06 Mayıs 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 ARALIK 2014 PAZARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 Romanların yaşadığı mahallelere ilişkin ‘riskli alan’ kararı iptal Sürgün planında sevindiren karar ÖZLEM GÜVEMLİ Gaziosmanpaşa’da 11 mahallede yaklaşık 4 milyon metrekarelik alanı, yani ilçenin yüzde 80’ini riskli alan ilan eden Bakanlar Kurulu kararına yapılan itirazda Danıştay sevindirici bir karar verdi. İlçede Romanların yaşadığı Sarıgöl ile Yenidoğan mahallelerine ilişkin itirazı değerlendiren Danıştay 14. Dairesi, bilirkişi raporu hazırlanıncaya kadar Bakanlar Kurulu kararının yürütmesini durdurdu. İktidarın Av Mevsimi “Eden bulur” deyişinin kendi içinde bir hikmet taşıdığı söylenebilir. Bu deyiş de benzerleri de adaletsizlik yapan birinin yaptığının ceremesini, başına gelen başka bir hadiseyle ödemesini ifade eder. Bu sebeple de ilkel bir adalet anlayışını yansıtır. Hukuk devletinde bu ilkel adalet arayışının yeri yoktur. Dün cemaatin başına gelenlerin çok kişide “eden bulur” hissi doğurması anlaşılır bir durum. Neticede iktidarın gücünü pekiştirmek için kullandığı birçok siyasi/hukuki operasyonun başrol oyuncusu cemaatti. Bugün yöneticileri gözaltına alınan cemaate yakın medya organlarının, zamanında bu operasyonlara nasıl destek verdiği akıllarda. Destekten de öte bir yönlendirme, sevk ve idare söz konusuydu. Daha dün sayılır, herhalde hepimiz hafızamızı toptan yitirmedik. Cemaat güdümündeki bu medya organlarını “özgür medya” olarak kutsamanın, buralardan bir demokrasi ve halk kahramanı çıkarmanın âlemi yok. Gelgelelim, vaziyet bu istikamette diye olan biteni “eden bulur” diyerek zevkle izlemek de kabul edilemez. Adalet arzusu ilkel temellere oturtulursa işin niteliği değişir. Adaletin değil intikamın peşine düşülür. Böyle bir davranış, amacı adalet falan değil gayet hesaplı siyasi bir intikam ve tahakküm olan iktidarın yörüngesine girmek haricinde bir netice de doğurmaz. Bir gazete basılmış mıdır? İktidar aylar boyunca bu operasyonun altyapısını hazırlamış mıdır? İktidarın medyası bunun için manşet üzerine manşet atmış mıdır? Savcılar, hâkimler ve polisler Mahalleyi ranta açıyor ‘ 15 Aralık 2013’te Bakanlar Kurulu kararı ile Gaziosmanpaşa’nın büyük bölümü riskli alan ilan edilmişti. Riskli mahalleler arasında bulunan Sarıgöl ve Yenidoğan mahallesi sakinleri, Bakanlar Kurulu kararının iptali ve yürütmesinin durdurulması istemi ile dava açmıştı. Dosyaya bakan Danıştay 14. Daire, Başbakanlık ile Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’na açılan davayı 1 Kasım 2014’te karara bağladı. Danıştay, yerinde yapılacak keşif ve bilirkişi incelemesi sonrasında yeniden karar verilinceye kadar yürütmenin durdurulmasına oy birliği ile karar verdi. Sarıgöl Mahallesi’nin riskli alan ilan edilmesine karşı açılan davada görüşünü açıklayan Danıştay Savcısı Abidin Çelik de bölgenin zemin yapısı ve üzerindeki yapılaşma nedeniyle can ve mal kaybına yol açma riski taşıdığını kanıtlayacak yeterli bilgi ve belge bulunmadığına dikkat çekerek riskli alan kararının iptal edilmesi gerektiğini belirtmişti. Gaziosmanpaşa Barınma Yeterli bilgi yok’ l Gaziosmanpaşa’da ilk olarak 26 Ocak 2013’te 3 milyon 930 bin metrekarelik alan riskli alan ilan edildi. 15 Aralık 2013’te ise yaklaşık 350 bin metrekarelik alanın riskli alan olarak belirlendiği duyuruldu. Bu alanların içinde 55 bin metrekarelik bir yüzölçüme sahip Karlıtepe Mezarlığı da bulunuyor. Hem Romanlar için yine sürgün anlamına gelen hem de ilçenin yüzde 80’ini kentsel dönüşüm adı altında ranta açan kararlara karşı mahalle halkı yoğun bir mücadele yürütüyor. Hakkı Meclisi, SarıgölYenidoğan mahalleleri ve Bağlarbaşı Mahallesi için riskli alan kararının iptali istemi ile iki ayrı dava açmıştı. Bağlarbaşı Mahallesi sakinleri adına açılan davanın da kısa süre içinde karara bağlanması bekleniyor. Sarıgöl Mahallesi ile ilgili kararı değerlendiren Gaziosmanpaşa Barınma Hakkı Meclisi, “Verilen bu karar ile kentsel dönüşüm talanlarına karşı mücadelemizde Gaziosmanpaşa’nın bir kısmı için yeni bir süreç başlamıştır. Bu karar geçici bir zafer. Bilirkişi raporu sonrasında Danıştay nihai kararını verecek. Nihai karar, nihai zafer olarak tescillenmesini ve Gaziosmanpaşa’nın bir bölümünü hukuk yolu ile kurtarmayı umuyoruz” yorumu yaptı. Ayakları kan içinde l İzmir’de bir çiftçi, büyükbaş hayvanlarını korumak için arkadaşından aldığı Kangal çoban köpeğini, minibüsünün arkasına zincirleyip evine götürmek istedi. Minibüsün hızına yetişemeyen köpek, boynuna takılı zincirden dolayı asfalt üzerinde sürüklenince ayak tırnakları kanlar içerisinde kaldı. Buna tanık olan avukat Mediha Lüle, otomobilini minibüsün önüne kırıp sürücüsünün durmasını sağladıktan sonra, yapılanın işkence olduğunu ve savcılığa suç duyurusunda bulunacağını söyledi. Sürücü ise, köpeğin kendisine saldırması üzerine böyle bir yol denediğini ileri sürdü. Sürücünün bu iddiasına rağmen, köpeğin yanına yaklaşmasına rağmen sürücüye tepki vermediği görüldü. Görüntüsünün alınmasına sinirlenen çiftçi ise, “Başka haber mi kalmadı? Bu mu haber?” diyerek tepki gösterdi. Traktörle olay yerine gelen köpeğin sahibi de, köpeği kendisinin arkadaşına hayvanlarını koruması için verdiğini, ancak böyle bir yöntemle götüreceğinden haberinin olmadığını belirterek tepkisini dile getirdi. Sahibi, köpeğin minibüsün arkasından çözüp, traktörünün römorkuna bindirerek evine götürdü. (DHA) dönme dolaba bindirilmiş gibi yerlerinden edilip bugünler için yeni bir kadrolaşmaya gidilmiş midir? Bunların hepsinin cevabı evetse mağdurun kimliğine bakmanın pratik faydası yok. Mağdurun değil operasyonu yapanın kimliğine bakmakta ise sayısız fayda var. Daha evvel cemaatle el ele rakiplerini tasfiye eden güç, bugün de cemaatten öğrendiği taktiklerle cemaati tasfiyeye girişmiştir. Buna “oh olsun” denmez. Cemaatin berbat siciline rağmen denmez. Eski dostları da dahil bütün düşman bellediklerini teker teker operasyonlarla avlayan bir avcı var. Son avı, avcının eski av arkadaşı diye av görmezden gelinecek gibi değil. Bu bir sürek avıdır. Avcı kendini rahat hissedene kadar da devam edecek. Avcıda cephane bol, avların kaçacak alanı dar. Avcı, avı bırakırsa kendinin avlanacağından korkuyor. Bu yüzden bırakın avdan vazgeçmeyi gerekirse içinde avlandığı ormanı bile yakmayı aklına koymuş. Vakti gelince şimdilik azat ettiği eski avlarına tekrar tuzak kurmayacağının da garantisi yok. Şimdi, “hele bir iddianameye bakalım” denecek. Bakalım elbette. Zamanında beraber iş tuttuklarıyla birlikte yapıp ettiklerini iddianamelere koyamayacakları ortada. Artık nesine bakacaksak bakalım. Cemaatle ortaklık bozulunca ara verilen sürek avı, avcının kendini toparlamasıyla yeniden başladı. Son avı savunmak için değil, avcıya direnmek için bu av mevsimine karşı çıkmak gerek. İntikam değil adalet. İnsan haklarına dayanan bir hukuk devleti hedefi... Bu temel ilkelerden kavganın taraflarının kirli geçmişleri nedeniyle feragat edilemez. Bu av mevsimi sona ermeli. Konya’da vahşet Katilin camı olmayan pencereden girdiği sanılıyor. Olay yeri inceleme ekipleri pencere çevresinde inceleme yaptı. KONYA (Cumhuriyet) Burdur’da üniversitede okuyan İlyas Geçitli, 38 yaşındaki annesi Fatma Geçitli ve 9 yaşındaki kız kardeşi B.’ye telefonla ulaşamayınca durumu yakınlarına haber verdi. Eve giden Geçitli ailesinin yakınları, kapıyı kimsenin açmaması üzerine durumu jandarmaya bildirdi. Eve giren ekipler anne ve kızını bıçaklanarak öldürülmüş halde buldu. Annede 50’yi aşkın, kızında ise 11 bıçak darbesi saptandı. Anne ve kızının cenazeleri incelemelerin ardından otopsi yapılmak üzere Ilgın Devlet Hastanesi Morgu’na kaldırıldı. Jandarma anne ve kızını kimlerin öldürdüğünü belirlemek için çok yönlü soruşturma başlattı. Ağaçlı, şantiyeye döndü İstanbul Haber Servisi Çevreciler, 3. köprü ile 3. havalimanı projelerinin neden olduğu talan ve tahribata karşı İstanbul’un kuzey ormanı köylerinden biri olan Ağaçlı’da dün bir araya geldiler. Ağaçlı, TOKİ tarafından, sadece savaş zamanlarında uygulanabilen, acele kamulaştırma kararlarıyla rant alanı haline getirilmeye çalışılıyor. Bölge sakinleri, Kuzey Ormanları Savunması ve Ağaçlı Köyü Kalkındırma ve Güzelleştirme Derneği tarafından düzenlenen eylemde yapılan açıklamada, “Köylünün müşterek alanları özel sektöre adeta gümüş tepsi içinde sunulmuştur. Bunun en büyük kanıtı Kuzey İstanbul AŞ’nin faaliyetleridir” denildi. Ağaçlı’nın söz konusu şirket tarafından şantiye alanına dönüştürüldüğü anlatılırken çocukların hafriyat kamyonlarının yoğunluğu yüzünden güvenli bir şekilde okullarına bile gidemedikleri vurgulandı. “Elektrik, telefon ve su kesintileriyle bölge halkını yıldırmaya çalışıyorlar” denilen açıklamada şunlara dikkat çekildi: “Tüm İstanbul halkına bedelsiz olarak açık olan tarihi köy plajının yanında, Yeşilçam’ın; Tosun Paşa, İstanbul Kaldırımları ve Leyla ile Mecnun gibi unutulmaz filmlerinin çöl sahnelerinin çekildiği, ortak kültür varlığımız olan Kumtepe bölgesinde de şirketin yıkımı sürmektedir. Buradan usulsüz kum alınmaktadır.” Nöbette intihar Yurt Haberleri Servisi Hakkâri’nin Çukurca ilçesinde Irak sınırının sıfır noktasındaki Çukurca Komando Taburu’nda görev yapan er Aykut K, önceki gece saat 24.00 sıralarında nöbette silahıyla yaşamına son verdi. Zonguldak’ın Çaycuma nüfusuna kayıtlı askerin, 1 yıllık evli olduğu belirtildi. Soruşturma başlatıldı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle