Katalog

Cuma 6 Nisan 2018 kültür 16 EDİTÖR: ÖZNUR OĞRAŞ ÇOLAK TASARIM: EMİNE BİLGET 37. İstanbul Film Festivali’nin afişini tasarlayan Murat MinyatürdePalta, minyatür sanatını ve kendi hikâyesini sinema açılımı...anlattı TELEVİZYON 09.00 Parametre 10.00 Bugün 12.00 Haber Bülteni 13.00 Bugün 15.30 Hızlı Karar 16.00 Günlük 17.00 Günlük 18.00 Ana Haber 20.30 Eğrisi Doğrusu  22.00 Türkiye’nin Gündemi 01.00 Haber 02.00 Gece Haberleri 07.30 Sema Topçu ile Güne Başlarken 11.00 Can Ataklı ile Yazıişleri 13.30 EkonomiCüneyt Akman 16.00 Şaban Sevinç ve İsmail Dükel ile Haberkritik 17.00 Bizim Avukat 18.00 Ana Haber 21.00 Uğur Dündar ile Halk Arenası İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından bu sene 37’ncisi düzenlenen İstanbul Film Festivali, bugün başlıyor. 17 Nisan’a kadar de vam edecek festivalin afişleri tüm şeh ri sarmış durumda. Bu seneki afişte “Yıldız Savaşları”, “Otomatik Portakal” gibi kültleşmiş filmlerin unutulmaz karakterlerini sinema ya girmek için kuyruk ta beklerken görüyoruz. Ancak minyatür tekni ğiyle betimlenmiş şekil de... Afişin yaratıcısı çi ORHUN ATMIŞ zer Murat Palta. 1990 doğumlu sanatçı, 2012 yılında Dumlupınar Grafik Tasarım Bölümü’nden mezun olduktan 2 sene sonra Contemporary İstanbul 2014’te yer edinmeyi başardı. O günden bu yana çok sayıda festivale katılan Palta’nın iki de kişisel sergisi bulunuyor. Genç sanatçıyla minyatürü ve İstanbul Film Festivali’ni konuştuk. n Zaten ilk yaptığın minyatürle birlikte çok fazla ilgi görmeye baş lamıştın. İstanbul Film Festivali ve onun tüm şehri saran afişleri bu işin zirvesi oldu diyebilir miyiz? Zirveden çok, popülerleşme. Şu an her yerde olduğu için herkes gö rür duruma geldi ve doğal olarak da ha çok kitleye ulaşmış oldu. Yaygın laşmış oldu yani daha çok. Sonuçta kendi yaptığım bir şeyi sokakta gör mek apayrı oldu benim için. ‘Bu kadarını beklemiyordum’ n 2012’de mezun olduktan sonra bu noktaya çok hızlı geldin. Okurken beklediğin bir şey miydi bu? Hayır. İspanya, Toledo’da staj yapıyordum. İstanbul’a dönünce elimde “online” portfolyo oluşsun diye siteye yüklediğimde, sonrasında gelen epostalarla ortaya çıkan bir şey bu. Bu bir tezdi. Tez de sonuçta portfolyoya koyabileceğim bir şeydi. Aslında planladığım şey döndükten sonra mezun olup bir şekilde bir ajansta ya da ‘freelance’ çalışmak... Ama bir gün stajdan dönerken, eposta gelen mesajlarla dolmuştu, “Şu sitede gördüm, bu sitede gördüm” diye paylaşılmaya başlanmıştı. Hiç bu şekilde beklemiyordum. Şöyle, yaptığım işlerle alakalı özgüvenim vardı. Arkasında duracağım işlerdi, ama bu boyuta ulaşacağı aklımın ucundan geçmiyordu. n Yapıtlarında mizah unsuru oldukça ön planda. Bu gençlerin de ilgisini çekiyor olmalı. O var. Öte taraftan sinemayla alakalı olması insanların ilgisini çekiyor. Çok normal. Bir de alışık olmadıkları şekilde görüyorlar. Minyatürü zaten o şekilde görmemişler. Yan yana gelince mizahi dille de bunu görünce yara The Shining Kırmızılı kadın ‘Kırmızılı Kadın’ın hikâyesi n “Kırmızılı Kadın” tasvirin de çok ilgi gördü. Onun hikâyesi nasıl? Brezilya’daki bir dergi için yapılmıştı o. Gezi olayları olduğunda ve dergi bu olayları resimleyecek bir kapak yapmak istediğinde benim aklıma ilk o geldi. Bunun dışında açıkçası birkaç taslak hazırlamıştım, bir tanesi eski minyatürlerdeki savaş meydanı gibi bir şey resimlemeyi planlamış tım. Onlar “Kırmızılı Kadın”ı daha uygun gördüler. Ben bunları hazırlayıp bitirirken Brezilya’da da çok benzer olaylar patlak verdi. Onlar da “Ortak noktayı bulabilecek bir şeyler yapalım” dediler. Sonra, “Zamanımız dar, ‘Kırmızılı Kadın’ Brezilya bayrağı tutsun, böyle sergilensin” dediler. “Tamam” deyip gönderdim. O sırada da aynı NTV Tarih’le çakıştı, pişti olduk. tıcı olduklarını düşündükleri için doğal olarak ilgi çekiyor. Mizah unsuru da bence güzel bir nokta. Bir şeyi anlatırken çok ciddi olmak her zaman anlatmak istediğini karşılayamıyor. ‘O niyetle yapmadım’ n Son dönemde Osmanlı’yla ilgili her şey el üstünde tutuluyor. Senin yapıtların da bu bağlamda ilgi gördü diyebilir miyiz? O bağlam da bunlardan bir tanesiydi. Sadece o sebepten dolayı sevildi diyemeyiz. Bazen bu benim açımdan birazcık sıkıcı olabiliyor. Şöyle tepkiler geldi mesela, “Bravo, kültürümüzü resimlemiş, helal olsun. Yurtdışında il gi uyandıran Türk” falan... Ama hiçbir zaman bunu böyle bir niyetle yapmadım. Sadece sevdiğim için yaptım. Bunlar “Osmanlı harikadır, şudur budur” gibi nedenlerle yapılmış şeyler değil. Buna özellikle ilgi duyan insanların da hoşlarına gittiyse benim için de güzel bir şey. Benim için daha önemli olan, yapmak istediğim şeyi anlamış olmaları. n Bu nedenle, minyatür Osmanlı’yla bağdaştığı için otosansür uyguluyor musun? Çizdiklerin yüzünden tepki gördüğün oldu mu? İnternetten oldu, “Bizim atalarımız böyle şeyler yapmaz” falan diye. Bu illa ki olur... İnterneti olan herkes bu Interstellar filmi izley‘1e5A.crekağeibzem’sk’i n İstanbul Film Festivali’nden merakla beklediğin filmler var mı? “Arabesk” filmini herhalde 15’inci kez izleyeceğim. Ama onu çalışırken izliyorum, otururken de “Dur şunu açıp izleyeyim” diye açıyorum. O artık defalarca izlediğim bir film ama yine izleyeceğim. Onun dışında da “Köpek Adası / Isle of Dogs” tabii. n “Favori yönetmenin kim” sorusunu da soralım o zaman... Birden fazla var... Ama bayağı klasik yönetmenler. Oturup da Stanley Kubrick demeyeyim, ama gerçekten de o en sevdiğim insanlar arasında. yorumu yazar. Çok ciddiye alınacak şeyler değil. Ama gerçekten minyatürü sevenler, bu kültürü seven insanlar “Ne kadar kötü” demedi. Benim niyetim bunu ne yermek, ne de “Bakın ne süper kültürümüz var” demek. Olabildiğince bilimsel yaklaştığım için insanlar herhalde anlayış gösteriyor. Otosansür gerektirecek herhangi bir şey yapmadığım için de içim rahat. Karikatür Evi’nde 80’li yıllar Karikatürist, ressam Ersin Burak’ın 40 yıldır arşivinde bulunan eserlerin yer aldığı “80’li Yıllardan Çizgiler” sergisi, Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi’nde 6 29 Nisan tarihleri arasında ziyaretçileriyle buluşuyor. Geçmiş dönemlerdeki büyük ustaların eserlerinin genç kuşaklar tarafından tanınması, incelenmesi ve örnek alınması amacıyla arşivini açan Ersin Burak sergiye ilişkin şunları söyledi: “Babı Âli’de ressamlar, günümüz teknolojisinden farklı olarak sadece kalem, fırça ya da uç kullanarak beyaz bir kâğıt üzerinde eserlerini gerçekleştiriyorlardı. Kadıköy Belediyesi Karikatür Evi’nin salonlarında, duvarlarda asılı duran beyaz kağıt üzerindeki çalışmalar 80’li yıllar da yazılarıyla, çizgileriyle Türkiye’ye seslenen, döneme müthiş bir kültür serpiştirmiş ve dönemi güçlendirmiş usta çizerlere ait eserlerdir.” 80’li Yıllardan Çizgiler sergisinde Burak’ın eserlerinin yanı sıra Ayhan Başoğlu, Cemal Dündar, Eralp Noyan, Faruk Geç, İlkin Deniz, İsmet Kırdar, Nazan Erkmen, Nejat Uygur, Nuri Kurtcebe, Özcan Eralp, Sezgin Burak, Yalçın Didman, Yener Çakmak ve Yetkiner Ulukılıç’ın eserleri de görülebilecek. “Everybody Knows” Cannes’da açılış filmi Farhadi’den... Bu yıl 71. kez düzenlenecek Cannes Film Festivali’nin 8 Mayıs’ta yapılacak açılışında İranlı sinemacı Asghar Farhadi’nin “Everybody Knows” adlı filminin gösterileceği açıklandı. Başrollerini Javier Bardem, Penelope Cruz ve Ricardo Darin’in üstlendiği film şimdiye dek Cannes’ı açan ikinci İspanyolca film olacak (ilki Almodovar imzalı “Bad Education”). Çifte Oscarlı Farhadi daha önce “The Past” ve “The Salesman” adlı filmleriyle Altın Palmiye için yarışmıştı. Cannes’ın önümüzdeki hafta bu yılki seçkisini açıklaması bekleniyor. Baba Zula Sziget’te konser verecek Avrupa’nın en önemli müzik festivallerinden Sziget’te sahne çıkacak gruplardan biri de BaBa ZuLa olacak. Elektrik saz ve darbuka ile elektronik ve modern soundları birleştiren BaBa ZuLa’nın kendilerine özgü ‘Istanbul psychedelic’ tınıları ağustos ayında düzenlenecek festivalde Dünya Müziği Sahnesi seçkisinde yer alacak. Oryantal Istanbul Rock’n Roll ve 60’lardan esinlenmiş fütüristik bir tarza sahip olan, canlı performansları ve kayıtları ile benzersiz bir deneyim yaşatan BaBa ZuLa’nın konser vereceği sahnede ayrıca Les Negresses Vertes, Natacha Atlas, Plaza Francia Orchestra ve LBrass Banda gibi grup ve müzisyenler de performans sunacak. Festivalin hızla tükenen biletlerinden edinmek isteyenler szigetfestival. com/tr adresine başvurabilirler. 09.15 Geri Sayım 10.00 Haber Merkezi 13.00 Öğle Bülteni 14.20 Finans Kafe 15.15 Hafta Biterken 16.15 Piyasa Ekranı 17.35 Gece Gündüz 18.50 Piyasa Ekranı 20.00 Ana Haber 20.50 Spor 20.50 Piyasa Ekranı 22.15 Ruhun Doysun 23.50 Piyasa Ekranı 10.00 Güne Bakış 12.00 Güne Bakış 15.00 Habertürk Manşet 15.45 Spor Bülteni 17.00 Akşam Haberleri 19.00 Ana Haber 20.00 Afrin’de Bu Hafta 21.00 Nedir Ne Değildir? 01.00 Haber Bülteni 09.45 Dizi: Çocuklar Duymasın 12.45 Gelinim Mutfakta 15.00 Magazin D 16.30 Dizi: Arka Sokaklar 18.45 Ana Haber Bülteni 20.00 Dizi: Arka Sokaklar 23.45 Beyaz Show 01.45 İnsanlık Suçu 03.30 Gelinim Mutfakta 10.00 18 Dakika 11.15 Tele Ekonomi 13.40 Bilim Turu 15.00 Haber 15 15.15 18 Dakika 16.15 Aykırı Belgesel 17.00 Tele Ekonomi Raporu 18.00 Çalışma Yaşamı 20.00 Spor Turu 19.00 Haber Bülteni 20.05 18 Dakika 21.00 İktisat ve Toplum  23.00 Günün Bitiyor 09.45 Adını Sen Koy 11.00 Duymayan Kalmasın 13.00 Balçiçek İlter ile Olay Yeri 15.30 Beni Affet 17.15 Adını Sen Koy 19.00 Star Haber 20.00 Dizi: İstanbullu Gelin 00.15 Bir Hülya Avşar Sohbeti 10.30 Biz Bize 12.30 Söz İstanbul’da 14.30 Gündemin İçinden 15.30 Dünyadan Haberler 16.00 Güncel  18.30 Günce  20.00 Ana Haber  20.45 Birebir Spor 21.30 Bekleme Odası 23.00 Anka BULMACA SEDAT YAŞAYAN 1 2 3 4 5 6 7 8 9 1 2 3 4 5 6 7 8 9 SOLDAN SAĞA: 1/ Yaşamın tat lı, her şeyin bol olduğu düş ülkesi. 2/ Bir nota... Balı alınmış 1 2 3 4 1 Y E L E 2 3 4 EPE BOŞ EŞ R EM 5 L B O 6 7 8 EK LAL İ LE FOB 9 S A K İ petek. 3/ 5 K T E C İ M E N Kuran’da 6 E R S U A N A bir sure... Libya’nın plaka imi. 4/ Davet 7 NAREKE İ M 8 TOL PAYE 9 ÇEKELEVE etmek... Olum suzluk belirten bir önek. 5/ Oruç ayı. 6/ Evcil olmayan hayvanları vurma ya da yakalama işi... Genellikle çay ve kokteyl ler için hazırlanan, üzeri peynir, sucuk, salam gibi şeylerle süslenen çok küçük ekmek. 7/ Arka, sırt... AleviBektaşi inan cını dile getiren şiir türü. 8/ Cezayir’de bir kent... Osmanlı devletinde postacılık, kuryelik ve muhafızlık yapan asker sınıfı. 9/ Girişik bezeme. YUKARIDAN AŞAĞIYA: 1/ Güney Amerika’da bulunduğuna ina nılan efsanevi altın bölgesi. 2/ Lantan elementinin simgesi... Gürültü, patırtı. 3/ Müslüman ülkelerde oturan Yunan asıllı kimse... Bir çoğul eki. 4/ Şarkı ya da tür kü söylemek... Sodyum elementinin sim gesi. 5/ “Tatar ”: Kerim Korcan’ın öykü kitabı. 6/ Tuzağa düşürülen şey... Birkaç kişinin oturabileceği genişlikte koltuk. 7/ Şube, kol... Soluk. 8/ İki nicelik arasında ki bağıntı... Uydu. 9/ 1970’lerden sonra Türkiye’de yaygın olan bir müzik türü. C MY B