30 Nisan 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
25 AĞUSTOS 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Aileler teşhis için Adli Tıp’ta İstanbul Haber Servisi Kumburgaz’da kiraladıkları deniz bisikleti ile kaybolan gençlerin aileleri, Marmara Adası açıklarında bulunan erkek cesedinin kayıp yakınlarına ait olup olmadığının belirlenmesi için İstanbul Adli Tıp Kurumu’na geldi. Ailelerin avukatı Gamze Sarıyel denizde bulunan cesedin gür saçlı ve koluna bileklik takan birine ait olduğunun söylendiğini, kayıp gençlerden birinin de bileklik kullandığının bilindiğini söyledi. Baraj faciası MAHMUT ORAL Sıcak Bölgede Siirt’te Botan Çayı üzerindeki Alkumru Barajı’nda elektrik üretimi için kapakların aniden açılmasıyla yükselen suya kapılan en az 6 kişi kayıp Başbakan’ın Yanağını Okşayalım Sayın Erdoğan’a haksızlık yapıyoruz. Siyasetinden hoşlanmayanın en ılımlısı eli “otoriter”den açıyor. Diktatör diyenleri, padişah benzetmesi yapanları saymıyorum bile. O da ne yapsın, ne kadar demokrat bir lider olduğunu ispatlamak için seçim üzerine seçim kazanıyor ve yine de kendini beğendiremiyor. Ah bu “Beyaz Türklerin”, şu şımarık “vesayetçi”lerin mızıldanmaları. Bir de beyefendi kime fırsat verse arkasından hançerleniyor. Cemaate “Ne istediniz de vermedik” diye boşuna çıkışmadı. Zamanında atının terkisinde zannettiği liberaller de onu yarı yolda bıraktı. Hadi hepsini geçtim, “kardeşim” diyerek Cumhurbaşkanlığı’nı sunduğu Abdullah Gül bile isyanlarda. Hayrünnissa Hanım intifada başlattı başlatacak. Kime güvenecek milletin adamı? Cemaate güveniyor olmuyor. Liberalleri yanına alıyor beceremiyor. Arınç’ı başka mızmızlanır, Gül’ü başka. Çekilecek dert değil. Sonra efendim Erdoğan neden kimseyi dinlemiyor! Dinledi de ne oldu! Bir kere tabiatı yumuşak, çelebi kaleminden bir efendi aslında. Dün Cumhuriyet’in manşetinde takip etmişsinizdir. İstanbul’da 16/9 adında uzun uzun kuleler yapıldı. Binalar arşı öyle bir deldi ki İstanbul’un meşhur tarihi silueti yerle yeksan. Ecdat diye sayıklayan bir siyasi hareket için kabul edilemez bir vaziyet. Saray, cami, Osmanlı, ecdat dinlemeden şehre saplanmış pek berbat üç bina. Binaların dikildiği arazi TMSF’deydi. TMSF biliyorsunuz Erdoğan’ın yakınlarına gazete, televizyon ve arsa vermesiyle meşhur bir kurumumuzdur. Haliyle araziyi Sayın Erdoğan’ın lise arkadaşı Mesut Toprak’a verdi. Ancak bir sorun vardı. İzin sadece altı kat içindi. İstanbul’u 1994’ten beri bilfiil yöneten Erdoğan’ın İstanbul Büyükşehir Belediyesi hemen izni 36 kata çıkardı. Bunun üzerine dikiliverdi kuleler. Arsayı Başbakan’ın TMSF’si Başbakan’ın arkadaşına vermişti. Başbakan’ın belediyesi de o arkadaşın cebine “yüksel ki yerin bu yer değildir” iznini koyuvermişti. Sonra gazetelerde binaların ecdat siluetini yarıp geçtiğinin fotoğrafları çıktı. Yumuşak tabiatlı Erdoğan üzülmüştü. Bir yanda lise arkadaşı öte yanda ecdat, hatta kendi deyişiyle mesela “Abdülmecid dedemiz”. O sebeple şu açıklamayı yaptı: “Sahibiyle konuştum. Tıraşlayın dedim. Ama hiçbir şey yapmadılar. O yüzden çok kırıldım, 5 yıldır konuşmuyorum.” Bu açıklamayı okuyunca çok derinden ve içli bir şekilde “kıyamam” dediğimi ve fotoğrafı üzerinden teselli maksadıyla Sayın Erdoğan’ın yanağını okşadığımı hâlâ hatırlarım. Elbette bir Mehmet Barlas gibi fiilen yanak okşama seviyesine henüz gelemediğimin hüznünü de hissetmedim değil. Başbakan lise arkadaşına böylece küsedursun, kimler o meşum binadan daire almış meğer: “İstanbul milletvekili ve eski Bağcılar Belediye Başkanı Feyzullah Kıyıklık, eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreteri Adem Baştürk, eski İstanbul Büyükşehir Belediyesi Genel Sekreter Yardımcısı Köksal Tandıroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi İmar Komisyonu Başkanı Sefer Kocabaş, Zeytinburnu Belediyesi İmar Komisyonu Başkanı Hasan Albayrak ve eski İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ile kızı.” Ayıptır bir de adamcağıza diktatör diyenler var. Daha kendi arkadaşına, belediyesine, TMSF’sine, milletvekiline, Emniyet müdürüne, belediye çalışanına söz geçiremeyen bir âdemin her yeri diktatör olsa ne olur. Ne demişti Erdoğan, “Yapılan her binadan benim haberimin olması mümkün değil. Yıldızları da sayamam ki”. Ah nasıl akla düşmesin ki o şarkı: “Gökyüzünde yalnız gezen yıldızlar Yeryüzünde sizin kadar yalnızım Bir haykırsam belki duyulur sesim Ben yalnızım, ben yalnızım, yalnızım.” Herkes elini vicdanına koysun, alsın önüne bir Erdoğan fotoğrafı, kıyamam diyerek milletin adamının yanağını okşasın. Bunca ihanete uğramış birine en azından bu kadarını borçluyuz. Eşini ve oğlunu öldürdü GAZİANTEP (DHA) Merkez Şahinbey ilçesinde iş çıkışı evine gelen 2 çocuk babası Mehmet Ş. (45), tartıştığı eşi Miyase (40) ve oğlu M.’yi (17) vurarak öldürdü. Kaçmaya çalışan kızı Sibel Ş’yi (22) de yaraladı. Kendini eve kitleyen Mehmet Ş, “Her şey Fatma Şahin yüzünden oldu. Onun kadınlar için çıkardığı kanunlar yüzünden oldu” dedi. Polis tarafından ikna edilen Mehmet Ş, mahalleli tarafından linç edilmek istendi. Bir kadın daha soldu TUNCELİ (AA) Tunceli’de bir işhanının 4. katındaki dairede, Özgür T. (39) ile eşi Meral T. (37) arasında tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Özgür T. eşine tabancayla ateş açtı. Başına kurşun isabet eden Meral T. olay yerinde öldü. Kaçan Özgür T. aranıyor. Çiftin, 11 yaşında bir kızı bulunduğu öğrenildi. Isparta’da deprem SİİRT Botan Çayı üzerinde yapılan Alkumru baraj gölünün kapaklarının elektrik üretimi yapılması için açılması sonuç bölgede piknik yapan aileler sulara kapıldı. Can pazarının yaşandığı bölgede 6 kişi kurtarılarak hastaneye kaldırılırken, en az 6 kişi sulara kapılarak kayboldu. Olayın duyulmasının ardından bir grup hastane önünde eylem yaparak yetkilileri istifaya davet etti. Yetkililer net bir açıklama yapamazken, Belediye Başkanı Tuncer Bakırhan,“Haftasonu insanların piknik yapıldığı bir yerde niye baraj kapakları açılır, su bırakılır? İkaz yapılmadan su bırakıldığı belirtiliyor. Çok büyük ihmal var” dedi. Tillo ilçesine 5 kilometre uzaklıkta yer alan ve Limak Grubu’nun yaptığı Alkumru Baraj Gölü’nde, dün saat 18.00 sıralarında kapaklarının elektrik üretimi yapılması için açılması sonucu bölgede taşkın meydana geldi. Haftasonu olduğu için bölgede piknik yapan yurttaşlar sulardan panik halinde kaçışmaya başladı. Bu sırada kaçmaya fırsat bulamayanlardan sularda sürüklenenler oldu. Olayın duyulması üzerine bölgede hemen kurtarma çalışması başlatıldı. Sulara kapılan 6 çevrede bulunanlar ve ekipler tarafındankurtarıldı. Kurtarılan Zeynep Tente, Sabriye Tente, Doğan Güleç, Yunus Emre Göktaş, Emine Kunduracıoğlu, Nurcan Olgun, Siirt Devlet Hastanesi’ne kaldırılarak tedavi altına alındı. Ancak aralarında ismi öğrenilebilen Ahmet Tente ve Fikret Tente isimli iki yurttaşın da olduğu en az 6 kişinin kayıp olduğu bildirildi. Olayı duyan yüzlerce kişi bölgeye akın etti. Binlerce kişinin bulunduğu mahşeri kalabalık arama Halk istifaya çağırdı Olayın duyulmasının ardından yüzlerce kişi Siirt Devlet Hastanesi bahçesinde toplandı. Kalabalık, önlem alınmadığı gerekçesiyle valiliği ve diğer yetkilileri istifaya çağırdı. Sloganlarla tepkilerini dile getiren kalabalık gece boyunca hastanede bekledi. Bu arada Botan Çayı’nın döküldüğü Dicle Nehri kıyısı üzerinde bulunan Cizre’de de belediye anonslar yaparak taşkın suyunun Cizre’ye gelme ihtimaline karşı vatandaşların nehir kıyısından uzaklaşmasını istedi. ‘Sular aniden yükseldi’ Haber Merkezi Isparta’da dün akşam meydana gelen 5.1 büyüklüğündeki deprem bölgede büyük panik yarattı. Bazı kerpiç evlerin yıkıldığı bildirilirken can ve mal kaybı konusunda açıklama yapılmadı. Kandilli Rasathanesi’ne göre, saat 22. 43’de meydana gelen ve merkez üssü Isparta Kadılar olarak açıklanan deprem, Isparta, Burdur ve Antalya’da da hissedildi. AFAD Deprem Dairesi Başkanlığı, depremin merkez üssünü Burdur Ağlasun, büyüklüğünü ise 4.8 olarak duyurdu. kurtarma çalışmalarını da zorlaştırdı. Yetkililer kriz masası oluşturdu. Diyarbakır’dan 112 Acil servis ekiplerinin bölgeye gönderilmek istendiği ancak Siirt Valiliği’nin “İhtiyaç yok” diyerek kabul etmediği belirtildi. Bölgede piknik yapanlardan Ali Öztaş, suların aniden yükseldiğini ifade ederek, “Arkadaşlarımla suya kapılan birkaç kişiyi kurtardık. Bir kısmı sulara kapılıp gitti” dedi. Görgü tanığı Hasan Demir ise “Birden sular yükseldi, çoğu çocuk yaklaşık 2025 kişinin suya kapıldığını gördüm. Ben ve iki arkadaşımın imkanlarıyla 4 kişiyi sudan kurtardık. An cak gözümün önünde iki çocuğun gittiğini gördüm. Bulunduğumuz yerde de telefon çekmediği için yüksek tepeye giderek 112’yi aradım” dedi. Olay yerine giderek bilgi alan Siirt Belediye Başkanı Tuncer Bakırhan, “Haftasonu piknik yapılan bir yerde niye baraj kapakları açılır? Büyük bir ihmal var. İhmal can kayıplarıyla ödendi. İhmali olanlar yargıya hesap verecektir. İkaz yapılmadan su bırakıldığı belirtiliyor. Barajdaki uyarı mekanizmanın yetersiz olduğunu hitap ettiğini söyleye bilirim. Benim bildiğim vatandaşı uyaran bir sistemin olmadığıdır” dedi. Hastanenin önünde açıklama yapan Siirt Vali Yardımcısı Mustafa Pala, “Kimsenin paniğe kapılmasına gerek yok. 4 vatandaşımız ekiplerimiz tarafından kurtarılmıştı. Şu an hastanede yatan 6 kişi dışında herhangi bir kayıp, yaralı veya ölü mevcut değil. Buna rağmen ekiplerimiz olay yerinde” dedi. Öte yandan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da yetkilileri arayarak konuyla ilgili bilgi aldı. Valilik yatıştırmaya çalıştı ‘Büyük bir ihmal var’ Ünlü cerraha saldırı Prof. Dr. Bingür Sönmez, AKP’li eski Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen tarafından vuruldu. Sebep “husumet”. Sönmez’in durumu iyi, Özbilen ve yeğeni ise tutuklandı KARS (Cumhuriyet) Ünlü Kalp ve Damar Cerrahı Prof. Dr. Bingür Sönmez, “Sarıkamış Şehitleri Anma Etkinlikleri”ne katılmak için geldiği Sarıkamış’ta silahlı saldırıya uğradı. Kolundan ve bacağından yaralanan Sönmez’in hayati tehlikesinin bulunmadığı öğrenildi. Saldırıyı yapan AKP’li Eski Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen ve yeğeni tutuklandı. Erzurum’un Narman ilçesinin Çimenli ile Şenkaya’nın Bardız köyleri arasında kalan 65 kilometre uzunluğundaki 9. Kolordu’ya bağlı tümenlerin 22 Aralık 1914’te gittiği “Top Yolu”nu gönüllülerle birlikte 20 Ağustos ile 23 Ağustos günleri arasında yürüyerek geçen Sarıkamış Dayanışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez ve üyeler, önceki akşama doğru Sarıkamış’a geldi. Dün sabah saatlerinde Sarıkamış Belediye Başkanı Göksal Toksoy ile birlikte Sarıkamış’taki şehitlik programı için meydana giden grup toplu halde yürürken, eski Sarıkamış Belediye Başkanı İlhan Özbilen, yanında yeğeni olduğu belirtilen kişiyle gelerek kalabalığa “Bingür” diye seslendi. Sönmez’i yakından tanıyan ve Sarıkamış Şehitleri Anma Etkinlikleri nedeniyle aralarında sürtüşme olduğu belirtilen Özbilen, tabanca ile art arda ateş etmeye başladı. Sönmez’in vurulduğunu gören gruptaki emekli subaylar ve AKUT’çular saldırganı yakaladı. Kafkas Üniversitesi Tıp Fakültesi Araştırma Hastanesi’ne kaldırılan Sönmez’in elinden ve bacağından vurulduğu öğrenildi. Durumunun iyi olduğunu söyleyen Sönmez, “Her şey yolunda, hiçbir şeyim yok. Sıyırmış geçmiş” dedi. Sönmez, bir saldırının neden düzenlendiği yönündeki soruyu da “Husumet” diye yanıtladıktan sonra ambulans uçakla İstanbul’a getirildi. Elinden yaralanan Sönmez’in ameliyat yapmasının önünde bir engel bulunmadığı açıklandı. Maganda kurbanı bebek GAZİANTEP (AA) Gaziantep İnönü Mahallesi Karayılan Caddesi’nde ailesiyle evin terasında oturan bir yaşındaki Suriyeli Culham Muhammed’in omzuna mermi isabet etti. Hastaneye kaldırılan Culham, omzundaki mermi ameliyatla çıkarıldı. Polis, şüphelinin kimliğini belirlemek için çalışma başlattı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle