Katalog

Perşembe 18 Haziran 2015 haber EDİTÖR: SERKAN OZAN TASARIM: ŞÜKRAN İŞCAN 14 SÜLEYMAN DEMİREL YAŞAMINI YİTİRDİ Bu kez şapkasını ardında bıraktı Demirel’in şapkası ve bir tablosu Güniz Sokak’taki evinde sergileniyor. Devlet 9 adamlığını ondan öğrendik Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evinde yas var . Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel’in evinin bulunduğu Güniz Sokak’ta da dün hüzün ve yas vardı. Demirel’le özdeş hale gelen Güniz Sokak’ta dün sabah saatlerinde ise sessizlik hâkimdi. Demirel’in ölüm haberinin duyulmasının ardından da ev, ziyaretçi akınına uğradı. Demirel’in elinden düşürmediği şapkası, onun yokluğunda bu kez evini süsledi. Demirel’in çevresi güllerle çevrili yağlıboya tablosu ve şapkası, adıyla özdeşleşen Güniz Sokak’taki evinin girişine konuldu. Doktoru Aylin Cesur, Demirel’in yeğeni Nihan Demirel Atasagun ve CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal tablo önünde anı fotoğrafı çektirdi. TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Başbakan Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay Başkanı Orgeneral Necdet Özel, eski TBMM Başkanı Köksal Toptan, eski Adalet Bakanı Hikmet Sami Türk, eski Kültür Bakanı İstemihan Talay, Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu, TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, TÜSİAD Başkanı Cansen Başaran Symes, işadamı Ali Koç ve beraberindeki heyet Demirel’in evine gelenler isimler arasındaydı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da Demirel’in evine taziye ziyaretinde bulundu. Kılıçdaroğlu, ziyaret sonrasında, “Çok partili yaşamın en önemli aktörlerinden biriydi. Tevazuyu, siyaseti, devlet adamlığını ondan öğrendik” dedi. Liderlerin Demirel’le ilgili mesajları ise şöyle: Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan: Süleyman Demirel, üstlendiği görevler, gerçekleştirdiği hizmetler ve siyasetteki rolü ile aziz milletimiz tarafından gelecekte de yâd edilecektir. TBMM Başkanı Cemil Çiçek: Zor yıllarda cumhurbaşkanı, başbakan, muhalefet lideri olarak önemli sorumluluklar üstlendi. Hepimizin bu hayattan alacağı dersler, örnekler var. Başbakan Ahmet Davutoğlu: Kendine özgü üslubu ve uzun siyasi yaşamında ülkemize verdiği hizmetlerle hep hatırlanacak bir siyaset adamıydı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç: Ülkemize önemli hizmetleri bulunan 9. Cumhurbaşkanımız Sayın Süleyman Demirel’in vefatından büyük üzüntü duydum. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: Türkiye Cumhuriyeti’nin gelişme ve kalkınma mücadelesinde Sayın Demirel’in büyük hizmet ve katkıları olduğu kuşkusuzdur. Geride onca iz, eser ve hatıra bırakarak ebediyete intikal eden Sayın Demirel her zaman şükran ve saygıyla anılacak, yıllarca verdiği demokrasi mücadelesi gıpta ile hatırlanacaktır. DSP Genel Başkanı Masum Türker: Demirel, Türk demokrasisine büyük hizmette bulunan, ülke sanayisine ve yatırımlarına değer veren, Cumhuriyetin kuruluş felsefesine bağlı kalan, devlet adamı kimliğiyle siyasette uzlaşmanın önemini ortaya koyan bir kişiydi. l ANKARA / Cumhuriyet Türk siyasetine damgasını vuran 9. Cumhurbaşkanı, yarın düzenlenecek devlet töreninin ardından cumartesi günü İslamköy’de toprağa verilecek 9 Ziyaretçi akını . Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, solunum yolu enfeksiyonu ve kalp yetmezliği nedeniyle yaşamını yitirdi. Demirel, Ankara’da yapılacak devlet töreninin ardından cumartesi günü memleketi İslamköy’de toprağa verilecek. Demirel’in ölüm haberine ilişkin ilk açıklama, tedavi gördüğü Özel Ankara Güven Hastanesi’nden geldi. Açıklamada Demirel’in 13 Mayıs 2015 tarihinde böbrek yetmezliği, kalp yetmezliği ve akut solunum yolları enfeksiyonu nedeniyle hastaneye yatırıldığı belirtilerek “Takip eden günlerde sağlık durumu giderek ağırlaşmış ve tedavileri devam etmekte iken, 16 Haziran 2015 tarihinde solunum ve kalp fonksiyonlarında ileri derece kötüleşme olmuştur. Yapılan tüm girişimlere rağmen cevap alınamamış, 17 Haziran 2015 saat 02.05’te hayatını kaybetmiştir” denildi. Demirel’in yıllardır yanında bulunan doktoru Aylin Cesur da sabah saatlerinde gözyaşları içinde bir açıklama yaptı. Cesur, Demirel’in son dakikaya kadar bilincinin açık olduğunu anlattı. Akşam yemeğini Demirel ile yediklerini belirten Cesur, “Son dakikaya kadar bilinci açık olan Sayın Demirel vakur, mutlu ve huzurlu bir şekilde hayata veda etti. 20 senedir aşağı yukarı her gününü onunla geçirmiş bir insan olarak, onun bize öğrettiği hedeflerle, bize öğrettiği doğrultuda yola devam edeceğiz” diye konuştu. Haberi alan yakınları, sevenleri, çalışma arkadaşları KOLTUK BOŞ KALDI Süleyman Demirel’in Güniz Sokak’taki evi dün gün boyunca ziyaretçi akınına uğradı. Başbakan Davutoğlu ve CHP lideri Kılıçdaroğlu, Demirel’in boş kalan koltuğunun yanında oturdu. Demirel’in masasının üzerinde ise Türkçe ve İngilizce çok sayıda kitap olduğu görüldü. ve siyasiler de hastaneye geldi. Demirel’in kardeşi Şevket Demirel’in damadı olan CHP Milletvekili İlhan Kesici, hastaneye ilk gelenler arasındaydı. Hastaneye ilk gelenler arasında eski DYP Antalya Milletvekili Mehmet Dülger, eski Kültür Bakanı İstemihan Talay da vardı. yapılan bütün protokolün detayları uygulanarak, üç gün ulusal yas ilan edilecektir, bugünden (dünden) itibaren” diyen Davutoğlu, cenaze namazının, ramazan ayının manevi atmosferinde eda edileceğini belirtti. Davutoğlu “Cenaze namazı cuma günü Kocatepe Camisi’nde eda edilecektir. Bu anlamda uluslararası katılım da göz önünde bulundurularak gerekli bütün hazırlıklar yapılmaktadır.” Demirel’in defin programı da belli oldu. Demirel’in naaşı cuma günü sabah ilk olarak Güven Hastanesi’nden Güniz Sokak’a götürülecek. Cenaze, Demirel’le özdeş hale gelen Güniz Sokak’taki evinde bir süre bekletilecek. Ardından da Demirel’in cenazesi saat 11.00’de gerçekleştirilecek devlet töreni için TBMM’ye götürülecek. TBMM’den katafalka konulacak olan Demirel’in cenazesi törenin ardından Kocatepe Camisi’ne gidecek. Kocatepe’de Cuma namazının ardından kılınacak cenaze namazı sonrası Demirel’in naaşı, Isparta’ya götürülecek. Isparta’daki tören ise cumartesi günü yapılacak. Demirel, kendisi için yapılan ve halen inşaatı devam eden Çalca Tepe’deki anıt mezara defnedilecek. Ailenin kararının ardından eşi Nazmiye Demirel’in naaşı da anıt mezara nakledilecek. D Üç günlük yas Demirel’in Güniz Sokak’taki evine giderek, yakınlarına taziye ziyaretinde bulunan Başbakan Ahmet Davutoğlu, Demirel’in cenaze törenine ilişkin açıklamalarda bulundu. “Buraya gelmeden önce verdiğimiz talimatla devlet protokolü anlamında, Cumhurbaşkanlığımızda Anıt mezar Yaşamı derslerle dolu 6 kere gitti 7 kere geldi üleyman Demirel, 1 Kasım 1924’te, Isparta’ya bağlı İslamköy’de doğdu. İlk ve orta öğrenimi sırasında yazlarını köyde geçirdiği, kimilerine göre “birkaç davar güttüğü” için “Çoban Sülü” diye anıldı. İTÜ İnşaat Mühendisliği bölümüne giren Demirel, Necmettin Erbakan ve Turgut Özal’la burada tanıştı. İTÜ’den mezun olduğu yıl Elektrik İşleri Etüd İdaresi’nde göreve başlayan Demirel, yetenekli bulunduğu için “Eisenhower Bursu” ile ABD’ye gönderilen ilk Türk öğrenci oldu. ABD dönüşünde Barajlar Dairesi Başkanı olan Demirel 31 yaşında Devlet Su İşleri Genel Müdürü oldu, Adana’da Seyhan Barajı’nın inşasıyla görevlendirildi. Adnan Menderes’le de bu sayede tanıştı. Menderes’in onun için, “Geleceğin başbakanıdır” dediği söylenir. 27 Mayıs 1960 darbesi sonrası görevden alınan Demirel, 1960’ta askere gitti. Gündüzleri Devlet Planlama Teşkilatı’nda S Şükranla anılacak memur olarak askerlik yaptı, akşamları da DP’nin yerini alacak Adalet Partisi’nin (AP) kuruluş çalışmalarına katıldı. AP’nin 1964’te, cezaevindeki DP’lilerin affedilmesi amacıyla yaptığı girişimler tepki çekti. Tepkiler, AP Genel Merkezi’nin taşlanmasına kadar vardı. Demirel pencereden atlayarak AP binasından ayrıldı; üç gün sonra da AP’nin teşkilat başkanlığından istifa etti. Karşıtları bunu, “fötr” şapkasına da gönderme yaparak “Şapkasını bırakıp kaçtı” diyerek andılar. Demirel, 28 Kasım 1964 günü AP Genel Başkanı seçildi. AP, 1965 seçimlerinden AP, yüzde 53 oy ile birinci parti çıktı. Isparta’dan milletvekili seçilen Demirel, 27 Mayıs darbesinden sonraki ilk tek parti hükümetini kurarak Türkiye’nin 12. Başbakanı oldu. 1975’te 1. Milliyetçi Cephe hükümetini, 1977’de kurduğu 2. Milliyetçi Cephe hükümetini kurdu. Demirel, 12 Mart 1971’in ardından 12 Eylül 1980’de ikinci defa yine askerlerce iktidardan uzaklaştırıldı. 12 Eylül sonrası eşi Nazmiye Demirel’le birlikte Zincirbozan’da “zorunlu misafir” oldu. Kasım 1982’de kabul edilen anayasayla yasaklı duruma düştü. (SHP) ile 49. hükümeti kurdu. 17 Nisan 1993’te Turgut Özal yaşamını yitirdi. Koalisyon ortağı SHP’nin de desteğini alan Demirel, 70 yaşında Türkiye Cumhuriyeti’nin 9. Cumhurbaşkanı seçildi. DYP’nin genel başkanlığına Demirel’in istememesine rağmen ekonomi profesörü Tansu Çiller seçildi. İktidardan iki kez askerler tarafından indirilen Demirel, 28 Şubat’ta TSK ile beraber hareket etti. Dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’in tüm çabalarına karşın, Demirel’in tekrar seçilmesini amaçlayan anayasa değişikliği, TBMM’de kabul edilmedi. Görevi, 16 Mayıs 2000’de 10. Cumhurbaşkanı seçilen Ahmet Necdet Sezer’e devreden Demirel, Güniz Sokak’taki evine çekildi. Ne yapacağını soranlara, “Tavuklara bakacak değilim, yapacak iş bulurum” yanıtını verdi ama aktif siyasete dönmedi. l ANKARA / Cumhuriyet Ve Çankaya... ‘Bir bilen 41 yaşında başbakan Şapkayı ilk bırakış Doğru Yol Partisi’nin (DYP) başına geçen Hüsamettin Cindoruk “emanetçi” olurken, cuntanın siyaset yasağını ise “Bir bilen” söylemiyle deldi. Aktif siyaset yapamayan Demirel, mesajlarını “bir bilen” olarak verip, yasak sınırlarını zorluyordu. 1987 referandumunda siyasi yasaklar kalktı ve Demirel, Cindoruk’tan “emaneti” geri aldı. DYP’nin başına geçti ve 1987’de milletvekili seçildi. 1989’da Özal’ın Çankaya Köşkü’ne çıkmasına çok sert tavır aldı. 20 Ekim 1991 genel seçimlerinden DYP birinci parti çıktı. Şaşırtıcı bir adım atan Dermirel, Sosyal Demokrat Halkçı Parti Güniz Sokak’a dönüş emirel, hazır cevaplığıyla ünlü bir siyasetçiydi. Birçok sözüne hâlâ gülüyoruz. Ancak “sağcı” bir siyasetçi olarak tarihe geçen sözleri de az değil. “Baba”dan bazı “inciler” şöyle: l Neresini sıkacaktım kardeşim? (60’lı yıllarda Kıbrıs sorunu nedeniyle Türkiyeİngiltere ilişkileri kötüyken, Demirel İngiltere ziyaretine gider. Dönüşte gazeteciler “Neden İngiliz bakanın elini sıktınız” diye sorunca.) l Ege bir Türk gölü değildir, Ege bir Yunan gölü de değildir. Binaenaleyh Ege bir göl değildir! l Yollar yürümekle aşınmaz. (1968’de AP Ankara il kongresinde sokaklara dökülen halk için) l Benzin vardı şeker vardı, şerbet yapıp biz mi içtik? Su mu daha değerlidir? Benzin mi? Tabii ki su, benzin içilmez ama su içilir. l Bana, ‘Milliyetçiler de adam öldürüyor’ dedirtemezsiniz! l Tespih çekenle tetik çeken el aynı değildir. l Demokrasilerde çare tükenmez. l Dün dündür, bugün bugündür. l Bana Türkiye’nin durumunu bir kelimeyle anlatın derseniz “iyi” derim. İki kelimeyle anlatın derseniz “iyi değildir” derim. l 70 sente muhtaçız. l Üs yok, tesis var. l Fırat’ın kenarındaki bir kuzudan ben sorumluyum. l Verdimse ben verdim. (İLKSAN’la ilgili yolsuzluk haberleri üzerine.) l Bunun icabı vardır veya yoktur bu ayrı bir mesele... İcabı yoksa fuzuli bir şey yapılmış olmaz yine de... İcabı varsa feminizm fevkalade bir şeydir... (Duygu Asena ve feminizm tartışmaları üzerine.) l Şapkasını aldı, gitti diyorlar; şapka bizim bırakacak değildik ya... l Ben altı kere gittiysem yedi kere geldim... Devlet bazen rutinin dışına çıkabilir. (Susurluk skandalı sonrası.) l Binaenaleyh Türkiye’nin altı çürüktür, Türkiye’nin altı çürüktür diye bırakıp gidecek değiliz, bununla yaşamasını öğreneceğiz... (17 Ağustos deprem sabahı.) l Türkiye Cumhuriyeti’nde 24 saat bile çok uzun bir süredir. Her sözü olay oldu C M Y B