Katalog

21 EYLÜL 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA Anlaşıldı efendim! Gezi Parkı protestolarının İzmir ayağında yaşananları önce terör saymayan savcı Kılıç, Erdoğan’ın açıklamalarının ardından düşüncesini değiştirdi OZAN YAYMAN HABERLER 7 İZMİR Gezi Parkı protestolarını Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Afrika’da olduğu sırada terör suçu kapsamında değerlendirmeyen savcıların, Başbakan’ın yurda dönmesinin ardından benzer olayları terör kapsamına almaya başladığı ortaya çıktı. Gezi protestolarının İzmir bölümünde, 2 Haziran 2013’te Karşıyaka AKP İlçe Binası önünde toplanan yaklaşık 2 bin 500 kişi, hükümeti protesto etti. Akşam gerçekleşen gösteri, TOMA’lı çevik kuvvet ekiplerinin müdahalesiyle karşılaştı. Olayların ardından Karşıyaka İlçe Emniyet Müdürlüğü savcılıktan talimat istedi. İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı’nda, TMK 10. maddeyle görevli sav İzmir Barosu: Talimat olarak algılandı İzmir Barosu Başkanı Sema Pekdaş, Başbakan’ın Afrika’dan dönmesiyle Gezi Parkı protestolarının terör örgütleriyle ilişkilendirildiğini ve savcıların Başbakan’ın yaklaşımını talimat olarak algıladığını söyledi. Pekdaş şu değerlendirmeyi yaptı: “Ne zaman ki Başbakan olayların arkasında terör örgütlerinin olduğunu söyledi o saatten sonra savcılar soruşturmaları örgüt kapsamında değerlendir meye başladı. İzmir’de haziranın ilk günlerinde 393 kişinin gözaltına alındı. Bu kişiler serbest bırakıldı. Başbakan’ın yaklaşımının ardından ise dalga dalga gözaltılar başladı. Her bir göstericiyi terör örgütüne dahil etmeye başladılar. Terör örgütü üyeliği çıkaramadıkları kişiler hakkında da, örgüt adına suç işleme olgusunu gündeme getirdiler. Başbakan yargıya talimat verdi, işin seyri değişti.” cı Zafer Kılınç, Emniyet’in sorusuna 3 Haziran 2013’te şu yanıtı verdi: “Olayların herhangi bir terör örgütünün çağrısı çerçevesinde gerçekleşmediği, organize eden herhangi bir terör örgütünün tespitinin yapılmadığı, terör örgütleri arasında herhangi bir somut bağlantının kurulmadığı, herhan gi bir terör örgütünün propagandası yapıldığına dair bulguya rastlanmadığı, bu haliyle olayların terör olayı olduğuna dair herhangi bir somut delil ve tespit bulunmadığı, cumhuriyet başsavcılığımızın görev alanına giren herhangi bir eylemin de söz konusu olmadığı, evrak içeriğinden toplantı ve gösteri sırasında işlenen suçların, toplu işlenen suçlar niteliğinde bulunduğu anlaşıldığından, bu konuda TMK 10. maddesiyle görevli cumhuriyet başsavcılığımız tarafından herhangi bir talimat verilmesine yer olmaması nedeniyle, gerekli talimatın mahalli cumhuriyet başsavcılığından alınması rica olunur.” İzmir’de farklı noktalarda da protestolar sürdü. Polis kamerası tarafından kayıt altına alınan çok sayıda kişi, dalga dalga operasyonlarla gözaltına alındı. Bazıları tutuklanarak cezaevine konuldu. Erdoğan, Afrika gezisinden 7 Haziran gece yarısı saat 01.40’ta döndü. Başbakan havaalanına indiğinde ve takip eden günlerde yaptığı açıklamalarda, protestoların arkasında illegal örgütlerin olduğunu öne sürdü. Lisedeyim, üniversiteyi sordular Ben, 23 Haziran gününden beri İzmir Kırıklar 1 No’lu F Tipi Hapishanesi’nde tutuklu bulunan bir Gezi Parkı tutsağıyım. İsmim Çağlar Korkut. Yaşım 22 ve İzmir’de yapılan ilk operasyonda tutuklandım. Bizim eylemlere örgüt talimatıyla katıldığımız ifade ediliyor. Bunun tek bir somut delili olmamakla beraber, gerekçe olarak örgütün çeşitli internet siteleri aracılığıyla yaptığı açıklamalar sunuluyor. Nitekim örgüt eylemlere dair açıklamasını 3 Haziran’da yapmış. Biz ise 1 Haziran’da katıldığımız eylemlerden dolayı yargılanıyoruz. Zaten İzmir’deki eylemlerde çıkan olaylar 31 Mayıs, 1 ve 2 Haziran tarihleri arasında, yani açıklamanın yapıldığı tarihe denk gelmiyor. Bu da örgüt talimatıyla eylemlere katıldığımız ve “örgüt adına suç işlemek” iddiasını çürütüyor. İddianamede Gezi eylemlerinin genel tanımlamasında banka, kamu kuruluşu, işyerlerine vb. yerlere saldırıldığı iddiaları bulunmaktadır. Gezi eylemlerinden tutuklu bulunan tek bir arkadaşımızın bile böyle bir fiili söz konusu değildir. Buna dair tek bir suçlama da iddianamelerimizde yer almıyor zaten. Tek suçlama ise taş attığımızın iddia edilmesi ve bu durumdan çıkan sonuç böylesi kapsamlı bir tanımlamayla ifade edilmiş. Gezi Parkı olaylarının vebalinin bizlere yıkılmak istendiğini göstermekte. Keza iddianamede Gezi Parkı ile ilgili 23 satırlık kısa iddialara yer verilirken iddianamelerin geri kalan kısımları daha önceden katılmış olduğumuz 1 Mayıs gibi demokratik eylemlerle şişirilmiştir. Bu eylemlerin hepsi polisler eşliğinde yapılmış, eylem sırasında herhangi bir ikazuyarı yapılmamış, sorunsuz bir şekilde tamamlanan, sonradan bir soruşturma konusu dahi edilmemiş eylemlerdir. Bu eylemlerin Gezi Parkı ile ne alakası vardır? Gezi bahane edilerek demokratikyasalmeşru muhalefet mi hapsedilmek isteniyor? Yine iddianamedeki bir diğer çelişki de eylemlere silahlasilahsız katılma mevzusudur. Eylemlere silahla katıldığımız konusu hakkında da tek bir somut delil bulunmamaktadır. Öne sürülen tek şey taş atma fotoğraflarıdır. Burada taş mı silah oluyor? Ki kimse eylemlere taş yığınlarıyla katılmamıştır. Bu durum polis müdahalesi üzerine gerçekleşmiş, spontane ve sosyolojik bir olgudur. Keza taş silah ise Gezi eylemleri sırasında belki milyonlarca insanın biber gazlarına ve aşırı müdahaleye taş atarak yanıt verdiği yadsınamaz bir gerçektir. Aynı durum “görevi yaptırmamak için direnme” suçlaması hususunda da geçerlidir. Bu kadar insan içinden bizlerin seçilip bu konularla yargılanması kesinlikle hukuka ve adalete uygun değildir. Emniyet sorgusunda bir açık lise öğrencisi olmama rağmen “örgütün üniversite faaliyetleri hakkında bilgi veriniz” gibi absürd ve aslında üzerimize atılan suçlamaların altının ne kadar boş olduğunu kanıtlayan bir soruyla karşılaştım. Benim hakkımda bu kadar basit bir şeyi bilmeyen/araştırmayanların örgüt adına suç işlediğim iddiasını ne kadar araştırdıkları soru işaretidir. Ayrıca son operasyonda tutuklanan ve bizimle aynı iddialarla yargılanan 3 arkadaşımız ara mahkeme tarafından serbest bırakıldı. Ama buna rağmen birkaç gün aradan sonra ara mahkememizde bizim tutukluluk durumumuz devam ettirildi. İstanbul’da, Ankara’da uygulanan adli kontrol, İzmir’de hiçbir şekilde uygulanmamıştır. Buradaki maksat nedir? İzmir’e dönük özel bir uygulama mı söz konusudur? Savcı aynı, karar farklı! Aynı savcı hazırladığı iddianamede, sanık konumundaki Gezi Parkı protestocularının “terör örgütü” bağlantısına dikkat çekti. Söz konusu iddianamenin hazırlanıp mahkemeye sunulduğu tarih ise 17 Temmuz 2013. OSMAN ERDEN’E SUÇLAMA MEDYA DA HEDEF YAPILDI Dayak yedi yetmedi dava açıldı İstanbul Haber Servisi İstiklal Caddesi’nde dövülerek gözaltına alınan öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr. Osman Erden’in “polise direndiği ve kanuna aykırı yürüyüşe katıldığı” ileri sürülerek 6 aydan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. 14 Temmuz’da TMMOB’nin Taksim’de düzenleyeceği basın toplantısına gitmek isterken gözaltına alınan Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi (MSGSÜ) Sanat Tarihi Bölümü öğretim üyesi Erden’e dava açıldı. Davaya ilişkin Bianet’e konuşan Erden, “TMMOB’nin basın açıklamasına katılmak için oradaydım ama ben gidene dek polis saldırısı başlamıştı. Akrepler dolaşıyordu. Plastik mermiler bana da isabet etti. Arkadaşımın kafesine sığındıktan sonra tekrar İstiklal’e çıktığımda on, on beş polis üzerime çullandı. Fotoğraflarda görülen dudak patlaması ve kafamdaki şişlikleri polisler yaptı. Şimdi de 6 aydan 3 yıla kadar hapis istemiyle dava açıldı. Ancak gözaltına alınırken, beni darp eden polisler hakkında yaptığım suç duyurusuyla ilgili işlem yapılmadı”dedi. Osman Erden ile birlikte gözaltına alınan Gökhan İrez, Okan Ersoy, Onur Karataş, Gökhan Tanrıverdi ve Şevket Tokdabayev’in yargılanacağı davanın ilk duruşması 25 Şubat 2014 günü İstanbul 40. Asliye Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Savcı Zeynel Sarıbuğa’nın hazırladığı iddianamede sanıklar, 2911 Sayılı Toplantı ve Gösteri Yürüyüşleri Kanunu’nun 32. maddesi uyarınca “kanuna aykırı toplantı veya gösteri yürüyüşüne katılmakla” suçlanıyor. Basın hükümeti devirmeye çalışmış Çaya değil almaya geldiler HAZAL OCAK Abbasağa Forumu’nun Hayrettin Paşa İskelesi’nin bir otele satılmasına tepki için iskele yanında düzenlediği “çay içme” eylemine müdahale eden polis 11 kişiyi gözaltına aldı. Abbas Ağa Forumu’nun “Termosunu Kap da Gel” çağrısı üzerine KadıköyBeşiktaş vapur seferlerinin yapıldığı iskele önünde bir araya gelen yurttaşlar çay içerek iskele satışını protesto etmek istedi. Ancak çevik kuvvet ekipleri kalkanlarıyla anında müdahale ederek grubu Üsküdar iskelesine kadar sürdü ve 11 kişiyi gözaltına aldı. Polisin iskele önünde barikat kurması üzerine yurttaşlar oturma eylemi yaptı. Grup “Polis defol bu sokaklar bizim”, “Katil polis hesap verecek’, “Her yer Taksim, her yer direniş” sloganları attı ve halay çekerek müdahaleyi protesto etti. Eyleme katılan avukat Can Atalay ve Can Günay müdahaleyi kınadı. Abbasağa Forumu üyelerinden bir yurttaş da defalarca darp edildiğini belirterek “Polisler bizi iterek, darp ederek sürdü. Kalkanlardan mideme yedim ve sürüklendim” diye konuştu. İskele önünde uzun süre polisi protesto eden grup, arkadaşlarının serbest bırakıldığı haberini aldıktan sonra sloganlar eşliğinde Abbas Ağa Parkı’na yürüyerek eylemlerine son verdi. u Gazetemizin de aralarında olduğu 10 gazete ve 12 internet sitesi Gezi protestolarını haber yaptığı için “toplumu maniple edecek kasıtlı haberler yapmakla” suçlandı. İstanbul Haber Servisi İstanbul Barosu üyesi bir grup avukat, Gezi Parkı’nın yıkılmaması için yapılan eylemleri haberleştiren gazetemiz de dahil 10 gazete ve 12 internet sitesini, “hükümeti devirme gayretiyle toplumu maniple edecek kasıtlı haberler” yaptıkları iddiasıyla İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na şikâyet etti. Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı’nda bir araya gelen yaklaşık 15 avukat, suç duyurusundan önce basın açıklaması yaptı. Grup adına konuşan Hukukun Üstünlüğü Platformu Başkan Yardımcısı Esra Göncü, haziran ayında illegal örgütler ve bunları destekleyen grupların başkaldırı başlattıklarını öne sürdü. Bazı gazete ve internet sitelerinin, bir program dahilinde meşru seçimlerle işbaşına gelmiş hükümeti devirme gayretiyle toplumu maniple edecek birçok yalan ve kasıtlı habere imza attıklarını iddia etti. Açıklamanın ardından avukatlar dilekçeleri savcılığa sundu. Şikâyetçi avukatlardan Mustafa Doğan İnal da suç duyurusunu, haberlerden rahatsız olan bir grup avukat olarak yaptıklarını, her avukatın ayrı ayrı dilekçe verdiğini ifade etti. Avukat İnal, medya organlarına “suçu ve suçluyu övme, kanunlara uymamaya tahrik, suç işlemeye tahrik” suçlarından soruşturma açılmasını istedi. Dilekçede, savcılığa delil olarak gazete manşetleri sunuldu. Yurttaki eylemlere 3.5 milyon kişi katılmış Tweetler de l ÖFKE BİTMİYOR suç işlemiş ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) İçişleri Bakanlığı’nın Gezi Parkı Direnişi’ne yönelik hazırladığı rapor, tam 3.5 milyon yurttaşın eylemlere katıldığını ortaya koydu. İçişleri’nin raporuna göre Gezi eylemlerinde 4 bin 725 eylem gerçekleşti. Eylemlerde 5 bin 341 kişi gözalÖDP ve Devrimci Müslümanlar listede tına alınırken 190 kişi Rapor eylemlere katılan ya da destek veren yasal partitutuklandı, 2.5 milyon lerin de aralarında olduğu sol hareketlerin tamamını “suçtweet ‘suçlu’ bulundu. lu” ilan etti. İçişleri, eylemlerde 53’le en çok etkiyi yapan Rapora göre 31 STK’lerin, siyasi partilerin de yüzde 22’yle direkt etki yaptıklarını belirledi. Rapora göre bu iki kesimi yüzde 16 ile ulusalMayıs’tan itibaren tüm cı oluşumlar izledi. MLKP, DHKPC, Halk Cephesi, AnarşistTürkiye’ye yayılan Gezi ler, DEVYOL, MKP, Direniş Hareketi, DSİH, MLSPB, SDP, sürecinde 733 eylemle TKPML, TKİP, SYKP GençSen, TİKPBolşevik Proleter başı çeken İstanbul’da Devrimci Duruş, ÖDP, Halkevleri, TGB, SODAP listede yer bu eylemlere 1 milyon aldı. Anti Kapitalist Müslüman, Devrimci Müslüman Gençlik 153 bin katılım oldu. hareketleri de suçlu “marjinal yapılar” arasında yer aldı. Eylemlere en çok katılım 1 Haziran, 7 Temdi. Bu 20 Twitter hesabından günlük ormuz ve 13 Temmuz tarihlerinde. En faztalama 5 bin tweet atıldığı ifade edildi. la gözaltı olayı Ankara’da yaşandı. BaşBaşta Twitter olmak üzere sosyal paylakentte 280 olayda 905 kişi gözaltına alın şım sitelerinin tamamını etkin bir şekildı. İstanbul’da gözaltı sayısı 872. Bayde kullandığı belirtilen Gezi eylemcileburt, Gezi eylemi yapılmayan tek il olrinin Twitter’da 150 konu başlığı (hashdu. 20 Twitter hesabı da mercek altına tag) altında 39 milyon paylaşımda bulunalındı. Bu hesapların her birinden 7 binduğu belirtildi. O dönem atılan 2 buçuk den fazla paylaşım yapıldığı belirlenmilyon İngilizce tweet oldu. Geziye bir de hazine kıskacı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Taksim Gezi Parkı’nda başlayan ve Türkiye’nin birçok iline yayılan gösterilerle ilgili alacak davası geliyor. Hazine avukatları, polisten gösteriler sırasında çekilen fotoğraf ve görüntüleri aldı. Zarar gören kamu mallarının liste ve bedelleri çıkarıldı. Hazine avukatları, zarar veren kişilerle ilgili kamu davası açılması için cumhuriyet savcılığına başvurdu. Ankara Büyükşehir Belediyesi de şikâyette bulundu. Gösterilere destek veren sendika, sivil toplum örgütleri ile siyasi partilere yönelik çalışma da yürütüldüğü öğrenildi. Kamu mallarına zarar verenlerin herhangi bir sendika, sivil toplum örgütü ve siyasi parti bağlantıları ortaya çıkarsa ayrıca bu kurumlar hakkında dava açılabilecek. Hazine, cumhuriyet savcılarının dava açmasından sonra, oluşan kamu zararı için alacak davası da açtırıp, müdahil olabilecek. Savcılığın, bireysel başvurularla ilgili mağdur kişilerin ifadelerini aldığı belirlendi. Emniyet Genel Müdürlüğü de zararının tazmini için dava açmaya hazırlanıyor. Emniyet, 100’e yakın polis otosunun zarar gördüğü iddiasında. Ankara Valiliği ve Anakent Belediyesi, eylemlerin başkente maliyetinin 17 milyon lira olduğunu iddia etmişti. Belediye dava açılması durumunda tazminat talebinde bulunacak. 10 GAZETE 12 PORTAL Gazetelerin sorumlu yazı işleri müdürleri hakkında şikâyette bulunan avukat İnal’ın, dilekçesinde, şikâyet edilen medya organları şu şekilde sıralandı: Hürriyet, Cumhuriyet, Aydınlık, Özgür Gündem, Yurt, Taraf, Evrensel, BirGün, Sol, Sözcü gazeteleri. Siteler: hurriyet.com.tr , milliyet.com.tr, sol.org.tr, odatv.com, aydinlikgazete. com, ozgurgundem.com, yurtgazetesi.com.tr, taraf. com.tr, evrensel, birgun. net, sozcu.com.tr, cumhuriyet.com.tr. Çağlar Korkut İzmir 1 No’lu Kırıklar F Tipi Hapishanesi, Bucaİzmir