Katalog

HABER 5 20 NİSAN 2021 SALI Biri bunu açıklasın! CHP, ‘128 milyar dolar’ın izini sürmeye 10 yeni soruyla devam ediyor: CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Merkez Bankası (MB) Başkanı Şahap Kavcıoğlu ile Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın “128 milyar dolar” açıklamalarında topu birbirlerine attıklarını belirterek “128 milyar dolar, yakar top oldu. Kimse tutmak istemiyor. Bakan da talepte bulundu. MB gün gün, kime, ne kadar döviz satıldığını açıklamalı. Eğer MB açıklamazsa Bakanlık açıklamalı. Ayrıca Bakan, protokolü yayımlamalı, millet görmeli” dedi. İktidardan gelen açıklamaların yeni ve ciddi sorulara yol açtığını kaydeden Öztrak, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, MB Başkanı Kavcıoğlu ve Bakan Elvan’a millet adına 10 soru yöneltti. Sözcü Öztrak özetle şunları söyledi: n SAHIBIYKEN EMANETÇI OLMUŞ: “128 milyar dolar nerede” sorusunu ısrarlı takibimiz, sonuç vermeye başladı. MB Başkanı’na bir açıklama yaptırdılar. İddialarımızın bir kısmını, ilk ağızdan doğruladı. Kasada kendisine ait döviz kalmadığını itiraf etti. Demek ki rezervler kasada değilmiş, Hazine’ye verilmiş. Emanet alınan dövizler kasaya konulmuş. MB rezervlerin sahibiyken emanetçisi olmuş. MB’nin döviz kasasında 43 milyar dolar açık var. Alacaklılar kapıya dayansa para yok. Kasa, iki yıl önce şubatta 54 milyar dolar fazla veriyordu. MB topu Hazine’ye attı. Bu açıklama Hazine ve Maliye Bakanı’nda rahatsızlık yaratmış olacak ki Bakan da televizyona çıktı, “Sorumlu Hazine değil, MB” dedi. Anlaşılan 128 milyar dolar yakar top oldu. Kimse elinde tutmak istemiyor. l ANKARA / Cumhuriyet ERDOĞAN, ELVAN VE KAVCIOĞLU’NA SORULAR CIDDI SORULAR leri bugüne kadar neVAR: Mevcut Bakan den sakladınız? da MB Başkanı da rezervlerin, müdaha32017’den sonra, Hazine döviz pile yetkisiyle beraber yasalarına müdahaHazine’ye neden devle ederken MB, tüm redildiğini açıklamıpolitika metinlerinyor. Hem Bakan hem Öztrak de serbest dalgalı kur de Başkan o dönemrejimi uygulandığını de Başbakanlık Hazine Müs söyledi. Milletimizi ve dünteşarlığı ile imzalanmış bir yayı neden yanılttınız? Güprotokolden bahsediyor. Bu ven kaybını nasıl telafi edeprotokol ne zaman imzalan ceksiniz? mış? 21 Şubat 2017’de. Zamanlama manidar. 20 Tem4Döviz rezervlerinin yönetimi ve piyasalarda döviz muz 2016’daki OHAL darişlemleri yapan odaya siyabesinden hemen sonra ve setin elinin girmesine neden Türkiye’yi rejim değişikliğine izin verdiniz? MB’nin yetkisi götürecek 16 Nisan 2017 re kim tarafından neden, hangi ferandumundan hemen ön amaçla elinden alındı ve dace. Hem Bakan’ın hem de mada devredildi? Başkan’ın yaptığı açıklamalar beraberinde yeni ve ciddi 5Bu protokol Hazine’ye, kamu bankaları eliyle döviz sorular da getiriyor. Erdoğan, piyasasına müdahale etme Hazine ve Maliye Bakanı ve yetkisini açıkça veriyor mu? 6 MB Başkanı’na milletimiz adına soruyoruz: Protokolün yasal dayanağı olarak MB Başka1Bu protokolün varlığını dört yıl boyunca kamuonı 2 Temmuz 2018’den sonra yürürlükten kalkmış bir yundan neden sakladınız? kanun maddesine atıf yapı2Serbest dalgalı kur rejimini yor. Bu durumda Hazine ve fiilen ortadan kaldıran arka Maliye Bakanlığı, 2 Temmuz kapı uygulamalarını ve işlem 2018’den sonra kamu bankaları eliyle döviz satmaya devam etti mi? Ettiyse hangi yetkiyle etti? 717 Ocak 2019’da yapılan değişiklikle Finansal İstikrar ve Kalkınma Komitesi’ne üye kurum ve kuruluşların “Yetkileri dışında alınacak tedbirleri belirleme ve uygulama yetkisi” cumhurbaşkanına verildi. Bu çerçevede Erdoğan, cumhurbaşkanı sıfatı ile MB rezervlerinin satılması için bir karara imza attı mı? MB ya da Hazine ve Maliye Bakanlığı’na yazılı ya da sözlü talimat verdi mi? 82017 Şubat’tan bu yana Hazine’nin talimatıyla kamu bankaları eliyle hangi tarihlerde, ne kadar döviz, kimlere satıldı? 9Hazine talimatıyla kamu bankaları üzerinden satılan dövizlerden birilerinin önceden haberi oldu mu? Dışarıya sızmamasının engellenmesi için ne tür tedbirler alındı? 10MB ve Hazine arasında imzalanan bu protokolün detaylarını kamuoyuyla ne zaman paylaşmayı düşünüyorsunuz? CHP’li Aygun, Hazine’ye ait taşınmazların aceleyle vakıflara devrine dikkat çekti: FARKLI BIR PLAN VAR MUSTAFA ÇAKIR CHP Tekirdağ Milletvekili İlhami Özcan Aygun, İstanbul Zirai Karantina Müdürlüğü’nün Hazine’ye ait Halkalı’daki 10 dekarlık arazisinin, İlim Yayma Vakfı’nın kurduğu İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’ne devredilmesine ilişkin soru önergesi verdi. Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli’nin bu vakfa ilişkin bilgiyi geçiştirerek “genel geçer” bir yanıt verdiğini kaydeden Aygun, şöyle devam etti: “Bakan Pakdemirli yanıtında, ‘İstanbul Zirai Karantina Müdürlüğü’nün faaliyetlerini yürüttüğü taşınmaz Hazine adına kayıtlıyken tahsisi Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne geçmiştir. Taşınmazın vakıflara devri ile bakanlığımızın herhangi bir ilgisi bulunmamaktadır. Yeni hizmet binası yapılıncaya kadar İstanbul Atatürk Havalimanı’nda hizmet verilecektir’ demiştir. İyi de hizmet binası tamamlanmadan, bu konuda hazırlık yapılmadan bu ne aceledir ki 10 dekarlık Hazine arazisini Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne devrediyorsunuz?” Pakdemirli, yanıtının devamında, laboratuvar analiz işlemleri için numunelerin gecikmelere neden olmayacak şekilde laboratuvarı bulunan Antalya, İzmir ve Mersin Zirai Karantina müdürlüklerinin yanı sıra Ankara Zirai Mücadele Merkez Araştırma Enstitüsü Müdürlüğü, İzmir Bornova Zirai Mücadele Enstitüsü Müdürlüğü ile Adana Biyolojik Mücadele Araştırma Enstitüsü Müdürlüklerine de gönderileceğini bildirdi. İthalatihracat iş ve işlemlerinde devamlılığın sağlandığını savunan Pakdemirli, “Taşınma nedeniyle aksaklık yaşanmaması için çalışmalar yoğun bir şekilde devam etmektedir” dedi. ‘Umurlarında değil’ Yanıtı değerlendiren Aygun, “Vakıflar Genel Müdürlüğü’ne geçen arazi, İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi’ne devredilecek. Stratejik cihazların olduğu İstanbul Zirai Karantina Müdürlüğü, pandemi döneminde önemli bir denetim yapmakta ve karantina güvenliğini sağlamaktadır. Ancak halkın gıda güvenliği bile umurlarında değil” diyerek tepki gösterdi. Aygun, müdürlüğün taşınmasının telafisi olanaksız sıkıntılar doğuracağını vurgularken, “Zirai karantina, bir ulusal güvenlik sorunu değil midir” diye sordu. Pandemi döneminde yapılan bu devrin “devlet aklıyla bağdaşmadığını” belirten Aygun, burada daha farklı “hesaplar” olduğunu söyledi. Son dönemde belediyelerdeki bina ve arazilerin de vakıflara devredildiğine işaret eden Aygun, kısa bir süre önce Taksim Gezi Parkı’nın mülkiyetinin Sultan Beyazıt Hanı Veli Hazretleri Vakfı’na devredildiğini anımsatarak “Sadece Gezi Parkı değil, Galata Kulesi, Selimiye Kışlası, Adile Sultan Sarayı, Pera Palas Otel, Vefa Lisesi, Şişli Etfal Hastanesi, Sait Halim Paşa Yalısı Vakıflar’a tescil edilmişti. Kâğıt üzerinde olan, tanımadığımız vakıflara devirler yapılıyor. Devletin içini boşaltıp vakıflara geçiriyorlar. Sistemli bir operasyon var” dedi.l ANKARA CHP’Lİ BAŞKAN İSMAİL UYGUR UĞURLANDI Uygur Kılıçdaroğlu: Unutmayacağız İzmir’de solunum yetmezliği nedeniyle tedavi gördüğü Ege Üniversitesi Hastanesi Anestezi Yoğun Bakım Servisi’nde yaşamını yitiren Torbalı Belediye Başkanı CHP’li İsmail Uygur törenle toprağa verildi. 57 yaşındaki Uygur için önce Torbalı Belediyesi Kültür Merkezi’nde cenaze töreni düzenlendi. Törene Uygur’un eşi Afet Uygur, kızı Ege ve oğlu Efe’nin yanı sıra CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, CHP Genel Başkan Yardımcısı Seyit Torun, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ile eşi Neptün Soyer, TBMM İYİ Parti Grup Başkanvekili ve İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu, CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel, İYİ Parti İzmir İl Başkanı Hüsmen Kırkpınar, milletvekilleri, ilçe belediye başkanları ve çok sayıda yurttaş katıldı. Törende konuşan CHP lideri Kılıçdaroğlu, “Torbalı’ya girdiğimizde güzel bir afiş bizi karşılıyor. Torbalı’ya hoş geldiniz diye, gülümseyen bir belediye başkanı. Büyük hizmetleri var, büyük emekler verdi. Asıl bundan sonra yapacağı şeyleri hepimiz bekliyorduk. Dün akşam gelen haber bizi derinden yaraladı. Kendisini Torbalı’ya adamış olan bir belediye başkanını sonsuzluğa uğurluyoruz. Verdiği çabalar ve gösterdiği emeği, Torbalı halkı unutmayacaktır” dedi. l İZMİR/Cumhuriyet METROPOLL ARAŞTIRMA’NIN ‘TÜRKIYE’NIN NABZI MART 2021’ ANKETI: Muhalefet, iktidar blokunu geçti MetroPoll Araştırma Şirketi, Türkiye’nin Nabzı Mart 2021 anketinin sonuçlarını açıkladı. MetroPoll yöneticisi Özer Sencar tarafından Twitter’da açıklanan anketin sonuçlarına göre iktidarı oluşturan AKPMHP bloku yüzde 39 oy alırken, muhalefet partileri yüzde 40 civarında oy alıyor. Kararsız, protesto oyu ve cevap yok diyenlerin oranı ise yüzde 18 olarak ön plana çıkıyor. “Bu pazar bir milletvekili genel seçimi olsa hangi siyasi partiye oy verirsiniz” sorusuna yüzde 31 ile AKP yanıtı verilirken, onu sırasıyla yüzde 19.1 ile CHP, yüzde 9.9 ile İYİ Parti, yüzde 9.1 ile HDP ve yüzde 7.8 ile MHP takip ediyor. Anket sonuçlarını değerlendiren Özer Sencar, kararsızların üçte birinin AKP’li olduğunu söyleyerek “Kararsızlar içindeki 6 puanlık AKP kökenli seçmenin 1.5 puanı Erdoğan’a sıkı bağlı, 1.5 puanı ise gevşek bağlıdır. Kalan 3 puanlık AKP kökenliler AKP’yi de Erdoğan’ı da terk etmiş” ifadelerini kullandı. l İç Politika Adıyaman’da toplatılan afişler için CHP’den itiraz CHP Adıyaman Milletvekili Abdurrahman Tutdere, CHP Adıyaman İl Binası’na asılan “128 milyar dolar nerede?” afişinin Valilik kararıyla indirilmesine karşı hukuk mücadelesi başlattıklarını duyurdu. Tutdere, sandıkta milletten aldıkları yetkiyle iktidardan hesap sorduklarını belirterek “Türkiye’yi işsizliğe, açlığa ve yoksulluğa mahkum eden AK Parti iktidarından hesap sormak bizim vatandaşa borcumuz. Afişler yasaklama gerektirecek bir içeriğe sahip değil. Adıyaman Valiliği’nin afişleri toplatma kararı hukuka aykırı” diye konuştu. Tutdere, Valilik tarafından alınan toplatma kararının iptali için CHP Adıyaman İl Başkanlığı ve Merkez İlçe Başkanlığı olarak yürütmeyi durdurma kararı istemiyle İdare Mahkemesi’nde dava açtıklarını kaydetti. l ANKARA/Cumhuriyet Şanlıurfa’daki CHP afişlerine yeni suç isnadı Şanlıurfa’da önceki gün CHP il ve ilçe başkanlıkları binalarına “128 milyar dolar nerede?” yazılı afişler asıldı. Polisin pankartların asılmasından önce parti binaları önünde vinçle beklediği ve asılır asılmaz pankartları sökmek istediği öğrenildi. Anka’nın haberine göre, CHP’lilerin hiçbir gerekçe ve yasal dayanak gösterilmeden afişlerin indirilmesine izin vermemesi üzerine polis, mahkemeden “halkı kin ve düşmanlığı kışkırtmak ve aşağılama” gerekçesiyle alınan kararla pankartları söktü. CHP Haliliye İlçe Başkanı Alagöz, “128 milyar dolar nerede sorusunun neresinde halkı kin ve düşmanlığa yöneltmek ya da aşağılamak bulunuyor? Bazı yerlerde de bu afişler cumhurbaşkanına hakaret suçu olarak kabul ediliyor” tepkisini gösterdi. l Haber Merkezi Kafa karıştıran terörist listesi 377 kişi ve kurumun mal varlığı 7 Nisan’da donduruldu. Terör örgütleri FETÖ, IŞİD, PKK ve DHKP/C üyeleriydi listedekiler. Güzel. Ancak bazı noktalar kafa karıştırıyordu. Örneğin, Resmi Gazete’de yayımlanan karardaki FETÖ üyeleri arasında kritik eksikler vardı. Öyle ya, 15 Temmuz’un kilit ismi Adil Öksüz’ü ve kumpasların uygulayıcısı Zekeriya Öz’ü de aradı gözler. Peki, neden yoktular mal varlığı dondurulanlar arasında? Keza, listedeki 8 yabancı kökenli IŞİD militanın doğum yerinin yanında “Vatandaşlık TC” yazıyordu. Böyle olunca, o isimlerin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı yapıldığı tezi gündeme geldi. Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğü bu iddianın asılsız olduğunu açıkladı. Peki, neden vardı “Vatandaşlık TC” ibaresi? İşte bu iki konunun peşine düştüm. Resmi Gazete’de yayımlanan kararın altında İçişleri Bakanı ile Hazine ve Maliye Bakanı’nın imzası vardı. Haliyle, iki bakanlığın da basın müşavirliğine sorularımı sordum. Ancak bu satırlar yazılana kadar resmi yanıt alamadım. İz sürmeye devam ettim. MASAK mı suçlu? Bakanlık kulislerinde sorumluluğu birbirine atma eğilimi gördüm. Hazine ve Maliye Bakanlığı kaynakları “Liste İçişleri Bakanlığı’nın alanına giriyor, bizimle ilgisi yok, bakanlığımız sadece uygulayıcı” diyordu. İçişleri Bakanlığı kaynakları ise IŞİD üyelerindeki “Vatandaşlık TC” ibaresinin, Hazine ve Maliye Bakanlığı’na bağlı Mali Suçları Araştırma Kurulu’nun (MASAK) yaptığı teknik bir hata olduğunu öne sürüyordu. İddia edildiği gibi 8 IŞİD militanının TC kimlik numarasının değil, “99” ile başlayan yabancı kimlik numarasının olduğunu hatırlatıyorlardı. Ancak bu tez de başka bir çelişkiyi içinde barındırıyor. Zira, yine listede yer alan ve yabancı kimlik numarası “99” ile başlayıp “Vatandaşlık TC” ibaresinin yazılmadığı başka 8 IŞİD militanı da vardı. “Teknik hata” neden onlarda değil de diğerlerinde yapıldı? Bu soru ortada duruyor. Ve tabii şu da yanıt bekliyor: Türk makamlarından yabancı kimlik numarasını alan, yani Türkiye’de ikamet etmelerine izin verilen yabancı uyruklular ne zaman IŞİD militanı oldu? Türkiye’ye girdiklerinde zaten IŞİD üyesiyseler, güvenlik açığımız mı vardı? Çatı savunması doğru mu? Evet, FETÖ listesindeki eksikler meselesi de var. Bakanlık kulislerine göre, mal varlığı dondurulan Fethullahçılar listesinin dayanağı 2016 tarihli FETÖ Çatı İddianamesi. Bu savunma da yerine oturmuyor. Zira, o iddianame 73 sanıklı ama 205 ismin mal varlığı donduruldu. Bu da demek ki çatı davası dışındaki FETÖ’cülerin mal varlığı hakkında da karar alınabiliyor. O halde bir kez daha sorayım: Dayanak yapılan iddianamede şüpheli olmayan ama orada bile “2015 itibarıyla örgütün Deniz Kuvvetleri sorumlusu olduğu” yazan Adil Öksüz neden Resmi Gazete’deki listede yok? Keşke yetkililer sessiz kalmasa da kafamız bu kadar karışmasa. Ebru Gündeş çarkı biliyor Duymayan kalmamıştır: Ebru Gündeş, 11 yıldır evli olduğu eşi Rıza Sarraf’a boşanma davası açtı. Davanın Bodrum’da açıldığını okuduğumda, “Gündeş gizli kalsın istemiş” diye düşünmüştüm. Gelin görün ki Hürriyet’ten Toygun Atilla’ya konuşan Sarraf’ın avukatı, kafamda şimşekleri çaktırdı. Zira, boşanma davasını yürüten mahkemenin yetkisiz, Gündeş’in Bodrum’daki adresinin ise geçersiz olduğu öne sürülüyordu. Şarkıcının boşanma davasının Bodrum’da görülmesi için hile yaptığını iddia ediyorlardı. Sahi, neydi İstanbul’da yaşayıp Bodrum’da boşanma davası açmanın sırrı? Gündeş’in davadaki avukatlarının ismini görünce anlamaya başladım. Sahi, şarkıcı neden kamuoyunun da bildiği avukatlarını tercih etmemişti? Öyle ya, hep paranın konuşulduğu böylesi bir evliliğin boşanma davasında da Gündeş Sarraf “istediğini koparmak” önemliydi. Eh, bunun için Bodrum hâkimliği yapan kişilere davayı teslim etmek de tesadüf olmasa gerek. Gündeş’in pek tanınmayan avukatları Mehtap Çelikbilek ve Erkan Koşaran’dan bahsediyorum. Avukatların, Türkiye’nin en kritik boşanmalarından birinin görüleceği Bodrum Adliyesi’nde iki yıl önceye kadar hâkimlik yapmaları rastlantı mı? Türk yargısının nasıl işlediğine dair üzerinde düşünülmesi gereken noktalardan biri de bu. Benden duymuş olmasınlar ama... CHP lideri Kılıçdaroğlu’nun ve 17 parti yöneticisinin 13 yıla kadar hapis cezasıyla yargılanması talep ediliyor. Yetmiyor... Mahkum olmaları durumunda da çocuklarının velayetlerinin CHP’lilerin ellerinden alınmasını arzuluyor savcılık. Ne “suç” işlemişler? “21 Soruda FETÖ’nün Siyasi Ayağı” adlı bir broşür çıkarmışlar. Gel zaman git zaman... CHP’nin “128 milyar dolar nerede” sorusunu Türkiye’nin gündemine taşımasıyla, şubatta hazırlanan fezleke Meclis’e gönderiliyor. İyi de... Aynı CHP’nin “15 Temmuz’dan Sonra AKP: FETÖ’ye Selam, OHAL’e Devam” adlı başka bir kitapçığı da var. Mayıs 2018’de basılmış ve 108 sayfa. Hatta fezleke konusu broşürle aynı fotoğrafı kapağına taşımışlar. Savcılık benden duymuş olmasın; bu kitapçık içinde de FETÖ’ye ağır eleştiriler var! WhatsApp grubunda bir ölüm Emekli amirallerin gözaltında olduğu daydı. Çoklu organ yetmezliğinden hagünler… yatını kaybetti. 7 Nisan tarihli gazeÖğrendim ki amitelerde bir ölüm ilanı rallerin bildirisine kovardı. “Acı kaybımız” nu olan WhatsApp diyen ilan, emekli Tugrubunda o da varğamiral Ahmet Nec Şenergün det Şenergün’ün vedı. Oradaki en yaşlı isimdi. Kadere bakın fatını haber veriyordu. ki silah arkadaşlarının gözalAmiral Şenergün Deniz tına alındığı gün hayatını kayHarp Okulu’ndan 1946 yılın betti ve sessiz sedasız aile da mezun olmuştu. 95 yaşın kabristanına defnedildi.