Katalog

SAYFA CUMHURİYET 2 KASIM 2013 CUMARTESİ 12 DIŞ HABERLER [email protected] ‘Dinlemeyi abarttık’ (REUTERS) ABD Dışişleri Bakanı itiraf gibi açıklamasında, casusluk faaliyetlerinde aşırıya kaçıldığını söyledi Tesettür Şov Bilmem izlediniz mi? Son günlerin en ilginç magazin haberlerinden biri Rihanna’nın “tesettüre girmesi” oldu. Tesettüre girmek derken.. seksi şarkıcı henüz daha hidayete ermedi. Yükselen “tesettür trendi”ne şimdilik sadece “teşhircilik” ve “reklam” için ilgi gösteren Barbadoslu sanatçı, geçen Kurban Bayramı’nda tepeden tırnağa siyah tesettür giysilerine bürünerek Abu Dabi’nin ünlü “Büyük Şeyh Zayed” Camii önünde poz poz resim çektirdi. Portallarda ve Instagram, Twitter’da bol bol servis edilen resimleri bilmem hiç incelediniz mi? Rihanna anadan doğma üryan poz verse bunca ilgi yaratmazdı… Vücudunun tüm hatlarını ortaya çıkaran uzun kollu, bol paçalı, siyah bir pantolon tulum… Tulumu, ense ve boyun kısmını da kapatan tam tesettür havasında, gene aynı kumaştan yapılmış siyah bir kapüşon tamamlıyor. Rihanna’nın böylelikle sadece al kırmızısı boyanmış kalın dudakları ve kırmızı ojeli uzun tırnakları, bir de bol makyajlı iri çekik gözleri açıkta kalıyor. Arka plandaki beyaz İranHint mimarisi karması olan “Şeyh Zayed” Camii önünde yıldızın gizemli ince siyah silueti egzotik bir doğu masalı albenisiyle büsbütün barizleşiyor. Bu arada takı olarak da kendisini adeta bir tanrıça gibi öne çıkaran ve göğsünde tüm güneş ışınlarını toplayarak yansıtan büyük bir altın gerdanlık taşıyor… ABD’de yine büyük panik NEW YORK (AA) Los Angeles Havaalanı’nda düzenlenen silahlı saldırıda bir güvenlik görevlisi öldü, en az 3 kişi yaralandı. Havaalanının 3 numaralı terminali girişine dün yerel saatle 9.30’da gelen gelen bir kişi etrafa ateş etmeye başladı. Güvenlik güçlerinin karşılık vermesi sonucu yaşanan çatışmada, bir güvenlik görevlisi öldü, en az üç kişi yaralandı. Olayda bir kişi gözaltına alınırken, zanlının, saldırıyı yarı otomatik silahla geldiği kontrol noktasında gerçekleştirdiği belirtildi. Polis, ilk belirlemelere göre saldırının bir terör örgütüyle bağlantısının bulunmadığını, zanlının amacının belirlenmesine çalışıldığını kaydetti. Saldırı üzerine bir terminal boşaltıldı. Saldırıdan sonra polis, Beyaz Saray başta olmak önemli noktalarda alarma geçti. Dış Haberler Servisi ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, bazı dinleme ve izleme faaliyetlerinde aşırıya kaçtıklarını, bazı uygulamaların Barack Obama yönetiminden üst düzey yetkililerin bilgisi dışında “otomatik pilotta” yürütüldüğünü söyledi. Kerry, “Başkan ve ben bazı şeylerin birçok açıdan otomatik pilotta yürütüldüğünü öğrendik. Bazı durumlarda bu eylemlerin bazıları çok aşırıya kaçtı ve bunun gelecekte bir daha yaşanmamasını sağlamak için gayret göstereceğiz” diye konuştu. Londra’da önceki gün düzenlenen bir konferansa video bağlantısıyla katılan Kerry, başta Almanya Başbakanı Angela Merkel olmak üzere Avrupalı liderlerle krize yol açan dinleme skandalı patlak verdiğinden beri konuyla ilgili konuşan en üst düzey yetkili oldu. Bu tür olayların bir daha tekrarlanmayacağına dair güvence veren ABD Dışişleri Bakanı, dinleme faaliyetlerinde “masum insanların” hedef alınmadığını ancak bilgi toplamaya yönelik bir faaliyet olduğunu ve bazılarında çok ileri gidildiğini belirtti. Son olarak, Almanya Başbakanı Merkel’in cep telefonunun dinlendiği yolundaki suçlamalar, ABD ile Avrupalı müttefikleri arasında krizi tırmandırmıştı. Kerry’nin açıklamasının Obama yönetiminin, dinlemeleri gerçekleştiren Amerikan Ulusal Güvenlik Ajansı (NSA) ile arasına mesafe koymayı amaçladığı belirtiliyor. Bu arada Kerry’nin yarın Mısır’a gideceği açıklandı. ABD Dışişleri Bakanı, Muhammed Mursi’nin darbeyle devrildiği temmuz ayından beri ilk kez Mısır’a gidecek. Dinleme skandalının ortaya çıkmasına yol açan gizli belgeleri basına sızdıran ve Rusya’ya sığınan eski NSA çalışanı Edward Snowden ise Moskova’da Alman Yeşiller Partisi Milletvekili HansChristian Ströbele ile görüştü. Rusya’dan çıkma hakkı olmayan Snowden, dinleme skandalıyla ilgili olarak bir Alman savcıya Moskova’da ifade verebileceğini, konunun aydınlatılmasında yardımcı olmak istediğini söyledi. Ströbele ise Snowden’ın, Almanya İçişleri Bakanı’nın güvenlik ve ikamet konusunda garanti vermesi durumunda Almanya’ya gitmeye hazır olduğunu belirtti. Snowden’ın görüşmede özellikle ABD karşıtı olmadığını ve Amerikan halkına zarar vermek istemediğini vurguladığını aktaran Ströbele, “Snowden’ın en büyük isteği, elindeki belgeleri Amerikan kongresinde masaya yatırmak ve açıklamaktır” dedi. Görüşmede bulunan Snowden’ın avukatı da müvekkilinin Rusya’yı terk etmesi halinde geçici ikamet iznini kaybedebileceğini belirtti. Mursi davası pazartesi başlıyor Mısır’da darbeyle Örtünme sansasyon aracı oldu Bir “pazarlama” operasyonu ancak bu kadar başarılı yapılabilir… Rihanna, bir yanıyla tesettüre meydan okuyor ve bugün pek çok genç hemcinsinin yaptığı gibi “Beni istediğiniz kadar örtün. Canım istese, sonuna dek tesettürün içinde de kadın olurum!” demeye getiriyor. Bir yandan da “Diamonds/Elmas Dünya Turu” kapsamında düzenlediği “tesettür şovu” yoluyla İslam dünyasıyla bir özel temas kuruyor. İslam âlemi “Cami avlusunda tesettürle böyle poz verilir mi?” tartışması yapadursun; Rihanna konser biletleri ile albümlerinin satışını patlatmaya bakıyor… Diyeceğim o ki artık kimin hangi niyetle tesettür kılığına büründüğü belli değil. Kimi moda deyişle “resetlendiği” için bir günden diğerine bakıyorsunuz tesettüre giriyor… Kimi Rihanna gibi, reklam, moda, sansasyon, öyle ya da böyle dikkat çekmek amacıyla tesettür kervanına katılıyor. Maskeli balolardaki radikal kılık değişimini andıran bu müthiş Rihannaşov, aklıma nedense çiçeği burnunda tesettürlü milletvekilleri Nurcan Dalbudak, Sevde Beyazıt Kaçar, Gülay Samancı, Gönül Bekin Şahkulubey’in bizim gazetenin portalında “dün ve bugün”, “önce ve sonra” başlığıyla yayımlanan resimlerine bakarken geldi. Şaka tabii hiç değil ama resimlere bakarken önce her şey bana bir oyun/ şaka gibi geldi… Nurcan Dalbudak, aralarında en gençleri… Üstelik Meclis Kadın Erkek Eşitliği Komisyonu üyesi… Kendisiyle barışık; rahat, modern görünümlü genç kadının gri ceket ve beyaz gömlekli resmine baktım önce ve hemen ardından da annesi gibi duran türbanlı fotoğrafına… Bir İskandinav ülkesinde doğan Gülay Samancı sonra… Avukat. Türk Kadınlar Birliği Mardin Şubesi, Mardin Yardımseverler Derneği, Mardin Kültür Turizm ve Tanıtım Derneği, Mardin Öğrenci Koruma Derneği gibi bir dizi sivil toplum örgütlerinde çalışan Gönül Bekin Şahkulubey... Eczacı. Ve “Bir daha başımı açıp kirlenmeyeceğim” ifadesinin sahibi olduğu iddia edilen Sevde Beyazıt Kaçar… Rihanna’nın resimleri, tesettürün Beyazıt Kaçar’ın belirttiği anlamda “kirlilik” ve “temizlik”le uzak yakın alakalı olmadığını; oysa ki apaçık ortaya koyuyor. Bir kadın, çağdaş giysiler içinde; ne denli yalın ve sade olabilirse; artık her yerde Rihannavari örneklerine rastladığımız “tesettür” içinde de o denli iddialı, tahrik edici olabiliyor. Paranın ve imanın eskiden kimde olduğu belli değil derlerdi… Bugün de tesettürün içinde kimin, ne için olduğu belli değil. “Tesettür”ü kullanmak furyası, dokundukları her şeyi altına çevirmeyi beceren rock yıldızlarına dek uzandıysa; varın gerisini siz hesab edin… Şafak Pavey işte bu nedenle Meclis’te önceki günkü o muhteşem konuşmasında; “İnanç gösteriş için kullanılabilir mi” diye sormaktan alamadı kendisini: “Büyük bir ruh temizliğinden doğan (inancın) muhteşem bir tevazu ile yaşanması emredilmiyor mu?” Nurcan Dalbudak… Gülay Samancı… Gönül Bekin Şahkulubey… Sevde Beyazıt Kaçar… Önceki güne kadar isimlerini duymadığımız vekillerdi. Bir günde şöhret oldular. Öyle ya! Tüm bu yaşananların “ruh temizliği” ile ne ilgisi olabilir? Lazkiye saldırısında ‘Türkiye parmağı’ Dış Haberler Servisi İsrail’in, Suriye’nin Lazkiye kentindeki bir hava üssünü vurduğu yolundaki haberlerin ardından, bu kez de saldırının arkasında Türkiye’nin olduğu öne sürüldü. İsrail Radyosu’nun haberine göre Lübnan MTV televizyonu, İsrailli yetkililere dayandırarak Türkiye’nin, Haziran 2012’de bir Türk jetinin Suriye tarafından düşürülmesine misillemede bulundu. Amerikan internet sitesi WorldNetDaily (WND) Türkiye’nin İsrail’e yardımcı olarak önemli istihbarat sağladığını iddia etti. Habere göre saldırı, Lübnan’daki Hizbullah örgütüne gönderilmesi muhtemel uçaksavar füzeleri ve rampalarını hedefliyordu. WND’ye konuşan Ürdünlü bir istihbarat kaynağı da Türkiye ve İsrail’in, Suriye’de Esad rejimini güçten düşürmek için vurulabilecek hedeflerin listesini yaptıklarını öne sürdü. İsrail’den konuyla ilgili açıklama yapılmazken Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, iddiaları “Türkiye, İsrail ile işbirliği yapmaz” sözleriyle yalanladı. devrilen eski Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi’nin, pazartesi günü ilk kez mahkemeye çıkması bekleniyor. Mahkeme önünde gösteri yapmaya hazırlanan Mursi yandaşları dün de sokaklardaydı. İskenderiye kentinde proestocularla polis arasında çatışmalar yaşanırken, 60 kişi gözaltına alındı. (Fotoğraf: AP) Dış Haberler Servisi Şam yönetiminin 12 kimyasal silah tesisinin imha edilmemesi talebini içeren bir mektubu Kimyasal Silahların Yasaklanması Örgütü’ne (OPCW) gönderdiği savunuldu. Amerikan Foreign Policy dergisinin haberine göre, Suriye Dışişleri Bakanı Velid Muallim, OPVW Genel Direktörü Ahmet Üzümcü’ye gönderdiği mektupta, 12 tesisin kendilerine verilerek bunların sivil amaçlı kimyasal faaliyetlerde kullanılmayı içerecek düzenlemelerin ardından işletmeyi amaçladıklarını dile getirdi. Haberde Muallim’in korunmasını istediği tesislerinin gelecekte ne amaçla kullanılacağına dair ayrıntı verilmedi. OPCW’nin önceki gün Suriye’de kimyasal silahlarla ilgili tüm malzemelerin imha edildiği duyurmasının hemen ardından yayımlanan haber, kimi ülkeler ve uluslararası denetçiler arasında Suriye’nin kimyasal silah programını sürdürmedeki arzusu olduğu kaygısı yarattığına işaret etti. OPCW, bazen ülkelerin kimyasal silah amaçlı yapılarını aşı, ilaç üretimine dönük tesislere dönüştürmesine izin veriyor. Espinoza. ‘Şam 12 kimyasal tesisi istedi’ ‘Suriye’de tüm seçenekler masada’ ADANA (Cumhuriyet) ABD’nin Adana Konsolosu John L. Espinoza, Suriye’nin geleceğinde Beşşar Esad’a yer olmadığını söyledi. Espinoza, Adana’da gazetecilerle yaptığı sohbet toplantısında, “Bizim pozisyonumuz çok açık ve net. Esad’a yer yok Suriye’de. O ve onun etrafındaki yakın çevresi, Suriye’yi yönetmek için tüm meşruiyetlerini kaybetmiş durumdalar. Umarız ki Cenevre’de geçici bir hükümete karar verilebilir. Ama kesinlikle Esad’ın ve onun etrafındakilerin olduğu herhangi bir çözümü desteklememiz mümkün değil” diye konuştu. Suriye’nin Birleşmiş Milletler’in (BM) kimyasal silahların imhasıyla ilgili programına uyuyor gibi göründüğünü belirten Espinoza, “Endişe giderildi mi” sorusuna, “Şu anda işler silahların yok edilmesine doğru gidiyor gibi görünüyor diyebiliriz. Ama konvansiyonel silahlarla insanlar her gün öldürülüyor Suriye’de. Dolayısıyla toplam problemin giderilmesi için bir çözüm üzerinde çalışmamız gerekiyor” cevabını verdi. Espinoza, “Suriye’ye operasyon ihtimali masada duruyor mu” diye sorulunca da şimdi Cenevre görüşmelerine odaklandıklarını, ancak “hiçbir şeyin masadan kalkmadığını” vurguladı. Suriyeli mülteciler konusunda da BM’nin uluslararası camiadan yeni bir talepte bulunacağını düşündüğünü dile getiren Espinoza, ülkeleri bu çağrıya cömert bir şekilde karşılık vermeleri için destekleyeceklerini belirtti. ABD’nin bölgede insani yardım olarak bir milyar dolar harcadığını anlatan Espinoza, Suriye’de daha çok muhaliflerin kontrol ettiği yerlere yardım göndermeye çalıştıklarını ancak esas problemin ulaşım olduğunu söyledi. Espinoza, ABD’nin olası Suriye müdahalesinin konuşulduğu dönemde ABD Konsolosluğu’nda görevli Amerikalılara verilen Adana dışına çıkış izninin sona erdiğini de duyurdu. Önce ve sonra… ABD’NİN ADANA KONSOLOSU Zarif ve Davutoğlu’ndan mezhepçilik vurgusu Dış Haberler Servisi İran Dışişleri Bakanı Muhammad Cevad Zarif, Suriye’deki trajik gelişmelerin yakından takip edildiğini, olaylardan büyük korku duyduklarını söyledi. “Diyalog, silahsızlanma, bölgesel ve küresel güvenlik” başlığıyla İstanbul’da düzenlenen konferansta konuşan Zarif, “Mezhepselliğin ateşi Ortadoğu’da yakılacaksa bunun etkilerini kendi ülkeleri de kötü bir şekilde görecektir” dedi. Aynı toplantıda konuşan Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da, “Hangi mezhepten gelirse gelsin zorbaya karşıyız” dedi. İran’la ilişkilerde jet hızı Türkiye, İran’ın yeni Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani ile ilişkilerini jet hızıyla kurmaya karar verdi. 2526 Kasım’da Davutoğlu Tahran’a gidecek. Aralık ayında Ruhani Türkiye’ye gelecek. Ruhani’nin Şebi Aruz döneminde Konya’ya da gitmesi beklenirken, Başbakan Tayyip Erdoğan da Ocak ayında Tahran’ı ziyaret edecek. İstanbul’da Cumhurbaşkanı Abdullah Gül ile görüşen Zarif, Davutoğlu ile Ankara’ya geçerek Başbakan Tayyip Erdoğan ile de biraraya geldi. Davutoğlu ile açıklama yapan Zarif, iki ülke ilişkilerine fitne sokulduğunu söyledi. Zarif, “İki ülkenin ilişkileri normal karşılanmalı. Dış güçlerden etkilenmemeli” diyerek ABD baskısıyla karşı karşıya olan Türkiye’ye mesaj verdi. Suriye’deki geçiş dönemi ve İkinci Cenevre Konferası’nın katılımcıları konularında görüş ayrılıklarının sürdüğü öğrenildi. Davutoğlu, Suriye’ye insani yardımın önemine işaret ederken, “bugün Suriyelilerin hayvan leşlerini yemek zorunda kaldıklarını duyduk” dedi. Taliban lideri öldürüldü Dış Haberler Servisi Pakistan’ın Kuzey Veziristan bölgesinde insansız hava aracı saldırısı sonucu Pakistan Talibanı lideri Hakimullah Mesud’un da aralarında bulunduğu 5 Taliban üyesinin öldüğü bildirildi. Saldırıda Mesud’la birlikte koruması Tarık Mehsud ve şoförü Abdullah Mehsud ile birlikte 5 kişi öldü, 25 kişi de yaralandı. Mesud’un ölümü Taliban, ABD ve Pakistan kaynaklarınca doğrulanırken, Pakistan istihbaratından bir kaynağın “Cenazesi Cumartesi günü saat 15.00’te Miraşah’ta yapılacak” dediği bildirildi. Mesud’un öldüğüne ilişkin iddialar daha önce doğrulanmamıştı. Reuters’a göre, Mehsud’un öldürüldüğü haberi bu kez çok sayıda istihbarat, ordu ve militan kaynaklarınca da teyit edildi. Associated Press’e konuşan yetkililer, ABD ajanlarının da Mesud’un öldüğünü doğruladığını belirtti. Pekin’den Uygur iması Dış Haberler Servisi Çin, başkent Pekin’de Tiananmen Meydanı’nda geçen pazartesi günü bir aracın kalabalığın arasına girip alev alması sonucu 5 kişinin yaşamını yitirdiği olaya ilişkin “Doğu Türkistan İslami Hareketi”ni suçladı. Sincan Uygur Özerk bölgesinden ise “amaç bize baskıyı artırmak” yönünde tepki geliyor. Çin Merkezi Komitesi Kamusal Politikalar ve Hukuk Komitesi Sekreteri Meng Cienzu, olayın sorumlusu olarak merkez ve Batı Asya’da faal olduğu belirtilen Doğu Türkistan İslami Hareketi’ni gösterdi. Dünya Uygur Kongresi Genel Başkan Yardımcısı Seyit Tümtürk ise “Bu olayın Çin’in iddia ettiği gibi bir saldırı olmadığını gösteren birçok neden var. Uygur Türklerini tutuklama kampanyasına çoktan başlamıştır” diye konuştu. Cevad Zarif