23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
KULTUR Suadiye’de ‘Değerlere Yolculuk’ Sema Tahincioğlu’nun “Değerlere Yolculuk” isimli resim ve heykel sergisi Tüze Sanat Evi’nde açıldı. Sergi 18 Ocak’a dek ziyaret edilebilecek. Adres: Bağdat Caddesi, Yazarlar Sk, Kırlangıç Apt, No:6/5, Suadiye. Konya’da iki gün iki konser Selçuklu Kongre Merkezi Konya Oditoryumu’nda bugün saat 19.30’da halk müziği sanatçıları Cengiz Özkan, Tolga Sağ ve Muharrem Temiz bir konser verecek. Rus piyanist Evgeny Grinko ise yarın saat 21.00’de aynı sahnede olacak. ‘Anadolu izleyicisi18 kultur@cumhuriyet.com.tr TASARIM: İLKNUR FİLİZ Pazar 9 Aralık 2018 daha heyecanlı’ Her yıl Anadolu’ya sinema götüren Gezici Festival bu yıl 24 yaşında. Festivalin direktörü Başak Emre ‘Anadolu’da bize hâlâ ihtiyaç var’ diyor Ankara Sinema Derneği’nin düzenlediği ve her yıl Ankara’dan hareketle yola koyulup farklı kent lere uğrayan Gezici Festival bu yıl 24. kez yapıldı. EMRAH KOLUKISA Festivalin Direktörü Ba şak Emre ile dünden bugüne Gezici Festival’i konuştuk. ‘aBçitzıelaer’vlerini n Bu yıl 24. kez yola düştü Gezici Festival. Böylesi bir formatı ilk siz uyguladınız. Bir anlamda hâlâ tek olan bu etkinliği yapmak nereden aklınıza gelmişti 24 yıl önce, neden böyle bir ihtiyaç olduğunu düşünmüştünüz? Bütün bir yıl emek harcayarak gerçekleştirdiğimiz festival daha çok insana ulaşsın düşüncesiyle yola çıktık. Bir kentte bittiğinde bir başka kentte başlayan ve daha uzun süren, gezici nitelikte bir festival yapmaya karar verdik. Başladığımızda Anadolu’daki kentlerde neredeyse hiç etkinlik yapılmıyordu. Ve ilk yıl gördük ki Anadolu’nun değişik kentlerini gezmek çok farklı bir deneyimmiş. İzleyici tepkileri her kentte farklı oluyordu. İzmir, Bursa gibi kentlerde yolumuzu bekleyen, bize hediyeler getiren, hatta otel parası vermeyelim diye bize evlerini açan izleyicilerle tanışma fırsatını elde ettik. Bu kentlerde bir sinema kültürü oluşturmaya çalıştık. Bursa, İzmir ve Kars gibi bazı kentlerde festival gelenekselleşti. 24 yıl içinde 5 ülkede 23 kente konuk olmuşuz. n Peki aynı ihtiyaçlar bu gün de devam ediyor mu sizce? Aslında ediyor. Anadolu’daki kültürel etkinliklerin çok arttığını söylemek mümkün değil. Festival kapsamında gösterdiğimiz filmlerin birçok Anadolu kentinde gösterilme olasılığı da yok. Aradan geçen 24 yıl içinde izleyicilerin filmlere ulaşma olanakları arttıysa da Anadolu kentlerinde bir filmin oyuncusu ya da yönetmeniyle karşı karşıya gelmek ve onlara sorular yöneltmek hâlâ çok önemli... Dolayısıyla Gezici Festival’e halen ihtiyaç duyulduğunu söyleyebiliriz. n Bu yıllar içinde hangi kentlere gittiniz, sıralamak mümkün olur mu? Gezici Festival son 24 yıl içinde Ankara, Artvin, Baku (Azerbaycan), Bursa, Çanak kale, Diyarbakır, Drama (Yunanistan), Edremit, Eskişehir, Gaziantep, İstanbul, İzmir, Kars, Kastamonu, Kayseri, Malatya, Mersin, Ordu, Samsun, Saraybosna (Bosna Hersek), Sinop, Tiflis (Gürcistan), Üsküp (Makedonya) ve Van kentlerine konuk oldu. Yerel yönetimler değişince... n Bir dönem yurtiçinden ve dışından çok sayıda konuk geliyordu festival için ama son yıllarda bu sayı azaldı. Ekonomik şartlar festivali vurdu mu? Festivalin ilk yıllarında konuk olduğumuz Bursa, Kars ve Artvin kentlerinde yerel yönetimlerin desteği ile çok daha fazla konuk çağırma olanağına sahiptik. Yerel yöne timlerin desteği azalınca doğal olarak bütçemiz düştü ve daha az konuk çağırmaya başladık. Yerel yönetimlerin kültür sanat alanına bakışları çok değişti. Bizi en çok etkileyen de bu oldu. n Bazı kentlerde çok güzel yankıları oldu festivalin, örneğin Kars’ta. Ama sonra Kars’a gitmekten vazgeçtiniz. Neden? Festivalin en güzel yılları Kars’ta geçti diyebiliriz. Kars’ta hem çok sayıda konuk ağırlıyorduk hem de her yıl Anadolu’nun değişik kentlerinden gelen 120 kadar sinema öğrencisinin katılımıyla “Kars’ta Sinema Konuşalım” etkinliğini düzenliyorduk. O zamanlar belediye başkanı olan Naif Alibeyoğlu tekrar seçilemeyince Gezi ci Festival’in Kars macerası da sona ermiş oldu. Yeni başkan ilk demecinde Kars’ta artık festival yapılmayacağını duyurdu. n Kimlerden destek alıyor festival? Devlet yardımı ne düzeyde örneğin? Festivalimiz Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan destek alıyor. En önemli destekçilerimiz Ankara’daki büyükelçilikler... ABD Büyükelçiliği en büyük destekçimiz. Bu yıl Hollanda Büyükelçiliği, İsveç Büyükelçiliği, Polonya Büyükelçiliği, Ukrayna Büyükelçiliği, Fransız Kültür Merkezi ve Goethe Institut ayrıca Avrupa Birliği ve AB Sivil Düşün Programı’ndan da destek aldık. n Anadolu’da halkla bütünleşmesi sizin umduğunuz gibi oldu mu festivalin, nasıl bir ilgiyle karşılanıyor filmler? Festivale ilgi Anadolu’da çok iyi. Keşke olanağımız olsa ve başka şehirlere de gidebilsek. Öte yandan yıllar içinde bizimle birlikte şehir şehir dolaşan, Ankara’da izleyemediği filmi Sinop’ta izlemeyi düşünen bir gezici grup da oluştu. Anadolu izleyicisinin profili Ankara ve İstanbul izleyicisine benzemiyor. Çok daha ilgili ve heyecanlı olduklarını söyleyebilirim. n Gelecek yıl 25. yılı kutlayacaksınız. Şimdiden düşündüğünüz kimi özel etkinlikler olacak mı? 25. yılımız için tabii ki güzel sürprizlerimiz olacak. Öncelikle Gezici Festival ile ilgili bir belgesel film hazırlamayı düşünüyoruz. Programda ve şehirlerde de sürprizlerimiz olabilir. Kutluer Festivali’nde ‘Fado’ müziği “Sihirli Flüt” unvanlı uluslararası sanatçımız Şefika Kutluer adına düzenlenen festivalde 12 Aralık’ta Ankara Nâzım Hikmet Gösteri Merkezi’nde Portekiz’den gelerek Şefika Kutluer’e eşlik edecek Fado grubu sahne alacak. Aynı konser 14 Aralık’ta İstanbul’da Zorlu PSM Turkcell Platinum Sahnesi’nde saat 20.30’da tekrar edilecek. Portekiz’in duygulu halk müziği “Fado” konserinde ünlü Fado eserleri, Şefika Kutluer’in flütü ile seslendirilecek. Festival 17 Aralık’ta Amerika’dan gelecek Kızılderili grubunun spiritüel müzik ve dans gösterisi, 19 Aralık’ta Moskova Çaykovski Devlet Konservatuvarı Orkestrası ile Şefika Kutluer konseri ve 20 Aralık’ta Çin’den 46 kişilik bir grup olarak gelecek Çin’in geleneksel operasının müzisyen ve dansçılarının gösterisi ile devam edecek. Ayrıca festival süresince İsrailli sanat çı Hanoch Piven’in meşhurların esprili ve rengârenk portrelerinden oluşan sergisi gezilebiliyor. Ayrıntılı bilgi: www. sefikakutluerfest.com. l Kültür Servisi Alfabe seçimleri Yarın 10 Aralık. Dünya İnsan Hakları Günü... 1948’den beri birçok ülkede ve Türkiye’de de kutlanmakta... Bizde elbet böyle bir günü kutlamaya gerek yok, çünkü bizde her gün insan hakları günü... Yaşama hakkı, çalışma hakkı, okuma hakkı, ölme hakkı, tüm haklardan herkes bol bol eşitçe yararlanmakta. Var mı itirazı olan?! (Aziz Nesin, böyle şaka yapma, sahi zannederler, derdi.) Biz, bunu demek yerine PEN Yazarlar Derneği olarak “10 Aralık” için özlemini duyduğumuz bir alfabe hazırladık. Paylaşıyorum: İnsan Hakları Alfabesi “Adalet. Barış. Can Güvenliği. Çocukluğunu Yaşama. Demokrasi. Eşitlik. Fırsat Eşitliği. Güvenli Yaşam. Haklarını Bilmek. Irkçılığı Reddetmek. İnsanlık Onuru. KadınErkek Eşitliği. Laiklik. Maddi Manevi Gelişme. Nitelikli Eğitim. OkumaYazma Hakkı. Özgürlük. Paylaşım Hakkı. Ruh ve Beden Sağlığı. Sevmek Sevilmek. Şenlik Coşkusu. Temiz Bir Çevre. Umut. Üretim Hakkı. Vicdan ve Vefa Duygusu. Yurttaşlık. Zulme Direnme Hakkı...” Sonra dedik ki: “Dünyada her şey insanların hakkı. Kendi varlığından başlayarak ötekine, hayvanlara, bitkilere, doğaya saygı göstererek yaşamak ve yaşatmak en doğal hakkı. Lütfen siz de kendinizden yola çıkarak bir İnsan Hakları Alfabesi düşünün, tasarlayın, hazırlayın. Her şeyin hakkımız olduğunu göreceksiniz ve haklarınızı bilmeye, öğrenmeye, genişleterek kullanmaya ve yaşamaya başlayacaksınız. Edip Cansever’in dediği gibi insan yaşıyorken özgürdür ve insan haklarıyla özgürdür, haklarıyla insandır.” Gezi Alfabesi Madem Gezi olaylarına 5 yıl sonra yeniden döndük; ve de seçim yaklaşıyor, korkutmak, gözdağı vermek, gerilim, kavga işe yarar diye düşündü büyüklerimiz... Buyurun bu da benim Gezi Alfabem: Aşk. Barışmak herkesle. Berkin. Canımsın. Çapulcuyuz, Çocuğuz. Dünya değişiyor, biz de. Diren kalbim. Dayanışma. Elleme hayat tarzımı. Emeğe saygı. Farklılıklar güzeldir. Gülmek, Gülümsemek iyidir. Genciz, yaşımız kaç olursa olsun. Hakkaniyet. Işık lütfen. İnsaniyet. İtirazım var. Jale’yi, doğayı, parkı seviyorum. Korkuya hayır. Kırmızılı Kadın. Lakin güzel ülkem. LGBT. Masumiyet. Mutlu olma hakkı. Müzikle Nükteyle direnmek. Nefsi Müdafaa. Organize olmamak. Özgürlük ve Özgüven. Poetika. Provokasyona geçit yok. Rant ekonomisine hayır! Sıkıyorsa gel! Sokaklar bizim. Şiddeti reddediyoruz. Taksim’e, ağaçlarıma, doğaya dokunma! Umut, daima! Ülkem, vicdandır, dayanışmadır! Vicdani Ret. Yaşamıma karışma! Zafere dek! Faşizm Alfabesi Yaşamım boyunca sık sık askeri ya da sivil darbelerden geçmiş biri olarak dayanamayıp bir de Faşizm Alfabesi hazırladım: Ahlaksızlık. Asmayıp da Besleyelim mi! Baskı. Biat etmeyeni gebert! Cebren. Despot. Dikta. Emeğe düşman. Faşist. Farklılığı yok et! Garez. Gözdağı. Hainlik. Hukuksuzluk. Hakaret. İşkence. İntikam. İhanet. Kin. Korkaklık. Korkutmak. Kurban seçmek. Laiklik düşmanı. Milleti böl, ayır, kışkırt. Nefret. Oligarşi. Omurgasızlık. Onursuzluk. Özgürlükleri katlet. Polis copu, polis baskını, polis kurşunu. Pusu kurmak. Parlamentoyu yok say. Rezillik. Ruhsal hastalık. Sabaha karşı. Sorgusuz sualsiz. Saldırgan. Tek güç, tek karar, tek ağız, tek tip. Tüketmek yaşamı. Umudu, Ulusu, Uygarlığı yok saymak. Vurun, biat etmeyeni. Yok etmek hakkı hukuku. Zulüm ve Zorbalık. Sevgili okurlar, bunlar benim ilk aklıma gelenler... Hepiniz kendi alfabenizi hazırlayıp, alfabeler içinden alfabenizi, ve de dilinizi, sözcüklerinizi, sözünüzü seçebilirsiniz. İyi Pazarlar... Fotoğrafa alternatif yaklaşımlar... Leica Gallery, fotoğrafın sunumu ve konumlandırmasında alternatif tavırlar benimseyerek yerli ve uluslararası platformlarda dikkat çeken Ali Taptık’ın yeni sergisine ev sahipliği yapıyor. Sanatçının “5 Kurumuş Çiçek, 7 Çetrefilli Olay ve 9 Samimi Yabancı” sergisi, 16 Şubat 2019 tarihine kadar açık olacak. Başlığı bir geleneksel japon şiir türü olan “haiku”yu andıran, sembollerle zenginleşerek kısa hikâyelere dönüşen sergisinde Ali Taptık, fotoğrafik güncesinden bir seçki sunuyor. 20022018 yılları arasında çekilmiş fotoğraflar kutuplaşmışlık, mahremiyet ve samimiyet, kentbitkiinsan ilişkisi gibi güncel tartışmaların izlerini taşıyor. l Kültür Servisi OHAN’ın Nefes’i sergileniyor Karikatürist Ohannes Şaşkal (Ohan)’ın “Nefes / Breath” adlı sergisi, 12 Aralık Çarşamba günü, saat 18.00’de Karaköy’deki Schneidertempel Sanat Galerisi’nde açılacak. 6 Ocak 2019’a dek izlenebilecek sergide Ohan’ın son beş yıl boyunca Agos gazetesinde yayımlanmış çizimlerinden seçtiği elli üç karikatürü yer alıyor. Şaşkal, aynı galeride 2010 yılında da Placebo isimli bir sergi açmış ve eş zamanlı olarak aynı adı taşıyan kitabı da yayınlanmıştı. Karikatür çizme serüveni 1977’de başlayan Şaşkal’ın ilk karikatürü 1978’de Cumhuriyet gazetesinde yayımlandı. Sanatçı halen haftalık Agos gazetesinde çizmekte. l Kültür Servisi İzmir Sanat’ta ücretsiz oyunlar İzmir Büyükşehir Belediyesi, kısa adı TAKSAV olan “Toplumsal Araştırmalar Kültür ve Sanat İçin Vakıf” tarafından düzenlenen 7. Uluslararası İzmir Tiyatro Festivali’ne 3 ücretsiz oyunla destek verdi. Tiyatro Karnaval’ın “Hamlet” oyunu bugün, Vol5 Tiyatro’nun “Otel Kırık Bellek” yarın ve Tiyatro Roman’ın sahneleyeceği “Eline Süpürgemin Teli Batsın” oyunu 16 Aralık Pazar günü saat 20.00’de İzmir Sanat’ta seyirciyle buluşacak. l İHA C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle