14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
21 EYLÜL 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Şenlik havasında piknik l İstanbul Haber Servisi Kangal Dernekler Federasyonu (KDF) tarafından geleneksel olarak düzenlenen “2. Kangal Türküsü Pikniği” yarın Kâğıthane Hasbahçe’de gerçekleştirilecek. Piknikte aralarında Sabahat Akkiraz, Grup Yorum, Niyazi Koyuncu ve Grup Abdal’ın da bulunduğu çok sayıda sanatçı da sevilen türkülerini seslendirecek. Gezi Parkı gösterileri nedeniyle 9 Haziran’da yapılacakken 22 Eylül’e (yarın) ertelenen “2. Kangal Türküsü Pikniği”, yarın öğlen saat 13.00’te başlayacak. Aynur Karabaş ve Vedat Kara’nın sunacağı etkinliğe ilişkin bilgi veren Fatma Boyraz, federasyona bağlı 35 köy olduğunu ancak çevre köylerle birlikte pikniğe 60’a yakın köy derneğinin katılacağını söyledi. Boyraz, “Gençlere kültürümüzü tanıtmak ve unutturmamak için gerçekleştirdiğimiz pikniğimizi 2. kez düzenliyoruz. KDF olarak pikniğe gelen hemşerilerimizin beraberinde bir kitap getirmesini istedik. Toplayacağımız kitapları Kangal’a bağlı 6 köyde okuyan çocuklara göndereceğiz. Bu yıl pikniğimizde böyle bir tema belirledik” dedi. Grup Yorum Duydunuz mu? Bilmiyorum duydunuz mu? Bir avukatın müvekkilini savunması suçmuş. Duydunuz mu? Müvekkili yasalarda yer alan “gözaltında susma hakkı”nı kullandığı için avukatı suçlu oluyormuş. Duydunuz mu? Bir avukatın basın açıklamalarını seyretmesi, “örgüt mensuplarına uzaktan moral ve güven vermek” olduğundan suçmuş. Duydunuz mu? Gözaltında işkenceyle parmak izi alınmasına, onursuzca üst aranmasına karşı çıkması suçmuş. Duydunuz mu? Bir avukatın müvekkilinin vefatı üzerine duygu ve düşüncelerini aktarması suçmuş. Duydunuz mu? Bir avukatın hasta ve tutuklu olan müvekkiliyle ilgili açıklama yapması ya da belgesel yaparak bunu anlatması suçmuş. Duydunuz mu? Polisin işkence yaparak bir insanın canına kasttetmesi ya da katletmesi suç değil, bir avukatın müvekkiline işkence yapıldığını kamuoyuna duyurması suçmuş. Duydunuz mu? Avukatların yaptığı yazılı açıklamanın yayınlandığı internet haber sitesi “orası örgüte ait bir site” denilerek, avukatlar örgüt üyesi oluyormuş. Duydunuz mu? Hapishanedeki müvekkilinin avukatına kartmektup vs. göndermesi suçmuş. Duydunuz mu? “Kızıldere”, “Deniz Yusuf Hüseyin”, “Ateş Geçitleri”, “İkinci Emperyalist Paylaşım Savaşı”, “Che”, bilimsel sosyalizm kitaplarını okumak suçmuş. Duydunuz mu? Okunan kitaplardan alınan notlar örgüt dokümanı sayılıyormuş. Duydunuz mu? Bir hukuk bürosunda, avukatların müvekkillerinin isim listesini, bilgilerini, resimlerini ve dosyalarını bulundurması suçmuş. İşte 18 Ocak günü “büyük DHKPC operasyonu” denilen ve “11 kapılı kozmik odalı” evleri ve hukuk bürolarının kapıları kırılarak basılan, işkenceyle gözaltına alınıp tutuklanan 9 avukatın büyük “suç”ları yukarıda saydıklarımızdır. Evet, biz bu ülkede adalet olmadığını biliyorduk ve yıllardır bunu anlatmaya çalışıyorduk. Adaleti sağlamakla görevli kişilerin bu kadar akıl ve mantıktan yoksun olduğunu da bir kez daha gördük. Önceden birilerini tutuklarken her şeyi kılıfına uydurmaya çalışınlardı en azından. Ancak bugün hazırlanan bu iddianamelerde bir kılıfa dahi ihtiyaç duyulmadan yapılan pervasızlığı gördük. Peki gerçekten neden tutuklandılar? Çünkü onlar, devrimcilerin avukatlığını yapan devrimci avukatlardı. Günü geldi F tiplerindeki müvekkilleri için “Adaletin olmadığı yerde direnmek haktır” diyerek ölüm orucuna girdiler. Adaletin de, hakkın da, hukukun da para olduğu bu düzende her koşulda adalet istemeyi, adaleti savunmayı onur, namus bildiler. Ve adaleti sadece mahkeme salonlarında aramadılar. Adaletin yalnızca halkın ellerinde olduğu bilinciyle meydan okudular sahte yargılamalara. Sadece yargılanan, savunan değil yargılayan, hesap soran oldular. Tutuklanan 9 devrimci avukat 24, 25 ve 26 Aralık 2013 tarihlerinde Silivri’de üç gün sürecek olan ilk mahkemelerine çıkacaklar. Bu ülkenin bir aydını olarak sizi de ülkemizdeki “adaleti” teşhir etmek için ve gerçekten adalet için devrimci avukatların mahkemesine çağırıyor, bu konuda duyarlı olmanızı istiyorum. Bana gelince, ben de o avukatların bir müvekkiliyim. Öncesinde avukat görüş kabinlerinde görüştüğüm avukatlarımla bugün aynı koğuşta kalıyorum. Hapishaneler tarihi buna da tanık oldu. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, bakanlık yetkililerinin Selanik’teki Atatürk’ün evine restorasyon sonrası basınla beraber gittiğini ileri sürdü: Gitmemişler bile l İktidara eleştiri böldü Tarikatta liderlik kavgası Haber Merkezi Fatih Karagümrük’te yer alan ve birçok ünlünün üyesi olduğu Cerrahi tarikatından ayrılarak şehliğini ilan eden müzisyen Veysel Dalsaldı tarikat üyelerinin saldırısına uğradı. İddiaya göre; hamilelerin sokağa çıkmasını “ahlakdışı” olarak nitelendiren avukat Ömer Tuğrul İnançer’in şehliğini yaptığı Cerrahi tarikatında yaşanan liderlik tartışmasının ardından tassavuf müziği sanatçısı Dalsaldı, bir grupla tarikattan ayrılarak şeyhliğini ilan etti. Hedef haline gelen Dalsaldı, önceki günkü saldırının ardından hastaneye kaldırıldı ve yaralarına 50 dikiş atıldı. Taraf gazetesi yazarı Mehmet Baransu, saldırıyı Tiwitter’dan, “Cerrahi tekkesine önceki gece silahlı saldırı oldu. Tekkeden ayrılanlardan hoşlanmayanlar yeni lideri öldü diye bıraktılar. Cerrahi tekke olayı siyasi bir olay. Tekkeyi de dizayn etmek isteyen siyaset nelere sebep oluyor. Tekkedeki isimlerden biri, Bilal Erdoğan’ın eşinin akrabası... Tekkenin bir bölümü iktidarı eleştirip 2’ye ayrıldı. Dün (önceki) gece silahlı saldırı oldu. Silahla basıp sopayla dövdükleri kişi yaşıyor. 50 dikiş atıldı. Olay tekkeden ayrılanların kurduğu musiki derneğinde gerçekleşti. Bu yer ayrılanların yeni tekkesi. Bilal Erdogan neden sakal bıraktı tüm kavga bunun arkasında” ifadeleriyle duyurdu. Çorum İl Milli Eğitim Müdürlüğü’nün Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nu imam hatip ortaokuluna dönüştürmesi üzerine anaokulu, ilkokul, ortaokul ve imam hatip ortaokulu olmak üzere dört okulun öğrencisi birlikte eğitim görüyor. ‘En ciddiyetsiz düzenleme’ Restorasyondan önceki halinin gördüğü en ciddiyetsiz düzenleme olduğunu kaydeden Ertuğrul Günay, evin insan üzerinde hiçbir etki bırakmayan, Atatürk’ün büyüklüğü ve o evin tarihsel özelliğiyle bağdaşmayan bir konumda olduğunu kaydetti. Restorasyonun Dışişleri Bakanlığı’nın yurtdışındaki projelere karışmasından dolayı fazlaca uzadığını anlatan Günay, “Atatürk’e ait olmayan ve onunmuş gibi sergilenen eşyalar aslında emanete alınıp elden çıkarılabilirdi. Ancak Atatürk Evi olan diğer illerdeki müzelere gönderildi. Bence işgüzarlık yapılmış çünkü hepsi piyasadan toplanmış eşyalar” dedi. CANAN COŞKUN Bir binada 4 okul SEYFETTİN METE ÇORUM Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nun binasında anaokulu, ilkokul, ortaokul ve imam hatip öğrencileri birlikte eğitim görüyor. EğitimSen Şube Başkanı Mehmet Öztürk, “Böylesi bir okul dünyanın neresinde görülmüştür?” dedi. Çorum İl Milli Eğitim Müdürlüğü, birinci sınıf öğrencilerinin okula başladığı 9 Eylül tarihinde Başöğretmen Atatürk Ortaokulu’nu imam hatip ortaokuluna dönüştürdü. Okulda şu an anaokulu, ilkokul, ortaokul ve imam hatip ortaokulu olmak üzere 4 ayrı okulun öğrencileri birlikte eğitim görüyor. 4+4+4 değişikliğiyle eğitim sisteminin içinden çıkılmaz bir hal aldığını vurgulayan EğitimSen Çorum Şube Başkanı Mehmet Öztürk, “Yapılan son dakika değişikliğiyle bir binada 4 tip okul olmuştur. Aynı binada normal ortaokul, imam hatip ortaokulu, ilkokul öğrencilerinin bir kısmı ve anaokulu öğrencileri eğitim öğretim faaliyetlerini sürdüreceklerdir. Her okulun giriş çıkışları ayrı saatlerde olacaktır. Teneffüsler farklı saatlerde olacaktır. Öğretmenlerin, öğrencilerin ders işleme motivasyonları gürültüden giriş çıkışlardan dolayı ortadan kalkacaktır. Böylesi bir okul ortamı dünyanın neresinde görülmüştür? Herhalde ilk defa Çorum’da olacaktır” diye konuştu. l Tecavüz mağduru Tüm ailenin hayatı karardı SAKARYA (Cumhuriyet) Hendek ilçesinde tecavüze uğradığı gerekçesiyle intihara kalkışan 13 yaşındaki Ö.D.’nin kardeşi, ilköğretim 2’nci sınıf öğrencisi 8 yaşındaki S.D.’nin okuluna, ablasına tecavüz eden sanıkların kardeşlerinin de kaydının yapıldığı ortaya çıktı. S.D, bu nedenle okula gitmezken anne K.D, “Ben de o aile fertleriyle kavga ettiğim için mahkemelik olup ceza aldım. Şimdi o okula bir şekilde gidersem sorun olacak. Milli Eğitim’den çözüm istedik, ancak sorun ürettiler” dedi. Baba F.D. de, “Eşim oğlumu bu okula götürdüğü zaman bu ailelerle karşılaşacak ve tepki olacak. Biz sorunun çözümünü istedik. Ancak Hendek Milli Eğitim Müdürlüğü bunun mümkün olmadığını söyledi. Biz de sorun yaşamamak için oğlumuzu okula göndermiyoruz. Oğlum o okula giderse sıkıntı olacak” dedi. Eski Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, Selanik’te restore edilen Atatürk’ün doğduğu evin halini görünce üzüldüğünü söyledi. Türkiye’nin Selanik Başkonsolosluk binasının bahçesinde bulunan evde Atatürk’ün kişisel eşyalarının ve hayatını etkileyen yayınların da sergilenmesi gerektiğini belirten Günay, “Ben göreve devam ediyor olsaydım o bina bitmeden önce birkaç kez gidip eksiklikleri görüp, tamamlayıp sonra açardım” dedi. Günay, hayalinin o binaya giren birinin o evde dünyayı değiştiren bir liderin yaşadığını hissetmesi olduğunu vurgulayarak Atatürk’e ait olan eşyaların geri getirilmesi gerektiğini söyledi. Atatürk’ün Selanik’te doğup büyüdüğü evin AKP döneminde gerçekleştirilen restorasyon çalışmasının, evi gezenleri hayal kırıklığına uğratması üzerine evin restorasyon kararını alan dönemin Kültür Bakanı Günay gazetemize değerlendirmelerde bulundu. Günay, 2009’da Selanik’teki evin durumuyla ilgili incelemeler yaptığını belirterek “Evin durumu feciydi. Yıllardır hiçbir objeye el sürülmemişti. Zaten eve girmek de mümkün değildi. Cadde üzerindeki kapı güvenlik nedeniyle kapatılmıştı. Konsolosluktaki kapıdan izin alıp polis refakatiyle bahçeden geçip eve girilebiliyordu” dedi. O dönem evdeki hiçbir düzenlemenin kronolojiyi takip etmediğini ifade eden Günay, “Eve Selanik Belediyesi tarafından piyasadan Atatürk’e ait olmayan eşyalar toplanmıştı. 1900’lerin başına ait olduğu sanılan koltuk, kanepe, bardak, yatak ve lambalar toplanmış ve gelişigüzel bir düzenleme yapılmıştı” diye konuştu. Anıtkabir’den getirilen giysi, harita, o dönem yayımlanmış yayınlar, okuduğu kitapların teşhir edilmediği için üzgün olduğunu vurgulayan Günay, “Bina, basınla paylaşılmadan önce bakanlık yetkililerinin birkaç kez gidip eksiklikleri tamamlaması gerekirdi. Ancak bakanlık yetkilileri basınla beraber görmüş. Ben Zeugma açılmadan önce 10 defa gitmiştim” dedi. ‘Evin durumu feciydi’ ‘Çarşaf’ı sordular Ayvalık’ta tesettürlü öğretmene tepkiler sürüyor CHP milletvekilleri de konuyu Meclis’e taşıdı OYA UĞRAL l Kalp krizi iddiası Bakırköy Kadın Hapishanesi C9 SEVİNÇ BOZDAĞ ölümle bitti Okulda tartışma İstanbul Haber Servisi Küçükçekmece’deki bir ortaokulun merdivenlerinde ders çıkışı kavga eden öğrencilerden biri yaşamını yitirdi. Kanarya’daki ortaokulda ders bitiş zilinin çalmasının ardından sınıfından ayrılarak okul dışına çıkmak isteyen bir grup öğrenci arasında kavga çıktı. Bu sırada çocuklardan A.Ş (12), okul merdivenine düştü. Bir öğretmenin ve çağrılan sağlık ekiplerinin müdahalesine karşın A.Ş, hayatını kaybetti. Kavgaya karışan 3 çocuk da ifadeleri alınmak üzere çocuk şube müdürlüğüne götürüldü. Polisin, okulun kamera kayıtlarını incelemeye aldığı öğrenildi. A.Ş’nin, kalp krizi nedeniyle hayatını kaybetmiş olabileceği ihtimali üzerinde de durulurken soruşturma sürüyor. AYVALIK Küçükköy’e bağlı Sarımsaklı Mecit Ataklı İlköğretim Okulu’nda Türkçe öğretmeni Elif K’nin derse çarşafı andıran tesettürlü kıyafetle girmesi tepki çekmeyi sürdürüyor. Ayvalık’ta sivil toplum örgütleri, yerel yöneticiler ve siyasiler olayı protesto etti. Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen, “Karşımızda laik, demokratik Türkiye Cumhuriyeti’nin kazanımlarını delmek isteyen gerici bir zihniyet var. Bugün sesimizi daha çok yükseltmeliyiz” dedi. CHP Balıkesir milletvekilleri de TBMM’de soru önergesi verdi. CHP Ayvalık Örgütünün önderliğinde Cumhuriyet Meydanı’nda bir araya gelen İşçi Partisi, Eğitimİş, ÇYDD ve ADD üyeleriyle çok sayıda yurttaş, olayı kınadı. Protestoya Ayvalık Belediye Başkanı Hasan Bülent Türközen; CHP Balıkesir Milletvekili Namık Havutça, CHP İlçe Başkanı Cihan Şişman ile Altınova ve Küçükköy belediye başkanları da destek verdi. Bu arada CHP Balıkesir milletvekilleri Havutça ve Ayşe Nedret Akova, olayı soru önergeleriyle TBMM gündemine taşıdı. Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı’nın yanıtlaması istenen önergede, “Elif K. hangi kıyafet yönetmeliğine göre basına yansıyan görüntülerdeki kıyafetle okulda görev yapabilmektedir? Kamusal alanlar tarafsız olması gerekirken öğretmenlerin dini inancını gösteren simgelerle derslere girilmesine neden izin verilmektedir” soruları yöneltildi. İmzalar taklit değil Günay’ın Haber Merkezi Emniyet Genel Müdürlüğü Ankara Kriminal Polis Laboratuvarı’nın raporu, eski Ankara Resim Heykel Müzesi Müdürü Ömer Gündoğdu’nun, dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay’ın imzasının taklit edilerek kendisine disiplin cezaları verildiğine yönelik iddiasını çürüttü. Vatan gazetesinin haberine göre yapılan inceleme sonunda hazırlanan raporda, imzaların taklit olmadığı “aynı şahsın elinden çıktığı” belirtilirken, Günay, “Tereddüdüm tarihteydi” değerlendirmesini yaptı. Görevinden alınan Gündoğdu, “evrakta sahtecilik” iddiasıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı’na karşı savcılığa suç duyurusunda bulunmuştu. Savcılık, iddianın incelenmesini istemişti. Özel eşyaları sergilenebilirdi
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle