14 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET [email protected] 21 EYLÜL 2013 CUMARTESİ 16 KÜLTÜR 20. ULUSLARARASI ADANA ALTIN KOZA FİLM FESTİVALİ Üç sanatçıya onur ödülü ASLI SELÇUK ADANA 20. Uluslararası Adana Altın Koza Film Festivali’nin yaşam boyu onur ödülleri verildi. Etkinliğin sponsorlarına katkı plaketlerini Yusuf Sezgin, Yılmaz Köksal, Yılmaz Atadeniz, Işık Yenersu, Nuri Alço ve Gülsen Tuncer verdiler. Metin Erksan’ın “Kuyu”, Ömer Kavur’un “Yusuf ile Kenan”, “Ah Güzel İstanbul”, “Kırık Bir Aşk Hikâyesi” gibi yetkin filmlerinin yapımcısı Necip Sarıcıoğlu kendisine verilen ödülden gurur duyduğunu belirterek Adanalı sinemacıların Türk sinema sektöründeki önemini vurguladı. Bir rastlantı sonucu sinemaya giren ve büyük çıkışını “Kuyu” ile yapan Adanalı oyuncu Demir Karahan, “Bu kentin pamuğu, buğdayı gibi ben de bu toprakların içinden çıktım” diyerek onur ödülünü aldı. Oyuncu, Altın Koza Festivali’ni çok önemsediğini, bu etkinlikte çok emeğinin geçtiğini de belirtti. Karahan ödülünü torununa adadı, eşi için de Nâzım Hikmet’in “Kadın” adlı şiirini okudu. Lütfi Ö. Akad’ın “Vesikalı Yarim” filminde unutulmaz bir yorum sunan Yeşilçam’ın jönlerinden İzzet Günay film festivallerinin çok önemli olduğunu belirterek uzun ömürlü olmalarını diledi. Günay kendisini ve meslektaşlarını günümüze dek el üstünde taşıyan Türk izleyicisine minnet borcu olduğunu vurguladı. Günay, “Halk festivaline ne denli sahip çıkarsa o festival o denli uzun ömürlü olur” diyerek onur ödülünü aldı. Günay gibi tiyatrodan sinemaya geçen ‘Sinema kazandı’ SAVAŞ KÜRKLÜ ADANA 20. Altın Koza Film Festivali’nin yarışma bölümlerinden Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması ile Uluslararası Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması sonuçları açıklandı. Hilton Oteli’nde yapılan basın toplantısında bir araya gelen her iki yarışmanın jüri üyeleri Belma Baş, Yekta Kopan, Göksel Gülensoy, Nermin Er ve Serkan Ercan ile Zlatina Rousseva, Patrice Vivancos, Eric Iedune, Miroljup Vuckovic ve Sevin Okyay adına konuşan Kopan, jürinin filmleri izlerken çok zorlandığını, ancak sonuçta sinemanın kazandığını belirtti. Ulusal Öğrenci Filmleri Yarışması’nda En İyi Kurmaca Ödülü “‘Eksik’ yönetmen Eren Çukurluöz Mehmet Subaşı 9 Eylül Üniversitesi”; En İyi Belgesel Ödülü “‘Meğer’ yönetmen Uğur Egemen İres Anadolu Üniversitesi”; En İyi Canlandırma Ödülü “‘Leke’ yönetmen Güven Şahinkanat Anadolu Üniversitesi”; Jüri Özel Ödülü “‘Gecekondu Mahallesi’ yönetmen Emrah Kılıç Marmara Üniversitesi”ne verildi. Uluslararası Akdeniz Ülkeleri Kısa Film Yarışması’nda ise, En İyi Kurmaca Ödülü “Küçük Sevgili yönetmen Igor Mirkoviç Hırvatistan”, En İyi Belgesel Ödülü “Günaydın Direniş yönetmen Adrian Orr İspanya”, En İyi Canlandırma Ödülü “Tornistan yönetmen Ayce Kartal Türkiye”, Jüri Özel Ödülü “Boşluk yönetmen Onur Güler Türkiye”ye verildi. ve “Kamelyalı Kadın”, “Cumbadan Rumbaya”, “Bir Şoförün Gizli Defteri”, “Yalnızlar Rıhtımı” gibi önemli yapımlarda rol alan Çolpan İlhan tüm bu filmleri ödül beklentisi olmadan coşku duyarak, yaptığını söyledi. Gönül rahatlığıyla Yargıtay’a... Fazıl Say röportajını dün bıraktığım yerden sürdürüyorum... Ama bu arada dün devam eden duruşmada, şikâyetçi taraf yine sanatçıya hakaretler yağdırmaktan geri kalmadı. Dedim ya burası Türkiye. Başka bir yerde doğmuş ve yaşıyor olsaydı Fazıl Say, bugün el üzerinde tutulurdu. Karardan sonra (ayrıntılar için bakınız Hilal Köse’nin yazısı) Fazıl’a kendini nasıl hissediyorsun diye sorduğumda, “Artık gönül rahatlığıyla Yargıtay’a gidiyoruz” diye yanıtladı. Oradan da sonuç çıkmazsa AİHM... Hayır, iki yıl boyunca konuşma, ifade özgürlüğünün elinden alındığına dair bir şey söylemedi... Şimdi sıra soru ve yanıtlarda: Diyelim ki, Alaaddin’in lambasındaki cin çıktı ve sana 3 dilek hakkı verdi. Ne dilerdin? Birincisi sükunet ve üretim, ikincisi mutluluk ve aile, üçüncüsü evrenin sırlarının cevapları... İlk kez tamamı Chopin olan bir programın var bu mevsim. Neden yıllarca Chopin çalmadın? Neden şimdi? Piyanonun başına oturduğumda, onunla dostum. Chopin dostum, 39 yaşında veremden ölen dostum; onun içinde neresi Polonya, neresi Fransa bilirim; nerede veremlidir, nerede hastalığını unutup hülyalara dalar, hangi notalara hangi sırlarını saklar, bilirim; nerede Azrail konuşur, nerede melek konuşur bilirim; neyi ifade etmek ister bilirim... Bu Polonyalı adam dünyaya ne çok müzik vermiştir, hepimize öğretmiştir. Ve bence ne kadar iddiasızdır yaşamında bunu yaşarken. Ne güzel bir şey. İyi ki bu zamanı beklemişim, vasat çalmak, anlamadan çalmak yerine, iyi ki beklemişim. Diyelim ki gel bu ülkeyi, Türkiye’yi sen yönet deseler, yapacağın ilk şey (ya da şeyler) ne olur? Hayatta en son isteyeceğim şey olur politikaya atılmak. Müziğin dilinde, birey olarak kendini ifade etme sanatı olan müzikten vazgeçip, “kendi sesini” duyamaz hale gelirsin siyasette, bunu kim ister? Müzik mutluluktur benim için. Ama bir vatandaş olarak cevaplayacak olursak, tablo net; elbet her şeyin başı iyi bir ekonomidir. Memlekette gerçek bir üretimin var olması gerekir. Benim için daha da önemli konular var, eğitim sistemimiz AKP’nin elinde mahvoldu 4+4+4 masalı ile. Birincisi eğitim, ikincisi hukuk ve üçüncüsü kültür konularında çağdaş bir ülkede ne yapılmaktaysa ona yakınını ya da daha da iyisinin kurulmasını isterdim. Diyelim ki dünyayı  sen yöneteceksin. İlk  kararın ne olur? “Dünyayı yönetmek” diye bir şey yok zaten, inşallah da olmaz diye düşünüyorum. Bu sefer de bir insan olarak cevaplamak isterim: Bu gezegenin sağlıklı ve barış içinde kalmasını, “ölüm kültürü” belasının sona ermesini dilerim. Duruşmadan sonra Fazıl Say’a ‘Kendini nasıl hissediyorsun’ diye sordum Fazıl Say’dan Sait Faik bestesi Kültür Servisi Fazıl Say’ın hayran sayfasından duyurulan bilgiye göre, ünlü piyanist ve besteci, Sait Faik’in “Stelyanos Hrisopulos Gemisi” adlı öyküsü üzerine bir sahne eseri yazacak. İstanbul Kültür Sanat Vakfı’nın sipariş ettiği eserin, İstanbul Müzik Festivali’nde ilk seslendirilişi Burgazada’da Haziran 2014’te gerçekleşecek. Özen Yula’nın sahneleyeceği eser, bir edebiyatmüzik buluşması olarak tasarlandı. Tamamı makamsal (hicaz) bestelenecek eserde, Demet Evgar, Songül Öden, Esra Bezen Bilgin gibi oyuncular, vokallerde Birsen Tezer ve Serenad Bağcan, enstrümanlarda ise Fazıl Say, Borusan Yaylısazlar Dörtlüsü, Hakan Güngör, Derya Türkkan, Aykut Köselerli yer alacak. SİLİVRİ’DE ‘ŞAİR AHMET ERHAN PARKI’ AÇILACAK Parka şairin adı verildi Kültür Servisi Silivri’de yeni yapılan bir parka, 4 Ağustos’ta akciğer kanserinden hayatını kaybeden şair Ahmet Erhan’ın adı verildi. Müjdat Gürsu Caddesi üzerinde bulunan parkın açılışı Erhan’ın dostlarının, şair ve sanatçıların katılımıyla 27 Eylül saat 16.00’da yapılacak. Şair İhsan Tevfik, Erhan’ın hayatının son yıllarını Silivri’de geçirmesi ve son kitaplarını Silivri’de yayımlamasıyla, Ahmet Erhan adının ve hatırasının yaşatılması gerektiğini vurgulayan bir dilekçe yazdı. Silivri Belediye Başkanı Özcan Işıklar teklife olumlu yaklaşarak yapımı devam etmekte olan bir parkın adının “Ahmet Erhan Parkı” olmasını önerdi. 6 Eylül’de Silivri Belediye Meclisi’nin aldığı kararla düzenlemeleri devam eden parkın adı “Şair Ahmet Erhan Parkı” oldu. Behçet Necatigil, Yunus Nadi, Behçet Aysan şiir ödülleri başta olmak üzere kitapları birçok ödüle değer görülen ve şiirleri Selda Bağcan, Teoman, Ahmet Kaya gibi sanatçılar tarafından bestelenen Erhan, 20022007 yılları arasında, “Silivri, benim ruhumun ılıman iklimidir” dediği kasabasında yaşamış ve son dört kitabını burada yayımlamıştı. İlhan İrem Açıkhava’da Kültür Servisi İlhan İrem, sanat hayatının 40. yılında “Aşk Daima” konseri ile Turkcell Yıldızlı Geceler kapsamında bu akşam saat 21.00’de Harbiye Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatro Sahnesi’nde dinleyicileriyle buluşacak. Müzik hayatına 24 albüm, 7 altın plak, sayısız ödül, resim sergileri sığdıran sanatçı, başyapıtlarını bu konserde seslendirecek.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle