16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 18 Haziran 2015 haber EDİTÖR: HAYRİ ARSLAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 6 MHP iktidar istiyor KP’nin, seçimde tek başına iktidarı kaybetmesinin ardından “Ne olursa olsun iktidarda kalmalıyız” teziyle yürüttüğü ortaklık arayışında yönü MHP’ye doğru döndü. AKP ve MHP arasında yürütülen gayri resmi mesaf trafiği, “çözüm süreci”nin mevcut haliyle bırakılarak dondurulması halinde bir koalisyon pazarlığının mümkün olduğunu gösteriyor. Koalisyonda MHP’ye 68 bakanlıkla ekonomi olmasa da Dışişleri Bakanlığı’nın verilmesi beklenirken, 4 bakanın Yüce Divan konusu koalisyon içinde değil Meclis sürecinde çözülmeye çalışılacak. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın da arERDEM GÜL tık ortaklı bir hükümet yapısı nedeniyle geri çekilmesi gündemde. 7 Haziran seçimlerinin ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın hükümet kurma görevini Davutoğlu’na vermesi için geriye sayım başlarken, AKP’de de koalisyon ortağının profili belirlemeye başladı. Önceki güne kadar AKP’nin önceliğini erken seçim olarak gösteren siyasi kulisler, ilk kez “MHP ile olabilir” seslerinin çıkmasıyla hareketlendi. Son iki günde AKP ile MHP koalisyonu yolunda her iki partiye yönelik gayri resmi görüşmeler ciddi bir hız kazandı. Her iki partide yürütülen nabız yoklamaları, çözüm süreci konusunda alınacak bir mesafenin AKP ile MHP’yi AKP’nin “Mecburi istikamet iktidar” yolunda oklar MHP’yi gösteriyor A koalisyon için pazarlık masası etrafında bir araya getireceği değerlendirmelerini öne çıkardı. Kulislerde en yakın koalisyon seçeneği olarak beliren AKPMHP ortaklığına ilişkin sıcak gelişmeler şöyle: AKP, seçim kampanyası süresince ‘Kürt sorunu yoktur’ açıklamasıyla kendini ifade eden bir şekilde çözüm sürecini durdurdu. Seçim sonrası da özellikle süreçten sorumlu Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan’ın ağzından çözümü eleştiren ve HDP’yi ağır dille suçlayan açıklamalar sürdürüldü. AKP’deki bu tavır, MHP’ye sıcak mesaj olarak yorumlandı. MHP açısından AKP ile koalisyon ortaklığında en cazip konuyu çözüm süreci oluşturuyor. AKP’nin çözüm konusundaki mevcut tavrını sürdürmesi, donan çözümün bir daha gündeme getirilmemesi ve Çözümsüzlük mevcut haliyle olduğu yerde bırakılması ve rafa kaldırıldığının ilan edilmesinin MHP açısından yeterli olacağı vurgulanıyor. MHP böylece kendi tabanına, “Türkiye’yi bölme” projesi olarak gördüğü çözüm sürecini durdurduğunu anlatacak. Bahçeli, ‘Biz koalisyon kurmasaydık AKP kiminle kurarsa kursun çözüm süreci devam edecekti’ tezini işleyecek. Devlet Bahçeli, AKP’nin 17 Aralık’la ilgili 4 bakanı koalisyonun pazarlık konusu yapması beklenmiyor. Ancak bu konuda AKP ve MHP’nin elini rahatlatacak formül Ankara’da bir süredir seslendiriliyor. Buna göre 4 bakanla ilgili koalisyon formüllerinin tamamen dışında Meclis’te kendi doğasında bir süreç yürüyecek. O süreçte partilerin ve milletvekillerinin tutumuna göre 4 ba kan dosyası yeniden açılıp Yüce Dvan’a da gidebilir tersi de olabilir. Süreç kendi doğasında yürüyeceğinden koalisyona etkisi olmayacak. AKP’de, normal koşullarda MHP’ye seçimde aldığı oy oranı sayısında bakanlık verilmesi görüşü ağır basıyor. Ancak MHP’nin ‘AKP ile koalisyon ortaklığını kabul etmenin bedeli’ olarak daha fazla sayıda bakanlık isteyeceği bilgisi AKP yönetimine ulaşmış durumda. AKP, MHP’nin bu kez eski Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ve Cumhurbaşkanı adayı Ekmeleddin İhsanoğlu’nu da kadrosunda bulundurması nedeniyle ekonomi yönetimi ya da Dışişleri Bakanlığı’nı da isteyeceği bilgisine de sahip. AKP’de, ekonomi yönetiminin kesinlikle verilmemesi yönünde görüş birliği bulunuyor. Davutoğlu’nun Dışişleri Bakanlığı’ndan gelmesi, Başbakan olarak bir numaralı sorumlu olması nedeniyle Dışişleri Bakanlığı’nın MHP’ye verilebileceği görüşleri de seslendiriliyor. Ekonomi ve Dışişleri konusunda yapılacak pazarlığa da bağlı olarak AKP, MHP’ye 6 ila 8 bakanlık vermeyi hesaplıyor. Her iki partinin kendi içindeki hesapları, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da kendi planları nedenleriyle 4 yıl gitmeyeceği, en çok 1 ya da 2 yıllık bir sürede erken seçimle son bulacağı değerlendirmeleri de yapılıyor. ANKARA Bakanlık pazarlığı 4 bakanın durumu AKP’de koalisyon ortaklığının gerçeklik boyutu kazanmasıyla birlikte ilk kez Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın pozisyonu konusunda da değerlendirmeler yapılmaya başlandı. Davutoğlu’nun, ‘Erdoğan konusu bizim kırmızı çizgimiz. Kesinlikle koalisyon tartışmasının parçası yapmayız’ açıklamalarının ‘uygulamada farklı olacağına’ dikkat çekiliyor. Davutoğlu’nun da içinde olduğu AKP’li bazı isimlerin bu Erdoğan ne olacak kez, ‘Artık tek başımıza iktidar değiliz. Farklı Cumhurbaşkanı talebini seçmen kabul etmedi. Artık Erdoğan da bir ortağımız olduğu kabulüyle kendi genişlettiği sınırları daraltacaktır’ tezini savundukları öğrenildi. Hatta bu tez Davutoğlu’na yakın AKP’lilerce, ‘Erdoğan’a bu söylem olarak iletilmeyecek. Koalisyon protokolüne de yazılmayacak ama uygulamada gerçekleşecek’ şeklinde ifade ediliyor. TÜSİAD, MÜSİAD, TOBB ve sivil toplum örgütlerinin liderler turu sürüyor ÜSİAD, MÜSİAD ve meslek örgütleri, Başbakan Ahmet Davutoğlu, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ ile ayrı ayrı görüşerek koalisyon hükümeti kurulması yönünde görüşlerini iletti. TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, Davutoğlu ile buzları erittiklerini söyledi. İş ve meslek örgütlerinin liderler turu dün de devam etti. TÜSİAD heyeti, önce Başbakan Ahmet Davutoğlu, ardından da HDP Eş Başkanı Figen Yüksekdağ ile görüştü. MÜSİAD heyeti ise, önce CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ardından da Başbakan Ahmet Davutoğlu ve Yüksekdağ’ı ziyaret etti. TOBB, TESK, Türkİş, TİSK ve Türkiye KamuSen temsilcileri de dün CHP lideri Kılıçdaroğlu ile biraraya geldi. MÜSİAD Genel Başkanı Nail Olpak, milletin sözünü söylediğini, buna saygı gösterilmesi gerektiğini belirterek, “Artık bundan sonraki süreçte siyasetçilerin söz söyleme zamanıdır” dedi. Yaptıkları görüşmelerde kendi fikirlerini ve yeni kurulacak hükümete taleplerini aktardıklarını, bunun siyasetin kendi iç mekanizmalarına müdahale anlamı taşımadığını kaydeden Olpak, biran önce huzur, güven ve istikrar ortamında sağlıklı bir protokolle yeni bir hükümetin kurulması ‘AKP ile buzlar eridi’ T Fotoğraf: DHA TÜSİAD, MÜSİAD ve meslek örgütleri, siyasi partilerin liderleriyle dün ayrı ayrı görüştü. TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Cansen Başaran Symes ile HDP Eş Genel Başkanı Figen Yüksekdağ gazetecilere poz verdi. nın ve bunun uzun ömürlü olmasının öncelikleri arasında yer aldığını söyledi. Kılıçdaroğlu ile görüşmesinden son derece olumlu izlenimler aldığını belirten Olpak, bundan sonraki süreçte, siyasi partilerin kendilerine düşen sorumluluğu yerine getirerek, hızlı bir çözüm hükümetiyle Türkiye’yi geleceğe taşımaları temennisinde bulundu. TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, görüşmeler sonrası yaptığı açıklamada, iş dünyasının beklentilerini “demokrasi, kalkınma, Türkiye’nin yatırım ortamı ve sürdürülebilir büyüme” başlıkları altında liderlere sunduklarını söyledi. Başbakan Davutoğlu ile AKP’nin dönüşüm programı üzerinde de kapsamlı bir görüşme yaptıklarını anlatan Symes, iş dünyasının beklentilerinin dönüşüm programıyla uyuştuğunun Davutoğlu tarafından kendilerine söylendiğini kaydetti. Çok sağlıklı toplantılardan çıktığını, son derece memnun olduklarını belirten Symes, tüm liderlerde parlamentoda hızla istikrarlı ve güçlü bir hükümet kurulması konusunda kuvvetli bir irade gördüklerini söyledi. Davutoğlu ile gayet olumlu bir görüşme yaptıklarını kaydeden Symes, bir soru üzerine “Görüşmemizi buzlar eridi olarak yorumlayabiliriz” dedi. er şeyi bir yana bırakın, Demirel’i yoğun eleştiren bir tanıdıktan sabah erkenden gelen şu mesaj, Demirel’in eğrisi doğrusu ile bizlerden biri olduğunu anlatır: “Demirel bir Cumhuriyet çocuğuydu”. Geçen yıl “Süleyman Demirel Demokrasi ve Kalkınma Müzesi”nin açılışında, doğduğu köy İslamköy’deki törende yaptığı konuşmada özetle şöyle diyecekti: “Bu köyde doğdum, Cumhuriyetin faziletinden yararlandım, ilkokulu, ortaokulu, liseyi burada bitirdim, Cumhuriyet olmasaydı okuyamazdım, devlet olmasaydı okuyamazdım. Mühendis çıkmamı devlet sağladı, bu devlete, ülkeye borcumu ödemeliydim, borcumuzu ödedik...” Kişilerin aynı zamanda “uluscumhuriyet” açısından da değerlendirmesi var. Günümüzde, Cumhuriyet bir reklam arasıydı diyen, Cumhuriyet dönemini Atatürk’ten itibaren kesip atarak ülkeyi Osmanlı’nın satılmış ve çökmüş dönemine yapıştıranları gördükçe, “Atatürk Cumhuriyetinin bir ürünüyüm” diyen bir Demirel, bize ne kadar sevimli, gerçekçi, doğru geliyor! Geçen yıl şöyle diyordu hâlâ: “Büyük Gazi Mustafa Kemal’i rahmetle, şükranla anıyorum, onu her gün ansak azdır, her şeyi ona borçluyuz. Gazi M. Kemal’i unuttuğumuz zaman her şeyi kaybederiz, o bizim her şeyimizdir. Şükran, minnet borcumuz var, ödemeye devam edeceğiz. 50 yıl bu borcun peşinden gittik..” HHH Bugünün muktedirleri ne kadar medya ve gazeteci düşmanıysa, Demirel, medyanın varlığını, birlikte yaşamanın, demokrasinin olmazsa olmazı olarak içselleştirmiş bir insandı. Gördüğüm tüm gazeteciler bunu teslim ediyor. Demirel’in sadeliği ile bugünün cafcaflarını mukayese etmek mümkün olamaz. Yeğenleri bile yargılanan bir adam! Demirel, 40 yılımıza damga vurdu, siyasal ve toplumsal süreci olumluolumsuz etkiledi. Süleyman Demirel, 40 yılımızı etkileyen siyasetçi H da yakalayacaktı! HHH Demirel bir deneyimin adıdır: “Demokratik kaidelere uyulduğu takdirde sonuç alınmaması mümkün değildir, bu kaideler uzun süreli tecrübelerin sonucu ortaya çıkmıştır...” Demirel “iktidar ve demokrasi deneyimlerini” ne kadar yazılı olarak bırakmıştır? Siyasi hayattan çekildikten sonra, 4050 yılın “eleştirel” bir deneyimini yazılı olarak bırakmamıştır, anımsadığım kadarıyla. İkinci el anlatımlar vardır, yazımlar, biyografiler vardır. Türkiye Cumhuriyeti’nin çok önemli bir döneminin baş şahidi, deneyimlerini ve bir dizi gizini beraberinde götürmüş gibidir, eğer 1015 yıldır kendisi bunları yazmamış veya dikte ettirmemişse... Deniz’lerin idamlarını bir kenara bırakıyorum, bu kararı anımsamak bile istemiyorum.. Askeri darbelere giden yolu kesebilir miydi? Siyasetçiler, ülkenin “askeri darbe” eşiğine gelmesinde, hele iktidarlardaysa, şüphesiz sorumludurlar. 1960’tan sonraki 3 askeri darbe/müdahale sırasında iktidardaydı. 12 Mart 1971 askeri müdahalesi Demirel hükümetini devirdi. 12 Eylül 1980 askeri darbesi yine Demirel hükümetini devirmekle kalmadı, anayasayı da ortadan kaldırdı, partileri kapattı. Askerlerin 28 Şubat 1997 “postmodern müdahalesi” Demirel’i bu kez Cumhurbaşkanlığı koltuğun 3 askeri darbenin muhatabı Mesela 12 Eylül 1980 askeri darbesinin yolunu kesecek önlemleri alamazlar mıydı?.. Ecevit ile, her ne pahasına olursa olsun darbeye gidişatı önleyecek büyük bir güç oluşturamazlar mıydı?.. 12 Eylül öncesi yaşadığımız büyük katliamları, vuruşmaları denetim altına alacak, en zor zamanlarda olması gereken “büyük siyasi düşünce”si niye üretilemedi?.. Demirel, vuruşanların bir kanadı ile milliyetçi cephe hükümetlerinde birleşerek, ağır aksak / yaralı bereli demokrasiyiparlamenter düzeni daha çok çıkmaza sokmadı mı?.. Askeri darbenin “meşruiyetine” yaradı mı, yaramadı mı bu hükümetler? Darbelerin askerisiyasi mekanizmalarını, Türkiye’nin ABD/ NATO’nun ileri savaş cephesi olmasından ayrı tutamayız. Türkiye bir “askeri strateji” ülkesiydi. Bizim değil, Batı’nın... ABD’nin Türkiye’yi siyasal askeri eksenler çerçevesinde yönlendirmeleri ile darbeler arasındaki ilişkiler konusunda, acaba Demirel neler anlatırdı?! HHH Yazacak çok şey var ama şimdi, bir rakam adamına, fötr şapkasını kaptırmamak için yerlerde güreşene, güçlü belleğe, durmadan ayakta kalma ustasına, olabilirlikler adamına, bir “cumhuriyet çocuğu”na güle güle deme zamanı. Büyük siyasi düşünce neredeydi? Fotoğraf: AA Öteyandan TÜSİAD heyeti dünkü görüşmeye Diyarbakır’daki yoğun programı olduğu gerekçesiyle katılamayan HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş ile de ilerleyen bir süreçte bir görüşme yapma istediğini ifade etti. MÜSİAD Başkanı Nail Olpak, HDP’deki görüşmenin ardından yaptığı açıklamada, koalisyon süreci içerisinde siyasi partilerin yapıcı bir tutumda olduklarını gördüklerini ifade etti. Olpak, “Meclis’te yeni bir maceraya girmeden, erken seçim hesapları yapılmadan hızlı bir şekilde koalisyon çıkarılmalı” diye konuştu. ANKARA/Cumhuriyet ‘İyi izlenimler aldım’ ‘Bir ortakla şirket kurmayı yeğlerim’ “HDP ile görüşür müsünüz?” sorusuna “Yüzde 13 oy almış bir partiyle görüşmem diyemem” yanıtını veren Başbakan Ahmet Davutoğlu “7 Haziran’da HDP barajı geçmeseydi kaos havası yaratacaklardı” iddiasında bulundu. Davutoğlu, koalisyon seçenekleriyle ilgili olarak “Mertçe kıran kırana pazarlık sonucunda bir ortakla şirket kurmayı yeğlerim” dedi. Televizyonda konuşan Davutoğlu, “dönüşümlü başbakanlık” seçeneğini eleştirdi. Davutoğlu, “Dönüşümlü başbakanlık olacak! İlk başbakan da Kılıçdaroğlu olacak. Aynaya baksınlar. Rakamlara baksınlar” dedi. Davutoğlu, Suriye konusunda “Sınır güvenliğimiz için ‘ne yapılması gerekiyorsa yapılsın’ talimatını verdim. Yapılmak istenen göç dalgası ile demografiyi değiştirmek. Ortadoğu’da haritayı yeniden şekillendirmek için uğraşıyorlar” dedi. Davutoğlu, Ahmet Sever’in kitabını okumadığını, tek taraflı yazıldığını düşündüğünü söyledi. ANKARA Davutoğlu’ndan koalisyon açıklaması ‘Batı Kürdistan kuruluyor’ HP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Türkiye’nin Suriye sınırının güneyini PKK destekli PYD’nin kontrolü altına alması nedeniyle AKP hükümeti ve Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ı sorumlu tuttu. Bahçeli, Etikhaber internet sitesiyle yaptığı söyleşide, TürkiyeSuriye sınırındaki son gelişmelere ilişkin soruyu da yanıtladı. Türkiye’nin milli güvenliğinin alarm verdiğini belirten Bahçeli, PKK’nin Suriye kolu PYD’nin Akçakale’nin karşısında bulunan Tel Abyad’ı ele geçirdiğini anımsattı. Bahçeli, “ABD destekli PYDYPG militanları sınırımıza yakın yerde sözde bay MHP lideri Bahçeli, Suriye’deki gelişmeler nedeniyle AKP’yi suçladı ve uyardı M raklarını dalgalandırmahalif unsurlar terör örya başladılar. ABD hagütü PKKPYD ile aynı vadan bombalıyor, PYDcephede yer alıyor. SözPKK karadan ilerliyor. de IŞİD’e karşı mücadeTürkiye’nin etrafı terör le veriliyormuş. Sonra örgütleri tarafından kuda Erdoğan bundan raşatılıyor. Ayn el Araphatsızlık duyuyor. Bu ne Cezire koridoru açılkötürüm, ne gayri milli mış durumda. PKK kanve ne vizyonsuz bir batonları birleştiriliyor, kıştır? Geçen haftadan Kürdistan’ın batı ayağı Devlet Bahçeli bu yana yaklaşık 16 bin inşa ediliyor” diye konuştu. Suriyelinin Türkiye’ye geçtiği tahPYD ile Özgür Suriye Ordusu’na min ediliyor. Türkmen kardeşlebağlı Burkan el Fırat örgütünün rimiz perişan. Feryat ediyorlar. ABD’nin baskısıyla aynı mevziAma duyan yok” dedi. MHP lideri Devlet Bahçeli, de bulunduğunu kaydeden BahMHP’ye koalisyon çağrıları yapan çeli, “AKP’nin eğitdonat modepartilere ve siyasilere “önce bizi li kapsamında destek verdiği mu tanıyın” mesajını verdi. Bahçeli, “Bizim hesap vereceğimiz yegâne merci Türk milletidir, bunun dışında hiç kimseye göbekten bağlı değiliz ve hiç kimseye ödenecek diyet borcumuz yoktur” diyerek, atılacak her adımın partinin siyasi çizgisiyle, felsefi ve dünya görüşüyle çelişmeyeceğine vurgu yaptı. “Milletin beklentisine aykırı hareket etmenin, bize bağlanan umutların hilafına davranmamız eşyanın tabiyatına aykırıdır” diyen Bahçeli, partinin çizgisi açısından dün ne söylendiyse, bugün de aynı noktada olduklarının altını çizdi. ANKARA/Cumhuriyet ‘Altı okta hırsızlarla anlaşma yapmak yok’ FIRAT KOZOK CHP’li başkanlar AKP ile koalisyona karşı çıktı HP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, koalisyon ihtimalleriyle ilgili, partisinin belediye başkanlarıyla bir araya geldi. Toplantıda başkanların tamamına yakını CHP’nin hükümette yer almasından yana görüş belirtirken, büyük bölümü AKP ile olası formüllere karşı çıktı. Adıyaman Yaylakonak Belediye Başkanı Hasan Karakaya “AKP ile koalisyon kurmak, ayıyla yatağa girmek C gibi olur” derken, Kırklareli Ahmetbey Belediye Başkanı Mustafa Altıntaş da “Altı okun arasında milliyetçilik var, MHP ile hareket edebiliriz. Devrimcilik var, HDP ile hareket edebiliriz. Ancak hırsızlarla ve katillerle ortak olamayız” görüşünü ifade etti. Seçim sonuçları konusunda başkanlara “bu konuyu sizin vicdanınıza bırakıyorum” diyen CHP Lideri, bugün başlayacak ramazan ayıyla ilgili “Bu ayın hassasiyetlerine uygun davranın” mesajını verdi. ANKARA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle