Katalog

HABER 3 20 NİSAN 2021 SALI 170/90 260/160 260/130 160/100 180/90 240/130 200/80 200/70 210/120 290/170 260/160 200/100 160/50 220/170 140/30 150/50 160/70 180/80 130/50 160/60 180/90 250/90 TARİHTE BUGÜN 1841: İlk dedektif öykülerinden “Morgue Sokağı Cinayeti” yayımlandı. Edgar Allen Poe’nun Graham’s Magazine dergisinde yayımlanan eserinde, Parisli C. Auguste Dupin’in seri cinayetleri ortaya çıkarmadaki analitik zekâsı betimleniyordu. 23 NISAN KUTLAMASINA ‘YÜZ YÜZE’ KRITERI Salgının başından bu yana Covid19 gölgesinde SEFA UYAR kısıtlamalarla kutlanan ulusal bayramlar arasına bu yıl 23 Milli Eğitim Bakanlığı’nın, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve ÇoNisan Ulusal Egemenlik ve cuk Bayramı nedeniyle yapılaÇocuk Bayramı da eklendi. cak törenlere ilişkin illere gönMEB, AKP’nin kongrelerini derdiği yazıya göre 23 Nisan saat tamamlamasının ardından 09.00’da, il ve ilçe milli eğitim müpatlama yapan Covid19 vakaları dürleri tarafından “asgari düzeynedeniyle yaşama geçirilen de personel ve öğrenci katılımı” “kısmi kapanma” tedbirleri ile Atatürk anıtlarına çelenk koyualtında kutlanacak 23 Nisan’a ilişkin illere yazı gönderdi. lacak. Okul törenleri ise “yüz yüze eğitime devam eden okullarda” yapılabilecek. Vaka sayılarının artması nedeniyle okulöncesi eğitim kurumları ile 8. ve 12. sınıflar dışında yüz yüze eğitime devam eden sınıf grupları yok. Bu durumda ilkokullarda tören yok. ‘Ne sakıncası olabilir?’ Eğitim İş Genel Başkanı Orhan Yıldırım, “Yüz yüze eğitime devam etmeyen okullarda kutlama olmayacağını” belirtirken okullarda bulunan okul idarecileri ve öğretmenler ile kutlama yapılabileceğine dikkat çekti. Yıldırım, “23 Nisan’ı, yılda bir günü bile gerekli önlemler alınarak kutlamaktan uzak durulması doğru bir yöntem değil. Sadece okul öğretmenlerinin okul bahçesinde kutlama yapmasının ne sakıncası olabilir? Milli konularda pandeminin bahane edilerek insanların bir araya gelmesini engellemeye yönelik adımları doğru bulmuyoruz” dedi. l ANKARA MISRA ÖZ’ÜN DURUMU Baba Öz: Umutluyuz Çorlu’daki tren faciasında 9 yaşındaki oğlu Oğuz Arda Sel’i kaybeden ve koronavirüse yakalanan Mısra Öz’ün tedavisine yoğun bakımda devam ediliyor. Öz hakkında bilgi veren baba Mehmet Öz, kızının durumunun stabil olduğunu söyledi. Öz, kızının entübe olduktan sonra ciğerlerinden su alındığını ve test sonuçlarının daha çıkmadığını dile getirerek “Sonuç ellerine daha gelmediği için doktorlar net bir şey söyleyemiyor. Stabil ve durumu biraz daha iyi diyorlar. Umutluyuz” dedi. l İSTANBUL / Cumhuriyet DİLEK İMAMOĞLU: Ailemin durumu iyi Koranavirüse yakalanan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, kendisi ve çocuklarının durumunun iyi olduğunu açıkladı. Sosyal medyadan bilgi veren İmamoğlu, “Güzel dileklerini gönderen herkese sonsuz teDilek İmamoğlu şekkürler. Bu vesileyle şunu vurgulamak isterim. Bir seneyi aşkındır bu zorlu süreçte bizler için büyük mücadele veren tüm sağlık çalışanları; iyi ki varsınız, size minnettarız” dedi. l İç Politika HÂKİM VE SAVCI ÖLDÜ Yargıda yas İstanbul Bakırköy hâkimi Erol Ceylan ve Malatya Doğanşehir Cumhuriyet Savcısı Sultan Beyza Boyalı, koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Nisan ayında 2’si savcı, 2’si hâkim olmak üzere 4 yargı mensubu Covid19 yüzünden öldü. l Haber Merkezi BAKAN KOCA AÇIKLADI ‘55 yaş’ başlıyor Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, koronavirüse karşı aşılama sırasının 55 yaş üstüne geldiğini açıkladı. Koca “İstanbul’da yoğun bakım yataklarımızda doluluk yüzde 71.4, Çanakkale’de yüzde 67.1, Tekirdağ’da yüzde 73.5, Kırklareli’nde yüzde 69, Yalova’da yüzde 55.4” dedi.l ANKARA 5 AYLIK HAMILEYDI Zonguldak’ta yaşayan Gülhan Baruönü Sancı (31), koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Tüp bebek yöntemiyle hamile kalan Sancı’nın gebeliği, 5’inci ayında koronavirüse yakalandıktan sonra sonlandırılmıştı. 2015’te evlenen Sancı, İstanbul’da gördüğü tüp bebek tedavisinin ardından hamile kaldı. Kontrolleri için İstanbul’daki kız kardeşinin evinde kalıyordu. l DHA Gülhan Baruönü Sancı 4 SAĞLIKÇI DAHA KORONA KURBANI İstanbul’da özel bir hastanede çalışan çocuk sağlığı ve hastalıkları uzmanı Dr. Vehbi Demirkol, Ankara Keçiören’de aile hekimi Hakan Sirek, Selçuk Üniversitesi Veteriner Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Kadir Can Özkan ve İstanbul’da bir eczanede teknisyen olarak çalışan Binnaz Aksoy koronavirüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Türk Tabipleri Birliği “#ÖfkeliyizÇünküÖlüyoruz”, “#OyalamaDeğilYasa” etiketleriyle Demirkol ve Özkan için Türk Eczacıları Birliği de Aksoy için başsağlığı mesajı yayımladı. l Haber Merkezi ‘Acil’ dönüşüm 4 Ankara: Kapatılan hastaneler devrede 4 İstanbul: Doluluk oranı yüzde 80 4 İzmir: Yoğun bakıma dönen aciller var 19 NİSAN PAZARTESI 318 BİN 869 55 BİN 149 2 BİN 862 341 48 BİN 947 44 MİLYON 87 BİN 628 36 BIN 267 % 2.9 4 MİLYON 323 BİN 596 3 BIN 319 3 MİLYON 736 BİN 537 Çocuk vaka artışı İzmir’de de vaka sayılarının geçen haftaya göre yüzde 16 arttığı öğrenildi. 1.5 ay önce 280’lerde olan günlük vaka sayılarının 2 bin 200 civarına yükseldiği kaydedildi. Bazı hastanelerde acil servisin bir bölümünün 2. basamak yoğun bakım haline getirildiği belirtildi. Tepecik, Yeşilyurt, Suat Seren Göğüs Hastalıkları ve Ege Üniversitesi Hastanesi’nde kapatılan yoğun bakım servislerinin yeniden açıldığı kaydedildi. Mutasyon etkisiyle çocuk hastaların arttığı, Ege Üniversitesi çocuk yoğun bakım bölümüne çocuk hastalar alınmaya başladığı öğrenildi. TTB: ÇARKLARI DURDURUN 1Mart’tan bu yana ölüm sayılarını gösteren grafiği paylaşan Türk Tabipleri Birliği (TTB), “Resmi rakamlarla dahi 1 Mart’tan bugüne ölümler 4.7 kat artıp 69’dan 318’e çıktı. Bu grafiği tersine çevirmek mümkün: Ekonomik destekle toplu çalışma (fabrika, atölye vb.) ve iş alanlarını (AVM vb.) kapatın, zorunlu üretim dışında çarkları durdurun, ölümler dursun” çağrısında bulundu. l Haber Merkezi SARP SAĞKAL Ankara’da Covid yoğun bakımlarının yüzde 100’e yakın dolduğu, koridorlarda hasta bakıldığı öğrenildi. Yenimahalle Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde yeni yoğun bakım servisi açılırken şehir hastanesi nedeniyle kapatılan Numune Hastanesi yine salgın için devrede. Ankara Şehir Hastanesi’nin 4 olan yoğun bakım servisi sayısı 8’e çıkarılırken Yüksek İhtisas Hastanesi’nin yeniden açılması için girişimlerde bulunuldu. Bazı hastanelerde ise açılan yoğun bakımlardaki hastaların durumunun imkân olmadığı için merkezi monitörden izlenemediği bu nedenle hemşire ve hekimlerin giriş çıkış yaparak hastaları kontrol ettiği kaydedildi. Hastane aranıyor İstanbul’da, yoğun bakımda doluluk oranı yüzde 7080 civarında. Normal sevis yataklarının Covid için ayrıldığı, acilde sedyede bekleyenler için başka hastanelerde yer bulunmaya çalışıldığı kaydedildi. Yeşilköy ve Sancaktepe’ye açılan pandemi hastaneleri tamamen doldu. Kamu hastanelerinde ise doluluk nedeniyle yeni servisler açılmaya çalışıldığı ancak açılan servislerin de hemen dolduğu kaydedildi. Hastaların acillerde bekletildiği belirtildi. l ANKARA Vatan Vatan sözcük ve kavramının ne anlama geldiğini neleri içerdiğini irdelemeden önce ırk, millet ve milliyet sözcükkavramlarının ne anlama geldiğini anlamamız gerekiyor: HHH 1 IRK: Kalıtımsal olarak belli ortak fiziksel ve fizyolojik özelliklere sahip insanlar topluluğu. (Beyaz ırk, sarı ırk, siyah ırk.) SOY: Biyolojik özellikleri kuşaktan kuşağa değişmeyen kandaş bireyler topluluğu. Kimse üzerine alınmasın, ama 2021 yılında, kimse, ne ırkından ne de soyundan emin olabilir. Özellikle Anadolu gibi bir Kavimler Kapısı ürünü ise. UYARI: Yeryüzünde ırka ve soya dayalı tek bir devlet yoktur. Böyle bir devlet zaten dış dünya ile barış içinde yaşayamaz. HHH 2 MİLLET: Millet çoğunlukla aynı topraklar üzerinde yaşayan, aralarında dil, tarih, ülkü, duygu, gelenek ve görenek birliği olan insanların oluşturduğu topluluk. Ama bu tanım da azınlıkları kapsamıyor. HHH 3 VATAN VE VATANDAŞ (Yurttaş): Vatanın tanımını millet tanımına göre yapalım: “Bir milletin yaşadığı topraklara vatan denir.” Bu tanım da azınlıkları kapsamıyor. Çünkü bu topraklar azınlıkların da vatanıdır. Kendi kafama göre bir vatandaş tanımı yapacağım: Bir devletin toprakları üzerinde yaşayan ve o devletin kimlik ve pasaportunu taşıyan herkese “vatandaş” denir. Vatandaş topluluğunda din birliği olmayabilir, gerçekte böyle bir birlik de yoktur. Irk ve soy birliği de gerekmez. Ama dil birliği tercih edilir. Dil bütünlüğü vatandaşlık bilincini pekiştirir. HHH Konuyu iyi anlatabilmek için Alev Coşkun’un Devrimin İlk Karşıtları (Cumhuriyet Kitapları) adlı kitabından aktarıyorum. (S. 6263) “Osmanlı devleti bir din devletiydi. İslamiyetin temel ilkesine göre dünyadaki her şeyin sahibi Allah’tır. Buna göre insanlar, dünyadaki malların ve toprakların geçici sahipleridirler. Osmanlı toprağı, Osmanlı ülkesi ilk zamanlar hanedan ailesinin, daha sonra da hükümdarın malı olarak kabul edilmişti. Vatan, millet, ulus gibi kavramlar yerine, padişaha kulluk, cemaat ve şeriat hükümlerine uymak en önemli olgulardı. Namık Kemal’in 1 Nisan 1873 akşamı Gedikpaşa Tiyatrosu’nda sahneye konan Vatan Yahut Silistre oyunu, halkı büyük bir heyecana getirdi. Namık Kemal bu oyununda Kırım Savaşı’nı ele alıyor, ‘vatan ve vatanseverlik’ olgusunu işliyor, kişinin canı pahasına da olsa vatanını korumak zorunda olduğunun vurgusunu yapıyordu. Piyes ‘Vatan Türküsü’ şiiriyle son buluyordu. Osmanlı toplumunda ilk kez ‘vatan’ konusu halkın önüne konuluyordu. Oyun, halkı çok etkilemişti. Halkın padişaha, İslam ümmeti ile onun yetkili temsilcilerine değil de ‘vatan’ denilen soyut. Bir varlığa bağlılık göstermesi, padişah ve hükümeti harekete geçirdi. Bu heyecandan ürken hükümet, oyunun sahneye konulmasından beş gün sonra, 6 Nisan 1873’te Namık Kemal ve arkadaşlarını… tutuklattı, hepsini sürgüne gönderdi. Namık Kemal’in başyazarlığını yaptığı İbret gazetesi kapatıldı.” HHH Hiçbir referansa, desteğe başvurmadan, kendi kafama göre doğaçlama yazıyorum: Çağdaş ulus devletlerin iki kurucu öğesi vatan ve vatandaştır. Bu iki öğe, belli bir toprak üzerinde var olan bütün dinleri ve bütün etnisiteleri kapsar. Tek başına din (belki) sadece aynı dinden olanları birleştirir, ama kendinden olmayanları ötekileştirir. Salt ırk, soy, etnik köken ve hemşerilik duygusallığı başkalarını ötekileştirir. Bu nedenlerden dolayı, ortak yaşam söz konusu olduğunda bu köşeli değerler kapsayıcı değildir. İnsanlar, “özgürlük, eşitlik, kardeşlik” ilkesinin var ve egemen olduğu toprak üzerinde mutlu olurlar. Ama özgür ve eşit insanları “kardeşlik” duygu ve bilinci bir arada tutar. Aynı toprağı vatan sayan, birbirlerini kişisel olarak tanımadan sevipsayan insanların kardeşliği. Demek ki bir devletin bütün vatandaşları kardeştir. Kardeş olmalıdır. Vatandaşlık bilinci insanları kardeşleştirir. HHH “Vatandaşlık” ya da “Yurttaşlık” durumunun belgeleri vardır: Kimlik (Nüfus Hüviyet Cüzdanı, Kafa Kâğıdı) ve pasaport. Bir TC vatandaşı olarak bir yabancı ülkede sürücü belgesi (ehliyet) ve oturma izni alabilirsiniz ama o ülkenin vatandaş kimlik belgesi ile pasaportunu alamazsınız. Bu işler ciddi işlerdir, duygusallığa, hatırgönül ilişkisine yer yoktur. Milyarca yıllık geçmişi olan insanlık tarihinde kimse ırkından, kanından, soyundan emin olamaz. Emin olmak isteyen gen testi yaptırır. Bir ırka değil “kavram”a dayanan “Türklük”ün geçmişi en fazla kaç yıl? Ama insanlığın tarihi 15 milyar yıl! Yaşasın vatandaşlık! 6 günde 7 eğitim emekçisi 2 MART’TAN BUGÜNE 31 ÖĞRETMEN COVID KURBANI Eğitim Sen’den yapılan açıklamada 1218 Nisan haftasında 7 eğitim emekçisinin daha öldüğü belirtildi. Açıklamada, “2 Mart’tan bu yana tutmuş olduğumuz kayıtlara göre salgın nedeniyle yaşamını yitiren eğitim emekçilerinin sayısı 31’i bulmuştur. 1218 Nisan haftasında pozitif ve temaslı olan öğretmen sayısı 783 olmuştur. Pozitif ve temaslı öğrenci sayısı 1367’dir. Yardımcı hizmetli ve personel sayısı ise 131’dir. Bu rakamlar sadece 37 ilden gelen rakamların toplamıdır. Bu kısıtlı sayılar bile ne kadar ağır bir tabloyla karşı karşıya olduğumuzu göstermektedir’’ denildi. Açıklamada, eğitim emekçilerine yapılan aşılamanın iki hafta içinde büyük oranda tamamlanması, eşitsizliklerin giderileceği bir telafi programı ve müfredat düzenlemesiyle birlikte LGS ve YKS’nin uygun bir tarihe ertelenmesi talepleri de yer aldı. l Eğitim Servisi