15 Mayıs 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
23 TEMMUZ 2013 SALI CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 kararı yok hükmünde’ ‘Bölge idare mahkemesinin timi’ var mı? ‘Balyoz yargı güvencesi ÖZLEM GÜVEMLİ Gezi’ye Tencere Tava Türkiye bir türlü durulmuyor. Durulmuyor, çünkü durulması istenmiyor. Taksim ve Gezi çevresinde, barışçı demokratik sınırlar içinde kalması mümkün gösteriler, polis tarafından vahşice kovalanıp büyütülüyor, Beyoğlu’nun içlerine dek sürülüyor ve çatışmaya dönüştürülüyor. Amaç, olayları bastırmak değil, büyütmek. Amaç güvenliği sağlamak değil, Beyoğlu’nu bir güvensizlik alanına dönüştürmek. Böylelikle biri kısa, öbürü uzun erimli iki hedefe varılmış olacak. Birincisi, son zamanlarda Beyoğlu’nun çatışma odağı haline gelmiş olmasından dolayı büyük zararda olan çevre esnafının tepkisini göstericilere yöneltmek ve onları halkın tepkisinin odağı haline sokup, çatışma yaratmak. Uzun erimli ikinci hedef, ne zamandır tasarlanan Beyoğlu’nun dokusunu değiştirmek. Şimdi gerginlik konularına bir yenisi eklendi: Tencere tava çalmak. Tencere tava çalmak yeni değil, 17 yıl önceden kalma bir yöntem, yeniden canlandı. Geçen gün, emekli bir dostum gülerek anlatıyordu: Karım da tencere tava çalanlara katıldı. Evdeki tencereler artık işe yarıyor diye çok seviniyorum. HHH Dostumun sevinçle karşıladığı eylem türü iktidarı fevkalade rahatsız ediyor ki, bu tür protestoya da ceza getirmeye kalkışıyorlar. Tencere tava çalma 17 yıl önce ilk kez moda olduğunda iktidarda bulunan Erbakan’ın, halkın kokuşmuşluğa, baskıcılığa, yozlaşmaya tepkisine yorumu şu olmuştu: Glu glu dansı yapıyorlar. Yani “Yaparlarsa yapsınlar, ben kulak asacak değilim!” demek istiyordu. 28 Şubat’ı irdeleyenler, yaygınlaşmış halk tepkisine kulak tıkayan ve bildiğini okuyan, direnen halkın tepkisinin siyasal alana yansımasını engellemek için inat eden iktidarın bu “demokratik” tutumunu görmezden gelmekte ısrar ettiler. Oysa 28 Şubat’ın sağlıklı analizi ancak olayın bu yanını da görmekle yapılabilirdi. O tencere tava da halkın sesiydi ve demokrasilerde halkın sesi hakkın sesiydi, kimi zaman sandıktan çıkıyordu, kimi zaman da evlerin balkonlarında tencere tavadan... Onlara kulak tıkayarak demokrasi olmuyordu işte. HHH Aradan 17 yıl geçti, halk yine tencere tava çalıyor. Geçen gün Tufan Türenç dostum sitesinde dikkati çekiyordu: Erbakan tencere davayı glu glu dansı olarak karşılamıştı, şimdi öğrencisini Erdoğan da aynı telden çalıyor ve şöyle omuz silkip geçiyor: Tencere tava, hep aynı hava! Ne var ki, Başbakan Erdoğan bununla yetinmedi, vatandaşları tencere tava çalarak protesto eden komşularını polise ihbar etmeye, mahkemeleri de “görevlerini yapmaya!” çağırdı. 12 Mart döneminin “Sayın Muhbir Vatandaş”larına davetiye çıkaran, askeri faşizmin yöntemini, aradan kırk yıl geçtikten sonra yeniden canlandırdı Tayyip Bey. Tayyip Bey, hocası Necmettin Erbakan’ın giydiği “Mili Görüş” gömleğini çıkardığını söylerken kimi aklıevveler bunu daha demokrat olduğu şeklinde anlamak istemişlerdi. Oysa açıkça görülüyor ki, Tayyip Bey, demokrat olmak bir yana, daha da geri gidip, 12 Mart faşizminin kurumu olan “Sayın Muhbir Vatandaş”ı, tencere tava çalanlara karşı göreve çağırıyor. Oysa tencere tava halkın sesi; halkın sesi, hakkın sesi. Hakkın sesine kulak tıkıyordu Erbakan, yaptırım uygulatıyor, muhbirleri göreve çağırıyor şimdi Erdoğan. Erbakan, kayıtsızlığında, vurdumduymazlığında bile Erdoğan’dan daha sevimli ve daha az ceberuttu. Ya Rabbim, neleri hasretle arayacağımız günlere kaldık! rarı, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın başvurusu üzerine Bölge İdare Mahkemesi tarafından kaldırıldı. Ancak Gezi Parkı’nı da kapsayan Taksim Yayalaştırma Projesi’nin tamamına ilişkin İstanbul 1. İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma kararı bütün süreci bağlıyor. Davayı açan Mi ezi Parkı’na Topçu Kışlası projesiG ne ilişkin İstanbul 6. İdare Mahkemesi tarafından verilen yürütmeyi durdurma ka marlar Odası Başkanı Eyüp Muhcu, 1. İdare Mahkemesi’nin kararına göre Taksim Meydanı ve Gezi Parkı’nda İBB’nin ya da başka bir kurumun fiili işlem yapmasının mümkün olmadığını belirterek “Bu kararla birlikte geçmişte yapılan bütün müdahaleler de yasadışı ve kaçak hale geldi. Bölge idare mahkemesinin kararı yok hükmünde” dedi. Muhcu, İstanbul 1. İdare Mahkemesi’nin imar planlarını iptal kararının, Taksim Meydanı ve Gezi Parkı ile ilgili güvence oluşturduğunu belirterek “14 Haziran’da Başbakan Erdoğan bizlerle yaptığı toplantı sonrasında yargı kararlarına uyacağının güvencesini vermişti. Fakat bu güvenceye rağmen kararlara itiraz ediliyor. Tabii ki yargı kararlarının üst mahkemeye götürülmesi hukuki hak, ama biz Başbakan’ın verdiği güvence sonrasında hükümetin yargı kararlarına itiraz etmesini beklemiyorduk” diye konuştu. Muhcu, Taksim Meydanı ve parkın hem yargı kararlarının hem de milyonlarca yurttaşın 2 aydır gösterdiği duyarlılığın güvencesi altında korunduğunu vurguladı. CAN HACIOĞLU ESKİŞEHİR Eskişehir Barosu İnsan Hakları Komisyonu, Eskişehir’deki Gezi Direnişi sırasında polis içerisinde ‘balyoz timi’ kurulduğu iddialarını Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna’ya sordu. Aydınlık’ta 19 Temmuz’da yer alan haberde, Gezi Direnişi sırasında Eskişehir’de özel emirle terörle mücadele ve güvenlik şube müdürlüğündeki polislerinden 3040 kişilik özel bir ekip kurulduğu, bu ekibin göstericilere cop ve sopalarla müdahale ettiğini iddia etmişti. Eskişehir Barosu’nun İnsan Hakları Komisyonu da iddialarla ilgili bir açıklama yaptı. Antakya’da tansiyon yüksek MEHMET ALİ SOLAK Gezi Direnişi’nde öldürülen Cömert ve Korkmaz için Sevgi Parkı’nda kurulan çadırlar söküldü. Kentteki şafak baskınlarında 30 kişi gözaltına alındı Bir günde 168 gözaltı Ali İsmail Korkmaz’ın 2 Haziran gecesi eli sopalı bir grup tarafından darp edildiğini ve 10 Temmuz’da yaşamını yitirdiğini anımsatan Komisyon kentte, protestoların başladığı 31 Mayıs günü 168 kişinin gözaltına alındığını anımsattı. Açıklamada şöyle denildi “31 Mayıs’tan sonra 2 gün süresince protestoların artarak devam etmesine rağmen yalnızca 18 kişinin gözaltına alınması, sokak aralarında yalnızca göstericileri dövmekle görevlendirilen balyoz timinin varlığı yönündeki iddiaları kuvvetlendirmektedir. Haziran başlarında Eskişehir Emniyeti içinde görevlendirildiği ileri sürülen balyoz timinin varlığına ilişkin iddialar doğru mudur? Korkmaz’ın darp edildiği gece ve izleyen günlerde darba vesair şiddete maruz kalmış onlarca kişinin durumu Eskişehir’de olağan, yasal bir kolluk faaliyetinin sonucu mudur?” HATAY Antakya’da Gezi Direnişi’ne destek ve eylemler sırasında öldürülen Abdullah Cömert ile Ali İsmail Korkmaz’ın katillerinin bulunması için Sevgi Parkı’nda kurulan çadırlar ve Abdullah Cömert Müzesi, dün sabaha karşı polisin yaptığı baskınla kaldırıldı. Polis, Cömert’in öldürüldüğü Armutlu mahallesi, Antakya merkez, Samandağ ilçesi, Ali İsmail Korkmaz’ın ailesinin yaşadığı Ekinci, Harbiye, Serinyol beldelerinde baskın düzenleyerek protesto eylemlerine katılan 30 kişiyi gözaltına aldı. Kentte tansiyon yükselirken Cömert’in ağabeyi Zafer Cömert’in okuduğu açıklamayla Antalya Dayanışması bileşenleri, çadırların kaldırılmasını ve gözaltıları kınadı. Halk ve STK temsilcileri tepkili. Gezi Parkı direnişinde 3 Haziran’da Abdullah Cömert’i, 10 Temmuz’da da Ali İsmail Korkmaz’ı kurban veren, olayların başından beri 100’den fazla insanın yaralandığı Antakya’da dün sabah polis, TOMA, akrep ve çevik kuvvet polisleriyle şafak operasyonu düzenlendi. Antakya Sevgi Parkı’nda direnişe destek vermek için ve Abdullah Cömert ve Ali İsmail Korkmaz’ın katillerinin bulunması için kurulan çadırları söken polis, direnişte yitirilenler anısına dikilen çınarın bir kısmını da söktü. Sökülen çadırları belediye ekipleri toplarken, Abdullah Cömert Müzesi ise dağıtıldı. Polis, Cömert’e ait kıyafetlere, diğer aksesuvarlara ve Cömert için açık tutulan anı defterine de el koydu. Eşzamanlı olarak Antakya merkezde Cömert’in mahallesi Armutlu, Samandağ ilçesi, Ali İsmail Korkmaz’ın ailesinin yaşadığı Ekinci ve Harbiye beldelerinde operasyon düzenleyen polis, Halkevleri, SYKP, TÖPG, SODAP, AKADER, Mücadele Birliği ve SDP yönetici ve üyelerinden 30 kişiyi gözaltına aldı. Operasyonun ardından Hatay Halkevi Başkanı Eylem Mansuroğlu, Hatay Tabip Odası Başkanı Selim Matkap ve CHP Merkez İlçe Başkanı Mevlüt Yeşildağ’dan oluşan heyet, gelişmeleri takip etmek üzere Hatay Emniyet Müdürlüğü’ne giderken, Abdullah Cömert’in abisi Zafer Cömert ile Ali İsmail Korkmaz’ın abisi Avukat Gürkan Korkmaz da gözaltına alınan direnişçilerle ilgilendi. Anı defterlerine el konuldu ‘Devlet intikam alıyor’ l Ortak basın açıklamasını Abdullah Cömert’in ağabeyi Zafer Cömert okudu. Cömert, İstanbul ve Ankara’daki cadı avının Antakya’da da başlatıldığını belirterek, “Faşist polis devleti intikam alıyor. Direnişin başından beri halka kimyasal gaz, tazyikli su, plastik mermilerle saldıran, eli sopalı canileri mahalle aralarına sokan, evlerde gaz kapsülleri atarak evlerin yanmasına neden olan ve hedef gözeterek akrep tipi araçlarla halka saldıran polis, operasyonlarla direnişi kırmaya çalışmaktadır. Bütün bu operasyonların arkasında Vali, AKP iktidarı ve devlet güçlerinin olduğu açıktır” diye konuştu. ‘Cadı avı bitsin’ Kara bulutlar Halkevi Yöneticisi Mahir Mansuroğlu “Bizim kızgınlığımız, barış kenti Hatay üzerine kara bulutları salmaya çalışanlaradır. Cömert ve Korkmaz kardeşlerimizin katillerinin bulunmasını istiyoruz. Kimsenin sesi çıkmasın istiyorlar” diye konuştu. Antakya Dayanışma Platformu üyesi Mehmet Güzelyurt, “Ayrıştırma ve ötekileştirme bizim anlayışımızda yok. Bizim haklı taleplerimiz ortada. Devletin oyalayıcı tavrı çok net. Gençlerimizi ikna etmekte zorlanıyoruz. 5 kayıptan 2’si Hataylı. Halkın vicdanını rahatlatmak lazım. Soruşturmalar sonlandırılmalı. Gizlilik kararı vererek gerçekleri örtemezsiniz” dedi. Kütüphane önerisi Eskişehir Direniş Formu üyeleri dün de Anadolu Üniversitesi kampusuna yürüdü. Forum üyelerinden iki kişi Anadolu Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Naci Gündoğan ile görüşürek, üniversite kütüptahesine Ali İsmail Korkmaz’ın adının verilmesini istedi. Caner Ertay, isteklerini dilekçe ile sunacaklarını belirtti. HP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz hükümetin, halkın meşru olan haklarını baskıyla, gözaltılarla engellemesinin doğru olmadığını ifade ederek “Bu cadı avı bitsin” dedi. Avukat Bülent Akbay da “Vali, olayların maliyeti 190 bin TL diyor. İnsan vicdanına bu kadar yabancılaşanların halka verebilecekleri bir şey yok” dedi. C İşten çıkarmaya İstanbul Haber Servisi Taksim Dayanışması bileşenlerinden Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Gürkan Akgün, kamu kurumu niteliğinde anayasal bir meslek kuruluşu olan Oda’da aldığı görev nedeniyle, sözleşmeli olduğu Beylikdüzü Belediyesi’nden işten çıkarıldı. Şubenin başkanı Tayfun Kahraman da Gaziantep’e 1 ay geçici görevle “sürgüne” gönderilmişti. Akgün için Belediye önünde dün protesto gösterisi yapıldı. TMMOB üyeleri “Gezi bahanesiyle işten atmak ahlaki midir” pankartı açtı. Gezi bahanesi PALALI DÖNMÜYOR İstanbul Haber Servisi Taksim’de Gezi parkı eylemleri sırasında göstericilere pala ile saldıran, gözaltına alındıktan sonra kaçma şüphesi olmadığı için serbest bırakılan ancak daha sonra Kazablanka’ya giden Sabri Çelebi, Türkiye’ye dönüş için dün bilet almasına rağmen uçağa binmedi. Hakkında yakalama kararı çıkmasından bir gün önce Fas’a giden Çelebi TK618 sefer sayılı Türk Hava Yolları’nın Kazablankaİstanbul uçuşunu yapan uçağa bilet aldı. Çelebi’nin Atatürk Havalimanı’na saat 20.40 da inen uçağa bileti olmasına rağmen binmediği anlaşıldı. Yakalama kararı çıkmadan bir gün önce 10 Temmuz tarihinde Fas’a uçan Çelebi o tarihte yaptığı rezervasyonda da dönüş tarihi olarak 10 Ağustos’u belirlemişti. Çelebi, daha sonra Türkiye’ye dönüş için rezervasyon yaptırdığı 10 Ağustos tarihini düne çekmişti. Basın açıklamasına da izin yok Yapılan baskınlar kentte tansiyonu daha da yükseltti. Antakya Dayanışması üyesi 17 STK, siyasi parti ve sendika, çadırların söküldüğü Sevgi Parkı’nda ortak açıklama yapmak istedi. Ancak polis bunu da engellemek istedi. CHP Hatay Milletvekili Refik Eryılmaz’ın araya girmesi ve polis yetkilileriyle görüşmesinin ardından polis parkta basın açıklaması yapılmasına izin verdi. Eylemciler, “Halka değil çetelere barikat”, “Polis defol, bu sokaklar bizim”, “Direne direne kazanacağız”, “İçerde, dışarıda hücreleri parçala” sloganları attı. Yöre halkı ise “2 genç öldü. Katiller nerede? Onlarca genç, basın açıklaması yapmak isterken biber gazı kapsülüyle, plastik mermiyle yaralandı. Katiller yakalanamamışken yine gençleri gözaltında. Katiller bulunsun” diye konuştu. Hatay Valisi Mehmet Celalettin Lekesiz, İl Jandarma Komutanı Albay Hasan Koçyiğit ve Emniyet Müdürü Ragıp Kılıç ile birlikte düzenlediği basın toplantısında, artık gösterilere izin vermeyeceklerini belirtti. Lekesiz, “Tüm çağrılara rağmen yapılan gösterilerin devam etmesiyle bölgede yaşayan ve sağlık sorunu olan olan vatandaşlarımızın günlük hayatında sıkıntıların yaşandığı görülmüştür” dedi. Katiller nerede? Validen tehdit Eşyalarda belirsizlik İstanbul Haber Servisi Polisin 15 Haziran’da boşalttığı Gezi Parkı’nda el konulan eşyalar ve tıbbi malzemelerin akıbeti belirsizliğini koruyor. Savcılık ve İstanbul Valiliği’nin talimatıyla İnönü Stadı’nın yanındaki İBB depolarında tutulan malzemelerin dün tasnif işlemine başlandı. Çalışmalar, parkta el konulan ilkyardım malzemelerinin bir kısmının bağışçısı olan Mahalle Afet Gönüllüleri’nin İBB’ye konuyla ilgili dilekçe vermek için depoya gitmesi ile ortaya çıktı. Gönüllüler “Bizi önce beklettiler, sonra da Kızılay’a verileceği söylendi. Tıbbi malzemeler, Tabipler Birliği ve Eczacı Odası’na teslim edilerek tasnif edilmeli. Laptoplar, cep telefonlar gibi şahsi eşyalar da sahiplerine iade edilmeli” derken İstanbul Valiliği adli makam kararı beklendiğini belirterek Kızılay iddiasını şimdilik yalanladı. Gazetemizin 6 Temmuz 2013 tarihli sayısında “AKP 596 bin ton gaz sıktı” başlığıyla yayımlanan haberde; “kilogram” ifadesi sehven “ton” olarak yer almıştır. Haberde yer alan “ton” ifadelerini “kilogram” olarak düzeltir, özür dileriz. DÜZELTME
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle