetimlnde gerekirse sürekli olarak kullanılması gündemdedir. 1. Sigara: Az gelişmiş ülkelerde en önemli sağlık sorunu: Kongrede sigaranın bilinen ve henüz bilinmeyen birçok zaran vurgulandı. Akciğer kanseri, kronik bronşit, anfizem, gırtlak kanserine ek olarak yemek borusu, mesane, pankreas, rahim kanserterinin de sigaranın etkisiyle ortaya çıktığı açıklandı. Kalp ve beyin damarları bozuklukları nedeniyle milyonlarca insanın sakatlandığı ya da erken yaşta öldüğü söylendi. Şu anda her üç sigara Içen kişiden birl sigara nedeniyle hayatını kaybetmektedir ve bu insanların yarısı orta yaşta, henüz üretken oldukları bir zamanda ölmektedir. Gelişmiş ülkelerde sağlık bilincinin artışı, sigaraya yasayla getirilen kısıtlamalar şu anda % 30'larda olan sigara içme oranlannı daha da düşme eğilimine sokmuştur. Gelecekte esas tehlike çanlan, az gelişmiş ülkeler için çalmaktadır. Halen tüm dünyada sigara nedeniyle 3 milyon kişi erken yaşta hayatını kaybetmektedir. Bugünkü eğilimler gözönüne alındığında 2025 yılında sigaradan ölenlerin sayısının 10 milyonu bulacağı hesaplanmıştır. Bu 10 milyon ölenin, 7 milyonu gelişmekte olan ülkelerde olacaktır. Halen bu ülkelerde sigara içme oranlan % 50'ler civarındadır, özellikle kadınlarda ve çocuklarda yüksek bir artış eğilimi vardır. Nüfustaki artış bu artışla beraber ele alındığında bu rakamlara şaşmamak gerekir. Bu ölüm sayısı tüberküloz, AIDS, diğer enfeksiyonlar nedeniyle olacak ölümlerin toplamından da daha fazladır. Oturumlarda vurgulanan sigarayla ilgili diğer önemli bir konu pasif içlciliğin sağlığa zararlanydı. Sigara içenlerle birlikte yaşayan ve birlikte çalışan insanlar da akciğer kanseri ve kalpdamar hastalıkları başta olmak üzere birçok sağlık sorunu ortaya çıkmaktadır. özellikle çocuklar pasif içiciliğe karşı daha duyarlıdırlar. Astma, zatürree, bronşitler anne babası sigara içen çocuklarda önemli oranda daha yüksek bulunmuştur. Kongrede sigarayla savaşımda yöntemler ve çözüm önerileri de tartışıldı. Tüm ülkeler için belirlenen ilkeler, sigarayla ilgili verilerin toplanması (sigara içme oranlan, nedenleri vb.) ulusal bir mücadele politikasının geliştirilmesi, gönüllü kuruluşlar arası işbirliği, halkın eğitimi, hekimlerin ve sağlık görevlilerinin bilinçlendirilmesi, sigara fiyat ve vergilerinin yüksek tutulmasıydı. Pasif içiciliği ve reklamları kısıtlayıcı bir yasa sigara mücadelesinde en can alıcı adım olarak kabul edildi. Böyle bir yasanın Türkiye'de henüz çıkmamış oluşu üzüntü, fakat Adalet Komisyonu'nda hazırlık aşamasında olması ve yakında TBMM'nin gündemine geleceği IUATLD'de umut yarattı. çalışmalar üçlü ilaçla tedavinin, özellikle içinde RifampisinINH ve Pirazinamid bulunan kombinasyonlann üstünlüğünü göstermiş, az gelişmiş ülkeler için koruyucu ve tedavi edici örnek modeller geliştirdl. Şu anda tüm dünyada elde bulunan çok sınırlı sayıda tüberküloz ilacına karşı direnç gelişmiş olması ve direnç oranlannda 1985 yılından itlbaren sürekli artış gözlenmesi en önemli sooındur. 3. Hava Kirliliği: Kongrede hava kirliliği ev dışı (outdoor) hava kirliliği ve ev içi (indoor) hava kirliliği başlıkları altında incelendi. Isvlçre'de 9000 sağıklı kişi üzerinde yapılan tarama çalışması hava kirliliğinin solunum fonksiyonlarında belirgin azalmaya, astım ve alerjik hastalıklar prevalansında artışa yol açtığını gösterdi. ABD'de bilim adamı Deviln, hava kirliliğinin solunum yolu mukozalarını hangi mekanizmalarla zedelediğini ortaya koydu. özellikle ozon, solunum yolu örtüsünde delikler açmakta, her türlü alerjen madde örtüden çok daha kolay geçerek mukoza derinliklerine inebilmektedir. Hava kirliliği yörelerinde oturan insanlarda alerjik hastalıklann ve astımın daha yoğun görülmesi bu mekanizmayla açıklanıyor. Ayrıca kongrede ısınma amacıyla kullanılan yakıtlardan ve egzoz gazlanndan çıkan aromatik hidrokarbonlann kansere yol actığı da bildirildi. Mesleki etkenler ve mesleki hastalıklardan korunma yöntemleri kongrede uğırlıkla yer aldı. Avrupa ülkelerinde işyerlerinde havadaki madde konsantrasyonunun izin verilen sınırlar üzerine çıkmaması, alınan modern koruyucu yöntemler yüzyılın ilk yarısında çok sık görülen silikoz ve asbestoz gibi meslek hastalıklahnın sayısını çok aza indirdi. 2. Tüberküloz: 4. Çocuk ölümleri, diğer enfeksiyonlar: Çocuk ölümleri halen dünyada, özellikle az gelişmiş ülkelerde en önemli sağlık sorunu olarak yerini koruyor. Yılda yaklaşık 10 milyon çocuk 1 yaşına gelmeden hayatını kaybetmektedir. Gelişmiş ülkelerde çocuk ölümleri 1 ayda çocukta gelişimsel anomaliler ve doğum komplikasyonları nedeniyle olurken, gelişmekte olan ülkelerde daha sonraki aylarda ishaller ve solunum yoiu enfeksiyonları ölümlere yol açmaktadır. Çocuk ölümleri binde olarak ifade edilirse gelişmiş ülkelerde 10'un altında, Afganistan'da ve Afrika'nın birçok ülkesinde 150'nin üzerinde olarak ifade ediliyor. Türkiye, Irak, Cezayir, Suudi Arabistan ve Brezilya gibi ülkelerde oran bu iki rakamın arasında %0 75'ler civannda bulunmaktadır ve ülkemizde düşme eğilimindedir. (•) Prof. Dr., ITF GöğOs Hastalıklan ABD, Çapalstanbul Alerji aşısı tedavisi 1911 'den beri sürekli olarak tıpta tartışılan bu konu, konrede de ayrıntılı olarak tartışıldı. Ne yazık ki hâlâ bu tedavi yöntemi için bilimsel dayanaklar son derece zayıf veya etki mekanizması veya halen etkili olup olmadığı tam olarak aydınlanmış değil Potansiyel olarak hayatl tehlike taşıyabildiğinden artık astma tedavisinden hemen hemen kaldırıldı. Alerjik nezle tedavisinde ise yeri eskiye göre çok daha dar, çünkü çok güzel ilaçlar geliştirildi ve zaten hayati tehlike yaratmayan bir hastalık olan nezle için neden çok daha önemli sorun yaratabilecek bir tedavi yöntemi denensin ki? Ama halihazırda gerçekten önemli bir problem olan an alerjisinde (belki de henüz daha iyi tedavi yöntemi olmadığından) daha sağlam bir yere sahip. (')Doç. Dr., Hacettepe Tıp Fakültesi Erişkin Alerji Hastalıkları Ünitesi Tüberküloz kongrenin 2. önemli konusu olarak ele alındı. Dünya Sağlık örgütü'nün istatistiklerl halen dünyada 1.7 milyar kişi tüberküloz ile enfekte oluyor, 20 milyon aktif vaka bulunuyor ve yılda en azından 3.3 milyon kişi tüberkülozdan ölüyor. 2. Dünya Savaşı'ndan sonraki yıltarda gelişmiş ülkelerde hızla düşen tüberküloz insidansı AIDS virüsü ve göçmen sorunu nedeniyle 1980'li yıllarda yeniden artma gösterdi. Kongreyi organize eden lUATLD'in, dünyada tüberküloz savaşımında çok önemli bir yeri bulunmaktadır. Tek ilaçla tüberküloz tedavisine direnç gelişme sorunu ortaya çıktığı yıllarda lUATLD'in üye ülkelerde yaptığı çok merkezli bilimsel