Katalog

8 HAZİRAN 2013 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 Çubuk Kırma Yarışı... Tüm renkler parkta buluşuyor Taksim Gezi Parkı, ‘tüm renkleri’ biraraya getirmeye devam ediyor. Parkta üretim de şenlik de direniş ruhu da hep canlı... Gezi’nin büyük bölümü, önceki geceyi geç saatlere dek müzikler eşliğinde halay çekerek geçirirken bazı katılımcılar da yurda dönen Başbakan Tayyip Erdoğan’ın konuşmasını dinlemeyi tercih etti. Bir işadamının temizlik şirketinden kiraladığı mobil tuvalet de kamyonla taşınarak meydana getirildi. Parkta bulunan inşaat alanında dün akşam saatlerinde ise bilinmeyen bir nedenle yangın çıktı. Yangın direnişçilerin müdahalesiyle söndürüldü. THY’de grevde olan işçilerde dün akşam saatlerinde Gezi Parkı’nda kurulan platformda bir gösterim gerçekleştirdi. Grevdeki THY işçileri gösterimde, uçak içerisindeki acil durum ikazlarından yola çıkarak, direniş ve greve vurgu yaptı. Kardeş Türküler de akşam saatlerinde mini bir konser verdi. Taksim Dayanışması, bugün yapılacak SBS sınavı nedeniyle Beyoğlu bölgesinde sınava girecek öğrenciler için tüm önlemleri aldığını duyurdu. Gezi direnişi İstanbul’da 12. gününü geride bıraktı. Özgürlük, eşitlik ve barış taleplerini anlatmak isteyenler bir ağızdan söyledikleri şarkılarla direniş ruhunu hep diri tutuyor. S tüm kentlerine çağrı yapıldı Sosyal medya üzerinden dünyanın Haydi #OccupyGezi eylemine AKBAŞ YOĞUN BAKIMDA osyal medya üzerinden dünyanın tüm şehirlerine bugün ve yarın #OccupyGezi’yle dayanışma eylemleri çağrısı yapıldı. Çağrıda “Bu hafta sonu sizi #OccupyGezi’yle ve tüm Türkiye’deki protesto dalgalarıyla dayanışma içinde meydanlara çıkarak kamusal alanınıza sahip çıkmaya davet ediyoruz” denildi. Çağrı metninde Gezi Parkı’nı korumak için başlayan küçük çaplı direnişin kısa zamanda çığ gibi büyüyerek Türkiye’nin dört bir yanına sıçradığına dikkat çekildi. Durumun bu boyuta gelmesinde tetikleyici etkenlerden birinin de polisin orantısız güç kullanması olduğuna vurgu yapılarak “Nasıl Gezi Parkı direnişi gitgide küçülen ve devletin otoriter neoliberal politikalarınca gasp edilen kamusal alanlar üzerindeki mücadeleyi gözler önüne serdiyse, güvenlik güçlerinin İstanbul’u biber gazına boğması da nefes alınacak alanlara duyulan yoğun gereksinimi somutlaştırdı. Medyadaki sansüre rağmen yüz binlerce insan polisin zulmüne meydan okuyarak sokaklara aktı ve Gezi Parkı direnişine destek verdi” denildi. Taksim ve Gezi Parkı’nın zaferlerini ve kazanımlarını kutlamak isteyen binlerce kişiyle her gece dolup taşarken, İstanbul’un farklı köşeleri ve Türkiye’nin diğer şehirlerindeki direnişin devam ettiğinin altı çizilerek “Emin olduğumuz bir şey varsa, o da artık hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı. Bu hafta sonu, 89 Haziran tarihlerinde #OccupyGezi’yle dayanışma eylemleri düzenleyin. Tahrir’i, Syntagma’yı, Zuccotti’yi sokaklarınızı, meydanlarınızı ve parklarınızı geri alın! Sözümüze güvenin, onlar zaten size ait” ifadelerine yer verildi. G Gazi’de ağır yaralı var Gezi’de cuma namazı Gezi Parkı eylemlerine destek veren Antikapitalist Müslümanlar da dün Gezi Parkı’na geldi. Grup burada yaptığı açıklamada “Bugün mübarek cuma günü. Bugün müminler Allah’ın huzurunda bir araya gelerek hafta boyunca yaşadıkları sıkıntıları acıları ya da güzel şeyleri paylaşırlar. Biz de şimdi Kuran’ın ve insan topluluklarının yaptığı gibi, bu cuma saatinde Taksim Gezi Parkı’nda buluştuk ve ülkeyi yönetenlerden hesap sormaya geldik” dedi. Açıklamanın ardından yazar İhsan Eliaçık önderliğinde grup cuma namazı kıldı. Bu sırada, sol görüşlü gençlerin provokasyonlara karşı koruma amaçlı bir çember oluşturması da dikkat çekti. azi Mahallesi İsmetpaşa Caddesi’nde önceki gece çöp konteynırlarını devirerek barikat kuran göstericiler, sloganlar eşliğinde Gazi Polis Merkezi’ne doğru yürümek istedi. Gruba, polis biber gazı ve TOMA’lardan sıkılan tazyikli su ile müdahale etti. Dağılan göstericiler ara sokaklara kaçtı. Olaylar sırasında polisin sıktığı tazyikli su ve attığı gaz bombaları ile yaralandığı belirtilen Duran Akbaş (28), Okmeydanı Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne kaldırıldı. Akbaş’ın sağlık durumu hakkında bilgi almak için hastaneye gelen yakınları, Akbaş’ın o mahallede oturduğunu, ancak gösterici olmadığını söyledi. Akbaş ailesinin avukatı Hasan Karabağ ise Akbaş’ın beyin travması geçirdiği için ameliyata alındığını söyledi. Akbaş’ın çatışmaların yaşandığı ana caddeden uzak olduğunu ve ara sokaklarda yapılan polis müdahalesiyle yaralandığına anlatan Karabağ, “Akbaş ara sokakta tek başınayken yaralı bir halde duyarlı bir vatandaş tarafından hastaneye kaldırmış” dedi. Karabağ, Akbaş’ın hayati tehlikesinin devam ettiğini kaydederek, polis hakkında pazartesi günü şikâyette bulunacaklarını söyledi. Beşiktaş’ta “Beleştepe” denilen mevkide toplanan bir grup ise Dolmabahçe’de bekleyen çevik kuvvet ekiplerine şişe ve taş attı. Yabancı bir televizyon kanalının kameramanına da tepki gösteren gruptan maskeli kişiler, TaksimGümüşsuyu yoluna barikat kurdu. Bir süre sloganlar atan göstericiler, daha sonra dağıldı. Efendi hazretleri komşularını iftara davet etmiş. Ezan okununca iftar edilip namaz kılınmış ve sonra sofraya oturulup iftarlıklardan başlanılarak tabaklar mideye indirilmiş. Salona geçilirken komşulardan birinin tuvalete gitmesi gerekmiş. O gelene kadar da uzun tütün çubukları yakılıp sohbete başlanmış. Komşu efendi kapıya yaklaşınca takatukalara uzatılmış çubukların üzerinden atlayayım derken bir çubuğu kırıvermiş. Ondan kaçarken ötekini, ötekinden kaçarken berikini kırıp durmuş. Efendi hazretleri heyecanını yatıştırmak için seslenmeyi denemiş: “Komşu şöyle buyurun.” Komşudan yanıt şöyle olmuş: “Efendi hazretleri şurada bir çubuk kaldı. Onu halledeyim geliyorum.” HHH İktidarın Gezi Parkı eylemine yaklaşımı komşu efendinin durumuna benziyor. Birileri ortalığı yatıştırmaya çaba harcıyor ama Başbakan’ın öfkesi ve “dediğim dedik” kararlılığı bitmiyor. Oysa parktaki ağaçları koruma amacıyla masum bir çevre girişimi olarak başlayan gençlerin bir araya gelmeleri, ceberut devlet ortaya çıkmasaydı başladığı gibi sürecekti. Ne zaman ki biber gazlı saldırı başladı, yöneticiler bu tür eylemleri kullanmaya niyetli grupların da ekmeklerine yağ sürdüler. Başta anneler, babalar olmak üzere hem çocukları ve gençleri korumak isteyenler hem de içlerinde sakladıkları tepkileri anımsayanlar Gezi Parkı’na akın ettiler. “Kurunun yanında yaş da yanar” deyişine uygun olarak göstericiaşırı eylemci ayrımı yapılmadan başlanan biber gazı sıkmalar ve kurşun gibi kullanılan kartuşlar devreye girdi, ileri demokrasi de bir kez daha rafa kalktı. Şu da ortaya çıktı ki, polis orantısız güç kullanmadığı ve biber gazı sıkmadığı sürece gerginlik yaşanmıyor, yakıp yıkma yanlılarına da fırsat yaratılmıyor. Bu sadece Gezi için değil, öteki iller için de geçerli bir gözlem. HHH Orantısız güç kullandığı görüntülenen polisler hakkında inceleme başlatıldı. Kadın, çocuk demeden insanların gözlerine biber gazı sıkanlar, nişan alıp biber gazı kartuşları fırlatanlar, kaba kuvvet kullananlar ve eli sopalı polisler belirlenmeye çalışılıyormuş. Peki TOMA’lardan nişan alarak tazyikli su sıkan, insana parende attıran, görüntülerden anlaşıldığı gibi çok sayıda kişiyi beyin kanaması geçirme tehlikesi ile karşı karşıya bırakan TOMA’cılara hiç sorgu sual edilmeyecek mi? TOMA’ların yaptıkları yumruk atmaktan, saç çekmekten, aşağılama niyetlerini bir yana bırakırsak, daha tehlikeli değil mi? HHH Biber gazı bulutları sadece çevredeki turistleri, alıcıları, esnafı değil evcil hayvanları da perişan etti. Taksim ve Beşiktaş’taki güvercin, kumru, karga gibi kuşlarla kediler ve köpekler göç ettiler. Sinanpaşa Camisi’nin yanındaki meydancıkta esnafın ve gelen geçenin verdiği yemlerle karınlarını doyuran güvercinler günlerdir ortada yoklar. Öldüler mi, kaldılar mı bilemiyoruz. Söz kuşlardan açılmışken bir başka çevre sorununu da tanık olarak aktarmak istiyorum. Erenköy ve Suadiye’nin sahil tarafındaki apartmanların uygun damları martıların kimi yüksek ağaçlar da kargaların yuvaları ile dolu. Gecenin bir vakti başlayan havai fişek patlamaları onlar için yaşanmaz bir çevre oluşturuyor. Yuvalardaki panikten yere düşen yavruların bir daha yuvaya dönme savaşları kalmıyor. Hani bu duruma da bir çare bulunsa... HHH ÖZÜR: Topçu Kışlası’nı, haberin yer aldığı eski gazetelerdeki tarihten yola çıkarak Vahdettin’in sattığını yazmıştım. Fark ettim ki yanlış yapmışım. Arkadaşlarım ayrıntılı bilgileri hazırlıyorlar. Ben de yanlış için özür diliyorum. CHP temsilciliklerine saldırı Öğretim elemanlarından destek Bir soru da İstanbul Siyasal’dan Gezi Parkı eylemleri tüm yurtta sürerken üniversite öğrencilerinin rektörlüklerce reddedilen ‘sınavlar ertelensin’ talepleri öğretim üyeleri tarafından başka alternatiflerle yerine getiriliyor. İstanbul Üniversitesi İletişim Fakültesi’nin adından İÜ Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde de benzer bir örnek yaşandı. Maliye Politikası final sınavında da öğrencilere ‘toplumsal kalkışma’nın nedenleri soruldu. Haber Merkezi Yurdun dört yanında devam eden Gezi Parkı eylemlerine akademisyenlerin desteği de sürüyor. İstanbul Haber Servisi Vatan CaddeİSTANBUL’da Çeşitli üniversitelerde görevli yaklaşık si’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde, 300 akademisyen, Galatasaray Lisesi önünden Taksim GeVali Hüseyin Avni Mutlu, İl Emniyet zi Parkı’na yürüyüş yaptı. “Üniversite Öğretim ElemanlaMüdürü Hüseyin Çapkın ve Cumhuriyet rı” pankartıyla Taksim Meydanı’na gelen grup adına açıkBaşsavcısı Turan Çolakkadı’nın da kalamayı yapan Yrd. Doç. Koray Durak, “Başta İstantıldığı mini bir güvenbul, çeşitli illerde ifade özgürlüklerini kullanmalik zirvesi yapıldı. Yakya karşı gösterilen tahammülsüzlük ve polis şidlaşık 3 saatlik zirvenin 9 Eylül’den detini kınıyor, bir an evvel bu şiddetin bitmesiardından herhangi bir ni ve gözaltına alınanların serbest bırakılmasıaçıklama yapılmadı. gazeteye ilan nı istiyoruz” dedi. Başlatılan imza kampanyasında Toplantıda Gezi Par2 bin 500’den fazla imza toplandığı da kaydedildi. 9 Eylül kı eylemlerinin değeri’nden 198 öğANKARA’da Bilkent Üniversitesi akademisyenletes rsi lendirildiği ve sorunun ive Ün ri bir bildiri yayımladı. Bildirde “Başbakan ve hüretim üyesi, Gezi eylem giderilmesi için bütün sı ma kla açı k ste de ine ler kümetinin görevlerini halkın taleplerini ciddiye seçeneklerin masaya yaptı. Gazetelere verilen alarak evrensel demokrasi ölçütleri çerçevesinde yatırıldığı ifade edildi. in ilanda eylemler ‘tarih sürdürmeleri gerektiğini kendilerine hatırlatmak Öte yandan olaylara lum top en rül de ender gö isteriz” denildi. SAMSUN Ondokuz Mayıs Üniverpazartesiden önce bir r” sal ve yasal gösterile sitesi Kurupelik yerleşkesi’nde toplanan bazı akadeli müdahale yapılması po en ırk lan olarak tanım ımisyenler de eylemleri desteklediklerini açıkladı. Öte llan ku nın beklenmediği de ç gü sız ntı ora sin yandan CHP Genel Başkan Yardımcısı Perihan Sarı, kaydedildi. mı eleştirildi. gözaltına alınanların serbest bırakılmasını istedi. Emniyette mini zirve n İstanbul Haber Servisi CHP Avcılar İlçe Başkanlığı’nın Mustafa Kemal Paşa Mahallesi’nde açtığı parti temsilciklerine önceki gece saat 00: 30 sularında kimliği belirsiz saldırganlar tarafından taşlı saldırıda bulunuldu. Saldırının ardından Avcılar İlçe Başkanlığı suç duyurusunda bulundu. CHP İstanbul İl Başkanı Oğuz Kaan Salıcı, saldırıyı kınayarak sağduyu çağrısı yaptı. n ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu, TBMM İnsan Haklarını İnceleme Komisyonu’nu olayların araştırılması için olağanüstü toplantıya çağırdı. Tanrıkulu, polise orantısız güç kullanma emri verenler başta, olayları tetikleyen tüm kamu görevlilerinin, mülki amirliklerinin kapsamlı bir soruşturmadan geçirilmesi gerektiğini söyledi. n İstanbul Haber Servisi Halkların Demokratik Kongresi (HDK) Yürütme Kurulu yaptığı yazılı açıklamada, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a “Taksim ısrarından vazgeç” çağrısı yaparak “Topçu Kışlası, AVM ve rezidans projesinden vazgeçildiğini açıklayın. Bundan sonra olacakların sorumlusu yanlışta ısrar eden hükümettir” denildi. Tanrıkulu’ndan çağrı ‘Erdoğan, ısrarından vazgeç’