27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
EKONOMİ DOLAR [email protected] TASARIM: SERPİL ÜNAY avro sterlin FAİZ BORSA 1112 EYLÜL 2019 PERŞEMBE ALTIN CUMHURİYET ALTIN 24 AYAR 5.7580 2.2 kuruş 6.3310 5.3 kuruş 7.1080 5.5 kuruş 15.5 0.16 puan 101.922 790 puan 1853.00 14.42 lira 276.67 1.71 lira Vergi yüzsüzleri listesinde ilk 100’ün borcu bir yılda 30.7 milyardan 44.3 milyar TL’ye yükseldi Yüzsüzlük patladı Boş göstergenin 1 milyon TL’nin üzerinde vergi borcu olan kişi sayısı, bir yılda 31 binden 47 bine yükseldi. Vergi afları ve ekonomik kriz sayıyı artırdı. Devlete 1 milyon liranın üzerinde vergi borcu bulunan mükellef sa kıt Turizm San. ve Tic. A.Ş. dördüncü, 1 milyar 125 milyon TL ile Öztürk NF yısı bir yılda yüzde 51’lik ar Gres Madeni Yağ ve Kimya tışla 31 bin 56’dan 47 bin 32 San. Tic. Ltd. Şti beşinci sıra kişiye yükseldi. da yer aldı. Gelir İdaresi Baş Bu yılki listede dördöncü kanlığı (GİB) ta sırada yer alan Affan Hava rafından açık cılık, geçen sene 1 milyar 59 lanan 31 Aralık milyon lira borçla ilk sırada emre deveci 2018 tarihi itiba yer alıyordu. Gecikme faiziyrıyla vadesi gel le birlikte şirketin borcu bir diği halde 30 Ha yılda 122 milyon TL arttı. ziran 2019 tarihi itibarıyla ödemesini yapmayan ver Aflar ve kriz vurdu gi mükellefleri listesinde kişi Başkent Üniversitesi’nden sayısı, bir yıl önceki listeye Vergi Uzmanı Dr. Ozan Bin göre 15 bin 976 arttı. göl, vergi yüzsüzleri liste Bu yılki listenin ilk sıra sindeki bu yılki büyük artı sında 1 milyar 462 milyon şın birinci nedeninin ekono TL’lik borçla Nursan Meta mik krize bağlı olarak kişi lurji Endüstrisi A.Ş. yer al ve kurumların yaşadığı öde dı. 1 milyar 360 milyon me güçlüğü olduğunu dile TL’lik borcuyla Mustafa Ak getirdi. yol ikinci, 1 milyar 189 mil Listedeki büyük artışın yon TL ile Uluslararası Akar ikinci nedeninin 17 yılda çı yakıt Dağıtım Ltd. Şti üçün karılan 9 vergi affı olduğuna cü, 1 milyar 181 milyon TL işaret eden Bingöl, “Yıllardır ile Affan Havacılık Akarya söylüyoruz, vergi afları uzun vadede Maliye’nin vergi tahsil kabiliyetine zarar verir diye. Bu veriler, Maliye’nin tahsil kabiliyetini artık kaybettiğini net biçimde gösteriyor” dedi. Yurttaşların zamanında ödeyemediği kamu borçları için uygulanan gecik me zammı/faizi oranının bir yılda yüzde 78.5 artışla aylık yüzde 1.4’ten yüzde 2.5’e yükseltildiğine dikkat çeken Bingöl, bunun da listedeki ilk 100 kişinin toplam borcunun 30.7 milyar TL’den 44.3 milyar TL’ye çıkmasında etkili olduğunu dile getirdi. Varlık barışı etkili oldu Vergi yüzsüzleri listesinde ikinci sırada yer alan Mustafa Akyol, 2013 yılında 33 milyar TL’yi yurtdışından getirmek üzere “varlık barışı”na başvurmuş, ancak sonra vergisini ödememişti. 2017’de 1.1 milyar TL olan Akyol’un vergi borcu, gecikme faiziyle birlikte 2019’da 1.3 milyar TL’ye yükseldi. Akyol’un esas faaliyet konusu listede “trustlar, fonlar ve benzeri mali varlıklar” olarak gösterildi. 2009’da “varlık barışı” kapsamında beyan ettiği 5.2 milyar lirayı getirmediği için bazı yıllar dışında 2010’dan bu yana vergi yüzsüzleri listesinde yer alan Ali Türkan, bu yıl 675 milyon TL’lik vergi borcuyla listede 15. sırada yer aldı. 2013’te 195 milyon TL olan Türkan’ın borcu gecikme faiziyle birlikte 675 milyon TL’ye ulaştı. Türkiye JCR ile görüşüyor Türkiye’nin “yerli derecelendirme kuruluşu” hedefi kapsamında uluslararası derecelendirme kuruluşu JCR’ın yüzde 80’inden fazlasını almak için görüşme yaptığı belirtildi. Bloomberg’in haberine göre Türk bankaları, Borsa İstanbul ve finans sektörü kuruluşlarından oluşan konsorsiyum Japon kredi derecelendirme kuruluşu JCR’nin yüzde 80’inden fazlasını yaklaşık 13 milyon dolara almak için görüşüyor. JCR sözcüsü konuya dair açıklama yapmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan; Moody’s, Fitch ve S&P gibi kredi derecelendirme kuruluşlarının haksız değerlendirmelerde bulunduğuna dair eleştirilerde bulunmuş, geçen sene BDDK de yerli derecelendirme kuruluşu kurulmasının önünü açabilecek düzenlemeleri yapmıştı. Erdoğan’dan EYT talimatı Emeklilikte yaşa takılanların (EYT) taleplerini daha önce reddeden Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, karar değiştirdi. TOBB ETÜ Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Cem Kılıç, “Son dönemde bir gelişme oldu. Cumhurbaşkanımız, Cumhurbaşkanlığı Sosyal Politikalar Kurulu Üyesi Prof. Dr. Vedat Bilgin’i görevlendirdi. EYT’lerin düşüncelerini alacak, SGK ile görüşecek. Geçenlerde kendisiyle konuştum” dedi. NTV’ye bilgi veren Prof. Dr Vedat Bilgin şunları söyledi: “EYT homojen bir grup değil. Bu konuda durumu çok farklı olan kimseler var. Çalışmalarımız uzun soluklu olacak, şu an işin çok başındayız henüz somut bir gelişme yok.” İhracatta değer düşüşü sürüyor TÜİK’in “Dış Ticaret Endeksleri, Temmuz 2019” raporuna göre geçen yılın aynı ayına kıyasla ihracat birim değer endeksi yüzde 3.7 azaldı. Böylece azalma 12. ayını tamamladı. Yine verilere göre bu endeks gıda, içecek ve tütünde yüzde 0.8, hammaddelerde (yakıt hariç) yüzde 7.2, yakıtlarda yüzde 10.5 ve imalat sanayiinde (gıda, içecek, tütün hariç) yüzde 4 azaldı. Temmuzda ithalat birim değer endeksi ise yüzde 3.9 azaldı. Ayrıca ihracat miktar endeksi yüzde 12.1 artarken, ithalat miktar endeksi yüzde 4.8 azaldı. l Ekonomi Servisi Fırıncılar, gelecek ay 250 gram ekmeğin 1.75 TL’ye çıkmasını talep edecek Ekmekte zam talebi büyüyor Ocak ayından bu yana, istanbul’da maliyet artışlarını karşılayamayan 100 fırın kepenk indirdi. Fırıncılar 20 Eylül’de toplanıyor Un, maya, doğalgaz, elektrik ve yakıt gibi giderleri 2019’un ilk 9 ayında yüzde 30 zamlanan fırıncılar, bu maliyetleri karşılayamayarak ya kepenk indirmeye ya da işletmesini devretmeye başladı. İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi üyesi ve Ekmek Sanayii İşverenler Sendikası Genel Başkanı Av. Çetin Keçeli, yalnızca 2019 genelinde İstanbul’da yaklaşık 100 fırının maliyetlerini karşılayamayarak kapandığını ifade etti. Fırının kapasitesine göre değişmekle birlikte bir ekmeğin ortalama maliyetinin 1.75 TL olduğunu belirten Keçeli, “Yalnızca doğalgaza ardı ardına gelen zamlar bu girdinin yüzde 30’u aşmasına sebep oldu. Un ve maya yüzde 25, yakıt yüzde 24 ve elektrik yüzde 22 zamlandı. Her bölgede en az iki tane işletmesini kapatan ya da devreden fırın var” dedi. Keçeli, iki farklı gramajın tüketiciyi yanıltabildiğine de dikkat çekerek “Tek gramaj olsun” önerisinde bulundu. Ayrıca ülke genelindeki tüm fırıncılar, 20 Eylül’den sonra hem maliyetlerindeki artışı hem zam tekliflerini konuşmak için bir araya gelecek. Bu toplantılarla tüm illerdeki şube başkanlarını bir araya getireceklerini belirten Türkiye Fırıncılar Federasyonu Başkanı Halil İbrahim Balcı, “Bir değişiklik olmazsa yılbaşına kadar zam teklifimiz olmayacak” diye konuştu. Hükümet kurulları kaybetti! GAMZE BAL Maliyetlerindeki artışa dayanamayıp işletmelerini bir bir kapatmaya başlayan fırıncılar, bunun önüne geçilebilmesi için ekmekteki zam talebini yineledi. İstanbul Ticaret Odası (İTO) 12 No’lu Ekmek Un ve Unlu Mamuller Meslek Komitesi Başkanı Hasan Demir, 10 Ağustos’ta İTO meclisine sundukları ekmek zammı taleplerinin, dün düzenlenen toplantıda reddedildiğini, ancak bir ay sonra yeniden zam teklifi sunacaklarını söyledi. Demir, “Doğalgaz ve elektriğe gelen zamlar bizi daha da zorlamaya başladı. Gelecek ay, zam teklifimizi daha gerekçeli olarak sunacağız” dedi. 9 ayda yüzde 30 2015’ten önce 50 kiloluk bir çuval unun 55 TL iken 250 gram ekmeğin 1.25 TL’ye satıldığına dikkat çeken Demir, “Bugün 50 kiloluk bir çuval un 110 TL’ye çıktı, ancak 250 gram ekmek 1.5 TL’den satılıyor. Yalnızca undaki artışlar bile durumun vehametini görmek için yeterli. 200 gram ekmeğin 1.40 TL’ye, 250 gram ekmeğin de 1.75 TL’ye çıkmasını talep ediyoruz” dedi. MUSTAFA ÇAKIR Hükümet, tüm tarafların bir araya geldiği ve çalışanların sorunlarının ele alındığı kurulları yok sayıyor. Örneğin Ekonomik ve Sosyal Konseyi (ESK), en son 2009’da toplandı. Oysa ESK anayasada yer alıyor. Hükümet, aynı tutumu şimdi de Kamu Personeli Danışma Kurulu (KPDK) için uyguluyor. Ancak KPDK, 4688 sayılı Kamu Görevlileri Sendikaları ve Toplusözleşme Yasası’nda yer alıyor. Ve bu kurulda toplusözleşme masasında ele alınamayan konular da değerlendiriliyor. Yine yasada kurulun ne zaman toplanacağı da açıkça belirtilerek şöyle deniliyor: “Kurul, her yıl mart ve kasım aylarında toplanır. Kurulun sekreterya hizmetleri Devlet Personel Başkanlığı’nca yürütülür.” ‘Danışma’ da yok Yasada açık hüküm yer almasına karşın kurul mart ayın Üçlü Danışma Kurulu en son geçen ekim ayında toplanmıştı. da toplanmadı. Aradan 6 ay geçti, yine toplantı yapılmadı. Üstelik bu süreç içerisinde hükümet ile memurlar arasında toplusözleşme görüşmeleri yapıldı, anlaşmazlık oldu ve kararı hakem verdi. Kurul yine toplanmadı. Bu duruma hükümete yakınlığıyla bilinen MemurSen bile tepki gösterdi. Ayrıca hükümet ile işçi, işveren ve memur konfederasyonları arasında Üçlü Danışma Kurulu toplantılarının da yapılması gerekiyor. En son Üç lü Danışma Kurulu, işçi konfederasyonlarının katılımı ile Ekim 2018’de gerçekleştirildi. Bu arada toplusözleşmeye yönelik tartışmalar da devam ediyor. Büro MemurSen’in hakemden çıkan karara şerh düşmemesini eleştiren Türk BüroSen Genel Başkanı Osman Eksert, “Büro hizmet kolunda çalışan yüz binlerce memur neden şerh düşülmediği ile ilgili bir açıklama bekliyor” dedi. l ANKARA PepsiCo 238 bin öğrenciye ulaştı PepsiCo, 16 yıldır GAP Kalkınma İdaresi işbirliğinde devam eden ve 238 bin öğrenciye ulaşan “Kızlarımız Okuyor” projesinin kapsamını genişletti. “Kızlarımız Okuyor, Işık Saçıyor” adıyla yenilenen proje ile bu kez Bahçeşehir Üniversitesi Sürekli Eğitim Merkezi (BAUSEM) ile ortaklığa gidildi. Bu yılki eğitimler BAUSEM’de yapılacak ve Güneydoğu Anadolu’dan gelecek 18 kız öğrenci, 6 günlük eğitim programıyla İstanbul’da ağırlanacak. PepsiCo Türkiye Genel Müdürü Levent Yüksel, “PepsiCo Vakfı aracılığıyla 2025’e kadar en az 12.5 milyon kadın ve kız çocuğunun faydalanacağı girişimlere yatırım yapma taahhüde katkıda bulunacak projeler geliştiriyoruz” dedi. l Ekonomi Servisi zehirli cazibesi “Jaws”u anımsıyor musunuz? Gişe rekorları kıran, sinema tarihine geçen bu filmin ana izleği son derecede basitti: Sakin bir sayfiye kasabasının denizinde, aniden dev bir köpek balığı dehşet saçmaya başlar. Filmin başarısı, kimi eleştirmenlere göre o canavarın, Amerikan halkına, Amerikan yaşam tarzına yönelik (göçmenler, doğal felaket, komünistler vb.) tehditleri simgelemesinden kaynaklanıyordu. Kimileri için de “Jaws” kapitalizmin acımasızlığını simgeliyordu. Gerçekteyse, hem bu yorumların hiçbiri tek başına doğru değildi, hem de hepsi birden geçerli olabilirdi (Zizek). Çünkü “Jaws”, seyircinin karşısına, her birinin, içine kendi korkularını yazabilecekleri bir “boş gösterge” olarak çıkıyordu. Faşizm yükselirken “Yahudi” simgesinin üstlendiği işleve benzer bir işlevdi bu. Ve sonunda o “kötülüklerin simgesi” Jaws’ın patlayarak yok edilmesi izleyicide bir haz, güçlü bir “katarsis” yaratıyordu. Bizde de iki kez... Türkiye’de, seçmen 2000’lerin başında benzer bir haz yaşadı ama bir farkla... O zaman, her kesimden seçmen yalnızca korkularını değil umutlarını da bir “boş göstergenin” içine yazıyordu. Bu “şey”, “ekonomiyi başarıyla yönetecek, askeri vesayeti kaldırarak Türkiye’yi demokratikleştirecek, Kürt sorununu çözecek”, “ülkeyi AB’ye sokacak”, “Ortadoğu’da ABD’den boşalan yeri dolduracak, dünya gücü olacaktı.” O “şey”, sık sık, “ben değişmedim”, “İslamın ılımlısı olmaz” gibi uyarılarda bulunuyordu. Liberal entelijensiya sürekli “hayır değişti”, “sizinki laikçi paranoya”, “niyet okumayın” diyor, tam bir kendini beğenmişlikle o “şeyi” yönlendirebileceğine inanıyordu. Liberal entelijansiya, “Hem zaten yeterince değişmemiş bile olsa iktidarın gerçekleriyle karşılaşınca uyum sağlar” gibi fantezilerle o “şeyin” “hakikatinin” üzerini örtüyor; halkın o “şeyi” şekillendiren “habitus”u (onu yaratan ortam, kişisel tarih ve değerler) görmesini engelliyordu. O fantezilerin hepsi tersine dönerek çok rahatsız edici gerçeklere yol açtılar. Şimdi o gerçeklerin sancılı dünyasında yaşıyoruz. Bu kez karşımızda, o gerçeklerin sancılı dünyasında, bir başka “boş gösterge” var. Yine içine umutlarımızı yazıyoruz. Bu “şey”, “AKP’yi bölecek, bizi Erdoğan’dan kurtaracaktır”. “Erdoğan gibi, katı görüşlü (inançlı, dava adamıE.Y.) biri değil, yeni duruma uyum sağlayabilen, toplumsal ve siyasal olarak etkilenebilecek biridir”, “ılımlı uzlaşmacı”, hatta “demokratik kimliğiyle AKP’nin yarattığı toplumsal ve ekonomik yıkımı tersine çevirebilecek” biridir. Yine bu “şey”in gerçeğini, onu yaratan “habitus”u hatta, yakın geçmişteki, bu “habitus”la uyumlu pratiklerini görmek istemiyoruz. O “şey”in, ona atfedilen simgesel varlığına, “boş göstergenin” içine yazdığımız umutlarımızın gerçekleşeceğine inanmak istiyoruz. Halbuki “bazen bir gül sadece bir güldür” herhangi bir umudun simgesi değil! Dünyanın halleri de uygun değil Dünyanın halleri de siyasal İslamın sağ popülizminin (dinci “Yeni Faşizm”in) içinden demokrasi çıkarmaya, hatta demokrasiyi var olduğu yerlerde bile korumaya uygun değil. Yalnızca, ABD, Almanya, İtalya ve son olarak İngiltere’de yaşananlara bakmak yeterli. “Demokrasi kendi kendini yiyor!” Demokrasi her şeyden önce, ekonomik ve siyasi iktidarsızlıkların sancılarını azaltarak, farklı çıkarların, kültürlerin bir arada yaşamasına olanak verecek bir refah düzeyi gerektiriyor. Bu düzey hızla kayboluyor ve toplumsal çelişkiler derinleşiyor. Halkın, toplumu yönetenlere, seçkinlere ve uzmanlara, “çok bilmiş” eğitimlilere, demokrasiye karşı güvensizliği, öfkesi yükseliyor. Bugüne kadar bu dalgadan sağ popülizm (Yeni Faşizm) yararlandı. Bu dalgaya karşı liberal demokratik araçlarla direnmek çok zor, hele demokratik devrim geleneği zayıf olan, ekonomik ve kültürel zemini toplumsal uzlaşmalara izin verecek düzeyde sağlam olmayan ülkelerde... Milliyetçi ya da dinci “Yeni Faşizm”in (sağ popülizmin) yükselişine, her türlü liberal demokratik fanteziyi, ekonomizm saplantısını bir kenara itip disiplinli, örgütlü bir “sol popülizmle”, siyasikültürel bir seçenek ve hareket yaratarak direnmekten başka çare yok! KISA... KISA... l Rekabet Kurulu, Göksu Seyahat ve Taşımacılık A.Ş.’nin (Kamil Koç) tek kontrolünün Flixmobility GmbH tarafından devralınması işlemine izin verdi. l Turkcell Yönetim Kurulu, 1 milyar lira tutarındaki temettü ödemesinin dört taksit yerine tek seferde ödenmesini genel kurula teklif etti. KAP’a yapılan açıklamaya göre hisse başına brüt 0.459 lira temettü ödenecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle