18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Cuma 6 Nisan 2018 ‘Ta6taBiOlyRAcCkAeYanApDnAaSIeltıi’ 35 yıl sonra sinema salonu Suudi Arabistan 35 yıl sonra ilk sinema salonunu Riyad’da açmaya hazırlanıyor. American MultiCinema (AMC) ile önümüzdeki 5 yılda ülke genelinde 40 sinema salonu için anlaşma imzalandı. Bu doğrultuda ilk salon 18 Nisan’da Riyad’da hizmete girecek. Ülkede uygulanan haremselamlık uygulamasının sinema salonlarında yer almayacağını öne sürüldü. SONUÇLARI 13 14 39 40 22 6 BİLEN: 3 milyon 696 bin 277 TL (Devretti) 5 BİLEN: 9 bin 359’ar TL 49 4 BİLEN:194.65’şer TL 3 BİLEN:16.05’şer TL EDİTÖR: ELİF TOKBAY / MÜNEVVER OSKAY TASARIM: EMİNE BİLGET Bu öykü bitmez Anne ya da babasını yitirmiş çocuklara eğitim fırsatı sağlayan Darüşşafaka 155 yaşında Filipinler’in beyaz kumlarıyla ünlü Boracay Adası’nın altyapı yetersizliği ve çevre kirliliği nedeniyle 6 ay boyunca turizme kapatılacağı duyuruldu. “Turizm cenneti” olarak da anılan adada, kanalizasyonun direkt olarak denize akması nedeniyle beyaz kumların zarar gördüğü haberleri daha önce de gündeme yansımış, Devlet Başkanı Rodrigo Duterte, bölgedeki kirlilikten turistik otelleri ve restoranları sorumlu tutmuştu. Filipinler ekonomisine yılda 1 milyar dolarlık turizm geliri getiren adanın 26 Nisan’dan başlayarak 6 ay kapalı kalacak olması nedeniyle turizm işletmeleri ve çalışanları endişeli. Adada yaklaşık 500 işletme ve 17 bin turizm çalışanı bulunuyor. l Dış Haberler Taciz etmeyin işimizi yapalım Brezilyalı kadın muhabirler, cinsel tacize karşı kampanya başlattı Geçen ay Rio de Janerio’da oynanan Vasco da GamaUniversidad de Chile maçı öncesi, Espor tında birbiriyle iletişime geçen kadın muhabirler, bir What sApp grubu kurdu ve ortak hareket etme ka te Interativo mu rarı aldı. #MeToo habiri Bruna Dealtry stat önünde atmosferi (ben de) hareketinden esinlenen 52 ka anlatırken can dın muhabir, lı yayında bir taraftarın onu öpmeye çalışma #deixaelatrabalhar (bırakın işini yapsın) sı üzerine zor an hashtagi’yle cinsel lar yaşamıştı. Dealtry, kamera önünde küçük duruma düştüğünü belirtti. tacize karşı bir farkındalık videosu çekti. Video sosyal medyada büyük yankı Dealtry’nin başından geçen uyandırdı ve milyonlarca kez iz olayı anlattığı gönderisinin al lendi. l Spor Servisi Kadınlar, Ringi bilebayılan yetkiliye yardım için güreş alanına girdi, tuzladılarortalık karıştı Sumo geleneklerinde kadının ringe girmesi yasak. Japonya’da geleneksel Sumo güreşinin yapıldığı ringde bir yetkilinin bayılması üzerine kadın sağlık ekiplerinin alana girmesi tartışma yarattı. Sumo geleneklerinde kadınların alana girmesi “yasak”. Kyoto ajansına göre, olay Maizuru kenti Belediye Başkanı Ryozo Tatami’nin ringde konuşurken aniden bayılıp yere düşmesiyle yaşandı. İki kadının da aralarında olduğu sağlık ekibi güreş alanına girerek müdahalede bulunmak istedi. Kadınla rın girişlerine hakem karşı çıktı, megafonlarla yapılan anonsla dışarı çıkmaları istendi. Yaşananlar üzerine ülkede Sumo gelenekleri bir kez daha tartışmaya açılırken kadınlara yönelik bu tutum da tepkilerin merkezine yerleşti. Sumo geleneğinde “kadınların alanı kirlettiği, böyle bir durumda da ringin tuzlandığı” iddiası var. Yerel basında çıkan kimi haberde, bu son olayın ardından da kadınların terk ettiği ringe tuz atıldığı öne sürüldü. l Dış Haberler Okulda 69 ilden 958 öğrenci öğrenim görüyor. Bu öğrencilerin 450’si kız, 508’i erkek. FİGEN ATALAY Türkiye’nin en cesur ve zeki çocukları Darüşşafaka’da okuyor. Çoğunun babası yok, kimisi de annesiz. Annesi de babası da olmayan çocuklar da var. 10 yaşında yatılı yaşama başlıyor, annelerinden, kardeşlerinden ayrılıyorlar. Evleri İstanbul’dan çok uzaktaysa aylarca hasret çekiyorlar. İlk aylar yastıkları gözyaşlarıyla ıslanıyor hep. Sonrası ise iyi bir eğitim, sanat ve sporla dolu bir yaşam, eğlenceli etkinlikler, geziler ve en önemlisi de bir ömür boyu sürecek sımsıkı dostluklar... Bu yıl mezun olacak Yunus Emre, “Biliyorum ayaklar hep buraya kayacak, kan kanı çekecek. Darüşşafaka bir kez bıraktığı eli ömür boyu bırakmıyor” diyerek anlatıyor okulu bitirmenin, bu kurumdan, bu koca aileden asla uzaklaşmak anlamına gelmediğini. Eğitimde fırsat eşitliğini kelimenin tam anlamıyla sağlamayı hedefleyen ve bu amaca ulaşan Darüşşafaka 155. yılını kutluyor. Bu nedenle gittiğimiz okulda, hem en minikler hem de son sınıf öğrencileriyle buluştuk, sohbet ettik. Birazcık ağladım Okulun en küçüklerinden 10 yaşındaki Yaren Baygül, öğretim yılının başında bir ay ağlamış ama artık o günler çok geride kalmış. “Şimdi çok daha iyiyim sadece annemi özlüyorum” diyen Yaren, “İnsanlara hizmet etmek için” beyin cerrahı olacak. Aynı yaştaki Yusuf Emir Korkmaz da, çocukların çoğu gibi ilkokul öğretmeni sayesinde haberdar olmuş bu okuldan. Önce sınava girmek istememiş, kazanamayacağını düşünüyormuş ama sonradan okulu görünce fikri değişmiş. Vefalı bireyleriz Okulun ilk günlerinde bile hiç ağlamadığını anlatan Yusuf, “Haftasonları eve gittiğimde arkadaşlarımı özlüyorum” diyor. Matematiği çok iyi olan Yusuf, mühendis olacak. Lise son sınıf öğrencisi Emi Bugün günlerden Darüşşafaka Darüşşafaka Cemiyeti Başkanı Talha Çamaş, “Bugün günlerden Darüşşafaka” diye başlıyor konuşmasına, 30 Mart 1863’te Yusuf Ziya Paşa ve arkadaşlarının yaktığı “eğitimde fırsat eşitliği” meşalesinin 155 yıldır çocukların ve ülkenin geleceğini aydınlattığını anlatan Çamaş, şöyle devam ediyor: “Kurulduğundan beri ülkemizin geçirdiği değişimlere ayak uydurmayı ve toplumu ileriye götüren olumlu değişimlerin öncüsü olmayı başardı. Eğitimle değiştirdiği yaşamlar, yetiştirdiği insanlarla ülkemizin yüz akı bir eğitim kurumu ve sivil toplum kuruluşu olarak hep güçlenerek yoluna devam etti. İyiliğin, güvenin, sevgi ve saygının, tüm olumlu değerlerimizin yaşadığı ve topluma yansıtıldığı yuva oldu. Öğrencilerimizin böyle yetişmesine destek vermek için, 2017’de 47 bini aşkın birey ve kurum bize güvenerek 72 milyondan fazla bağış yaptı. Bağışların her birinin ayrı öyküsü var ve bizim sorumluluklarımızın üstüne sorumluluk ekliyor.” Yaren ve Yusuf Emir, haftasonları eve gittiklerinde arkadaşlarını özlediklerini anlatıyor. Okuldaki tüm öğrenciler, ders dışı zamanlarını pek çok etkinliğe katılarak, spor yaparak, gezilere giderek geçiriyor. ne Şevval Aygül, Darüşşafaka’yı “farklı bir evren” olarak nitelendiriyor ve “Darüşşafaka seni en çok nasıl etkiledi” sorusunu şöyle cevaplandırıyor: “Öncelikle babalarımızın ölmüş olması bizde farkındalık yarattı. Hayatta başımıza gelebilecek böyle bir duruma karşı hazırlıklıyız. Vefalı bireyler olduk. ‘Bu borcu nasıl ödeyeceğiz’ diye düşünüyoruz şimdiden. Arkadaş ortamımız çok güzel. En yakın arkadaşıma ‘mezun olunca uyandığımda seni göremeyecek miyim’ diye soruyorum. Şimdi gece gündüz beraberiz. Okulla ilgili tek şikâyet edebileceğim nokta, çok kalabalığız, kendime özel bir alanım yok.” Üniversitede bilgisayar ya da endüstri mühendisliği öğrenimi görmek isteyen Şevval, Fazıl Say konser verecek 155. yılda herkesin dikkatini Darüşşafaka’ya daha da çok çekmek için çeşitli etkinlik ve projeler gerçekleştirilecek. Bunların ilkinde piyanist ve besteci Fazıl Say, bugün İş Sanat Kültür Merkezi’nde Cemiyet yararına bir konser verecek. Bu konsere giderek 958 öğrencinin eğitimine destek vermek mümkün. mezuniyet sonrasından itibaren okulda, cemiyette gönüllü çalışmak, çocuklara ihtiyaçları olan alanlarda ders vermek, para kazanmaya başlayınca da bağış yapmak istediğini sözlerine ekliyor. Sıkı dostluklar Son sınıf öğrencisi Yunus Emre Bayrı, 8 yıl önce okula ilk geldiği gün musluğun kapanma biçimine çok şaşırdığını hatırlayarak başlıyor sohbete. Sonra da okuldaki enstrümanlar şaşırtmış Yunus’u, farklı bir ortama geldiğini anlamış. Okulun tek dezavantajını “dışarı hayatı, sokak kültürü olmaması” olarak nitelendiren Yunus, okul yaşamını şöyle anlatıyor: “Çok sıkı dostluklar oluyor, herkes kardeş. Arkadaşın bazen anne yerine geçiyor. Burada büyümek insanı olgunlaştırıyor. Olaylara farklı bakmanı sağlıyor. Kan kanı çekiyor, dışarda hiç tanımasan bile birbirini buluyorsun. Darüşşafaka, okula ilk girdiğin gün elinden tutuyor, ölene kadar bırakmıyor.” Samanyolunun merkezinde 10 bin kara delik Pandora’nın kutusunu açmayın 50’den fazla araştırmacı, yapay zek destekli silah geliştirme çalışmaları yapan Güney Kore’deki üniversiteyi boykot ediyor Yapay zekâ ve robotik alanlarında önde gelen 50’den fazla araştırmacı, yapay zekâ destekli silahlar geliştirme planları yapan Güney Kore’deki KAIST Üniversitesi’ni boykot edeceklerini açıkladı. Boykot, Birleşmiş Milletler’in Cenevre’de “katil robotlara” sınırlandırma getirmeyi tartışacağı toplantıdan bir hafta önce duyuruldu. Boykotun örgütlenmesine önderlik eden New South Wales Üniversitesi’nden Profesör Toby Walsh, otonom silahlar yapma yarışının çoktan başladığını söyledi. Walsh “ABD, Çin, Rusya ve İngiltere de dahil olmak üzere pek çok ülkede otonom silahların prototiplerini görebiliriz” dedi ve ekledi: “Kimsenin istemediği bir silahlanma yarışına kilitlenmiş durumdayız. KAIST’in eylemleri bunu yalnızca artıracak. Buna tolerans gösteremeyiz.” Boykota katılan akademisyenler, KAIST’in geliştirdiği silahın “anlamlı bir ölçüde insan kontrolünde olacağı” garantisi verilmediği müddetçe üniversite ile her türlü ilişki ve akademik işbirliğini kesmeyi taahhüt ediyor. Boykot karşısında çok üzüldüğünü açıklayan KAIST Rektörü SunhChul Shin, üniversitenin otonom silah sistemi geliştirmediğini söyledi. Times Higher Education’a konuşan boykot örgütleyicisi Prof. Toby Walsh de, otonom silah teknolojisinin insanlık için geri döndürülmesi zor bir tehdit oluşturacağını söylüyor: “Otonom silahlar savaşların eşi benzeri görülmemiş boyutlar ve hızlarda olmasına yol açacak. Pandora’nın kutusu bir kere açılırsa onu geri kapatmak zor olacak.” l BBC Türkçe Kara delik cenneti Bilim dergisi Nature’da yayımlanan bir araştırmaya göre, Samanyolu’nun merkezinde 10 bin kara delik olabilir. Columbia Üniversitesi’nden bilim insanları, dünyanın yörüngesinde dolaşan Chandra Xışını Gözlemevi’nin çektiği bazı görüntüleri inceleyerek sonuca ulaştı. Samanyolu’nun merkezin de milyonlarca yıldızın yanında, güneşten neredeyse dört milyon kat daha büyük bir kara deliğin (Sagittarius A) olduğu biliniyordu ancak küçük kara deliklerin varlığı ve sayısı bilinmiyordu. Bunun sebebinin ise, bu küçük kara deliklerin, dev kara deliklerin yanında fazla dikkat çekmemesi olduğu düşünülüyordu. l Cumhuriyet C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle