Katalog

18 MAYIS 2014 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Gezi’deki “Hayatıma karışma” temalı toplumsal isyan, Soma’da ekonomik gerekçelerine kavuştu. Maden kazasından hemen sonra telaşla Gezi Parkı’nın kapatılması boşuna değil. Daha geçen mayısta bu toplum, öfkeyle ayağa kalktığında neler yapabildiğini gördü, gösterdi. İnsanlar, habire ölü saymak istemiyorlarsa, bu faciadan sonra bile kâr marjını artırmakla övünen dilleri, kendilerini tekmeleyen ayakları, tokatlayan elleri pişman etmeleri gerektiğini biliyorlar artık... HHH Bu protesto dalgasının sonuç vermesi yakındır. Şimdi bu öfkeyle zehirlenmeden, sonrasını hesaplamanın, hazırlamanın, kurmanın zamanıdır. Sadece yüksek kârlılığa bakan, insan hayatını hiçe sayan zihniyet, Soma’da göçük altında kaldı. Yeni dönemde, “modası geçti” diye küçümsenip aşağılanmış, epeydir rafa kaldırılmış sosyal devlet yeniden hatırlanacak, yaşatılacak, uygulanacaktır. Parasız eğitimin, sosyal adaletin, ücretsiz sağlığın, işyeri güvenliğinin, adil verginin, düzenli denetimin, işsizlikle savaşın, kamu yararının, çevre duyarlılığının, kısaca “Önce insan” fikriyatının ve insanca yaşamın öne alınma vakti gelip çattı. Soma’daki tokat, bize bunu hatırlattı. Kendi canını sedyenin temizliğinin üstünde tutan madenciyi, “3 ay daha yaşasalar, bu kaza olmazdı” pişkinliğiyle faciaya mazeret üreten maden sahibi karşısında koruyamazsak çürürüz. Bir yandan çırpınarak batanlarla mücadele ederken bir yandan da yarının sosyal devletini inşa etmek zorundayız. İşçilerin sedyelerden kıymetli olduğu, katillerin değil, kurbanların savunulduğu, tekmenin, tokadın hesabının sorulduğu, politikanın yandaşları zengin etmeye değil, topluma hizmet etmeye soyunduğu yeni Türkiye, Gezi isyanından, Soma katliamından kurulacak. Adil yargılanma hakkı ihlal edildi TBB Koordinatörlüğü’nde 9 akademisyen tarafından hazırlanan rapor, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru dosyalarında sunuldu. İstanbul Haber Servisi Türkiye Barolar Birliği (TBB) tarafından Balyoz davasında yargılama sürecine ilişkin hazırlanan “İhlal Raporu”nda “Adil yargılanma hakkının en temel bileşeni olan bağımsız ve tarafsız bir mahkemede yargılanma hakkının ihlal edildiği” belirtildi. TBB Koordinatörlüğü’nde hazırlanan 9 akademisyen tarafından hazırlanan rapor, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru dosyalarında sunuldu. TBB koordinatörlüğünde, emekli Orgeneral Çetin Doğan, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek’in de aralarında bulunduğu 325 emekli ve muvazzaf askerin 20 yıl ile 6 yıl arasında cezaya çarptırıldığı Balyoz davasında yargılama süreci ve hükme ilişkin hak ihlalleri raporu hazırlandı. TBB Başkanı Metin Feyzioğlu, Başkent Üniversitesi Hukuk Fakültesi öğretim üyesi Prof. Dr. Zeki Hafızoğulları’nın da aralarında bulunduğu 9 akademisyen tarafından 33 sayfalık rapora yazdığı sunuş yazısında “adil yargılanma hakkının” en temel insan haklarından biri olduğuna dikkat çekilerek “Ne var ki, adil yargılanma hakkının taşıdığı bütün bu üstün anlamlara rağmen, söz konusu hakkın ulusal ve evrensel düzeyde korunan çeşitli boyutları, kamuoyunda ‘Balyoz davası’ olarak bilinen çok sanıklı dava esnasında birden çok kez ihlal edilmiştir” dedi. Raporda adil yargılanma hakkının ihlaline ilişkin “Hukuka aykırılığı, (sahteliği) bilimsel ve teknik incelemeler sonucunda da defalarca ortaya konulan deliller hükme esas alınmıştır. Sanık ve hükümlülerin giriştiği iddia edilen darbe teşebbüsünü önlediği ileri sürülen dönemin Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Hilmi Özkök ile dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Emekli Orgeneral Aytaç Yalman’ın tanık olarak dinlenmemesi, adil yargılanma hakkını ihlal eden ciddi bir hukuka aykırılıktır” şeklinde tespitler yer aldı. Başbakan ve bazı bakanların, Balyoz davasına ilişkin açıklamalarda bulunduklarına dikkat çeki TBB Balyoz davası için hazırladığı raporunu AYM’ye sundu: Sosyal Devlet, Hemen Şimdi! “Öfkeliler.” Geçen mayısta Gezi’den, bu mayısta Soma’ya uzanan bir yılda sokağa çıkan protestocuların ortak kimliği bu... Başbakan’ın bizzat kışkırttığı bir öfke seli, meydanlardan madenlere, üniversitelerden parklara dalga dalga yayılıyor. Cop, gaz, su, mermi, tekme, tokat yedikçe sineceğine kızışıyor. Günbegün büyüyor. Ve oklarını iktidara çeviriyor. HHH İspanya’da 2011 dalgası da böyle başlamıştı. Orada da krizle birlikte işsizler, düşük ücretliler, güvencesiz çalışanlar, sistemden umudu kesenler alanları doldurmuş, meydanları işgal etmişti. Onlara da “Öfkeliler” (“Indignados”) deniliyordu. Öfkeleri plansızdı, örgütsüzdü, lidersizdi, kadrosuzdu. Ama güçlüydü. O kadar güçlüydü ki, globalizmin bulaşıcı etkisiyle anında yerkürenin dört köşesine yayılıverdi. Mısır’da Tahrir zaten yangın yeriydi. İzlanda’da çöküş, hükümet devirmişti. İspanya’dan sonra Yunanistan’ın “öfkeliler”i meydanları doldurdu. Ardından tepki, ABD’nin finans merkezi Wall Street’i vurdu. Demem o ki, Gezi’deki, Soma’daki “öfkeliler”in, dünyada akrabaları var. Erdoğan onları “lobi”lerin kışkırttığını sanıyor, oysa onları kendisinin de uyguladığı adaletsiz politikalar kışkırtıyor. Ve küresel çapta tepkiye yol açıyor. Soma’da attığı tokat, Somali’den duyuluyor. Dünya, haksızlığa karşı yekvücut oluyor. HHH Soma’da yaşadığımız şey, küresel sermayenin baskısıyla, iflah olmaz bir kâr hırsıyla, rantı paylaşarak suça ortak olan hükümetin politikasıyla işsiz, ücretsiz, güvencesiz, örgütsüz kalmış kitlelerin feveranıdır. (Fotoğraf: NECATİ SAVAŞ) Sessiz Çığlık eyleminde madenciler unutulmadı Haber Merkezi Balyoz davasından hükümlülerin yakınları tarafından oluşturulan Vardiya Bizde Platformu’nca düzenlenen Sessiz Çığlık eylemleri dün 86. kez gerçekleştirildi. Eylemde Soma faciasında yaşamını yitiren işçiler anıldı. Ankara’da eylemde, Vardiya Bizde Platformu üyelerine Türkiye Emekli Subaylar Derneği, Türk Maden İşçileri Sendikası ve Deniz Harp Okulu mezunları destek verdi. Soma’da yaşananların kaza değil cinayet olduğunu dile getiren grup üyelerinin kısa açıklama len raporda, “Örneğin, bir bakanın, şüphelilerin tutukluluk itirazını kabul eden hâkime yönelik olarak ‘Çetenin nöbetçi hâkimleri’ tanımlamasını yapması, yürütmenin ‘mahkemelerin bağımsızlığı’ ilkesine aykırı olarak yargıya müdahale etme niyet ve iradesini ortaya koyan en çarpıcı örneklerden biri olarak hafızalara kazınmıştır” denildi. “Adil Yarve saygı duruşunun ardından, Yatağan işçileri adına Kemal Özcan söz aldı. Özcan konuşmasında “Hükümete utanç odası yapılsın” ifadelerini kullandı. Vardiya Bizde Platformu 19 Mayıs’ta Samsun’dan Ankara’ya gelecek olan 1919 genci Güvenpark’ta karşılayacaklarını duyurdu. İstanbul’daki eylemde ise, Beşiktaş Meydanı Demokrasi Anıtı önünde bir araya gelen üyeler, Soma faciasında yaşamını yitiren işçiler için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu. Eyleme destek veren gılanma Hakkı İhlalleri” başlığı altında ise 13 madde sıralanarak ihlallere örnekler sunuldu. TÜBİTAK uzmanlarının hazırladığı bilirkişi raporunda “bazı bilgi ve belgelerin orijinal olmadığı şüphesi”ne dikkat çekildiği anlatılarak “Dijital delillerde geçen kişilere, rütbelere, isimlere, yerlere ve diğer pek çok hususa bailahiyatçı Prof. Zekeriya Beyaz, burada konuşma yaptı. Beyaz’ın konuşması sürerken Başbakan Tayyip Erdoğan’ın içinde bulunduğu konvoy, Beşiktaş Başbakanlık Çalışma Ofisi’ne gitmek üzere Barbaros Bulvarı’ndan geçti. Konvoyu fark eden Vardiya Bizde Platformu üyeleri Başbakan’ı protesto etti. İzmir’de ise Konak Alanı’nda bir araya gelen grup üyeleri, Soma’da yaşamını yitirenleri andı. Katılımcılar siyah renk ağırlıklı giysileriyle eylemde yer aldı. kılarak görülebilen mantık çelişkilerinin, mahkemede bu delillerin sahte olabileceğine dair şüpheyi zaten oluşturması gerekirdi. Buna karşın, söz konusu çelişkiler savunma makamı tarafından pek çok kez ortaya konulmasına karşın, mahkemede hiçbir şüphe belirtisi bile oluşmamış ve bahsedilen delillere dayanılarak hüküm verilmiştir” ifadeleri yer aldı. Büyük çelişkiler DANIŞTAY SALDIRISININ 8. YILI Gaziantep İl Sağlık Müdürü’nün “ahlak boyutunuz eksik” ifadesi tepki topladı Hemşireler Günü’nde hemşireye hakaret İKLİM ÖNGEL ANKARA Ebe ve Hemşireler Haftası’nda Gaziantep İl Sağlık Müdürü Prof. Dr. Metin Karakök’ün yaptığı konuşma sırasında sarf ettiği sözler AKP’nin kadın ve kadın çalışana bakışını ortaya koydu. Hemşirelerin eğitimlerinin kaliteli olduğunu söyleyen Karakök’ün, “Ahlaki ve vicdani boyutuna baktığımızda hemşirelerimizin bu konularda biraz daha donanımlı olması gerekiyor” ifadeleri sağlık gündemine oturdu. Karakök, gelen tepkiler üzerine müdürlüğün internet sitesinden “özür mesajı” yayımlarken SES Genel Başkanı Gönül Erden, “Karakök’ün açıklamaları AKP’nin kadın ve hemşireye yaklaşımını gösteriyor. Asıl ahlaki ve vicdani olmayan, esnek ve güvencesiz çalışma koşulları ile haksızlık ve mobbingdir” dedi. Ebe ve Hemşireler Haftası’nda gerçekleşen programlarda pek çok kurum ve kuruluş program düzenledi. Gaziantep İl Sağlık Müdürlüğü’nün geçekleştirdiği programda konuşan Müdür Karakök’ün ifadeleri sağlık çalışanlarını, özellikle de hemşireleri ayağa kaldırdı. Karakök konuşmasında, “Biliyoruz ki hemşirelerimiz günümüzde hakikaten bilgi ve donanım olarak en iyi şekilde yetiştiriliyor” sözlerinin ardından, eğitim kalitesinin yükselmesine karşın eksik kalan şeylerin olduğunu belirterek “ahlaki ve vicdani boyutuna baktığımızda hemşirelerimizin bu konularda biraz da ha donanımlı olması gerekiyor” ifadelerini kullandı. Bu sözler nedeniyle gelen tepkilerden sonra sağlık müdürlüğünün resmi internet sitesinde Karakök, “İstemeyerek de olsa yanlış anlaşılan sözlerimden dolayı ebe ve hemşirelerimizin üzülmesine ve incinmesine sebep olan ifadem için özür dileyerek üzgün olduğumu belirtmek isterim” ifadelerini kullandı. SES Genel Başkanı Gönül Erden, Karakök’ün konuşmasının hakaret içerdiğini belirterek “Hemşirelik üzerindeki bu vurgu özellikle son yıllara kadar hemşireliğin bir kadın mesleği olarak icra edilmesinden ahlak ve vicdan vurgusunu da bu temelden kaynaklandığını, AKP’nin kadına ve hemşirelik mesleğine yaklaşımının ifadesi olarak okumak mümkündür” dedi. Özbilgin mezarı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Danıştay’a düzenlenen silahlı saldırıda yaşamını yitiren Danıştay 2. Daire üyesi Mustafa Yücel Özbilgin, mezarı başında anıldı. Karşıyaka Mezarlığı’ndaki anma törenine, Özbilgin’in eşi Sema ile oğulları Gökhan ve Serkan Özbilgin, ailenin yakınları, Danıştay Başkanı Zerrin Güngör ve Danıştay üyeleri katıldı. Özbilgin’in mezarına karanfil bırakan Güngör, Danıştay’a düzenlenen saldırının acısını hâlâ yaşadıklarını belirterek yaşamını yitiren Özbilgin’i unutmadıklarını söyledi. Güngör, Soma’daki maden faciasında hayatını kaybeden işçilere rahmet, yakınlarına başsağlığı diledi. Güngör ve beraberindekilerin 1 dakika saygı duruşunda bulunmasının ardından Özbilgin’in mezarı başında Kuranıkerim okundu. 7 ilde sahte ilaç operasyonu İstanbul Haber Servisi Sahte ilaç üretimi yaparak piyasaya sürdükleri iddia edilen organize suç örgütüne yönelik İstanbul merkezli 7 ildeki 42 adrese düzenlenen eşzamanlı operasyonda 24 kişi gözaltına alındı. Kanser hastalarının şikâyeti üzerine bir yıl önce teknik ve fiziki takip başlatan İstanbul Güvenlik Şube Müdürlüğü ekipleri, İstanbul, Diyarbakır, Aydın, Erzurum, Hatay, Adana ve Antalya’da belirledikleri 42 adrese 4 gün önce eşzamanlı düzenledikleri operasyonda, sahte ilaç imal eden, kanser hastalarına kutuları değiştirilmiş bozuk ilaç satan ve kanser hastalarının kimlik bilgilerini ele geçirerek düzenledikleri sahte reçete ve belgelerle, hastaların ilaçlarını kendi üzerlerine alıp başka vatandaşlara satan 3’ü eczacı 24 kişi gözaltına alındı. Baskın yapılan adreslerde yapılan aramalarda sahte ve bozuk olduğu belirlenen 586 kutu ilaç, 356 adet afrodizyak etkili ilaç, 64 kutu sıtma tedavinde kullanılan ilaç, 125 adet sahte reçete, 26 adet boş reçete, 42 kanser hastasının kimlik bilgilerinin olduğu liste ve 1 adet dolu reçete ele geçirildi. Şebekenin sahte evraklar düzenleyerek SGK’den aldığı kanser ilaçlarını irtibatlı olduğu eczacılar üzerinden piyasaya sürerek yaklaşık 10 milyon lira haksız kazanç elde ettiği öğrenildi. Adliyeye sevk edilen 24 şüpheliden 21’i savcılık talimatıyla serbest bırakılırken, 3’ü adli kontrollü olarak serbest bırakıldı. başında anıldı