02 Haziran 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

EKONOMETRİ O D AK lamentoda, yönetlm kurullarında karar veriliyor. Buralarda çıkan sonuçlar, gündemin sırasına, önce tamamının mı, parçasının mı kararlaştırılacağına, vb.'ye bağlı. Tecrübeli olanlar bu işlen iyı biliyor, yani "komitecilik" dıye bir olay var. Doğrudan seçim yerine temsil yoluyla iş yapalım derken, bazı şeyler bozulmuş. Ama stabılıte istenen durumlarda temsil yoluyla ış yapmanın faydası var. önemli konularda referanduma gitme (bunun şimdi gündemdeki referandumla bir ilgisi yok) faydalı olabilir ve bahsettiğiniz ıletışim teknolojisi, yani halk dılıyle "bilgisayar" sayesinde bunu sık sık yapmak artık çok kolaylıkla mümkün olabilir. Ama her konuda referanduma gitmek devresel kararlar getirebilir. Mesela köpru lunele, tunel arıtma tesisine, antma tesısı de köprüye tercih ediliyor gibi mantıksız sonuçlar çıkabilir. Belki de referandum, şimdi de görülen bu tür mantıksız hadiselerin daha açık biçimde ortaya çıkmasını sağlayabilir. Biz burada karar verme mekanizmasının mantıksal teorik biranalizini yapıyoruz. • Toplantıyı üniverslte yerlna teknad* yapma f l k r l n a t ı l ortaya çıktı? • Bu toplantılar tabiatı icabı küçük bir grupla yapılıyor. Eskiden üniversitede yapılır, sonunda Boğaz'a gezi filan düzenlenirdi. Oaha sonraları isteyenlerle toplantı ertesinde mavi yolculuğa çıkmaya başladık. Konuşmalar, tartışmalar oralarda da devam etti. Zaten bu toplantıya katılanlar hep ahbabız, yani fikir ahbabı. Bırçoğumuz şahsen de tanışıyoruz, ama şahsen tanışmasak da daha önceden fikren tanışıyoruz. Bürokrasi az dıye geldiğimiz Türkiye'de sonradan bürokrasi her nedense arttı. iki sene önceki toplantı içın BÜ'de ayırttığımız yerler son dakıkada iptal edlldi, misafirlerımıze karşı rezil olmak gibi bazı nahoş durumlarla karşılaştık. O zaman başka üniversiteler, istanbul ve Marmara Üniversıtelerı bıze yer verdiler. O seneki toplantıyı o sayede yapabildik. Sonradan ne özür dileyen, ne de ses veren oldu. Biz de toplantıyı bir daha kendi üniversitemizde yapmaya cesaret edemedik. Onun için "dağa" çıktık. Zaten blzim fazla alet edevata ıhtıyacımız yok. Sizin de gördüğünüz gibi burada da pekâlâ oluyor işte. Aslında geçen sene ara verdik, toplantıyı yapmadık. Yıne geçen sene Avrupa Iktisat Cemiyeti kuruldu. Kurucu üyeler olarak Vıyana'ya gittik. Orada niye yapmıyorsunuz dıye şıkâyetlerle karşılaştık Biz de bu yıl bürokrasıyle hıç alakası olmayan bir yere, buraya geldik. Şimdi bunun başka bir güzel tarafı da şu: Toplantıya katılanlann önemli bir bölümü doğrudan ABD'den sırf bu iş içın buraya geliyorlar. Bir hafta, on gün aslında uzun bir süre. Kimsenin sırf bir toplantı için bu kadar zaman ayırmasına ımkân yok. Ama biz şimdı ıki hoş işi birleştirdik. Gelenler aileleriyle birlikte geliyorlar. Onun için toplantıya da bu kadar zaman ayırabiliyorlar. • Bu toplantı dlzlsinln geleceğl hakkında ne düşünüyorsunuz? • Biz, bu toplantıları sürdüreceğiz. Bılime olan sevgimizden dolayı sürdüreceğiz. Bu sene "dağa" çıktık dedım. Bu da yetmezse, ilk Hırıstıyanlar gibi mağaralara saklanır, çalışmamızı yine de sürdürürüz. U Darwiıfin İspinozları Darvvin'in Galâpagos Takımadalan'nda gözlediği kuşlar hâlâ araştırma konusu Reşit Canbeyli Charles Darv/in, 1831'de 22 yasında amaför bir doğabilimci olarak araştırma gem/'si 'Beagle'ın üney denizlerindeki gezisine afıldığında, türlerin değişmezliğine inanıyordu. Bej yıl sonra Ingiltere'ye gerı döndüğünde ise, bu değışmez/ı/c tonusundo yeferli kuşkusu bulunan, evrim kavramını değişik boyutlarıyla ınce/eme gerekliliğini duyan bir bilim adamıydı artık. Darwin'in görüşlerindeki bu değişiklikteki belki de en önemli rolü, Günev Amerika'nın batı kıytsınaaki Galâpagos Takımadalan'nda yaptığı gözlem/er, özellikle de burada rastladığı bir tür kuşun, ispinozların kendi içıerinde gösterdiği değişkenlik oynamtştı. Ispinozlar, takımadalarda bulunduklan yer ve beslenme yöntemlerine bağlı olarak kendi ıçlerinde, basta gaga biçimi olmak üzere değişik yapısal özellikler kazanmış ve zamanla 14 ayrı tür olusturmuşlardı. örneğin, besin kaynağt olarak • tohumlorın bol bulunduğu bölgelerdeki ispinozlartn bunlan kırıp yiyebilecekleri ve güçlü gagalarına karşılık, böceklerle beslenenlerin gagaları daha ı'nce ve uzundu. Darwin, ispinoz türlerinde, değişmez sanılan bir türün, doğa kofullarıyla etkilesim sonucu nasıl köklü bir değişime (evrime) uörayabileceğini gözlemişti. uarwin'in bu göz/em/erinden yaklasık 150 yıl sonra bile bilim adamları Darwin'in ispinozlannı incelemeyi sürdürmekteler. Artık arastırmalardaki vurgu, belirli bir alt türün iklim değisikliklerine bağlı olarak birkaç yıl gibi kısa bir süre içinde nasıl yapısal değifikliklere uğradığını ayrıntılı bir biçimde ınce'eme doğrultusunda. Nitekim, son on yıl içinde yapılan araştırmalar, bu bölgede birbirini izleyen kurak ve asırı yağışlı dönemlerin, fohum yiyen ispinozlarda, çevredeki tohumların cınsi ve bolluğuna bağlı olarak yol açtığı değişiklikleri göstermekte. Kurak dönemde fohum miktarı azalmakta, büyük tohumları kırıp yiyebilecek güçteki iri ıspinozlar zamanla sayıca egemen olmakta. Yumuşak, ufak tohumların bol bulunduğu yağıslı dönem sonrasında ise bunun aksi görülmekte, bu lcez ufak fonum/ardan daha çok yararlanabilen küçük ispinozların sayısı arfmalcta. Burada önemli olan, bir türün çevre koşullannda birbirine zıt gelişmelere nasıl uyum sağladığının incelenebilmesidir. Belirli bir tür içinde kısa sürede gözlenebilen değişim dinamiğine ıpk tutan bu çalısmaların ileride önemli yeni bulgulara yol açması beklenebilir. D f "Ekonomik tasarımların genel ilkelerini tartışıyoruz" (Temmuz 1987 tarihlerinde yapılan l "Ekonomik Tasarıtn Üstüne XI. Boğaziçi Atölyesi" ("XI. Bosphorus Vorkshop on Economic Design") üzerine Prof. Dr. Murat R. Sertel ıle söyleşi: • Bu yıl on blrinclslnl düzenledlğlnlz bu toplantı dlzisi nasıl doğdu? • Bu toplantılardan ılkinı 1976 yılında ben Berlin'deyken tasarladık. Toplantı Marsılya'da olacaktı. Ancak bazı bürokratik engeller çıktı. O zaman Türkiye'de yada en azından Boğaziçi Üniversitesi'nde bürokrasi daha azdı. Orayı düşündük. BÜ Idarı Bılimler Fakültesi'ne bağlı o zamankı oldukça özerk Araştırma Enstitüsü'nün başındaki Özer Ertuna bu öneriyi çp.kolumlu karşıladı. Ilk toplantıyı 1976'da BÜ'de yaptık. O zamandan beri devam edıyoruz. • Bu toplantıların üstünde yoğunlaştığı blr konu var mı? özyönetim akonomlsinln bu toplantılarda ağırlıklı blr yer tuttuğunu söyleyeblllrmiyiz? • Özyönetim ekonomısi bu toplantılarda ele alınan konulardan yalnızca bir tanesi. 1980'de bu konuda çok geniş bir katılımla gerçekleşen bir bilimsel kongreyi, özyönetim Ekonomisi II. Dünya Kongresı'ni ve bunun ertesinde sözünü ettığiniz derneğin genel kurulunu BÜ'de yaptık. Ama bizim uğraştığımız konular daha genel olarak ekonomik tasarım üstüne' Vergi kanunları, Murat Sertel'le bir söyleşi 512 firmaların dahili organizasyon bıçımleri, özyönetim usulleri, kamu mallarının üretim ve tüketimının düzenlenmesi, malumat mekanizmaları, ödüllendirme düzenleri, yani doğru Işlere doğru ödüllendirmelerin yapılması, vb... Bunların içinde doğrudan ve basıt bir iş yok. Bununla şunu demek ıstıyorum. Mesela enflasyon olmasın demekle enflasyon önlenemiyor. Bunu hayata geçirecek mekanizmaların düzenlenmesi gerekli. Biz bu toplantılarda bu konuları teorik düzlemde matematiksel biçimde ele alıp tartışıyoruz. • Sunulan bildirller, tartışılan konulardan Türklye'ye illşkin somut çıkarsamalar yapılıyor mu? • Biz sorunları teorik planda ele alıyoruz. Ama kulağını kabartıp dinleyenlere, Türkiye için de ders var tabii. Mesela birileri blr yerde asma köprülerin inşası ile ilgili teorik sorunları çözüp gerekli hesaplamaları yapıyor. Asma köprü Türkiye'de inşa edllince, bu, Türkiye'ye de yarıyor. önemli olan genel ilkelerin çıkartılması, gerısı kolay. • özelllkle Işin Içlne toplumla malumat alışverişi girdlği zaman, kurulan teorik mekanizmaların pratiğe uygulanabllirliğinde bazı problemler çıkıyor. Ancak bilgisayarların gellşmesi ve yaygınlaşması, yanl "lletişim çagı'na glriyor oimamız, teorik düzlemde kurulan bu mekanizmaların pratlk Işlerllğlni arttırıyor mu? • Bugun önemli ekonomik hadiselere par MURAT B. SERTEL 1942'de Ankara'da doğan Murat R. Sertel, 1963te Robert Kolej iş idaresi ve iktlsat Yüksek Okulunu bltlrdl. Oxford Ünlversitesi'nden ekonomi dalında B. Phil. derecesinl aldı. 1974te Massachusetts Instltute of Technology'de doktorasını tamamladıktan sonra, bir sure aynı üniversitede öğretim üyellği yaptı. Daha sonra çalışmalarını Berlin'deki International Instltute of Management Science Center'da surdurdü. Çeşitli dönemlerde ODTÜ, Israel Instltute of Technology, Universite Catholique de Louvain ve Twente Unlverslty of Technology'de konuk öğretim üyesi olarak bulundu. 1978den beri Boğaziçi Üniversitesi'nde olan Prof. Dr. Murat R. Sertel, 198285 yıllarında aynı üniversltanln İdari ve İktisadi Billmler Fakültesi dekanlığında bulundu (Soldan sağa) Ahmet Alkan, Hügo Sonnenseheln ve Richard Kıhlstrom konuşma izliyorlar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle