Katalog

23 TEMMUZ 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER TOKAT’TAN OTOPSİ İÇİN ANKARA’YA GÖNDERİLDİ 9 TDK, CHP’nin görüşme talebini 18 gün sonra ‘kurumu basmak’ olarak anladı ‘Randevu=baskın’ mı? cenaze taşındı Hayvan kamyonunda kamyonet, cenazeyi alıp Ankara Keçiören’deki Adli Tıp Kurumu’na götürdü ve otopsi işleminin ardından geri getirdi. Bu duruma tepki gösteren Mehmet Sırtkaya, “Hiçbir insani izana sığmayacak şekilde, hayvan ve mal taşınan kamyonetle kayınbiraderimin cenazesini Ankara’ya gönderdiler. Kamyonet sahibi Fevzi Özsert, köylerden hayvan alıp, satan birisi. Yaklaşık 6 yıldır savcılıktan telefonla çağrılarak cenaze taşıma işi yapıyormuş. ‘Cenazemizi biz taşıyalım’ dedik, vermediler. Klimalı cenaze aracı kiralardık” diye konuştu. Kamyonetin sahibi ve sürücüsü Özsert ise “Savcılıktan telefonla çağırıyorlar ben de cenazeyi götürüyorum” dedi. MAHMUT LICALI ANKARA CHP; “darbe” sözcüğünün “demokratik yollardan hükümeti istifa ettirme” anlamının da eklendiği yeni sözlük tanımı konusunda görevlendirdiği 4 milletvekiliyle Türk Dil Kurumu (TDK) Başkanı Mustafa Kaçalin’den 18 gün önce randevu talep etti, ancak Kaçalin 18 gün sonra CHP’li vekilleri “TDK’yi basmakla” suçladı. Heyette yer alan CHP Milletvekili Nur Serter, “18 gün boyunca ses yok, şimdi bir yerden baskı görmüş ki; düzeyi düşük, hakaret dolu açıklamalar yapıyor. Kendisine dava açacağız” diye konuştu. TDK’nin Türkçe sözlüğünde “darbe” sözcüğünün sözlük anlamına “demokratik yollardan hükümeti isti fa ettirmek” tanımının da eklenmesinin ardından CHP konu hakkında TDK ile görüşmek istedi. CHP grubu adına görevlendirilen CHP İstanbul Milletvekili Nur Serter, CHP Eskişehir Milletvekili Süheyl Batum, CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz ve CHP Antalya Milletvekili Gürkut Acar, 4 Temmuz 2013 tarihinde TDK’ye giderek konu hakkında Kaçalin ile görüşmek istedi. CHP’li vekillerin randevu talebi Kaçalin’in yurtdışına gideceği ve yoğun olduğu gerekçesiyle reddedildi. Olayın üzerinden dün itibarıyla 18 gün geçmesinin tadından TDK Başkanı Kaçalin dün bir açıklama yaparak “darbe” ve “çapulcu” kelimeleri konusunda isim vermeden CHP’li vekiller hakkında “Kurumumuzu bastılar” açıklama sını yaptı. Heyette yer alan Serter, görüşme talebinin “çapulcu” kelimesiyle ilgili olmadığını, değişen darbe tanımıyla ilgili yaptıklarını ifade etti. Görüşme talebini bireysel değil, CHP grubu adına yaptıklarını söyleyen Serter, “Bize gün boyu randevu verilmedi. 10 dakika gibi kısa bir süre görüşme talebimiz olmasına karşın başkan kendisine yok dedirtti” diye konuştu. gün boyunca ses çıkmadı’ Değişen darbe tanımında hükümeti demokratik yollardan istifa ettirme anlamının da yer aldığını anımsatan Serter, demokrasi ve darbe kavramlarının bir arada yer almasının mümkün olmadığını belirterek “Bu durumda hükümet istifa di ‘18 yen herkes darbeci oluyor. Hiçbir yabancı dilde hiçbir sözlükte bunun karşılığı yok. Bu tamamıyla siyasetin baskısı altında yapılan bir değişiklik” dedi. Kaçalin’den görüşme talebinin ardından 18 gün boyunca ses çıkmadığına dikkat çeken Serter, bu süre içerisinde TDK’den de kendilerine hiçbir geri dönüş yapılmadığını ifade etti. Serter, Kaçalin’in dün düzeysiz ve hakaret dolu bir açıklama yaparak CHP’yi “kurumu basmak” ve “ilimde seviyesizlik” yapmakla suçladığını belirterek “Bir sözcüğün sözlükteki anlamını siyasi baskısıyla değiştirmek en büyük bilimsel seviyesizliktir. Bizim oraya ziyaretimizi baskın diye adlandırırsa bunun sonucuna da katlanır” diye konuştu. ANTALYA (Cumhuriyet) Tokat’ta yaşamını yitiren 48 yaşındaki Dursun Sırtıkara’nın cenazesi yük ve hayvan taşınan bir kamyonetle otopsi için Ankara Adli Tıp Kurumu’na gönderildi. Aile, “Yazın ortasında cenazemiz havyan taşınan araçta 1.200 kilometre yol yaptı, gelinceye kadar koktu” diyerek şikâyetçi oldu. Tokat’ın Niksar ilçesinde bir yayla evinde tabureden düşerek başını lavaboya çarpan 48 yaşındaki Sırtıkara, boynunun kırılması sonucu yaşamını yitirdi. Dursun Sırtıkara’nın cenazesi, Niksar’da Adli Tıp Kurumu olmadığı için otopsisinin yapılması amacıyla Ankara’ya gönderildi. Savcılığın telefonla çağırdığı Fevzi Özsert’e ait Gezi Parkı Direnişi’nin başladığı 27 Mayıs’tan bugüne Türk medyasının hali NÜKLEER FİRMASINA PROTESTO 72 gazeteci işinden uzak ŞİMDİ İŞSİZLER TGS İstanbul Şubesi’nin yaptığı açıklamaya göre, işten atılan, istifa ettirilen, zorunlu izine çıkarılan gazeteciler şöyle: İstifa edenler: Ntvmsnbc editörü Özkan Güven, Ntvmsnbc Kültür Sanat Editörü Hasan Cömert, Doğuş Yayın Grubu’nun dergilerden sorumlu Genel Müdürü Neyyire Özkan, Doğuş Yayın Grubu CEO’su Cem Aydın, GQ Türkiye dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Mirgün Cabas, kapatılan NTV Tarih dergisinin Genel Yayın Yönetmeni Gürsel Göncü, NTV Program Direktörü Murat Toklucu, NTV Program Editörü Burcu Doğan, NTV Program Editörü Onur Yazıcıoğlu, NTV’de program yapan fotoğraf sanatçısı Mehmet Turgut, NTV Gece Haber Prodüktörü Ömer Faruk Aykar, NTV Haber Merkezi’nde dijital editörlük görevini yapan Dilara Eldaş, NTV Ankara Temsilcisi Nilgün Balkaç, NTV’de program yapan Çiğdem Anad, NTV muhabiri Ergün Güven, Sabah gazetesi yazarı Alper Bahçekapılı, Sabah gazetesi Gece Yazı İşleri Müdürü Erdal Erkasap, Kanal 24 spikeri ve moderatörü Remziye Demirkol, Habertürk gazetesi röportaj yazarı Kutlu Esendemir, Yenişafak gazetesi yazarı Işın Eliçin, Artı 1 televizyonu Haber Yayın Yönetmeni Mustafa Hoş, Artı 1 televizyonunda program yapan Banu Güven, Artı 1 televizyonu ana haber sunucusu Uğur Dündar, Artı 1 televizyonu ana haber sunucusu Özlem Gürses, Artı 1 televizyonu Program Müdürü Uğur Tutçuoğlu, Artı 1 televizyonunda program yapan Haluk Şahin, Artı 1 televizyonunda program yapan Ece Temelkuran, Akşam gazetesi yazarları Nihal Kemaloğlu, Deniz Ülke Arıboğan, Akşam gazetesi Yazı İşleri Müdürü Banu Kurt, Akşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Süreyya Üstünel, Akşam Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Semra Kardeşoğlu, Akşam gazetesi muhabiri Alaz Kuseyri, Milliyet gazetesi Ekonomi Servisi Ekler Koordinatörü Necla Unutmaz, Milliyet gazetesi Magazin Müdürü Birsen Altuntaş, Halk TV haber sunucusu Aydoğan Kılıç, Vatan gazetesi yazarı Can Ataklı istifa etti. İşten atılanlar: İHA İnternet Editörü Diren Selimoğlu , Bursa Olay gazetesi İnternet Sorumlusu Berhan Soner , TMSF’nin el koymasının ardından Akşam gazetesi Genel Yayın Yönetmeni İsmail Küçükkaya görevden alındı, yerine Mehmet Ocaktan getirildi. Akşam gazetesi yazarları Tuğçe Tatari, Hüsnü Mahalli, Özlem Akarsu Çelik, Gürkan Hacır, Sevim Gözay, Akşam gazetesi Ankara Temsilcisi Çiğdem Toker karşılıklı anlaşmayla gazeteden ayrıldı. Akşam gazetesi Genel Yayın Koordinatörü Nergis Bozkurt, Yenişafak gazetesi yazarı Kürşat Bumin, Sabah gazetesinde röportajlar yapan Tuluhan Tekelioğlu, Sabah gazetesi Ekler Yayın Yönetmeni Elçin Yahşi, Sabah gazetesi Günaydın eki Genel Yayın Yönetmeni Şirin Sever, Sabah gazetesi muhabiri Bilge Eser, AA Mardin muhabiri Serkan Yücel Aydın ile Esquire dergisi Fotoğraf Editörü Uluç Özcü, Takvim gazetesini protesto eden kadınlarla selamlaştığı için işten atıldı. Kanaltürk televizyonu Sabah Haberleri Sorumlu Müdürü Serkut Bozkurt, Artı 1 televizyonu CEO’su Tuncay Mollaveisoğlu’nun kanalla ilişkisi kesildi. Beyaz TV muhabiri Çağrı Ulu, İstanbul Valiliği’nde muhabirlik yapan Metin Timur Tüfekçiler işten atıldı. Zorunlu izne çıkarılanlar: TMSF’nin el koymasının ardından Show TV’de çok sayıda gazeteci zorunlu izne çıkartıldı. Bu isimlerin, Ciner Grubu’na satılan kanala geri dönmeleri beklenmiyor. Zorunlu izne çıkarılan gazetecilerden biri ana haber sunucusu Ali Kırca. Show TV Haber Dairesi Başkanı Tuba Atav, Show TV Haber Koordinatörü Ayhan Bölükbaşı, Show TV Haber Müdürü Ozan Pezek, Show TV Yurt Haberler Müdürü Nafiz Akyüz, Show TV Kamera Şefi Ediz Alıç, Show TV Ankara Büro Temsilcisi Funda Tuna Görey, Show TV parlamento muhabiri Özgür Akbaş, Show TV kameramanları Bülent Kördemirci, Mesut Gengeç, Show TV İç Yapımlar Müdür Yardımcısı Özgür Uzun, Show TV İç Yapımlar Teknik Sorumlusu Metin Karaaslan, Show TV İç Yapımlar kameramanı Hakan Kırboğa zorunlu izne çıkarıldı. İstanbul Haber Servisi Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS), Gezi Parkı Direnişi’nin başladığı 27 Mayıs 2013 tarihinden bugüne dek toplam 21 gazetecinin işten atıldığını, 37’sinin ise istifaya zorlandığını, en az 14’ünün de zorunlu izne çıkarıldığını belirtti. TGS, her geçen gün bu sayılara yeni ilaveler yapıldığını kaydetti. TGS İstanbul Şube Başkanlığı dün TGC’nin Cağaloğlu’ndaki merkezinde düzenlediği basın toplantasında, medyada son dönem yaşanan işten çıkarmalara dikkat çekti. TGS İstanbul Şube Başkanı Gökhan Durmuş, “Meslektaşlarımız, AKP iktidarının ve patronların baskısına, sansür ve dezenformasyona karşı gazetecilikleriyle direndiler, halkın doğru haber alma hakkı için çabaladılar ve bunun bedelini işlerini kaybederek ödediler. Sözün özü: Bırakın işimizi yapalım!” dedi. Toplantıya katılan ve Gezi Parkı eylemlerinde gaz maskesi ve baretle fotoğrafı çekildiği için işine son verilen Akşam gazetesi eski yazarı Tuğçe Tatari de bir süre önce TMSF tarafından Akşam gazetesine el konulduğunu anımsatarak, “TMSF görev tanımı dışındaki bir yayın organına müdahale ederek, gazeteden muhalif kalemleri temizledikten sonra, gazeteyi hükümet yanlısı bir gazete haline getirmek istedi” dedi. Tatari, “Genel yayın yönetmeninin ‘Gezi Parkı’na gitmeye korkuyorum, oraya gidenler gazeteci değildir’ dediği bir yerden kovulmak benim için onurdur” diye konuştu. İstifa eden gazeteci NTVMSNBC Kültür Sanat editörü Hasan Cömert ise “İktidara ve iktidarı destekleyen gazetecilere şu soruları sormak lazım; ‘Gerçekten bu kadar haklıysanız niye bu kadar korkuyorsunuz? Gerçekten haklıysanız neden karşınızda muhalif bir grubun olmasına izin vermiyorsunuz” diye konuştu. İftar sömürüsü ABİDİN YAĞMUR TALİPOĞLU İFADE VERDİ ‘Özür diliyorum’ İstanbul Haber Servisi Gazeteci Tayfun Talipoğlu, Gezi Direnişi sırasında polis şiddetini eleştirmek için Twitter’da yazdığı “Taksim’de polis sokakları bırakıp, kafelerin içerisine gaz bombası atıyor. Birisinin bu o. çocukluğuna dur demesi lazım” mesajı nedeniyle Emniyet’te 1 saat ifade verdi. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Gayrettepe yerleşkesinde bulunan Siber Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü’nde dün sabah saatlerinde gelen Talipoğlu, “Twitter hesapları yüzünden davet ettiler. Bu işten bir şey çıkacağı yok. Çünkü zaten Twitter’da bir şey yok. Ben valisini davet ediyorum, ‘Gelin bu işi durdurun’ diye. O tweet için tüm hayat kadınlarından özür diliyorum. Tüm annelerden, polis annelerinden özür diliyorum. Çünkü bana, cinsiyetçi ve cinsel içerikli küfür yakışmaz” dedi. MERSİN Mersin’nin Gülnar ilçesine Büyükeceli beldesinde nükleer santral yapan Akkuyu NGS’nin verdiği iftar, çevrecilerve yöre halkı tarafından protesto edildi. Akkuyu NGS AŞ yöneticileri, önceki akşam Büyükeceli İlköğretim Okulu bahçesinde 500 kişilik iftar yemeği verdi. İftar nedeniyle çevrede güvenlik güçlerinin önlem alması dikkat çekerken, Nükleer Karşıtı Platform üyeleri de okulun önünde toplandı. Ancak Akkuyu NGS Bilgilendirme Müdürü Faruk Uzel, iftar programının sadece yöre halkına açık olduğunu, Nükleer Karşıtı Platform, üyelerini iftarın yapılacağı alana almayacaklarını söyledi. Bunun üzerine Uzel ile nükleer karşıtları arasında tartışmalar yaşandı. Bunun üzerine Büyükeceli Belediye Başkanı Mehmet Kale de tartışmaya katılarak isteyen herkesin iftar alanına girmesi gerektiğini söyledi. Nükleer Karşıtı Platform üyeleri ile bir grup yurttaş iftar alanına girerek masalara oturdu. Ezanın okunmasının ardından nükleer karşıtları yanlarında getirdikleri pankartları açtılar. Nükleer karşıtları “Akkuyulu uyumaz, kavurmaya tav olmaz”, “Nükleer santral istemiyoruz” şeklinde sloganlar attı. Nükleer Karşıtı Platform üyeleri, kamusal bir alanın nükleer şirket ve AKP tarafından halka kapatıldığını, nükleer şirketin iftar yemeği düzenleyerek halkın dini duygularını sömürdüğünü söylediler. Batuhan yürüyüşe katıldı Gezi Direnişi’ne destek vermek amacıyla Antalya Cumhuriyet Meydanı’ndan Gezi Parkı’na kadar sürecek “Adalet Yürüyüşü”nü başlatan Kadir Canbek, Ulaş Çakar, Canberk Apiş ve Batuhan Yücel, Isparta’nın Keçiborlu ilçesine ulaştı. Ayağındaki ödem nedeniyle Burdur’da yürüyüşü bırakmak zorunda kalan Batuhan Yücel, hastanedeki tedavisinin ardından Bucak civarında arkadaşlarının arasına dönerek yürüyüşe devam etti. Gençlerle sohbet eden vatandaşlar onlara incir, elma ikramında bulundu. Yürüyüşçüleri ilçe girişinde CHP İlçe Başkanı Veli Bilici ve Belediye Başkanı CHP’li Turgut Soykan karşıladı. (Fotoğraf: DHA) CHP DÜNYA PARLAMENTOLARINA ÇAĞRIDA BULUNDU Nükleersiz dünya insanlık görevi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP, “Tüm Dünyanın Nükleer Silahlardan Arınması Gerektiğine İnanıyoruz” bildirgesini yayımladı. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu da bildirgede, “Nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya inşa etmenin insanlık görevi” olduğu belirtilerek, tüm dünya parlamentolarının bu konuda duyarlı olması istendi. Partiden yapılan açıklamaya göre 19 Haziran 2013 tarihinde, TBMM’de yapılan, “Nükleer Savaşın İnsanlık ve Gezegen Açısından Yıkıcı Sonuçları” başlıklı toplantıdan çıkan sonuçlar bildirge haline getirildi. Mersin Milletvekili Prof. Dr. Aytuğ Atıcı’nın ev sahipliğinde gerçekleşen toplantı sonrasında hazırlanan bildirgeye CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP milletvekilleri de imza attı. İmzalanan bildiride şu ifadelere yer verildi: “Nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya inşa etmek insanlık görevidir. Günümüzde 9 ülkenin tahmini olarak 19 bin nükleer silahı bulunmaktadır ve bunlardan 2 bin tanesi her an ateşlenebilir durumda tutulmaktadır. Hiroşima’ya atılan nükleer bomba büyüklüğünde 100 adet atom bombasının kullanıldığı bölgesel bir savaş 10 milyonlarca insanı bir anda öldürmekle kalmaz, aynı zamanda iklime ve tarıma öylesine ciddi oranda zarar verir ki, 1 milyardan fazla insan bir anda kıtlık tehlikesiyle karşı karşıya kalır. Eğer dünya üzerindeki bütün nükleer cephane kullanılırsa 150 milyon tonluk duman bulutu stratosfere salınacak ve bu da küresel düzeyde yağışlarda yüzde 45’lik azalmaya ve yeryüzünün 7 ila 8 santigrat derece soğumasına sebep olacaktır. Ancak tüm bunlar kaçınılmaz değildir. Nükleer silahlar insan yapımıdır ve bu silahların geleceğimizi etkilemesini önlemek, tamamen hayatımızdan çıkmasını sağlamak bizim elimizdedir. TBMM üyeleri olarak bizler nükleer silahlardan arındırılmış bir dünya inşa etmenin bir insanlık görevi olduğuna inanıyor ve dünyadaki tüm parlamentoları bu konuda duyarlı olmaya çağırıyoruz.” Uşak’ta Gezi’cilerin ifadesi alındı TAŞKIN ÖZLER UŞAK Uşak’ta aralarında öğrenciler ve sendikacıların da olduğu 46 kişi, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili olarak emniyette ifadeye çağrıldı. Eylemlerde kendisinin de yer aldığını belirten CHP Uşak Milletvekili Dilek Akagün Yılmaz, “Dava açabiliyorlarsa açsınlar, hodri meydan” dedi. İfadeye çağrılanlar arasında TGB üyesi gençler, Eğitimİş, EğitimSen, ÖDP ve İP gibi partilere üye yurttaşların da bulunduğunu belirten Yılmaz, “İlimizde hiçbir taşkınlık yapılmadı. İfade çağrıları gözdağı vermeyi amaçlıyor” diye konuştu. İfadeleri alınan zanlılar daha sonra emniyetten ayrıldı. Akçaabat’ta iki kardeş bir grup tarafından linç edilmek istendi ‘Terörist’ deyip saldırdılar TABZON (Cumhuriyet) Yaz tatillerini geçirmek için Manisa’dan Trabzon’un Akçaabat ilçesine bağlı Akçakale beldesine anneanneleri Fadime K’nin yanına giden 18 yaşındaki R.Ö. ve 17 yaşındaki Ö.Ö. kardeşler, sahildeki kayalıklarda kimliği belirsiz 4 kişinin saldırısına uğradı. “Kürt, terörist” diyerek saldıranlardan kaçmak isterken, belde meydanındaki kahvede bulunan yaklaşık 10 kişinin de saldırısına uğrayan Ö.Ö, göz ve kulaklarından yaralandı. Hastaneye kaldırılan Ö.Ö. burada tedavi edildi. Ö.Ö, “Akşam ağabeyimle bakkaldan bir şeyler aldık ve sahilde gezinmeye çıktık. Bir anda yanımıza gelen 45 kişi, ‘Burada ne işiniz var, terörist misiniz?’ diyerek tepki gösterdi, ardından da saldırdılar. Kaçmaya çalışırken bu kez de kahvedeki bazı kişiler, ‘Bunlar Kürt terörist’ diye bize saldırdı. Tekme tokat vurdular” dediler. R.Ö. ise, “Kardeşim Ö.Ö’ye ‘terörist’ diyerek vurmaya başladılar. ‘Bırakın, kardeşim o benim, vurmayın’ dedim, bu kez de, ‘Bunlar terörist, Kürt’ diyerek bana vurmaya başladılar” dedi. 2 kardeşin şikâyeti üzerine cumhuriyet savcılığı soruşturma başlattı.