30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 25 AĞUSTOS 2014 PAZARTESİ 4 HABERLER Savunma ve güvenlik stratejilerinin yer aldığı ‘Beyaz Kitap’ Gül döneminde kaldırılmıştı O kitap geri geliyor HTKP Merkez Komite Üyesi Kılçer BARKIN ŞIK Başkan ve Örgüt... CHP’de başkanlık tartışması yeniden ortaya çıktı. Başkan adayı Muharrem İnce, başkan kalmayı seçim kazanmaya bağlayan bir kural konmasını istedi. Elbette bir siyasal partinin hedefi iktidar olmaktır. Ama iktidar olmak, bir siyasal partinin en büyük hedefi midir? Ben siyasal partinin en büyük hedefinin “iktidara gelmek” olduğu kanısında değilim. Bence, bir siyasal partinin en büyük hedefi, “ülke çapında güçlü örgüt kurmak” ve “toplumu ilkeleri doğrultusunda değiştirmek” olmalıdır. Bu iki hedef de iktidara giden yolu açacaktır. Çok da farkında olmadan AKP bu yolla iktidara gelmiştir. Ama iktidara geldikten sonra bu iki amaca da yönelerek gücünü artırmıştır. AKP’nin iktidara nasıl geldiği ve iktidarda nasıl kaldığı da nesnel ölçütlerle incelenmemiş, kolay klişelerle açıklanmak istenmiştir. Bu klişeler de, “bu toplum dindarlığa önem verir, öyle özgürlük gibi, laiklik gibi konularla ilgilenmez; kömürle, makarnayla kolayca kandırılır” gibi gerekçelere dönüşmüştür. Acaba gerçekten öyle mi? Siz de dindar görünseniz, özgürlükten, laiklikten söz etmeseniz, daha çok kömür, daha çok makarna verseniz iktidara gelir misiniz? ‘Sola şans verilmeli’ ALİ AÇAR Halkın Türkiye Komünist Partisi Merkez Komite üyesi Kurtuluş Kılçer, AKP ile birlikte cumhuriyet rejiminin yıkıldığını yerine kurulmak istenen 2. Cumhuriyetin ise rejim ve ideolojik kriz içinde olduğunu söyledi. Yurttaşları yeni bir cumhuriyet kurmaya çağıran Kılçer, “Bu ülkede Aleviler, Kürtler, cumhuriyetçiler ve sosyalistler mevcut. Yani Türkiye’nin ilerlemesi için ciddi bir birikim söz konusu. Sosyalist cumhuriyetin kurulması için sola bir şans verilmeli” dedi. Türkiye Komünist Partisi’nin (TKP) içerisindeki ayrışmanın ardından kurulan Halkın Türkiye Komünist Partisi (HTKP) örgütlenme çalışmalarını hızla sürdürüyor. Parti, içindeki krizi aşarak üniversite ve lise öğrencileri, işçiler, köylüler ve hatta “plaza emekçisi” olarak adlandırılan yönetici konumundaki emekçilere ulaşmayı hedefliyor. HTKP’nin asıl amacı ise “AKP ile birlikte yıkılma aşamasına gelen cumhuriyet rejimini yeniden geniş halk kesimleri ile birlikte sosyalist cumhuriyet olarak” inşa etmek. HTKP Merkez Komite üyesi Kurtuluş Kılçer, 1980 sonrasında sosyalist hareketlerin toplumla buluşamadığı ve halkın partisi haline gelemediği özeleştirisini yaparak yeni bir yola çıktıklarını söyledi. ANKARA Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, giderayak hazırlattığı “Savunma Reformu Raporu”nda, Türkiye’nin savunma ve güvenlik stratejisi ile politikalarının kamuoyu ile paylaşılacağı bir “Beyaz Kitap”ın hazırlanmasını istedi. Ancak, bu kitap AKP’nin iktidara geldiği 2000’li yılların başında zaten vardı ve Gül’ün Dışişleri Bakanlığı döneminde kaldırıldı. Gerekçe ise kitabın Dışişleri Bakanlığı’nın hareket alanını daraltmasıydı. Dışişleri Bakanlığı ile koordineli olarak, MSB Genel Plan ve Prensipler Daire Başkanlığı tarafından İngilizce ve Türkçe olarak iki dilde hazırlanan Beyaz Kitap’ta, Türkiye’nin NATO, Avrupa Güvenlik ve Savunma Politikası’na, Birleşmiş Milletler’e ve Barışı Koruma Faaliyetleri’ne bakış açısı, Türkiye’nin bölgesel sorunlara yaklaşımı, Türkiye’nin milli savunma politikası, sivil asker işbirliği konuları ve bu konularla ilgili politikalar hakkında bilgi veriliyordu. Beyaz Kitap, son olarak 1 Ağustos 2000 tarihinde dönemin Milli Savunma Bakanı Sabahattin Çakmakoğlu tarafından yayımlandı. Kitapla ilgili eski Milli Savunma Bakanı Vecdi Gönül döneminde güncelleme çalışmaları yapıldı. Ancak, bu çalışmalar 2006 yılında rafa kaldırıldı. Son Beyaz Kitap’ta, Kıbrıs ve Ege Denizi ile ilgili özel bölümler de bulunuyordu. Kitapta, Yunanistan ile Ege’den kaynaklanan sorunlar “Karasularının genişliği, kıta sahanlığının sınırlan dırılması, FIR sorumluluğunun kötüye kullanılması başta olmak üzere hava sahasıyla ilgili sorunlar, uluslararası antlaşmaların hükümleri hilafına Doğu Ege Adaları’nın silahlandırılması, egede Egemenliği antlaşmalarla Yunanistan’a devredilmemiş coğrafi formasyonlar (ada, adacık ve kayalıklar) ve Yunanistan ile Ege’de deniz sınırlarını belirleyen bir antlaşmanın mevcut olmaması” şeklinde sıralanmıştı. Kitapta Türkiye’nin, barışçı çözüm yolları taraftarı olduğu da vurgulanmıştı. Kitapta Kıbrıs’ta Barış Harekâtı’na kadar olan süreç özetlendikten sonra Türkiye’nin, kurucu anlaşmalardan doğan garantörlük hakkına vurgu yapılmış, Kıbrıs’ta halen çözüm arayışlarının sonuç vermediğine dikkat çekilmişti. Hükümet programı üzerinde çalıştılar ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan’ın AKP Genel Başkanı ve Başbakan adayı olarak açıkladığı Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’dan brifing aldı. Davutoğlu, 27 Ağustos’ta gerçekleşecek AKP kongresine hazırlanırken diğer yandan da hükümet programı üzerinde çalışmalar yaptı. Davutoğlu, saat 15.30’da AKP Genel Merkezi’ne geldi. İki ayrı toplantıya katılan olan Davutoğlu, ilk toplanSüleyman Soylu lke çapında güçlü örgüt kurmak CHP örgütü ülke çapında güçlü değildir. Toplumun içinde değildir. Toplumda kendi yanındaki güçleri bilip, tanıyıp ortak enerjiye dönüştürememektedir. Örgüt içinde klikler, koltuk beklentileri, kişisel hevesler, çıkar hesapları aşılamamaktadır. Bunlar aşılamadığı, hatta sözü bile edilemediği için de örgütlenme zayıf kalmaktadır. Ü Ahmet Davutoğlu tıda AKP’nin 27 Ağustos’ta yapılacak kongresiyle ilgili AKP Genel Başkan Yardımcısı Süleyman Soylu’dan hazırlıklara ilişkin bilgi aldı. Daho sonra Davutoğlu’nun başkanlığında, AKP Genel Merkezi’nde hükümet programı hakkında toplantı düzenlendi. Toplantıya, İçişleri Bakanı Efkan Ala, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, Ulaştırma, Denizcilik ve Habercilik Bakanı Lütfi Elvan, Gençlik ve Spor Bakanı Akif Çağatay Kılıç, AKP Grup Başkanvekili Nurettin Canikli ve Başbakan Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ile İzmir Milletvekili Binali Yıldırım katıldı. Davutoğlu, önceki gün ise Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, Yalçın Akdoğan ve Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Lütfi Elvan ile Dışişleri Resmi Konutu’nda bir araya gelerek kabine revizyonu ve hükümet çalışmalarına ilişkin konuları ele almıştı. oplumu ilkeler doğrultusunda değiştirmek Bu hedef hep iktidar olmaya bağlanmaktadır ki çok büyük yanlıştır. Güçlü bir muhalefet partisi bu hedefe çok rahatça yürür, üstelik de kendine iktidar yolunu açar. CHP neden ülke çapında “emekçilerin birliği ve ortak geleceği” ilkesini ortaya atıp işlemez? Asıl görevi bu değil midir? Ülke çapında “emekçilerin birliği ve ortak geleceği” bir siyasal hareketin temel enerji kaynağı değil midir? CHP neden “laiklik ilkesi”nin dinler arasında ve dinler içinde savaşmak değil barışmak olduğunu, insanların eşitliğinin, insanlık değerinin insan olmaya bağlı olduğunu açıklamayı görevi saymaz? Neden “laiklik” sözcüğünden çekinerek hareket eder. Neden, karşıtlarının “laiklik dinsizliktir” sahteciliğini açığa çıkarmaz. CHP neden Kürt sorununun neresinde olduğunu net biçimde açıklamaz da iktidar gündeminin peşinde olduğu izlenimini verir. Daha net, daha açık, daha enerjik tutum her zaman daha doğrudur. CHP neden Ortadoğu sorununda daha enerjik, daha açık, daha doğru tutum içinde olmaz? Bu konu ülkenin birincil derecede önemli sorunu durumundadır. Suriyeliler sorunu, IŞİD konusu, Irak’ın durumu hep enerji bekleyen, açıklık bekleyen, atak bekleyen konular. CHP’li belediyeler neden yıllar yılı kıyılarında yaz kampları yapmaz da buralarda çağdaş eğitim görecek yüz binlerce çocuğu Kuran kurslarının kucağında bırakır? Bunlar ve bunlar gibi nice can alıcı sorun “ülke çapında güçlü örgüt” ile “toplumu ilkeler doğrultusunda değiştirmek” hedeflerinin gerçekleşmesiyle çözüme ulaşacaktır. Başkanın da örgütün de hedefi “ne yolla olursa olsun iktidar” değildir, olamaz da. Başkanın da örgütün de hedefi “ülke çapında güçlü örgüt”, “ilkeler doğrultusunda toplumu değiştirmek” olmalıdır. Bunu yapan başkan, doğru liderdir. Bunu yapan örgüt, güçlü örgüttür. Başkanlık, hedefe koşan bayrak yarışının koşucuları olamazsa, her seferinde biri azaltılan sandalye oyunu olur ki onun da kimseye yararı dokunmaz. T Gezi sürecinde sol dinamiklerin ortaya çıktığını vurgulayan Kılçer, AKP ile birlikte Atatürk tarafından kurulan cumhuriyetin yıkıldığını anlattı. Kılçer, “AKP kendi rejimini inşa ederek 2. Cumhuriyeti kurmuştur. Ancak bu rejim Türkiye’de kendini tesis edememiştir; rejim ve ideolojik kriz içindedir. AKP rejiminin bir geleceğinin olduğunu düşünmüyoruz. Biz yeni sosyalist bir Türkiye kurulmasını düşüyoruz. Birikimi bir araya getirmek için mücadelemiz sürüyor” diye konuştu. Cemaat ve iktidar arasındaki kavgayı gerçekçi bulmadıklarını söyleyen Kılçer, “Her ikisi de Amerikancı ve gerici bir yapı. Türkiye’de gerçekten bir laik devletin var olabilmesi için cemaatlerin kapatılması, özel okulların devletleştirilmesi ve dershanelerin kapatılması gerekiyor” ifadelerini kullandı. sol dinamikler ortaya çıktı’ ‘Gezi’de başkanlık edecek ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Başbakan Tayyip Erdoğan, cumhurbaşkanı seçilmesiyle başlayan anayasayı ihlal eleştirilerine karşın bugün de Bakanlar Kurulu’na başkanlık edecek. Başbakanlık Merkez Bina, Erdoğan’ın “Başbakan” olarak başkanlık ettiği son, “Cumhurbaşkanı” olarak başkanlık ettiği ilk Bakanlar Kurulu toplantısına tanık olacak. Cumhurbaşkanı seçimleri sonuçlarının Resmi Gazete’de yayımlanmaması ile yeni görevine ilişkin anayasa tartışmaları devam eden Başbakan Tayyip Erdoğan, bugün Başbakanlık Merkez Bina’da Bakanlar Kurulu’nu toplayacak. Erdoğan, Başbakan olarak son kez Bakanlar Kurulu toplantısına başkanlık edecek. Bu toplantı Erdoğan’ın, “Cumhurbaşkanı olarak” Bakanlar Kurulu’na ilk başkanlık ettiği toplantı niteliği taşıyacak ve Cumhurbaşkanlığı süresince böyle davranacağının da mesajı olacak. Erdoğan’ın halefi olarak açıklanan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu ise bakan olarak son kez kurul toplantısına katılacak. Saat 14.00’te Başbakanlık Merkez Bina’da gerçekleştirilecek toplantıda İsrailFilistin gerginliği başta olmak üzere Irak, Suriye ve Ukrayna’da yaşananların kapsamlı bir şekilde ele alınacağı, çözüm süreci ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’nde yaşanan gerginlikler ele alınacak. AKP’de Erdoğan devri “resmi olarak” bu hafta sona erecek. 27 Ağustos Çarşamba günü AKP olağanüstü kongresi toplanacak. Kongrede, Erdoğan genel başkanlığı bırakacak ve Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, delegelerin oyları ile AKP’nin ikinci genel başkanı olacak. Cumhurbaşkanlığı seçim sandıklarından birinci çıkmasının ardından Başbakan Erdoğan TBMM Genel Kurulu’nda yemin edecek. Ardından 12. Cumhurbaşkanı adına düzenlenen mazbatayı teslim alacak. Oy sandığıyla pencereye çıkan CHP’li Özkoç, oy kullanmaları engellenen Abhazları sakinleştirmeye çalıştı. İki şapkayla kabineye Bayık’ın ‘marjinal’ açıklaması ‘HDP bu tartışmayı değerlendirecektir’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Eski HDP eş başkanı, Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, PKK yöneticisi Cemil Bayık’ın, “HDP bazı marjinal yaklaşımlardan kendisini kurtarmalı” sözleriyle ilgili olarak “Neyi ifade ettiği Cemil Bayık’ın kendisine sorulmalıydı. HDP herhalde bu tartışmayı değerlendirecek ve bir sonuca ulaştıracaktır” açıklamasını yaptı. Ertuğrul Kürkçü, dün gazetemizde kendisine atfen yer alan bazı değerlendirmelerin “kastını ve düşüncesini tam yansıtmadığını” bildirdi. Kürkçü, şu açıklamayı yaptı: “‘HDP bazı marjinal yaklaşımlardan kurtulmalıdır’ sözüyle neyi ifade ettiği Cemil Bayık’ın kendisine sorulmalıydı. Bayık haberciler için ulaşılamaz bir kişi değildir. Bununla birlikte bir eski eş başkan ve HDP Onursal Başkanı olarak haberde denildiği şekilde Bayık’ın tespitlerini değil buradan doğacak tartışmayı üzerime almak zorundayım. Bayık’ın HDP için öngördüğü genişleme ufkunun ‘Alevileri, demokrat Müslümanları, solu, liberalleri’ kapsadığı göz önüne alınırsa herhangi bir sol politik kümeyi ima etmediği anlaşılabilir. Burada daha çok bir toplumsal/kültürel yakınlığın kastedildiğini düşünebiliriz. HDP herhalde bu tartışmayı değerlendirecek ve bir sonuca ulaştıracaktır.” ‘Abhazya Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı seçimi için Türkiye’de kurulan sandığa mahkeme kararıyla el konuldu Seçim sandığını polis götürdü İstanbul Haber Servisi Gürcistan’dan tek taraflı bağımsızlığını ilan eden “Abhazya Cumhuriyeti”nin cumhurbaşkanı seçimi için Türkiye’de kurulan sandık mahkeme kararıyla polis tarafından engellendi. İstanbul’da Abhazya pasaportu olan Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarının da seçime katılması amacıyla Caferağa Mahallesi Sakızgülü Sokak Işık Apartmanı’ndaki Abhaz Dernekleri Federasyonu binasına dün sandık kuruldu. Polis ekipleri Anadolu 1. Sulh Ceza Hâkimliği’nden alınan mahkeme kararıyla dernek binasına gelerek sandığa el koydu. Dernek binasını da boşaltan polis ekipleri, binaya giriş ve çıkışlara izin vermedi. Çok sayıda Abhaz bina önünde toplanarak oy kullanma işleminin engellenmesine tepki gösterdi. Bu sırada CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, elinde oy sandığıyla dernek binasının penceresinden çıkarak vatandaşları sakin olmaları konusunda uyardı. Daha sonra aşağı inerek açıklama yapan Özkoç, burada bir görüş bildirmeyle ilgili bir forum düzenlendiğini belirterek “Türkiye’de Abhaz derneği olarak kaymakamlığa, polise, Emniyet’e bildirildi. Ancak Dışişleri Bakanlığı’ndan ‘böyle bir izin almadınız, bu bir oylamadır’ anlayışı ile suç işleniyor gibi Emniyet buraya sevk edildi” dedi. Abhaz Dernekleri Federasyonu Genel Başkanı Ramazan Cengiz Koç da fiili olarak BM üyesi 6 ülke tarafından tanındıklarını, ancak Gürcistan’ın keyfi uygulamaları nedeniyle Türkiye’nin baskı uyguladığını söyledi. Polis ekipleri yaklaşık 50 kişinin oy kullandığı sandığı alarak götürdü. Ancak polisin ayrılmasından sonra yeni bir sandık kurularak oy verme işlemi devam ettirildi. İlk oyu da CHP Sakarya Milletvekili Engin Özkoç kullandı. RTÜK’ten Almanya tavrı FIRAT KOZOK Erdoğan haftası ANKARA Radyo ve Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), Almanya ile Türkiye arasında patlak veren dinleme skandalının ardından TEMA Vakfı Almanya Şubesi’nin hazırladığı çevreyle ilgili kamu spotunun televizyonlardan yayımlanmasını veto etti. CHP’li üye Süleyman Demirkan “Bu vakıf Türkiye menşeili bir vakıf. Spot film, iklim değişikliğine karşı ağaçlandırma ve çevrenin korunmasıyla ilgili bir filmdi. Bu sadece Türkiye’nin değil, tüm dünyanın, insanlığın ortak sorunu. Böyle bir konuyla dinleme olayını birbirine karıştırmayalım dedim ama dinleyen olmadı” dedi. Spot film konusunda bu denli hassas davranan RTÜK, daha önce Kahramanmaraş’taki patriot füze üssünde görev yapacak Alman askerleri için kurulması planlanan “Radio Andernach”a onay vermişti.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle