27 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 MART 2015 PAZAR CUMHURİYET SAYFA Zeytinyağında ‘tarihi’ ithalat Zeytinyağı fiyatlarının yükseleceği söylentileri nedeniyle üreticinin zeytinyağını depodan çıkarmaması piyasayı kilitledi. Rekor fiyat nedeniyle satışı durduran zeytinyağı ihracatçısı, ilk kez gümrük vergisini ödeyerek İspanya ve Tunus’tan 6 bin ton zeytinyağı ithal edecek.edeceğiz” dedi. Ekonomi Servisi Türkiye’deki tüketicilerin yüzde 53’ü fiyat karşılaştırması için cep telefonu kullanıyor. GfK, 25 ülkede 25 bin kişiyle yaptığı EKONOMİ [email protected] Fiyat karşılaştırması cepten yapılıyor araştırmaya göre, erkeklerin yüzde 42’si, kadınların yüzde 37’si, internetteki fiyatla mağaza fiyatını karşılaştırmak için akıllı telefonu kullanıyor. 17 ‘Akıllı etiket’ geldi Enerji içecekleri, bebek mamaları, bal, bitkisel sıvı yağlar, siyah çay ve takviye edici gıdalar gibi ürünleri, cep telefonu, mobil uygulamalar ve internet sayfasından sorgulama imkânı sağlayacak “akıllı etiket” uygulaması 1 Mart’ta başlıyor. DEİK’te ikinci perde MUSTAFA ÇAKIR Geriye dönük uygulanacak yönetmelikle konsey başkanlarını da bakan belirleyecek Başarısızlığın Kanıtları Baskı, göz korkutma, artan din istismarı, yalaka takımını harekete geçirerek övgü yağdırma, yanıltıcı bilgi yoluyla algı oluşturma, aslında on iki yıllık başarısızlığın kanıtlarıdır. Başarılı bir iktidar, bu yollara başvurmaz, tevessül etmez. AKP, yalnız mevcudu tüketmedi, ülkenin geleceğini de kararttı. Seçimin yaklaştığı bugünlerde, baskı, korkutma, din istismarı, çıkar sağlama yanıltıcı algı yaratma yollarıyla sonuç almaya çalışıyor. Ekonomi alanında bir başarı algısı yaratıldı. Dış borç, özelleştirme gelirleri, tüketici kredileri, sıcak para girişi yanı sıra, ürkek işadamları ve CEO’ların beklentilerle ya da çekinerek övgü düzmeleri, sözde bilim insanlarının yorumları, ekonomide başarılı olunuyor algısını, izlenimini yarattı. Başarı algısının yanıltıcı olduğu, Türkiye’nin yüksek işsizlikte yanı sıra giderek enflasyonla uzun süreli durgunluk dönemine girdiği yönünde değerlendirmeler, öngörüler dikkate alınmadı, belki inandırıcı da gelmedi. Ekonomide durum netleşmeye, yaşamda olumsuzluklar, sıkıntı yaşanmaya başlandı. Son üç yılda ortalama yüzde 30’ün altında büyüme hızı, resmen çalışabilir nüfusun yüzde 11’e yaklaşan, üç milyonu aşkın işsiz, yoksulluk hatta açlık sınırı altında yaşayan, ianeye muhtaç milyonlar, artan dış borç, sıcak para girişi olmaması halinde oluşacak türbülansın korkusuna, yavaş yavaş batmakta kaygısına kapılmış çok sayıda işadamı başarısızlığın kanıtları. Artık kimse ekonomik başarıdan söz edemiyor, geniş kitleler 2023 hayali ile avutulmaya çalışılıyor. Son on iki yılda ekonomide ciddi bir istismar, sömürü yaşanıyor. Üretken kesim ve emekçiler aleyhine, yandaşlar palazlandı; kaynak dağılımı da bozuldu. HHH Dış politikada dünya liderliği olmadı. Ortadoğu liderliği, stratejik yalnızlık derken, dışlanmışlık daha kötüsü istikal, kovumsama, itibar kaybı, yüz kızartıcı “başarı” öyküleri... Türkiye bu dönemde hiçbir alanda ön planda liderlik yapan bir ülke, bir güç konumunda olmadı. Kendi sınırlarını, topraklarını korumaktan dahi aciz bir ülke görüntüsü vermeye başladı. Demokratik haklar, özgürlükler konusunda, başörtüsü alalaması altında yaratılan türban ayrıcalığı ile dokuz yaşındaki kız çocuklarının başının bağlanması dışında; Türkiye özgürlükler bağlamında da bazı Afrika ülkelerinin bile gerisinde kaldı. Bırakınız fikir özgürlüğünü, vatandaşın en doğal yaşama hakkı dahi tanımıyor. Bırakınız korumayı, yaşama hakkı, kolluk gücünün tehdidi altında. Askeri vesayetle savaşım alalaması altında fiilen bir ağalık düzeni kuruldu. Ülkede şeklen, kâğıt üstünde bir hukuk düzeni var ama sözel buyruklar geçerli. Yandaş olarak nitelendirilmeyen vatandaşlar hemen tümü makul şüpheli olarak adalet güvencesinden yoksun, özgürlükleri tehdit altında. Eğitim düzeyi giderek geriliyor. OECD istatistikleri kanıtlıyor. Çoğu duyarlı vatandaşta ülkenin geleceği kaygısı giderek artıyor. Artık yandaş medyanın şamatası, övgüsü, başarısızlığı önlemeye yetmiyor. Baskı, göz korkutma, iftira, din istismarı artıyor. Gelecek günlerde hangi oyunlar sahnelenecek, kimler rol alacak, birlikte göreceğiz. Türkiye’de sahnelenecek oyunlarda oyuncu bulmak zor değil. Kişilikler, karakterler ortada. ANKARA Gece yarısı “torba tasarıya” eklenen maddeyle Ekonomi Bakanlığı’na bağlanan Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu’nun (DEİK) yeni yönetmeliği 6 ay geçmeden değiştirildi. Değişikliğe göre yeni DEİK’in iş konseyleri “özel amaçları gerçekleştirmek üzere” de örgütlenebilecek. Bundan böyle iş konseyi başkanlarını Ekonomi Bakanı belirleyecek. İş konseyi başkanlığı art arda en fazla 3 dönemle sınırlandırıldı. Bu süreye önceki dönemde yapılan başkanlıklar da eklendi. Böylece 180 civarındaki konseyin yüzde 40’ına yakınının başkanı değişecek. Değişecek başkanlar arasında Zeynel Abiden Erdem, Yılmaz Argüden, Tuncay Özilhan ve Hüsnü Özyeğin gibi isimler de bulunuyor. DEİK’in yeni yönetmeliği de “Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu ve İş Konseyle Bir gecede Ekonomi Bakanlığı’na bağlanan DEİK’in yeni yönetmeliği 6 ayda değiştirildi. 180 civarında iş konseyi bulunan DEİK’te aralarında Tuncay Özilhan’dan Zeynel Abidin Erdem’e başkanların yüzde 40 civarı değişecek. ri Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönetmelik” başlığı ile 20 Eylül’de Resmi Gazete’de yayımlandı. Aradan daha 6 ay geçmeden dün bu yönetmelikte değişiklik yapıldı. Yapılan değişikliğe göre; l Genel kurul, DEİK Yönetim Kurulu için TOBB, Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), TÜSİAD, MÜSİAD ve Türkiye Müteahhitler Birliği’nin (TMB) başkan, başkan yardımcısı ya da başkanvekilleri arasından belirleyecekleri temsilcilerinden 5 asil, 5 de yedek üye seçecek. l DEİK İcra Kurulu’nun 5 üyesi de, TOBB, TİM, TÜSİAD, MÜSİAD ve TMB’nin başkan, başkan yardımcısı ve/ veya başkanvekilleri arasından seçilecek. l Eskiden İcra Kurulu’nun 4 üyesi iş konseyi başkanları arasından seçilirken değişiklikle bu sayı 3 üyeye indirildi. l İş konseyleri, bölgesel grupların yanı sıra sektörel gruplar çerçevesinde ya da “özel amaçları gerçekleştirmek üzere” de örgütlenebilecek. Ancak yönetmelik değişikliğinde bu “özel amaçların” neler olduğu belirtilmedi. l İş Konseyi’nin yürütme kurulu üye sayısı gerektiğinde yönetim kurulu tarafından artırılabilecek. Ancak yeni üyeler bakanlık onayı ile belirlenecek. Bir kişi art arda aynı iş konseyinde en fazla 3 dönem başkan olabilecek. Bu sürenin hesabında mevcut iş konseyleri başkanlarının önceki dönem başkanlık süreleri de dikkate alınacak. İş konseyi başkanları ile yürütme kurulu üyeleri bakan tarafından ya da yönetim kurulunun teklifi üzerine bakanlık onayı ile görevden alınabilecek. Başkan ve yürütme kurulu üyelerinin görevden alınmaları veya diğer bir sebeple başkanlık ya da üyelikte boşalma olması halinde yeni başkan yönetim kurulunun teklifi üzerine bakanlık onayı ile görevlendirilecek. Değişiklikle, yönetmeliğin DEİK’in gelirlerini düzenleyen maddesinin 1 Ocak 2015’ten itibaren uygulanması öngörüldü. Böylece ihracatçı birlikleri, ticaret odaları, sanayi odalarından gelecek katkı payları ile TOBB, TİM, TÜSİAD, MÜSİAD, TMB gibi kuruluşlardan gelecek üyelik aidatları da 1 Ocak’tan itibaren alınmaya başlanacak. 1 Ocak öncesi için ödeme yapılmayacak. Selin Sayek Böke ‘Erdoğan günah keçisi arıyor’ CHP’li Böke: Cumhurbaşkanının söylemleri siyasi riski de tetikliyor. Hırçınlaşmasının nedeni, işler iyi gitmiyor ve bunu birine mal etmek istiyor. FIRAT KOZOK ANKARA CHP’nin Ekonomiden Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Selin Sayek Böke, döviz ve faizdeki artışın siyasi riskten kaynaklandığını, siyasi riski de Cumhurbaşkanı’nın söylemlerinin tetiklediğini belirterek, “Hırçınlaşmanın nedeni, işler iyi gitmiyor ve bunu birine bu mal etmek gerek” dedi. 20 Ocak’ta yüzde 7 olan 10 yıllık faizin bugün 8.5’u yaklaştığına işaret eden Böke, “Şu anda yükselen faizin, doların tek sebebi var o da yükseltilen siyasi tansiyon” diye konuştu. Böke, Cumhurbaşkanı Re cep Tayyip Erdoğan’ın, Merkez Bankası’nı kastederek “Vatanı satmak, yüksek faizle, yüksek enflasyonla, kötü yönetimle ülkenin ve milletin kaynaklarını heba etmekle olur” şeklindeki sözlerini değerlendirdi. Erdoğan’ın son 1 ayda 7 kez Merkez Bankası’nı hedef aldığını belirten Böke, şunları söyledi: “Bir hainlik arıyorsak, ortada bir lobi arıyorsak, şuna bakmamız gerekiyor. Ne oluyor da faiz artıyor, döviz zıplıyor. Çok net görüyoruz, Merkez Bankası’na her fevri ve kamu kurumunu zedeleyen bu çıldırmış yaklaşımda faiz artıyor, döviz artıyor. O zaman hain nerede, lobi nerede?” “Şu anda yükselen faizin, doların tek sebebi var o da yükseltilen siyasi tansiyon” diyen Böke, Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı’nın zor bir ortamda işini yapmaya çalıştığını söyledi. Ekonomik zorlukla baş etmenin teknik bir iş olduğuna işaret eden Böke şöyle devam etti: “Şu anda o öngörüleri oluşturabilmek için tek doneye ihtiyaç var; Cumhurbaşkanının ruh hali. ‘Faizi düşür ey Merkez Bankası’ diyor. Ama faiz artıyor. Çünkü maliyeti artırıyor. Ortaya çıkan maliyet, ülkeye de bir maliyet. Müthiş bir emekle yaratılan kamusal bir güveni bu söylemlerle ve kısa süre içinde yok ediyoruz.” Ekonomi Servisi Türkiye İstatistik Kurum verilerine göre yüzde 10.7’ye ulaşan işsizlik, İŞKUR’un kapısını aşandıranların sayısını da hızla yükseltiyor. İş bulma umudunu kaybetmeyen ve çareyi Türkiye İş Kurumu’nda arayanların oranı da hızla artarak bir yılda yüzde 10’a yaklaştı. 2014 yılı Ocak ayı itibarıyla İŞKUR’a kayıtlı 2 milyon 658 bin 241 kayıtlı işsiz bulunurken bu rakam 2015 yılı Ocak ayı itibarıyla yüzde 9.98 artarak 2 milyon 923 bin 535 kişiye ulaştı. 2014 yılı Ocak ayında 198 bin 230 kişi İŞKUR’a başvuruda bulunmuştu. Bu rakam bu yılın Ocak ayında 222 bin 696 bin oldu. Türkiye İş Kurumu (İŞKUR) verilerinden yaptığı belirlemelere göre, 2015 yılı Ocak ayında İŞKUR’a Bu da umut kuyruğu İŞKUR’da 1 yılda iş arayanların oranı yüzde 10 arttı. 2014 yılı Ocak ayı itibarıyla kuruma kayıtlı 2 milyon 658 bin 241 işsiz bulunurken rakam 2015 yılı Ocak ayı itibarıyla 2 milyon 923 bine ulaştı. başvuruda bulunanların oranı 2014 yılı Ocak ayına göre yüzde 12.34 artışla 223 bine ulaşırken İŞKUR başvuruda bulunanların sadece 97 binine iş bulabildi. 126 bin kişi ise işsizliğin pençesinde mücadelesini sürdürmeye devam ediyor. 2015 yılı Ocak ayı içerisinde 111 bin 384 kişi işsizlik sigortası hizmetlerinden yararlanmak üzere başvuruda bulundu. Başvurular Keyfi zam yasası yolda AYŞEGÜL ALTIN geçen yılın aynı ayına göre yüzde 28 artarken 2014 Aralık’la kıyaslandığında yüzde 16 oranında artış gösterdi. İŞKUR engelli işsize de çare olamadı. Ocak ayında iş bulurum umuduyla 7 bin 565 engelli kişi İŞKUR’a başvuruda bulundu sadece 1926 engelli kişi işe yerleştirildi. İŞKUR’da hâlâ iş aramak amacıyla 126 bin 498 engelli kişi kayıtlı bulunuyor. Geçen yılın ocak ayında 87 bin 150 kişi de işsizlik ödeneği için İŞKUR’a başvuruda bulundu. 2015 yılı Ocak ayında ise başvuruda bulunanların oranı yüzde 28 artarak 111 bin 384 kişi oldu. Geçen yılın ocak ayında 46 bin 693 kişi işsizlik ödeneğine hak kazanırken bu yıl bu rakam 57 bin 47’yi buldu. Elektrik piyasası tasarısı yasalaşırsa faturalardaki zam enflasyona göre değil, özelleştirilen elektrik dağıtım şirketlerinin hiçbir yerinde olmayan “yatırım yaptım, zam yaparım” uygulamasına geçilecek. “Dolayısıyla manipüle edilmesi oldukça yüksek bir ihtimaldir” dedi. Şu anda elektrik tarifelerinde zam oranı; sistem işletimi, kayıp kaçak, iletim sistemi kullanım bedeli, sayaç okuma, perakende satış hizmet bedeli, dağıtım bedelleri ve enflasyon oranları baz alınarak yapılıyor. Elektrik şirketlerinin her üç ayda bir Enerji Piyasası Düzenleme Kurulu’na (EPDK) tarife önerisi sunduklarını söyleyen Köse, “EPDK, bu öneriler ve kendi tespitleri ile fiyatlara karar verir. Enerji Bakanlığı’nın siyasi etkileri de olabiliyor.” dedi. Şirketlerin ihale bedellerinin yüksek, enerji dağıtım ve trafo gibi sistemlerin eski olması şirketlerin zam yapmak için öne süreceği gerekçeler olarak görülürken abonelerin en az 10 yıl yüksek fatura ile karşılaşması bekleniyor. Gelen turist 157.5 giden turist 194 dolar yiyor Ekonomi Servisi Türkiye Seyahat Acenteleri Birliği’nin (TÜRSAB) Gastronomi Turizmi Raporu’na göre, yurtdışına tatile giden Türkler yeme içme için Türkiye’ye tatile gelen turistlerden 36.5 dolar daha fazla harcıyor. Bundaki en önemli etken, Türkiye’ye göre her şey dahil sisteminin başta Avrupa olmak üzere birçok ülkede çok daha az olması. Özellikle Avrupa’da giderek yaygınlaşan gastronomi turizmi kişi başı ödenen hesabı da artıran önemli bir etken. Türkiye’de her şey dahil sistemi Türkiye’ye gelen turistin gıda harcamasını azaltıyor. Rapora göre, dünyada turist sayısı 1 milyarı aşarken bu turistlerin yüzde 88.2’si “Yer tercih etmede yemek çok önemli” diyor. Rapora göre 2014’te Türkiye’ye gelen 41 milyon 415 bin turist 34.3 milyar dolar harcadı, bunun 6 milyar 523 milyon dolarını yeme içme oluşturdu. Gelen turist cebinden çıkan paranın beşte biri olan ortalama 157.5 doları yeme içmeye harcadı. Yurtdışına giden vatandaşların sayısı 2014’te 7 milyon 982 bin, yaptıkları harcama tutarı ise 5 milyar 470 milyon dolar. Kişi başına yeme içme için düşen rakam 194 dolar düzeyinde. Bu da toplam harcamalar içinde yüzde 2830’luk paya denk geliyor. Elektrik piyasası ile ilgili kanun tasarısı nın yasalaşması halinde, elektrik dağıtım şirketleri yaptıkları yatırıma göre elektrik faturalarında zam uygulayabilecekler. TBMM’de devam eden 2 Şubat 2015 1/1014 sayılı elektrik piyasası ile bazı kanunlarda değişiklik yapılmasına dair kanun tasarısı komisyonda. Tasarı yasalaşırsa 1 Ocak 2016’dan itibaren 21 elektrik dağıtım şirketi yaptıkları yatırıma göre faturalara zam yapabilecekler. Tüketici Güvenliği Derneği Genel Başkanı Murat Köse, tasarıdaki birinci maddenin yatırım maliyetlerinin manipüle edilmesi endişesi doğurduğunu söyledi. Türkiye de sayıştayın bile denetiminin eksik ve yetersiz olduğunu söyleyen Köse, Çözüm Van için en büyük teşvik Ekonomi Servisi Kalkınma Bakanı Cevdet Yılmaz, “Çözüm süreci ile huzur ve güven ortamının pekişmesi en büyük teşvik. Bu süreç inşallah bölgemize huzuru ve refahı, istihdamı getirecek. Boş yere harcadığımız kaynakları insanımız için harcar hale geleceğiz” dedi. Yılmaz, Van Ekonomi Zirvesi’nin açılışında, Van’da önemli bir potansiyel bulunduğunu, geçmişte yeterli olmayan huzur ve güven ortamı ile doğal afetler nedeniyle kentin potansiyelinin harekete geçirilemediğini söyledi. Van’daki Tekstilkent Projesi’nin önemine işaret eden Yılmaz, “İnşallah burası doğrudan 7 bin kişiye, dolaylı olarak 10 binin üzerinde insanımıza istihdam sağlayacak. Van’ın ilk defa sanayi şehri olma gelişimine katkıda bulunacak” değerlendirmesinde bulundu. İTO İstanbul’u paranın ve finansın başkenti yapacak Ekonomi Servisi İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı İbrahim Çağlar, ‘İTO 2015 Küresel Vizyonu/Paranın Başkenti İstanbul’ projesinin tanıtımında, 7 ana proje belirlediklerini söyledi. Çağlar, projelerle dünyadan İstanbul’a ve İstanbul’dan Türkiye’ye akan katma değerin ve zenginliğin artırılmasını hedeflediklerini söyledi. Projeler arasında, Atatürk Havalimanı etrafında bulunan fuar alanını 250 bin metrekareye çıkartıp Mobil World fuarı getirilmesi de var. İstanbul tüccarının hedef pazarları ‘Ticaret Odaları Birliği’nde toplanacak. Dünyanın dört bir köşesindeki yatırımcıları ‘İTO Küresel Girişimcilik Merkezi’ ile İstanbul’a çekmek, Fuar ve Kongre Şehri İstanbul Projesi ile İstanbul’u dünyanın en önemli etkinliklerinin çekim merkezi haline getirmek ve ‘İstanbul Shopping Fest’e dahil edilecek çok sayıda etkinlikle katılımı artırmak hedefler arasında. Özdemir: Halka arza hazırız, zamanı bekliyoruz Ekonomi Servisi Limak Holding Yönetim Kurulu Başkanı Nihat Özdemir, “İnşaat ayrıldığında diğer bütün sektörlerde, turizm dahil çimento ve enerjide halka arza hazırız. Gerekli zaman ve şartı bekliyoruz. Sermaye Piyasası Kurulu ile görüşmelerimiz devam ediyor” dedi. Özdemir, Limak Holding’in cirosunun yüzde 50’sinin enerji, yüzde 20’sinin inşaat, yüzde 20’sinin çimentodan sağlandığını, havalimanı, deniz limanı, turizm ve meyve suyunda da yüzde 10 ciro elde ettiklerini söyledi. Bu sektörlerin hepsinde yatırım hamlelerinin devam ettiğini söyleyen Özdemir, Suudi Arabistan, Kuzey Irak ve Pakistan’da çalışmalar yaptıklarını söyledi. UNICERA 70 bin ziyaretçiye ulaştı Ekonomi Servisi UNICERA 27. Uluslararası Seramik Banyo Mutfak Fuarı’nın ziyaretçi sayısı 70 bine ulaştı. Fuar, Tesisat İnşaat Malzemecileri Derneği, Türkiye Seramik Federasyonu iş birliği ve TÜYAP ortaklığıyla yapıldı. TİMDER Başkanı Kemal Çelik, “Önümüzdeki yıl Avrupa ikincisi olan fuarımızı daha iyi seviyelere getirmek, gerek katılımcı gerekse ziyaretçi sayılarını artırıp Türkiye ekonomisine ciddi katkılar sağlamak için çalışacağız” diye konuştu. Fuarın açılışını yapan Eczacıbaşı Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı, “Seramikte çok büyük yol katettik” dedi. İbrahim Çağlar Nihat Özdemir C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle