25 Kasım 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 13 TEMMUZ 2013 CUMARTESİ kultur@cumhuriyet.com.tr 18 20. İSTANBUL CAZ FESTİVALİ’NDE BUGÜN KÜLTÜR Cazın farklı renkleri SAMİ KISAOĞLU 3. Roma Türk Film Festivali Kültür Servisi 3. Roma Türk Film Festivali 26 Eylül’de başlayacak. 29 Eylül’de sona erecek festival, Ferzan Özpetek’in onursal başkanlığında, T.C. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın ve Roma Büyükelçiliği’nin katkılarıyla gerçekleştirilecek. Festivalde Türk sinemasından 15 filmlik bir program sunulacak. Ayrıca genç sinemacıların ödüllü ve dünya festivallerinde yer alan kısa filmleri de gösterilecek. Bu gece, hiç şüphe yok ki, caz müziğinde yeni sesleri ve farklı renkleri keşfetmek adına kaçırılmayacak fırsatlar sunuyor. 20. İstanbul Caz Festivali’nin içinden caz geçen en keyifli akşamlarından biri olmasına kesin gözüyle bakılan bu gecede cazın yükselen iki yıldızı Anat Cohen (klarinet & saksofon) ve China Moses (vokal) sırasıyla Emirgan’daki Sakıp Sabancı Müzesi’nin bahçesine konuk olacaklar. Avrupa’daki caz festivallerinin programlarında adına birkaç yıldır sıklıkla rastladığımız China Moses tıpkı annesi ünlü şarkıcı Dee Dee Bridgewater gibi kendini şarkı sözleriyle ve vokaliyle ifade etmeyi seçmiş bir sanatçı. Bir dönem Fransızların MTV’sinde sunuculuk da yapan Moses, 1997’de başlayan kayıt kariyerinde şimdiye kadar 5 albümü geride bıraktı. Kayıtlarını Virgin ve EMI gibi müzik sektörünün majör firmalarından yayımlayan sanatçı uzunca bir süredir R&B ve blues türleri üzerinde gezinen vokali ile dikkat çekmekte. Sahne performanslarında “Cry Me a River”, “Dinah’s Blues”, “Mad About the Boy” gibi genel dinleyici tarafından kabul gören eserleri sıklıkla seslendiren Moses, bu yönüyle annesi Bridgewater’ın müzikal anlamdaki maceracı ruhundan uzaklaşıyor. Moses her ne kadar müzikal anlamda risklerden uzak, cazın türleri arasında fazla dolaşmadan, klasik olanın güvenli sularında seyreden bir sanatçı profiline sahip olsa da, per formansları her daim beklenmedik sürprizlere gebe. Güçlü vokalinde ırksal kökenlerinin avantajını sonuna kadar kullanan genç vokalist, gerek sahnedeki eşsiz hâkimiyetiyle gerek cazın ilk dönemlerindeki gibi seyirciyi gülmekten kırıp geçiren esp li bir Antalya akşamında dökülmüştü bu sözler Moses’ın ağzından. İlk 3 albümünü soul müziği ekseninde Virgin için kaydeden Moses’ı tüm dünyaya tanıtan albüm ise çocukluk idolü olan Amerikalı caz yıldızı Dinah Washington için kaydetmiş u Cazın yükselen iki yıldızı Anat Cohen ve China Moses, bu gece Sakıp Sabancı Müzesi’nin bahçesine konuk olacak. China Moses, yine bu festivalde dinlediğimiz Dee Dee Bridgewater’ın kızı. Ama annesinin maceracı ruhundan uzakta, klasik cazın güvenli sularında seyrediyor. Anat Cohen de son yıllarda müzik basınının dillerden düşürmediği bir isim. Anat Cohen rileri art arda sıralaması ile en dertli bünyeler için bile eğlence garantili performanslar vaat ediyor. Geçen yaz Antalya’da izleme fırsatı bulduğum sanatçının şu esprisini paylaşmak belki de onun sahnesinin ne derece sürprizlerle dolu olduğunu örneklemek adına yerinde olacaktır. “Hava çok sıcak. Enstrümanların akordu bile bu ‘ateşe’ dayanmaz. Çok sıcak.” 30 dereceyi geçen nem olduğu “This One’s For Dinah” albümü oldu. Bu albüme kadar kendisini bir R&B şarkıcısı olarak kabul eden Moses, başlangıçta Fransa’da böyle bir caz albümü kaydetmek için çekimser davransa da sonuç beklediğinden çok daha iyi oldu. Fransızların ünlü caz piyanistlerinden Raphael Lemonnier’nin grubu ile Blue Note firması için kaydettiği bu albüm kendisine Avrupa’daki birçok caz festivalinin de kapılarını araladı. Bu akşamın bir diğer konuğu olan Anat Cohen de tıpkı Moses gibi bir süredir Avrupa ve Amerika müzik basınının dilinden düşürmediği bir isim. 2005’ten bu yana kendi adına 6 albüm kaydeden Cohen, son olarak bu satırların yazarının da oy kullandığı North Sea Caz Festivali’nin büyük prestije sahip Paul Acket Ödülü’nün de sahibi olmuştu. Yorumcu kimliğinin yanı sıra orkestra şefi ve besteci yönleriyle de uluslararası caz çevrelerinde beğeni ile takip edilen sanatçı, klarnette hem klasik hem de modern yorum stillerine oldukça hâkim bir isim. 2007 yılında Caz Gazetecileri Derneği’nin “ Yılın Gelecek Va at Eden Klarinet Sanatçısı” ödülünü aldığı günden bu yana kariyerinde sürekli olarak yükselişte olan Cohen, müziğinde cazın temel öğelerinden swing’i her daim belirgin kılarken çağdaş bir yoruma da asla sırt çevirmeyen açık fi kirli bir müzisyen. Akademİda’da sinema atölyeleri Kültür Servisi Akademİda adlı sinema atölyeleri 22 Temmuz’da başlayacak. Temmuz, ağustos ve eylül aylarında yapılacak atölyelerdeki eğitimciler arasında Reha Erdem, Ayla Algan, Meltem Cumbul, Ümit Ünal, Hüseyin Karabey, Özcan Alper, Nadir Öperli ve Övgü Gökçe gibi pek çok isim bulunuyor. BECKETT’İN İLK YAYIMLANAN ROMANIYDI ‘Murphy’nin el yazması 1 milyon sterline satıldı Kültür Servisi 1969 Nobel Edebiyat Ödülü sahibi Samuel Beckett’in yayımlanan ilk romanı “Murphy”nin taslaklarından oluşan 6 defter, yaklaşık 1 milyon sterline satıldı. 1938’de yayımlanan ve Londra’da yaşayan bir İrlandalının evlenmek üzere olduğu kızdan kaçıp bir akıl hastanesinde bakıcı olmasını ve derin bir düşünce dünyasına gömülmesini konu alan “Murphy”nin el yazmalarının, başında Beckett’in yakın dostu ve yaşamöyküsü yazarı James Knowlson’ın bulunduğu Reading Üniversitesi’nden bir ekip tarafından satın alındığı belirtildi. Ünlü müzayede evi Sotheby’s tarafından düzenlenen açık artırmada, Beckett’in “Murphy” romanının, yazarın pek çok çizimini de içeren 700 sayfalık taslağı 800 bin1 milyon 200 bin sterlin arasında bir tahmini değerle satışa sunuldu ve Reading Üniversitesi bu değerli belge China Moses nin sahibi oldu. Beckett, “Murphy”nin el yazmalarını 1938’de yakın arkadaşı Brian Coffey’ye armağan etmişti. Beckett, “Murphy”yi yazmakta olduğu sırada Paris’te bir sokak serserisi tarafından bıçaklanmış, Coffey ve ünlü yazar James Joyce hastanede yatan Beckett’le yakından ilgilenmişlerdi. 1968’de adı açıklanmayan bir koleksiyoncuya satılan taslaklar koleksiyoncunun geçen yıl ölmesine kadar bir kasada saklı tutulmuştu. Kültür Servisi Yabancı şarkılara yaptığı Türkçe “parodi cover”larla tanınan Ali Biçim, “Yeni Biçimler Gerek” performansıyla dinleyicilerle buluşacak. “Just Pide” şarkısı ile dikkat çeken Biçim, 19 Temmuz saat 22.30’da Beyoğlu Hayal Kahvesi’nde konser verecek. Ali Biçim Hayal Kahvesi’nde Kültür Servisi “Mimarlara Mektup” dergisi yeni sayısını Gezi Parkı’na ayırdı. Mimarlar Odası İstanbul Büyükkent Şubesi tarafından aylık olarak yayımlanan dergi, temmuz özel sayısında kent sorunları adı altında Gezi Parkı Direnişi ve analizlerine yer veriyor. Gezi Parkı özel sayısı Türkiye sineması Sırbistan’da “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” 20. PALIC AVRUPA FİLMLERİ FESTİVALİ programda Onur Ünlü’nün yönettiği “Sen Aydınlatırsın Geceyi” ana yarışmada yer alırken, Uğur Yücel’in filmi “Soğuk” Parallels and Encounters bölümünde yarışacak. Reha Erdem’in yönettiği “Jin”, festivalin Çocuk ve Gençlik Bölümü’nde gösterilecek. Yeni Türkiye Sineması bölümü Zeki Demirkubuz’un yönettiği “Yeraltı” filmiyle açılacak. Bu bölümde ayrıca Tolga Örnek’in yönettiği “Kaybedenler Kulü bü”, Ali Aydın’ın yönettiği “Küf”, Yeşim Ustaoğlu’nun yönettiği “Araf ” , Onur Ünlü’nün bir diğer filmi “Celal Tan ve Ailesinin Aşırı Acıklı Hikâyesi” ve Seyfi Teoman’ın yönettiği “Bizim Büyük Çaresizliğimiz” yer alacak. Nurgül Yeşilçay’ın ana jüride yer alacağı Palic Avrupa Filmleri Festivali ayrıca bu yıldan itibaren Seyfi Teoman’ın anısına bir ödül verilmesini kararlaştırdı. Seyfi Teoman Özel Ödülü birinci ya da ikinci filmini çeken yönetmenlere verilecek. Kültür Servisi Her yıl bir ülke sinemasıyla ilgili özel bölüm düzenleyen 20. Palic Avrupa Filmleri Festivali’nin bu yılki konuğu Türkiye olacak. Festival, Sırbistan’ın Palic kentinde 1319 Temmuz tarihlerinde düzenlenecek. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın katkılarıyla Ankara Sinema Derneği tarafından oluşturulan n Kültür Servisi Kurucu başkanlığını Prof. Dr. Orhan Kural’ın yaptığı Türkiye Gezginler Kulübü Derneği üyelerinin dünyanın dört bir yanında çektikleri fotoğraflardan oluşan sergi, derneğin kuruluşunun 13. yılında Dolmabahçe Sanat Galerisi’nde açıldı. “Yolculuk” teması ile oluşturulan sergide, dünyanın değişik coğrafyalarından 51 eser yer alıyor. Sergi, 16 Temmuz’a kadar görülebilir. Yolculuk sergisi Dolmabahçe Sanat’ta Gaétan Soucy öldü Kültür Servisi Kanadalı yazar Gaétan Soucy geçirdiği kalp krizi sonucu Montréal’de hayatını kaybetti. Soucy, Türkiye okuruyla ilk kez Can Yayınları’ndan çıkan “Müzikhol” adlı kitabıyla buluşmuştu. Fizik ve matematik alanlarında öğrenim gören Soucy, yazarlığın yanı sıra Collège ÉdouardMontpetit’de felsefe öğretmenliği yaptı. “Günahsız Gebelik”, yazarın 1994’te yazdığı ilk romanıydı. Soucy’un 1998’de yazdığı “Kibritleri Çok Seven Kız” yirmiden fazla dile çevrildi, ayrıca Académie des letrres Québec Edebiyat Ödülü’ne değer görüldü.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle