23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
Perşembe 11 Haziran 2015 haber EDİTÖR: ELİF TOKBAY 4 İstanbul 180 /2 6 0 Ankara 140 /230 İzmir 180 /280 Bursa 170 /260 Antalya 190 /2 5 0 Adana 190 /28 0 Trabzon 190 /210 Artvin 160 /240 Çanakkale 170 /270 34 30 26 24 21 19 17 15 11 9 Balıkesir 170 /270 Sivas 120 /230 Diyarbakır 130 /330 Mersin 220 /280 Erzurum 90 /2 5 0 Eskişehir 130 /240 Aydın 160 /300 Gaziantep 160 /280 Konya 140 /240 Gök gürültülü yağmur Atina 200 /290 Berlin 130 /260 Girne 180 /270 Londra 90 /230 Moskova 110 /220 Paris 140 /2 8 0 Madrid 160 /2 8 0 Amsterdam 120 /220 Roma 170 /300 Karla karışık yağmur Çok bulutlu TARİHTE BUGÜN 1933: Cumhuriyetin ilanının 10’uncu yıldönümünü kutlama kanunu çıkarıldı. 1970: Güreşçi Ahmet Ayık, Dünya Şampiyonu oldu. 1973: Güney Afrika’da Siyah rektör atanmasını isteyen 1500 öğrenci üniversiteden uzaklaştırıldı. Güneşli Parçalı bulutlu Yağmurlu Koalisyon ve Erol Simavi Gaz cezası Ağaçları korumak için Gezi Parkı’na gelen Kırmızılı Kadın’a gaz sıkan polise 600 fidan dikme ‘cezası’ ezi Biber Parkı eylemG zı silah a g lerinde “kırmızılı kadın” olarak tanınan CeyC da Sungur’a yakın mesafeden biber gazı sıkan çevik kuvvet polisi Fatih Zengin’in “görevi kötüye kullanmak” suçundan yargılandığı davada Zengin’e ‘ilahi adalet’ dedirtecek bir yükümlülük getirildi. Ağaçları korumak için Gezi Parkı’na gelen Kırmızılı Kadın’a gaz sıkan polise gösterilecek yere 600 fidan dikme ve 6 ay süreyle bakım ve gözetim yükümlülüğü verildi. Zengin’e ayrıca, Sungur ile yanında kimliği belirlenemeyen diğer yurttaşlara karşı zor kullanma yetkisini aşma ve görevi kötüye kullanma suçundan toplamda 20 ay hapis cezası verildi, ceza ertelendi. Duruşmada esas hakkında beyanı sorulan Ceyda Sungur Mersin’de Gezi Parkı eylemlerinde yüzüne 40 cm uzaklıktan gaz sıkıldığı için dil CANAN COŞKUN Erdoğan’ı kurtarmak nlaşılıyor ki AKP iktidarda kalmayı deneyecek. Bunun için de bir partiye ihtiyacı var. Uzun zamandır iktidara aç olan partilerin içinde böyle bir çözüme yatkın kişiler bulunabilir. Ancak bu yol seçilirse bu o yolu seçen partinin siyasi iflası anlamına gelir. “Gelin oy verin, gitsinler” sloganıyla oy almış CHP’nin o sloganı “oy verdiniz kaldılar”a çevirmesi partinin geleceğini tehlikeye atar. AKP hangi koşulu kabul edebilir? Başbakan Davutoğlu olduğu sürece Suriye politikasında köklü bir değişikliğe gidebilir misiniz? AKP dört eski bakanının yargılanmasına onay verebilecek midir? Daha bir iki hafta evvel tuvaletini temizlemeye çağrıldığınız Aksaray’ı, Erdoğan’dan alıp mesela bir üniversiteye vermenize AKP nasıl onay versin? AKP hür iradeli bir parti değil. AKP, Erdoğan vesayeti altında. AKP ile koalisyon, Erdoğan ile koalisyon demek. Ülkenin acilen yargı bağımsızlığını sağlaması, dış politikasını değiştirmesi, yolsuzlukları soruşturması, Cumhurbaşkanı’nı anayasal yetkileri sınırına çekmesi gerek. Bu konular CHP, MHP ve HDP’nin üzerinde anlaşabileceği konular. Dışarıdan destekli bir CHP hükümeti bir buçuk senede bunları gerçekleştirebilir ve sonrasında yeniden seçime gidilebilir. Cumhurbaşkanı’nın Davutoğlu güvenoyu alamadıktan sonra görevi başkasına vermeyerek erken seçimi zorlaması halinde bile üç parti bu konular üzerinde anlaşıp gerekli kanunları Meclis’ten geçirme imkânına sahip. Bu üç parti aralarındaki anlaşmazlıkların altını çizmeyip bu ilk hedefler üzerinde uzlaşabilir. Bu konularda mutabık olduklarını seçim bildirgelerinden de önceki yasama dönemindeki faaliyetlerinden de demeç ve eylemlerinden de biliyoruz. Bu mutabakatı hayata geçirmek ve ülkenin tedavisi için tarihi bir dönemeçteyiz. AKP ancak üzerindeki denetimsiz “Erdoğan vesayetini” kırarak hür iradesine kavuşursa, belki o vakit muhtemel bir koalisyon ortağı olabilir. Ancak bugün AKP, dokunanın yanacağı ve uzak durulması gereken bir tek adam partisidir. Çok değil. Bir buçuk senelik bir CHP hükümeti ülkeyi içine girdiği bu tek adam girdabından MHP ve HDP’nin dışarıdan desteğiyle çıkarabilir. Bu fırsatı harcayanlar ve Erdoğan’a koalisyon ortağı olanlar ilk seçimlerde siyaset sahnesinden çekilmeye varacak ağır bir darbe yer. Kaldı ki muhalefetteki bir AKP, Erdoğan’dan kurtulmak ve tekrar iradesine sahip çıkıp partiyi yenilemek isteyenler için de bir fırsattır. Türkiye’nin rahatlaması için Erdoğan’ın etkisinin azalması gerek. Bugün AKP’yle koalisyon Erdoğan’la koalisyon demek. Erdoğan’ın oyunu kısa sürede 10 puan düşüren seçmen bugün onu kurtaran olursa, bunun hesabını soracaktır. A rol Simavi ile koalisyonun doğrudan bir ilişkisi yok... Ama zamanlama açısından bu iki konuyu aynı anda yazmak gereği beni böyle bir başlık kullanmaya zorladı: Sevgili Erol Simavi, seçim gecesi, Monaco’da, tedavi gördüğü hastanede hayata gözlerini yumdu. Sadece Türkiye’nin basın tarihinde değil, benim kişisel yaşamımda da önemli bir rolü olmuştu... Babamlarla babasının komşu olduğu Kanlıca’da dün toprağa verilmesi dolayısıyla bugün onu anmak gereğini duyuyorum. Türkiye’nin gündemi ise seçim sonrası senaryolara kilitlenmiş halde... Okurlar bu konuda da ne düşündüğümü soruyor. Şimdilik, koalisyona yönelik tek bir fikrimi söyleyip geçeceğim; gelecek yazılarımda gerek seçim sonuçlarını gerekse koalisyon olasılıklarını daha ayrıntılı ve derinliğine irdelerim: AKP ile koalisyon yapan parti intihar eder... Bir dahaki seçimlerde büyük oy kaybına uğrar! HHH Türkiye’nin basın tarihinde Simavi ailesinin yeri pek çok araştırmaya, yazıya ve kitaba konu oldu; bu nedenle işin toplumsal yanını şimdilik bir kenara bırakıp kişisel bir izlenim yazmak istiyorum: 12 Eylül faşizminin üniversiteleri YÖK aracılığıyla kıskaca aldığı günlerdi (Bugün de durum pek farklı değil ya!)... Üniversite öğretim üyelerine sakal kesme baskısı yapılıyor, sakıncalı görülenler (genellikle solcu oldukları düşünülenler) 1402 sayılı sıkıyönetim yasasıyla görevlerinden alınıyordu. Zamanın Hacettepe rektörü benim de sakalımı kesmemi söyledi ve bu isteğin doğrudan “yukardan” geldiğini belirtti. Danıştay’a başvurma hakkımı da kullandırtmayacaklarını söyleyince, “Sakal devletin değil, eşimin egemenlik alanıdır” diyerek üniversiteden istifa ettim... Önceden hazırlıklı olmadığım için, ne kimseyle konuşmuş ne de herhangi bir iş arama teması yapmıştım... O günden sonra da (niyeyse, sanki yapmış gibi) kimsenin kapısını çalmayı kendime yediremedim... Olanca saflığımla, “Haber nasıl olsa duyuldu. Elbette bana bir iş teklif eden olur” diyerek (şimdi ben bile inanamıyorum ama) telefonun başına geçtim, beklemeye başladım... İşte o telefon bir gün çaldı ve Erol Simavi’nin bana Hürriyet’te iş teklif ettiğini öğrendim. Askeri yönetime karşı çıkan genç bir öğretim üyesine, darbe döneminde yapılan ilk, tek ve son iş teklifiydi bu. HHH Bir baba dostunun ölümünü üzüntüyle öğrendim. Kendisine rahmet ve bütün yakınlarına sabır dilerim. E eyda Sungur’un avukatı İlkay Bahçetepe sal , ise biber gazının kimya eilm ed l bu silah olarak ka a lay rgu vu ini si gerektiğ i les ha da mü n in’i ng rak, “Ze k ha müvekkilimin yaşam kına yönelik bir müdaha ka e em hk Ma ledir” dedi. tan lah “si n rke ıkla aç rarını lı sayılan biber gazıyla atı de ifa ” en suçu işlediğind dı. sini kullan kökü kanserine yakalanan Mehmet İstif’in geçen yıl hayatını kaybettiğini anımsatarak, “Ondan çok daha şanslıydım. Sanığın cezalandırılması gerektiğini düşünüyorum” dedi. Mahkeme ayrıca, ihmal sureti ile görevi kötüye kullanma suçunu oluşturabilecek ihmaller Erdoğan’a suç duyurusu yolu ve talimatlar bakımından ilgili kamu görevlileri hakkında karar kesinleştiğinden savcılığa suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde Gezi Parkı eylemleriyle ilgili, “İçişleri Bakanıma ‘24 saat içinde AKM’yi ve Cumhuriyet Anıtı’nı temizleyin’ dedim. Şimdi soruyorlar, polise talimatı kim verdi diye... Söylüyorum, ben verdim” demişti. ‘İyi bilirdik hem de çok iyi bilirdik’ HÜRRİYET’İN ESKİ SAHİBİ EROL SİMAVİ İSTANBUL’DA TOPRAĞA VERİLDİ Erol Simavi’nin cenazesine gazetecilerden, işadamlarından, sanatçılardan ve siyasetçilerden katılım büyüktü . Fotoğraf: CAN EROK onaco’da yaşamını yitiren Hürriyet Gazetesi’nin eski sahibi ve Türkiye Gazeteciler Cemiyeti (TGC) eski başkan yardımcısı Erol Simavi son yolcuğuna uğurlandı. Simavi’nin cenazesi dün öğlen saatlerinde THY’ye ait bir uçakla Frankfurt üzerinden İstanbul’a, oradan Kanlıca İskenderpaşa Camii’ne getirildi. Simavi’nin eşi Belma Simavi ve oğlu Sedat Simavi taziyeleri kabul etti. Cenazeye katılanlar arasında Doğan TV Holding Yönetim Kurulu Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, Hürriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Sedat Ergin, gaErol Simavi’nin cenazesine katılanlar arasında İşadamı Ali Koç da vardı. zeteciler Ertuğrul Özkök, Mehmet Yakup Yılmaz, Hasan Cemal, Doenazeye katılanlar Kemal Ilıcak’la çok birlikte ğan Hızlan, Oktay Ekşi, Murat BarErol Simavi’yi şöyoldum. Erol beyin gazetedakçı, Prof. Dr. İlber Ortaylı, sanatle anlattı: ci patron olarak artılarının, çı Erol Evgin, Adalet ve İçişleri eski Hürriyet Gazetesi yazasevaplarının ağır bastığını Bakanı Mehmet Ağar, işadamları Errı Ertugrul Özkök: Hayatı söyleyebilirim. boyunca gazeteleriyle koDHA Genel Müdürü Ugur doğan Demirören, Mustafa Koç, Ali nuşmayı tercih etti. ÇalışCebeci : İstihbarat şefi olaKoç, Faruk Süren, Cem Hakko vartığı insanları özgür bıraktı. rak görev yaptığım yıllarda dı. Uzun yıllar Erol Simavi’nin şoförBiz gazetecilere sorarsaTürkiye’nin en zor yıllarıydı. lüğünü yapan Mustafa Baştuğ da ceniz, iyi bilirdik hem de çok Bunu aşarken de arkamıznazeye katıldı. konuştu. İmam Ali iyi bilirdik. da Erol Simavi gibi bir güGazeteci Hasan Cemal: cü hissederek gazetecilik Belma Simavi taziye Aksu helallik istemeden önce, “YaNadir Nadi’nin gazetesinde yapmak çok hoş bir şeydi. nında çalışanlardan bir beyefendi, leri kabul etti. 18 yıl geçirdim. 12 Eylül döGazeteci Doğan Hızlan: ‘Hocam çok ekmeğini yedik, o bize lay iştir ve insan heyecana neminde Evren Paşa seyaBirçok öncülüklerin, yenihakkını helal etti mi, bir sor bakakapılır. Ama Erol Simavi bu hatlere gazete patronlarını liklerin lideriydi. En önemheyecana kapılmaz onu da lım’ dedi. İlk defa böyle bir şeye şaçağırırdı. Nadir bey gitmek li yanı, yenilikleri getirmehit oluyorum. Tebrik ediyorum” debir nesnelliğin süzgecinistemez, ben giderdim. Bu siydi. Gazetede heyecana den geçirirdi. sebeple Erol Simavi, Halkapılmanız, bir haberi hedi. Simavi’nin cenazesi Kanlıca’daki l İSTANBUL Cumhuriyet aile kabristanına defnedildi. dun Simavi, Aydın Doğan, yecanla yayınlamanız ko Dehşet gecesi Altınbilek taburcu edildi Jandarma Bölge Komutanlığı önünde 7 Haziran’da silahlı saldırıya uğrayan Albay Fehmi Altınbilek ve eşi Asuman Altınbilek hastaneden taburcu edildi. Altınbilek, Kızıldere katliamında Mahir Çayan ve 9 devrimcinin ölümüyle sonuçlanan askeri operasyonu, TİKKO lideri İbrahim Kaypakkaya’nın yaralı olarak yakalandığı operasyonu yönetmişti. DHKPC’nin de ölüm listesinde olduğu bildirilen Altınbilek’e yapılan saldırıyı, Maoist Komünist Partisi (MKP) üstlenmişti. l İSTANBUL/Cumhuriyet GAZETECİ PATRON KUŞAĞININ TEMSİLCİSİYDİ M Malatya önceki gece 2 dehşet haberiyle sarsıldı. Selahattin G, (35) Cevherizade Mahallesi’ndeki evlerinde gece yarısı eşi Ayşe (35), oğlu Miraç (9) ve kızı Berrak’ı (4) yataklarında bıçaklayarak öldürdü. Kentteki bir birahanede çalışan 19 yaşındaki Canan Koçoğlu ise boşandığı eşinin ağabeyi Ramazan A. (34) tarafından işyerinde öldürüldü. Canan Koçoğlu’na, “Neden burada çalışıyorsun?” diye soran Ramazan A, ardından genç kadını 10 yerinden bıçakladı. l SELAHATTİN GÖKATALAY /MALATYA Sarraf’a her şey serbest mi? 17 25 Aralık soruşturmasına adı karışan işadamı Rıza Sarraf’ın, 2011’de eşi Ebru Gündeş adına aldığı ve yasa gereği çivi bile çakılması yasak olan Kanlıca’daki tarihi yalıya çıkılan “kaçak kat”, İstanbul Büyükşehir Belediye Meclisi’nin seçim sonrası pazartesi günkü ilk oturumunda bir soru önergesiyle gündeme taşındı. CHP’li meclis üyelerinin soru önergesinde, “Boğaz’da kuş uçurtmayan Boğaziçi İmar Müdürü nerede? Bir vatandaş çatısında kiremit oynatsa 50 zabıta gidiyor. Her şey Rıza Sarraf’a serbest görünüyor” denildi. l İSTANBUL\Cumhuriyet C Balıkesir’de evli ve bir çocuk annesi R.B, komşusu H.C’nin evinde bıçaklanarak öldürülmüş halde bulundu. Kanlar içinde bulunan R.B’nin çıplak olduğu, boğazında ve vücudunda 20 bıçak darbesi tespit edildiği belirtildi. Polis, eşinden boşanmak üzere olan bir çocuk babası H.C’yi yakalamak için çalışma başlattı. Öldürülen R.B. ve eşi Z.B’nin önceki akşam evlerinde akşam yemeği yediği, Z.B.’nin cinayetten sabah kendisini uyandıran komşuları tarafından haberdar edildiği ileri sürüldü. l Haber Merkezi Bir cinayet daha Yine tahrik indirimi Tuzla’da, imam nikahlı eşini ve 2 kızını öldürdüğü gerekçesiyle yargılanan Ömer Kaya, “haksız tahrik” hükümleri uygulanarak 55 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Mahkemenin üye hâkimi İhsan Sartık, “haksız tahrik” uygulamasına şerh koydu. Avukat Sevcan Kumyol, “Ceza indirimleri katillerin aramızda dolaşmasına sebep olacaktır. Bu karar ne toplum ne de katiller için caydırıcıdır” dedi. l İSTANBUL / DHA C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle