Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
EKONOMETRİ Dünya çapında tanınmış yabancı ve Türk bllim adamları bürokratik işlemlerden bunalınca, bilimsel toplantılarını Ege'nin mavl suları üzerinde yaptılar. İki tekne halinde Ege'ye açılan bilim adamlarının tartışmaları, karatahtanın şiddetli rüzgârla denize uçması sonucu yarım saatlik kesintiye uğradı. tlas I ve Atlas ll'nin kaptanları birçok grubu mavi yolculuğa çıkarmış, her seferinde değişik şeylerle karşılaşmışlardı. Ama bu kez tanık oldukları olaya fazla bir anlam veremiyorlardı. Yüklenirken ne ışe yarayacadjını bilemedikleri merdiven açılmış, üstüne duralitten kesilmış dikdörtgen levha kenarlarındaki deliklerden bağlanıyor, onun üstüne de levhayla aynı büyüklükte kesılm's beyaz kâğıtlar tutturgaçlarla tutturuluyordıı. Murat Bey, sabahları 10.0013.00arası "ak" tahtanın kurulduğu Atlas l'de denize girmeyi ve gürültü yapmayı yasaklamıştı. Denize girmek, güneşlenmek, konuşmak isteyenler Atlas ll'ye geçeceklerdi. Atlas l'de "XI. Bosphorus VVorkshop on Economic Design" (Ekonomik Tasarım Üstüne XI. Boğazıçi Atölyesı") başlıyordu. Teknede uluslararası bilimsel toplantı Atlas II bilimsel çalışmalanna başlayarak Ege'ye açılıyor. te, yüzerken, güneşlenirken, Knidos harabelerinı gezerken de devam ediyordu Dikkati çeken nokta, çok değişik yerlerden gelmış olmakla bırlıkte konuşmacıların "ortak birdil"den konuşmalarıydı. M. Sertel'ın deyışıyle, zaten hepsi fkiir ahbabı"ydılar. Aslında ahbaplıkları fikir ahbaplığıyla da sınırlı değildı. Hocaöğrenci ve çalışma arkadaşlığı ilişkisi içinde, herkesın herkesle bır yerlerden "hısım"lığı vardı. F. Gül, R. Kihlstrom ve S. Barbera, kendi alanındaki en saygın dergilerden biri olan Econometrica'nın uzun yıllar editörlüğünü ve Econometric Society'nın başkanlığını yapmış olan H. Sonnenschein'ın öğrencisi olmuşlardı. F. Gül daha önce M. Sertel'in de öğrencisi olmuştu ve A. Postlevvaite'le ortak çalışmaları vardı. A. Postlevvaite ve R. Kihlstrom zaten aynı bölümdendiler. S. Koray, M. Sertel ın öğrencisi olmuştu. M. Sertel'in, gerek A. Alkan gerekse S. Koray ile bitmiş ve halen sürmekte olan ortak çalışmaları vardı. D. Mueller ve M. Sertel, daha önce Berlin'de birlikte çalışmışlar; Mueller, geçen yarıyıl Boğaziçi ve Marmara Üniversitelerinde konuk öğretim üyesi olarak bulunmuştu. Eski Cambridgeii Robin Marris'i ise "Managerial Capitalism" (Yöneticiler tarafından yönetılen kapitalizm) adlı yapıtıyla herkes tanıyordu. ler, kendini Marmara Üniversitesi'nde bulmuştu Bunun nedeni olarak kendisine yapılan açıklama, Boğaziçi'nin ihmalkâr davranıp istemde bulunma süresini geçirmiş olmasıydı. Gerçi geldikten sonra Boğaziçi 'nde de bir lisansüstü ders vermiş, ama zamanının çoğunu Marmara Üniversitesi'nde sınav yapıp değerlendirmekle geçirmek zorunda kalmıştı. "Public Choice" (Kamusal Seçim) kitabı şu sıralarda ikinci baskısını yapan Mueller, "sınavcı" olarak kendisine Türkiye'de niye ihtiyaç bulunduğunu pek anlayamamıştı. Kendi ifadesıne göre "çirkin Amerıkalı" gıbi gözukmemek için, not verırken son derece hoşgörülü davranmış, buna rağmen Marmara Üniversitesi'nde verdığı ikı dersten birinde sınıfın yüzde 4O'ı, diğerinde ise yüzde 25'i kalmıştı. Bu yüzden "sınavcılık" görevi Mueller ülkesine döndükten sonra da bır süre devam edecekti. Bütünleme sınavları postayla kendisine gönderilecek, o da değerlendirip geri yollayacaktı. ikinci gün, tam toplantı başlayacakken çıkan ani bir rüzgârla "aK" tahta devrilip denizin dibini boyluyor, mürettebatın çabalarıyla çıkartılan tahtanın yeniden kurulmasıyla toplantı ancak yarım saatlik bir geoikmeyle başlayabıliyordu. A Dünyanın dört bir taraf ından Ege'de Boğaziçi toplantısı M. Sertel'in deyışıyle 1976'da Marsilya'nın bürokrasisinden kaçarak Boğazıçi'nde başlatılmış olan bu toplantı dizısi, bu kez de Boğazıçı'nın bürokrasisinden kaçmak zorunda kalmış, bürokrasinin uzanamayacağı bır yere, Ege'nin eflatun sularına taşınmıştı. istenmeyen nedenlerle ortaya çıkan sonuç, aslında hiç de fena değıldi; hatta belki de bugüne kadar büyük otellerle sınırlı kalmış olan kongre turizmıne yenı bir boyut katacak nitelıkteydi. Deniz üstündekı toplantının karadakine göre ılave bazı zorluklan da yok değildi. Bazen denizden balık ve havluların yanı sıra, ruzgarla uçuşan teoremleri de çıkartmak gerekıyordu. Hatta Bu senekı çalışma grubuna katılanlar on kişiydiler, ama çok değişik yerlerden gelerek Bodrum'da buluşmuşlardı: Ahmet Alkan (Boğaziçi), Salvador Barbera (Barcelona ve Toulouse), Faruk Gül (Stanford), Rıchard Kihlstrom (Pennsylvania), Semih Koray (ODTU), Robin Marris (United Nations UniversityFinlandiya), Dennis Mueller (Maryland ve Boğaziçi), Andrevv Postlevvaite (Pennsylvania), Murat R. Sertel (Boğaziçi), Hügo Sonnenschein (Princeton). Katılanların hepsi Bodrum'a aynı zamanda varamadıkları için bazı düzenlemeler gerekmiş, bu sorun da toplantının organizasyonuna katılan asıstanların yardımıylaçözülmüştü. Izmır'de Fikret Adaman tarafından karşılanan S. Barbera ve eşi Bitez yalısına getıriliyor, daha onceden koya demirlemış olan teknelere sahilden taksinin farlarıyla işaret veriliyor, yeni gelenler sandalla tekneye alınıyorlardı. Ünal Zenginobuzun Istanbul'da karşıladığı Robin Marris ıse, bu çalışma gezisine Datça Aktur1 dan itibaren katılıyordu. Teknede "sayım hapsi" Toplantıya katılan diğer yabancı konuklar da, Mueller kadar ayrıntılı olmasa bile, ülkemizdeki bürokrasiyi tanıma fırsatından yoksun bırakılmadılar. Bürokrasiden kaçmak için Marsilya'dan Boğaziçi'ne, oradan da artık bürokrasinin uzanamayacağı düşünülerek Ege sularına taşınan toplantı, sonunda yine bürokrasiye takılacaktı. Toplantıya katılanlar hem çalışma hem tatille geçirdikleri güzel bir haftayı, Bodrum'a döndüklerı 12 temmuz günü teknede "sayım hapsi"yle bitiriyorlardı. D Fikir ahbapları "YÖK'zede Mueller Geçen yarıyılı Türkiye'de geçiren D. Mueller'in üniversite sistemimize ilişkin ilginç gözlem ve deneyimleri olmuştu. Fullbright aracılığıyla Boğaziçi Üniversitesi'ne gelmeyi tasarlamış olan Muel Toplantı, adına uygun bıçimde bir "fikır atölyesı" olarak sürdürülüyordu. Sunulan her bildırı, enıne boyuna tartışılıp, adeta didik didik ediliyordu. Konuşmalar, toplantıyla sınırlı kaimıyor, yemek Semih Karay konuşmalardan sonra çıkan bir tartışma sırasında Dennis Mueller "Kamusal Seçimin Bazı Sorunları Üstüne" konusundakl konuşmasmı yapıyor.