Katalog

SAYFA CUMHURİYET 7 OCAK 2014 SALI 8 Daha eylülde İstanbul’da “10. Uluslararası Bediüzzaman Sempozyumu” düzenlediğinde Feto Efendi’ye sağlık, afiyet açıklamaları yapmamışlar mıydı? O toplantıya katılan “devletin valisi” Türkiye Cumhuriyeti’nin Hüseyin Avni Mutlu da yasama organı TBMM’nin (HAM) konuşmasında şöyle başkanı Cemil Çiçek, demişti: “Anayasanın 138. maddesi bu “İnanıyoruz ki bu kutlu memlekette ölmüştür” dedi. yolda, Resulullah efendimizin “Yargı bağımsızlığını” öngören sancağı altında, bu mübarek 138. madde aynen şöyle: ve çileli ama mutlaka “Hâkimler, görevlerinde sabır gerektiren bu yolun bağımsızdırlar; anayasaya, temsilcileri, müminler, kanuna ve hukuka uygun Müslüman kardeşlerimiz, olarak vicdani kanaatlerine inananlar, insanlığın ihtiyacı göre hüküm verirler. olan bu güzel barışı 7 milyar Hiçbir organ, makam, insanın gönlüne aktarabilmek merci ve kişi, yargı yetkisinin için hiçbir ayrım gözetmeksizin kullanılmasında mahkemelere tek tek çalışarak gerçekleri ve hâkimlere emir ve anlatmaya devam talimat veremez; genelge edeceklerdir.” gönderemez; tavsiye ve Toplantıda Diyanet İşleri telkinde bulunamaz. Başkanı Mehmet Görmez de Görülmekte boy göstererek olan bir dava şöyle hakkında konuşmuştu: yasama “Üstat meclisinde Bediüzzaman’ın yargı eserlerini de yetkisinin incelediğinizde kullanılması görülecektir ile ilgili soru ki Resuli sorulamaz, Ekrem’in görüşme en büyük yapılamaz mucizesi, veya herhangi yeryüzünün bir beyanda en bereketsiz bulunulamaz. topraklarında, Yasama bedevi ve yürütme toplumundan organları belki de ile idare, bedavet mahkeme içerisindeki kararlarına toplumdan uymak medeni zorundadır; İrade sağlammış. toplumu bu organlar inşa etmiş ve idare, mahkeme kararlarını olmasıdır.” hiçbir suretle değiştiremez ve Açılış törenine, laik devletin bunların yerine getirilmesini Başbakan Yardımcısı Bekir geciktiremez.” Bozdağ, AKP Genel Başkan Bir hukuk devletinde eğer Yardımcısı Hüseyin Çelik bu madde ölmüşse, bu ve ayrıca, son olaylarda boy durumu çok iyi anlatan hedefi olan Başbakan’ın deyimlerimiz var: “Zıvanadan oğlu Bilal Erdoğan da çıktı… Cılkı çıktı… katılmışlardı. Şirazesinden çıktı… Çığrından HHH çıktı… Raydan çıktı…” Cumhuriyet’te ilk imzalı Ergenekon, Balyoz haberim 5 Ağustos 1961’de, davalarında yargının bir “polisiye” olayda tepede bağımsızlığı ve adil yargılama dört sütuna yayımlanmıştı. konusunda tepkiler gösteren Haber, Ankara Emniyeti’nce hukukçulara AKP hükümetinin gerçekleştirilen bir olayla başı Tayyip Efendi kulaklarını ilgiliydi ve “Memleket tıkamıştı… Sonrasında kadim çapında girişilen hareket. dostu Feto Efendi kuyruğuna Nurcuların elebaşıları teker basıp, dört bakanını harcatıp teker yakalanıyor” başlığını sıra kendi oğluna geldiğinde taşıyordu. “yargı, yargı” diye bağırmaya İşin en ilginç yanı yakalanan başladı! Nurcular, hakkımda “neşren hakaret” gerekçesiyle dava açmışlardı. Davaya bakan üç yargıçlı “Toplu Basın Mahkemesi’nde” başkan, kimliğimi saptadıktan sonra ifademi bile almadan 5 Ağustos 1961 Cumhuriyet. “aklama” kararını açıklayıp davacılara dönmüş, “Bir TayyipFeto düellosunda daha karşıma gelirseniz sizi çıkarcılar da hemen saf içeri atarım” diyerek salondan tuttular. Feto’nun “yandaş” çıkartmıştı. basını dışlanınca, “çıkardaş” Acaba o tarihte HAM, basınla birlikte çıkarcılar da Ankara Valisi olsaydı Tayyip’in eteğine sarıldılar. Emniyet’in bu uygulamasına Önce 37 sivil toplum izin verir miydi? Diyebilirsiniz kuruluşu, Tayyip’i destekleyen ki “Sözünü ettiğin yıl ve Feto’yu yeren tam sayfa 1961… 27 Mayıs devriminin ilanlar verdi. Ardından ardından… Tabii o gün ihtilal “Bediüzzaman Said Nursi’nin yönetiminde bu uygulama talebelerinin kamuoyuna doğaldı…” açıklamaları” yine tam sayfa Arşivi biraz eşelediğimizde olarak boy gösterdi. Nur cemaatinin yayın organı 17 Aralık yolsuzluk “Risale Haber”, 1950 seçimini olaylarının kendilerini kazandıktan sonra ilk iş olarak üzdüğünü söyleyen ezanı Arapça okutturan Adnan “Nur Talebeleri” bu Menderes’in 30 Kasım 1951’de olayların “Risalei Nur ile Emniyet İstihbaratı’na Said karıştırılmamasını ve kendileri Nursi’yi fişlettiğini açıkladı. ile ilgilerinin bulunmadığını Üstelik halife olan Osmanlı açıklamak zorunda kaldıklarını” Sultanı Abdülhamit de Said duyurdular. Nursi’yi tımarhaneye attırmamış Ardından “Sivil Dayanışma mıydı? Platformu” adlı bir kuruluş, Peki, bugün Nurcular Tayyip’in tam sayfa resminin arasındaki bu bölünme üzerinde “Sağlam İrade” yazılı neden? İmparatorluklar bir duyuru ile destek vermekle arasındaki çıkar savaşından kalmadı, Feto’nun sözcüsü pay elde etmenin Zaman gazetesi önünde yalakalığından başka bir gösteriler yaptı. neden olabilir mi? “Kaz gelecek yerden Dün Ergenekon, Balyoz tavuk esirgenmez” sözü davalarında “Türkiye’de gibi “yandaş” basından ve yargıçlar var” diyenler bugün “yandaş iş dünyasından” yolsuzluk olaylarında ucu boşalacak yerde “çıkardaş AKP’ye dokununca, Genel basın” ve “çıkardaş iş Başkan Yardımcısı Salih dünyası” hemen devreye girdi. Kapusuz “Türkiye yargıçlar HHH devleti değildir…” diyor. Anlamadığım Feto Efendi, TBMM Başkanı Çiçek, “Yargı Said Nursi’nin görüşlerini bağımsızlığının öldüğünü” benimsemiş, “Risalei Nur” söylüyor… doğrultusunda uluslararası Peki, kim öldürdü? Keşke yapılanmayı gerçekleştiren bir değirmencinin Alman Kralı bir imam değil miydi? Şimdi 2. Friedrich’in keyfi kararına neden Nur talebeleri, kendi karşı “Berlin’de yargıçlar var!” inançlarının önderine karşı sözünün anlam ve önemini bildiri yayımladılar? AKP’lilere de öğretebilseydik! DIŞ HABERLER [email protected] Muhalifler, Suriye’de mevzi kaybeden IŞİD’in karargâhını çevreledi Çıkar Kavgası (3)! Rakka kuşatması Dış Haberler Servisi Suriye’de El Kaide bağlantılı Irak ve Şam İslam Devleti (IŞİD) örgütü ile diğer muhalif güçler arasındaki çatışmalar giderek şiddetleniyor. IŞİD’in İslami Cephe ve Özgür Suriye Ordusu’nun da (ÖSO) aralarında olduğu muhaliflere karşı kimi bölgelerde mevzi yitirdiği, Rakka’daki karargâhının kuşatıldığı, Türkiye sınırından kısmen çekildiği iddiaları dikkat çekiyor. Cihatçı örgütün dün diğer isyancı grupları kendisini sırtından bıçaklamakla suçladığı, böyle devam etmeleri halinde “ortak düşman” Esad rejimi güçlerine karşı mevzileri terk etme, Halep’ten çıkma tehdidinde bulunduğu kaydedildi. Bazı kaynaklar, Rakka, Hama, Humus’ta IŞİD ile diğer muhalif güçler arasında çatışmaların yoğunlaştığı, bazı bölgelerde El Kaide bağlantılı örgütün siyah bayrağının sökülerek yerine muhaliflerin, yeşil, beyaz, kırmızı reklerden oluşan kendi bayrağını astığını belirtiyor. IŞİD militanlarının Türkiye sınırı yakınında İdlib’in El Dana bölgesinde İslami Cephe’nin bazı üyelerini katlettiği, kafalarını kestiği 7 kişinin Tel Abyat’taki çatışma nedeniyle kapatılan Akçakale Gümrük Kapısı’nda yoğunluk yaşanıyor. (AA) lar sokaklardaki cesetlerin toplanarak yolların yeniden açılmasında anlaştı. Bazı kaynaklar ise Berze bölgesinde, muhalif gruplardan 200 kişinin ordu güçlerine teslim olduğunu ileri sürdü. AA’nın haberine göre, Suriyeli ilim adamları ve dini önderleri İstanbul’da düzenledikleri bir toplantıyla “Suriye İslami Konseyi” adında yeni bir oluşum kurdu. Konsey açıklamasında, “Müslüman Suriye halkının başvuracağı bir merci olması, mübarek devrimi ve adil davasında rehber ve dünya işlerinde yardımcı olmak amacıyla Suriyeli din adamları, dini kurum ve kuruluş temsilcileri bir araya geldi” denildi. Suriye Muhalif ve Devrimci Güçler Ulusal Koalisyonu’nun (SMDK) İstanbul’daki 11. genel kurulunda Ahmed el Carba’nın 65 oyla yeniden başkanlığa seçildiği bildirildi. ABD Dışişleri Bakanı John Kerry İran’ın Suriye müzekerelerinde önemli rol oyanayabileceğini söyledi. ABD’den İran’a yeşil ışık cesedini belde girişine astığı iddialar arasında. ÖSO’nun Rakka kentine bağlı Tel Abyat’ta IŞİD güçlerini kuşatma altına aldığı, cihatçıların elinde tuttuğu 50 kişiyi kurtardığı ifade edildi. Başkent Şam’ın Berze bölgesinde ordu güçleriyle ÖSO arasında bir yıldır süren çatışma seslerinin önceki gün itibarıyla sustuğu savunuldu. Önceki gün komşu bölgelerden arabulucuların temaslarının ardından varılan ateşkese göre taraf ÖSO ile ordu arasında ateşkes Gazeteci Bünyamin Aygün: Kaçıranlar arasında Türkler de var Hamburg’un ‘tehlikeli bölgeleri’ Almanya’nın Hamburg kentinde önceki gün Altona, Sankt Pauli ve Sternschanze ilçelerinin bazı kısımlarının “tehlikeli bölge” ilan edilmesinin ardından, olay çıkarmaya hazırlandıkları ileri sürülen yaklaşık 40 solcu polis tarafından gözaltına aldı. Akşam saatlerinde toplanan 60 kadar solcu, sloganlar atarak “tehlikeli bölge”de dolaşmaya başladı. Grubu çember içine alan polis, kimlik kontrolü yaptırmak istemeyenlerden oluşan yaklaşık 40 kişiyi tek tek otobüse bindirerek götürdü. (AA) Bir parça çörek için... Dış Haberler Servisi Çin’in kuzeyinde bulunan özerk Ningxia Hui bölgesinin Şiji kasabasındaki Bedia Camii’nde dün bir din âliminin ölüm yıldönümü nedeniyle yapılan anma töreninde yaşanan izdihamda 6’sı çocuk 14 kişinin yaşamını yitirdiği bildirildi. Olayda dördü ağır 10 kişi de yaralandı. Facianın ülkenin en yoksul bölgelerinden biri olan kasabaki caminin avlusunda yapılan çörek dağıtımı sırasında oluşan kalabalığın kontrolden çıkmasıyla gerçekleştiği belirtildi. Olay Çin’de büyük üzüntüye yol açarken Twitter’ın Çin’deki benzeri olan Sina Weibo adlı paylaşım sitesinde yer alan bir posterde “Çin halkı çok fakir. Bu facia bir parça çörek için oldu” denildi. Dış Haberler Servisi Suriye’de kırk gün önce muhalif gruplar tarafından kaçırıldıktan sonra yoğun çabalar sonucu önceki gün özgürlüğüne kavuşan Milliyet gazetesi muhabiri Bünyamin Aygün, kendisini kaçıranlar arasında Türklerin de olduğunu belirterek “Başbakan Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Davutoğlu’nun açıklamalarından sonra bana iyi davranmaya başladılar” dedi. Hakkında 20 gün içinde infaz kararı verildiğini belirten Aygün, gazeteci olduğu (AA) öğrenildiğinde durumun “biraz daha rahatlatıcı” olduğunu belirterek “tam hesap edemedim ama 1015 gün aynı yerde tuttular. Onun dışında 3 günde bir yer değiştirdik” dedi. Muhaliflerin sık sık yanına gelerek “Senin için tweetler atılıyor” dediklerini de belirten Aygün, fiziksel olarak kötü muamele görmediğini ama günlerinin “çok yorucu geçtiğini” kaydetti. Çatışmanın kendisinden 20 metre uzakta olduğunu belirten Aygün, “İnfaz olaylarını bizim yanımızda yapmıyorlardı. Yanımda Suriyeliler vardı. Umarım kurtulmuşlardır” dedi. Aygün “Ben serbest bırakılmadım, kurtarıldım. Kurtarma operasyonu olduğunu bilmiyordum. Artık özgürsün dediler” şeklinde konuştu. Dış Haberler Servisi Vatikan’ın güvenliğini sağlayan İsviçreli Muhafızlar’ın eski bir üyesi, “kardinaller, piskoposlar ve ruhban sınıfına mensup diğer bazı üyelerin kendisiyle cinsel olarak yakınlaşmaya çalıştığını” iddia etti. Vatikan’da 19782005 arasında yani Papa 2. Jean Paul döneminde hizmet veren eski asker, ‘kendisiyle cinsel yakınlaşmanın hedeflendiği 2025 olay yaşandığını’ öne sürdü. İsviçre’nin Schweiz am Sonntag gazetesine konuşan eski asker, “Gece yarısından sonra cep telefonum çaldı. Kardinal olduğunu söyleyen kişi benden odasına gitmemi istedi” dedi. Eski asker ayrıca, Vatikan’da Papalık’tan sonra en önemli makam konumundaki Devlet Sekreterliği’nin (Başbakan) bir üyesini de suçladı. Eski asker, neden şimdi konuştuğunu açıklamadı. Vatikan’a yine ‘taciz’ suçlaması ‘Kim’in halası da öldü’ Dış Haberler Servisi Geçen günlerde halasının kocası Jang Song Taek’i idam ettiren Kuzey Kore lideri Kim Jong Un’un halası Kim Kyong Hui’nin de öldüğü bildirildi. Güney Kore’de yayımlanan Chosun Ilbo gazetesinin ortaya attığı iddiaya göre, halanın ölüm sebebi ya intihar ya da kalp krizi. Ancak iddianın doğrulanmadığı belirtilerek Kim Kyong Hui’nin tedavi için yurtdışına gitmiş olabileceği söyleniyor. Hodorkovski İsviçre’de Dış Haberler Servisi Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin tarafından affedilerek 10 yıl sonra hapisten çıkan muhalif Rus işadamı Mihail Hodorkovski Almanya’dan İsviçre’ye gitti. Hodorkovski’ye eşi, İsviçre’de eğitim görmekte olan ikiz oğulları ve Moskova’da ikamet eden bir kızının da eşlik ettiği belirtildi.