16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 11 Haziran 2015 haber EDİTÖR: CANER ÖZTÜRK TASARIM: MÜGE KAYGUSUZ 6 ‘Kırmızı çizgimiz yok, herkesle görüşeceğim’ ‘Koalisyonu ancak biz yürütürüz’ diyen Davutoğlu her partiyle samimiyetle görüşeceğini söyledi Tayyip hâlâ duruyor ilge bir dostum bir gün şu gözlemini dile getirmişti: Bizde insanlar kursa yazılmış olmakla İngilizce öğrenme işi tamam sanırlar. Haklıydı. İngilizce işi kursa yazılmakla çözülmüyor ama başlıyordu. Ondan sonra çalışmak, öğrenmek, sebat etmek gerekiyordu. 7 Haziran seçimlerinden sonra “diktatör gitti!” diye sevinç çığlıkları atanları gördükçe bilge dostum geliyor aklıma. Zafer çığlıklarına karşın Tayyip hâlâ eski yerinde duruyor. Siz bakmayın çok kısa bir süredir sesinin çıkmamasına! Tayyip Bey “Türkiye benim!” iddiasından asla vazgeçmez, her türlü çözümün önünü tıkayarak “bakın parlamanter sistem çözümsüzlük üretiyor” diyerek amacı bir kez daha başkancı sistemi getirmek olan erken seçime giden yolu denemeyi, hiçbir zaman saf dışı etmez. Seçim sonuçları, halkın çoğunluğunun “Tayyibanizm”e karşı olduğunu kanıtlamıştır, ama Tayyip Bey yerli yerinde durmaktadır. Bu satırlar yazılırken Tayyip Bey’in Deniz Baykal ile uzadıkça uzayan görüşmesi devam etmekteydi. HHH Aslında, görüşmenin en merak edilen yönü, Tayyip Bey’in bunu hangi sıfatla yaptığıdır. Acaba Erdoğan bu görüşmeyi, görev ve yetkilerinin sınırı anayasanın ve 104. maddesiyle çizilmiş olan tarafsız Cumhurbaşkanı olarak mı gerçekleştirmiştir, yoksa bütün seçim kampanyası sırasında dirençle sürdürdüğü AKP’nin fiili başı olarak mı? Tayyip Bey’in kendi konumunu, kendi iradesi ve eylemiyle anayasal sınrları içine çekmesi beklenemez. Onun o sınırlar içine çekilmesi, bu görevle yükümlendirilmiş olan yeni parlamento aritmetiği tarafından sağlanacaktır. Erdoğan Baykal görüşmesi henüz sona ermeden bile Tayyip Bey’in her türlü koalisyon olasılığına açık olduğu mesajını ilettiği belirtiliyordu. Tabii söz konusu Tayyip Bey olunca, mesajı biraz ihtiyatla değerlendirmenin daha doğru olacağını tahmin edersiniz. Tayyip Bey “görüyorsunuz parlamentarizm istikrarsızlık getiriyor, gösterdiğim yoldan saptınız mı, her şey tehlikeye giriyor” iletisini vereceği fırsatı kolay kolay saf dışı bırakmaz. O şimdi, yalnızca, halkın verdiği mesajı almayıp erken seçimi zorluyor görüntüsünün kendisine zarar vereceğini kavradığından bunu yapmıyormuş izlenimini yaratmaya uğraşıyor. Bu herkes tarafından kolayca görülecek bir gerçektir. HHH Doğrusu ErdoğanBaykal görüşmesinden, elle tutulur bir sonuç beklemek hata olacaktır. Çünkü, Tayyip Bey iddiasından ve anayasa dışı tutumundan vazgeçemez. Aynı şekilde, CHP de Tayyip Bey’i yasal ve anayasal sınırları içine çekme ısrarından vazgeçemez, daha doğrusu vazgeçmemelidir. Aksi halde, büyük bir yanlış yapmış ve seçmenin sandıkta kendisine yüklediği görevi yerine getiremeyerek gelecek oylamada sandıkta erime sürecine girmiş olur. Çünkü, CHP’nin 7 Haziran seçimini kendisi için anlamlı kılabilmesi ancak doğmuş olan rejimi Tayyiban tasallutundan kurtarma operasyonuna savsaklamadan, sorumluluktan kaçıyormuş izlenimi de doğurmadan girişmesiyle mümkün olabilecektir. Unutmayalım! 7 Haziran seçiminin mesajı, “demokrasiyi Tayyiban tasallutundan kurtarın!”dı. Seçimde bu mesaj verilmiştir ama kurtarma henüz sağlanmış değildir. Tayyiban güçleri yerli yerlerinde durmaktadırlar. Evet, erken seçim kaçamağının önünü tıkamak ama koalisyon ararken de Tayyiban’ı anayasal çizgisine çekmek ve demokrasiyi restore etmek misyonunu da unutmamak gerekir. İpe un sermek için bin dereden su getirmenin CHP’yi sandıkta zayıflamaktan alıkoyamayacağını, son seçimler de bir kez daha gösterdi. B aşbakan Ahmet Davutoğlu, 7 Haziran sandıklarının açılmasından sonra, ilk kez konuştu. Davutoğlu, AKP’siz koalisyon senaryolarına kapıyı “Ülkenin kaderi bizim elimizde, koalisyonu ancak ve ancak biz yürütürüz” sözleri ile kapattı ancak “her parti ile samimiyetle görüşeceğini” dile getirdi. Kırmızı çizgi kavramını siyasetin doğasına aykırı bulduğunu dile getiren Davutoğlu, “Yeni bir gün doğdu, yeni şeyler söylemek lazım cancağızım’ diyorum, Mevlana gibi” ifadelerini kullandı. Muhalefet partilerinin Saray ile ilgili kırmızı çigilerini eleştiren Davutoğlu, “Cumhur B başkanına gitmeyerek sistemi tıkayan sorumlu olur. Cumhurbaşkanına kural dikte edemezsin” tepkisini gösterdi. TRT’nin sorularını yanıtlayan Davutoğlu’nun, Erdoğan’ın seçimden sonraki ilk değrelendirmesini yapacağı bugünkü programından önce televizyonda açıklama yapması dikkat çekti. Koalisyonu biz yürütürüz: Millete sitem edilmez, küsülmez. Türkiye, hükümet kurma sorumluğunu AK Parti’ye vermiştir. Hiçbir ihtimali sınırlamıyoruz. Kaotik tabloya izin vermeyiz. Müsterih olsun halkımız. Ülkenin kaderi bizim elimizde, koalisyonu ancak ve an cak biz yürütürüz. Her muhalefet partisi ile görüşmeyi samimiyetle yapacağım. Siyasetin normalleşmesi lazım: Kırmızı çizgi tabirini kullanmadım. Her türlü konuyu konuşmak lazım, kırmızı çizgi siyasetin doğasına uygun değil. Kırmızı çizgilerden daha çok siyasi ilkeler, ahlaki ilkelerimiz var. Yeni tablo içinde, siyasetin normalleşmesi lazım, gerilim, çatışma ortamından çıkıp... Gri alanda olup da kemikleşmiş kişiler varsa, kutuplaşmanın sebebini ortaya çıkarıp, bütün kesimlere açık bir istişare zemini kurmayı düşünüyorum. 1979 Türkiyesi’ne düşürmeyiz. Koa lisyon için en iyisini yapmaya çalışırız. Hiç kimseye kapıyı kapatmayız. Şimdiden erken seçim ahlaki değil: Bu seçim bir sonuç üretmedi, hemen seçime gidelim demek, milletin şu anda verdiği kararı tartışmaya açmak olur. Kararın gereğini sonuna kadar tüketmeden alternatif yola gitmem. Şimdiden erken seçim senaryosu, tiyartorvari bir koalisyona girmeyi ahlaki görmem. Baykal ile Erdoğan görüşmesi: Olumludur. Krizi çözmek için, gerektiği anda devreye girer. Koalisyon müzakeresi olmaz bu. Müzakelerin parçası değildir. l ANKARA/Cumhuriyet Bürosu Rahatsız eden görüşme Tayyip Erdoğan ile CHP milletvekili Deniz Baykal arasındaki görüşme, seçim gecesi ‘Cumhurbaşkanı meşruiyetini yitirdi’ açıklamasını yapan CHP yönetimini rahatsız etti oalisyon senaryolarının gün geçtikçe hararetlendiği Ankara’da CumFIRAT hurbaşkanı TayKOZOK yip Erdoğan ile CHP Antalya Milletvekili Deniz Baykal arasında sürpriz bir görüşme gerçekleştirildi. Görüşme, seçim gecesi Cumhurbaşkanı’nın “meşruiyetini yitirdiği”açıklamasını yapan CHP’de rahatsızlık yarattı. Baykal ile Erdoğan arasında Erdoğan’ın ikametgah olarak kullandığı Dışişleri Konutu’nda kulisleri hareketlendiren görüşme 12.30’da başladı. Görüşme için Baykal önceki gece yarısı 24.00 sıralarında bir “aracı” tarafından arandı ve Erdoğan’ın görüşme talebini kendisine iletildi. Önce “talep Baykal’dan geldi” açıklaması yapan Saray kaynakları ise görüşmenin ardından,“düzeltme” yapıp, talebin Erdoğan’dan geldiğini doğrulamak zorunda kaldı. Baykal’ın buluşma öncesi Köşk’ten görüşmenin kamuoyuna duyurulmasını istediği öğrenildi. Görüşme talebini Kılıçdaroğlu’na ileten Baykal, Erdoğan görüşmesinin CHP’lilerin “Kaçak Saray” olarak nitelendirdiği AOÇ’de gerçekleştirilmemesi hassasiyetine uyulması ön şartıyla görüşme için onay aldı. Dışişleri Konutu’nda Erdoğan’la yaklaşık 2 saat 15 dakika başbaşa görüşen Baykal, çıkışta açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı’nın Meclis’te geçici başkan olarak başkanlık görevi yapacak bir milletvekili olarak kendisiyle bir değerlendirme yapma ihtiyacı duyduğunu belirten Baykal, koalisyon tartışmalarıyla ilgili olarak “Burada benim bir koalisyon görüşmesi yapma konumum yok. Olamaz”ifadelerini kullandı. Baykal, Türkiye’nin seçim sonrası yaşanan belirsizlik ortamını bir an önce aşması gerektiğini, Erdoğan’ın da aynı düşüncede olduğunu söyledi. Baykal, “Her türlü koalisyon çözümü K Erdoğan’dan ‘anlamlı’ iki formül Baykal, Erdoğan’la yaptığı görüşmenin ardından Kılıçdaroğlu’yla biraraya geldi. Demediğini bırakmamıştı 12 yıl sonra baş başa Erdoğan’ın meclisin geçici başkanı olarak Baykal ile ön görüşme yapması bir ilk olarak biliniyor. Teamüller gereği böyle bir zorunluğun olmadığı da belirtiliyor.Erdoğan ile Baykal, 12 yıl önce de yine kritik bir görüşme için bir araya gelmişti. Beylerbeyi Bosphorus’ta gerçekleşen görüşmenin ardından AKP, CHP’nin de desteği ile Anayasa değişikliği yapmış ve Erdoğan’ın milletvekili olması önündeki engel kaldırılmıştı. ne açık bir anlayış içinde olduğunu gördüm. Muhalefetin kendi arasında bir koalisyon oluşturmasına bir itirazı olmadığını gördüm” dedi. Baykal, erken seçim tartışmaları konusunda da “Erken seçim tercih edilen bir çözüm değil. Bu herkes için böyle. Seçimde millet iradesini ortaya koydu. O irade çerçevesinde çözüm oluşturma ihtiyacı var. Herkes, bu ihtiyacın farkında. Bu ihtiyacın gereğini yerine getirmek lazım” dedi. Baykal, Erdoğan ile yaptığı görüşmenin ardından, Genel Merkezi’ne giderek, Genel Başkan Kılıçdaroğlu ile de yaklaşık 1 saat süren bir görüşme yaptı. Alınan bilgilere göre Baykal, Kılıçdaroğlu’na Erdoğan görüşmesinin detayları hakkında bilgi verdi ve Saray’ın 7 Haziran sonrası duruşunu aktardı. Erdoğan, daha önce, Baykal’ı sert sözlerle eleştirmişti: l Erdoğan, Baykal’a ait olduğu iddia edilen kasedin yayımlanıp, genel başkanlıktan ayrılması sürecinde, “Bak Hacı Bektaşı Veli diyor ki; eline, beline, diline, hâkim ol diyor. Bundan önceki beline hâkim Erdoğan’ın Baykal’a ait olduolmadı, gitti. Bu özel değil, geğu ileri sürülen nel” demişti. l Erdoğan, 2009’da kaseti izlerken Kırklareli’de de Baykal için “Eser görüntülendiği le konuş, eşek bile bir semer bıra iddia edilmişti. kıyor geride” demişti. l Erdoğan, “Çocuklarımızın ahlakını bozacaksın, eğer küfredeceksen, gece 12’den sonra et” demişti. Her türlü çözüm ‘Erdoğan’ı mutlu etti’ CHP kulislerinde Baykal’ın AKP ile CHP arasında “Büyük Koalisyon” kurulması için aracı olduğu iddiası gün boyu dolaştı. Ancak bu iddia taraflarca kesin bir dille yalanlandı. CHP kulislerinde Baykal’ın bu çabasını “rol çalmak” biçiminde değerlendiren bazı yöneticiler de oldu. Görüşmede erken seçim ve koalisyon konularında uzun uzun senaryo değerlendirmesi parti kulislerinde “Erdoğan’ı devreye sokan ve onu mutlu eden tablo” şeklinde değerlendirildi. Bazı üst düzey yöneticiler, “Seçim sonuçları seçmenin yüzde 60’ının Erdoğan’sız bir süreç istediğini ortaya koydu. Dolayısıyla görüşmede koalisyon, erken seçim gibi Erdoğan’ın dışarıda kalması gereken konuların ele alınması Erdoğan’ın istediği bir tablodur ve onu devreye sokmak anlamına gelir” yoru munu yaptı. Parti Sözcüsü Haluk Koç’un seçim gecesi yaptığı konuşmadaki “Artık Cumhurbaşkanlığı meşruiyetini yitirmiştir” sözlerini anımsatan üst düzey yöneticiler, buluşmanın Kılıçdaroğlu’nun onayıyla gerçekleşmesine karşın, benimsenmediğine dikkat çekti. Yöneticiler,“Erdoğan’ın olmadığı bir süreç isterken, bir CHP’li tarafından doğrudan Cumhurbaşkanı ile görüşülmesi, hem seçmenin tercihlerine, hem de parti ahlakına ters düşmüştür” yorumunu yaptı. Baykal’ın sürpriz görüşmesini parti yönetimindeki bu görüşler doğrultusunda eleştiren bir isim de partiye yakınlığıyla bilinen Halk TV programcısı Ümit Aslanbay oldu. Ancak Aslanbay’ın işine gün içinde son verilmesi dikkat çekti. Halk TV’de operasyon Erdoğan ile Baykal arasında yapılan görüşme Ankara kulislerinde gün boyu tartışıldı. Cumhuriyet’in Saray ve CHP’den edindiği bilgiler çerçevesinde Erdoğan’ın kafasındaki temel formül “erken seçim.” Ancak Erdoğan, bu seçeneğin gerek Türkiye’ye yükleyeceği maliyetin, gerekse AKP’ye getirebileceği sürprizlerin de farkında. Bu çerçevede “anlamlı koalisyon tablosu” ortaya çıkarsa Erdoğan, erken seçimi zorlayacak bir tavır içerisinde olmayacak. Saray’ın“anlamlı” olarak nitelediği formüller ise ikiden fazla değil. Bunlardan birincisi Başbakan Davutoğlu’nun kuracağı hükümet senaryosu. Davutoğlu hükümeti kurabilirse sorun çözülüyor. Bu çerçevede AKP’nin önceliğinin MHP olduğu yorumları yapılıyor. Davutoğlu, eğer hükümeti kurma görevini yerine getiremezse Erdoğan bu kez görevi Kılıçdaroğlu’na verecek. Bu çerçevede Erdoğan’ın “Hükümeti kurma görevini önce Ahmet Bey’e sonra Kemal Bey’e veririm. Kurulursa kurulur, yoksa erken seçime gidilir” görüşünde olduğu öğrenildi.Ancak Kılıçdaroğlu da sonuca ulaşamazsa Erdoğan’ın kafasındaki “erken seçim” formülü“tek formül” haline gelebilecek. Bu noktada Baykal’ın da Erdoğan’a “Erken seçim demokratik yorgunluğa neden olur. Katılımın bu derece yüksek olduğu bir seçimin ardından erken seçim doğru olmaz” telkininde bulunduğu öğrenildi. Erdoğan’ın azınlık hükümetine soğuk baktığı belirtiliyor. Cumhurbaşkanı Erdoğan MİT Müsteşarı’yla görüştü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Müsteşarı Hakan Fidan’ı kabul etti. Cumhurbaşkanlığı kaynaklarından edinilen bilgiye göre, Dışişleri Konutu’ndaki görüşme basına kapalı gerçekleştirildi. Erdoğan ve Fidan görüşmesinin yaklaşık 40 dakika sürdüğü belirtildi. Vekâlet bilmecesi Resmi ziyaret için yarın Azerbaycan’a gidecek olan Cumhurbaşkanı Erdoğan’a en yaşlı üye sıfatıyla geçici başkan olacak olan Deniz Baykal’ın mı yoksa TBMM Başkanı Cemil Çiçek’in mi vekalet edeceği tartışma yarattı. Bir görüşe göre, Baykal’ın geçici başkanlığının ilk birleşimden itibaren başlayacağı, bu nedenle Erdoğan’a Çiçek’in vekalet etmesi gerektiği belirtiliyor. İkinci görüş ise, YSK’nın seçim sonuçlarını ilan etmesiyle birlikte Baykal’ın geçici başkan ünvanını kazanacağı yönünde. l EMİNE KAPLAN Rize’de kefenli destek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın memleketi Rize’de Mevlüt Pehlivan isimli bir kişi Erdoğan için kefen giyerek eylem yaptı. “Sahte dava adamlarında kefen giyecek cesaret olmaz” yazılı kefen giyerek AKP İl Başkanlığı’na yürüyen Pehlivan, AKP’lilerin Erdoğan’a ihanet ettiğini belirterek “Asıl paralel partinin içerisinde. Onları temizlemek lazım” dedi. l ÖMER ŞAN/ RİZE C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle