24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
HABER TASARIM: BAHADIR AKTAŞ 312 EYLÜL 2019 PERŞEMBE Bitlis’te minibüs şarampole yuvarlandı 7’si çocuk 10 ölü Bitlis Hizan’da sürücüsünün kontrolünden çıkan yolcu minibüsü, şarampole devrildi. Kazada akraba iki aileden 7’si çocuk 10 kişi yaşamını yitirirken 8 kişi de yaralandı. Ölenlerden 3’ünün İstanbul’dan taziye ziyareti için Hizan’a geldikleri öğrenildi. Kazada aynı aileden Osman (81), Gülnaz (65), Abdurrahman (11), İsmetullah (17), Büşra (13) ve Bünyamin Tarhan (16) ile yine akrabaları olan Kenan (34), Senem (16), Mert (17) ve Büşranur Atik (2) öldü. l DHA Bir öğrenci yaşamını yitirdi Muğla’nın Dalaman ilçesinde “ölüm kavşağı” olarak da adlandırılan Atakent kavşağında, öğrenci servisiyle kamyon çarpıştı. Öğrencilerden Ayşe Korkut (17), Fethiye Devlet Hastanesi’nde yapılan müdahaleye karşın kurtarılamadı. Kazada 22 kişi yaralandı. Tedavileri tamamlanan 9 öğrenci taburcu edildi. l DHA l BEYGİRCİ, evİNde ölü bulundu Vücudunda 50 bıçak darbesi Bursa’nın Gemlik ilçesinde Tülin Beygirci (48), yal nız yaşadığı evde ölü bulundu. Beygirci’nin cansız bedeninde 50’nin üzerinde bıçak darbesi ne rastlandı. Beygirci, çalıştığı fabrikaya gitmeyince, arkadaşları kendisini aradı. Telefonlara Tülin Beygirci cevap vermeyen Beygirci’nin durumu polise bildirildi. Kapıyı kırarak içeri giren polisler ka dının cansız bedeniyle karşılaştı. Beygirci’nin vücudunda 50’nin üzerinde bıçak yarasına rastlandığı öğrenildi. l Haber Merkezi l DURUMU AĞIR Zırhlı araç bir çocuğu ezdi Diyarbakır’ın merkez Bağlar ilçesinde zırhlı polis aracı 14 yaşında bir çocuğa çarptı. Zırhlı aracın altında kalan çocuk ağır yaralandı. 5 Nisan Mahallesi Emek Caddesi üzerinde dün saat 13.00 sıralarında meydana gelen olayda seyir halindeki zırhlı araç, ismi öğrenilemeyen 14 yaşındaki çocuğu ezdi. Polis aracının ayaklarının üzerinden geçtiği çocuk, çevredekilerin yardımıyla araç altından çıkarıldı. Özel bir araçla hastaneye kaldırılan çocuğun durumunun ağır olduğu öğrenildi. l Haber Merkezi Arda Turan’a 2 yıl 8 ay hapis Sarıyer’de bir eğlence mekânında 10 Ekim 2018’de futbolcu Arda Turan ile şarkıcı Berkay Şahin arasında yaşanan kavgaya ilişkin davada karar çıktı. Arda Turan, Özlem Şahin’e karşı “cinsel taciz” suçundan beraat etti. Turan’a “korku, kaygı veya panik yaratacak şekilde silahla ateş etmek”, “ruhsatsız silah bulundurmak” ve “kasten yaralama” suçlarından 2 yıl 8 ay 15 gün hapis verildi. Mahkeme, bu suçlardan hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verdi. Duruşmaya Ardan Turan ve Özlem Şahin katılmadı. Berkay Şahin, “Bir üst mahkemeye başvuracağız” dedi. l AA / DHA Yavaş: Belgeleri göstereceğim Ankara Büyükşehir Belediye (ABB) Meclisi’nde tartışmalar dün de devam etti. Mamak Belediye Başkanı Murat Köse, Başkan Mansur Yavaş’ın dile getirdiği çocuk koruma evlerinde yaşanan tecavüz iddialarının orada çalışanlara iftira olduğunu söyledi. Köse’ye yanıt veren Yavaş, “Siz düşüncelerinizi ifade etmiyorsunuz, hakaret ediyorsunuz. Öksüz çocuklara sizden iyi bakarız. Belgeleri göstereceğim. Eğer olay olduysa ne diyeceksiniz” dedi. AKP’li bir meclis üyesi, Sosyal İşler Daire Başkanı’nın yardıma muhtaç çocukları “Gelin çocuklarını alın” diyerek sokağa terk ettiğini ve ses kaydının bulunduğunu iddia etti. Yavaş, “Eğer böyle bir şey varsa gereğini herkesten önce yapacağıma söz veriyorum” dedi. l ANKARA Süleyman Soylu’yu kim ‘pejmürde etti’ Siyaset, kimileri için havuç ve sopayı kullanma sanatı mı? Devleti temsil eden bakanlık bir siyasetin sopası mı? Geçen hafta perşembe günü, İmamoğlu, Yenikapı’ya israf araçlarını dizmişti. “Pejmürde ederiz” diyen İçişleri Bakanı, ertesi günü, “kayyım mı geliyor” sorusuna pazar sabahı yanıt vereceğini söyledi. Pazar sabahı çıktı, sanki tartışmayı başlatan o değilmiş gibi “Söz konusu olabilmesi mümkün değil” dedi. Pazartesi, Cumhurbaşkanı’nın CHP’li başkanları Saray’a davet ettiğini okuduk. “Kayyım sopası” beklerken “saray havucu” ile karşılanan CHP’li başkanların “koşa koşa gideceğiz” dediğini öğrendik. Türk Dil Kurumu pejmürde için “dağınık, perişan” yazıyor. Peki iktidarın sopası Süleyman Soylu’yu daha önce kim pejmürde etti? Erdoğan’a ağır hakaretler İki yıl önce, Soylu’nun yine “sopa” olarak ortaya çıktığı günlerde CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, televizyonda konuşuyordu. “FETÖ’den ihraç ilk ne zaman yapıldı” diye sordu. Cevabını kendisi veriyordu: “Türkiye’de FETÖ’den ihraç edilen ilk kişi Süleyman Soylu’dur. Nereden ihraç edilmiştir. Demokrat Parti’den edilmiştir”. Özgür Özel, Soylu’nun “FETÖ’ye yardım ve yataklık”tan yargılanması için savcılığa bir de dilekçe verdi. Soylu, 6 Ocak 2008’de Demokrat Parti 4. Olağanüstü Kongresi’nde genel başkan seçilmişti. Arkasındaki el, kimilerine göre Tansu Çiller kimilerine göre Fethullah Gülen’di. Soylu’nun genel başkanlığı 16 Mayıs 2009’daki 5. Olağanüstü Kongre’ye kadar sürdü. Ancak bu sefer karşısında Süleyman Demirel’in desteklediği Hüsamettin Cindoruk vardı. Kongre, DemirelÇiller rekabeti olmaktan çıktı. Soylu taraftarları, Cindoruk ekibini o dönem FETÖ’nün ağzıyla “Ergenekoncu”lukla itham ediyordu. Cindoruk yanlıları ise Soylu’yu Gülen’in etkisinde olmakla suçluyordu.   Gerçekten de Soylu’nun ilginç bir siyasi tarzı vardı. Bugün Cumhurbaşkanı olan Erdoğan’a karşı belki de Türk siyasi tarihinin gördüğü en ağır hakaretlerde bulunuyordu. “Paçalarından yolsuzluk aktığını” söylüyor, “ona gününü göstereceğinden” bahsediyordu. Öte yandan Soylu, o dönem iktidarın parçası olan FETÖ’cülere karşı hep sıcak mesajlar veriyordu. Medyadaki programlarının kadrolu konuğu oluyor, Abant Platformu’nda konuşma yapıyordu. Cindoruk, FETÖ kumpaslarına karşı çıkarken, “Zekeriya Öz’e müteşekkirim” açıklaması yapan da Fethullah Gülen’e karşı yapılan açıklamalara sanki onun basın sözcüsüymüş gibi yanıt veren de oydu. Kavga, tam da bu nedenle kumpas davaları etrafında şekillendi. Fethullahçılıkla suçlanan Soylu’nun Genel İdare Kurulu üyeliğine getirdiği Vedat Demir kongreye sayılı günler kala Sabah gazetesine “Bu partiyi bırakırsak, Ergenekoncuların rakı masalarına meze olur” açıklaması yaptı. Cindoruk ise “ben Demokrat Parti’yi bir cemaatin partisi haline getirmem” diyerek Soylu’nun arkasındaki Fethullah’ı işaret ediyordu. Soylu nasıl pejmürde edildi Sonuçta, Soylu başkanlığı kaybetti. Demokrat Parti liderliği onun için bitmişti. Ancak kopuş 12 Eylül 2010’da oldu. FETÖ’nün yargıyı ele geçirdiği, örgüt liderinin ölüleri bile oy kullanmaya çağırdığı referandumda, Soylu’dan kurtulan Demokrat Parti “hayır” demiş ti. Soylu ise parti politikalarının aksine “evet” diyeceğini açıkladı. Yetmedi, 50 ilde “Demokrasi Buluşmaları” ismiyle “evet” toplantıları düzenledi. Soylu’nun bu toplantılar için kaynağı nereden bulduğu hep tartışma konusu oldu. Öyle ya, partinin saymanı Soylu’nun genel başkan olduğu 14 ayda partinin 12 milyon lirasını harcadığını söylüyor, partiyi 3 milyon da borca soktuğunu belirtiyordu. Mahkemeye taşınan belgelerde iç çamaşırından gömleğine, berber ücretinden mini bara birçok özel harcamanın parti kasasından yapıldığı ortaya çıkmıştı. Soylu’nun iç çamaşırı faturasının mahkemeye düşmesi o gün Habertürk’te “DP’de ikinci ‘don vakası’ ” başlığıyla haber olacaktı. Herkesin yanıtını merak ettiği soru, özel harcamalarını bile partiye ödeten Soylu’nun tek başına yaptığı “evet mitingi” paralarını nereden bulduğuydu. Süleyman Soylu, 12 Eylül referandumundaki tavrı nedeniyle Demokrat Parti üyeliğinden atıldı. O gün partinin Disiplin Kurulu Başkanı olan Hasan Aksay’ı bugün bulup konuştuğumda ihracı şöyle anlattı: “Genel İdare Kurul bu referandumda ‘hayır’ oyu vermeyi kararlaştırdı parti olarak. Fakat Süleyman Soylu Bey karara uymayarak ‘evet’ oyu vereceğini açıkladı ve Türkiye’de birçok vilayette ‘evet’ için propagandaya gitti. Bu da kayıtlı olduğu Gaziosmanpaşa ilçesinin ve Fatih ilçe başkanlıklarının şikâyet dilekçeleri ile il disiplin kuruluna intikal etti. Biz de ihraç ettik, parti genel kurulu kararına uymadığı için.” O gün “İç çamaşırlarının parasını bile partiye ödettirdi” diyen partinin Genel Muhasibi Özden Özbilun’la da yıllar sonra konuştuğumda Soylu ile hesaplaştıkları mahkemeyi kazandıklarını anlattı. Her şeyi belgelediklerini söylüyordu. Soylu’nun Demokrat Parti’de birlikte Cindoruk’a karşı siyaset yaptığı Vedat Demir gibi isimler FETÖ operasyonlarında tutuklanıp bırakılmasıyla haber oldu. Eski partisinde özel faturalarla, ihraçlarla “pejmürde edilen” Süleyman Soylu ise ilginç bir şekilde yolunu değiştirerek hakaretler ettiği AKP’de siyaset yaptı. Artık muhalefetin nasıl “pejmürde edileceği”nin hikâyesini o anlatıyordu. Unutmayın, bugün bir ağacı kesmek için kaldırılan her baltanın sapı, dün başka bir ağacın gövdesinden koparılmıştı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle