19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 8 HABERLER İstanbul B Edirne B Kocaeli Y Çanakkale B İzmir PB Manisa PB Denizli PB Zonguldak Y Sinop B Samsun PB 9 8 9 10 13 10 9 7 9 10 CUMHURİYET 5 OCAK 2013 CUMARTESİ TÜRKİYE Trabzon PB Giresun PB Ankara B Eskişehir S Konya B Sivas S Antalya PB 10 10 5 6 7 4 16 Adana Mersin Erzurum Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars PB PB S B B B B S S S 16 16 9 8 12 8 8 0 3 8 Oslo PB Helsinki K Stockholm K Londra B AmsterdamY Brüksel Y Paris B Bonn B Münih Y Berlin Y 2 3 4 11 11 11 11 10 6 10 DIŞ MERKEZLER 8 Budapeşte Y Madrid PB 12 Viyana Y 9 Belgrad PB 8 Sofya B 7 Roma B 15 B 15 Atina Zürih Y 10 Moskova K 1 Aşkabat Y 7 Taşkent B 4 Baku B 9 Bişkek Y 2 Tiflis PB 9 Kahire PB 18 Şam Y 15 Tahran PB 7 GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Yurttaşı yardım kuyruğuna dizen AKP şimdi ‘uyuşturucu etkisinden’ yakınıyor GÜNDEM ? Baştarafı 1. Sayfada MUSTAFA BALBAY ? Baştarafı 1. Sayfada İnanan inandı ama ancak Allah bir dediği dışında hiçbir sözüne inanmayanlara göre, RTE’nin örgütle asla masaya oturmayacağını içeren verdiği güvencelerin ancak bir ya da iki aylık ömrü olabilirdi. RTE kendine güvenmeyenleri mahcup etmedi. İmralı’da Öcalan’la PKK’nin silah bırakmasını öngören müzakereleri başlattı. Düne kadar verdiği güvenceleri bir hamlede yaladı. ??? İmralı müzakere heyetinin başkanı MİT Müsteşarı Hakan Fidan; örgütle doğrudan pazarlığın önkoşulu gördüğü Öcalan’ı, “silahların bırakılmasında ‘kilit’ figür” diye tanımlamıyor mu? Tanımlıyor. Önce Allah, ama sonra Öcalan diyen Barış ve Demokrasi (Kürt) Partisi’nin ağzı laf eden başkanı Selahattin Demirtaş, Öcalan’ın olası silahları bırakma çağrısını “Kürt hareketi içinde olanların yüzde 99’unun dinleyeceğini” söylüyor mu? Söylüyor. Tarihsel açıdan Osmanlı’ya dönüyoruz ya; öyleyse örgütle Öcalan üzerinden başlayan pazarlıkta varılan sonucu kullanılmayan sözcüklerle özetleyelim. Mesele (sorun) tavazzuh etmiş (aydınlığa kavuşmuş) demektir efendim. Binlerce insanın katleden örgüt başı, devletin “sayın” demediği kaldığı Öcalan; şimdi “barış güvercini!” Neticede (sonuçta) BDP’nin heykelini dikeceğini açıkladığı bir kahraman… Hakan Fidan ise 40 yıldır çözümlemeyen terör belasından ülkeyi kurtaran bir bürokrat olarak tarihe adını yazdırmaya hazırlanıyor. ??? Evet ama istihbarat örgütünün başındaki Hakan Fidan’ın bazı kaygıları var. Öcalan’la pazarlığın öyle şıpın işi sonuç vermeyeceğini söylüyor. “Örgütün silah bırakmasının kısa vadede sağlanmasının zorluğu üzerinde” duruyor. Sonuca varmak için engin ve derin istihbarat bilgileriyle donanmış olmaya da gerek yok. Akıl için tarik bir derler. Nitekim İmralı ile görüşmelerinin başladığı haberinin matbuatımızda olanca büyük başlıklarla yayımlandığı gün; Güncel’de... ... örgütün ve örgütün siyasal uzantısı BDP sözcülerinin kullandığı dille söz edelim“PKK’nin sayın önderinin örgüte silahları bırak” diye yayımlayacağı olası mesaja,“PKK içindeki ‘grupların’ ne ölçüde uyacağı” açıklığa kavuşmadığına değinmiştik. MİT Müsteşarı bu kuşkuyu doğruladı... Büyükelçilere yaptığı açıklamalarda; “PKK, ilk kurulduğu dönemdeki PKK değil. Zaman içinde örgütün yapısı değişti. Yabancı ülke vatandaşlarının katılımları oldu. Suriye’de örgüte katılanlar oldu, bunların etkisi arttı” dedi. ??? Nihayet, hükümetin aczinin eseri; 40 yıl sonra, 40 bin kişinin katilinden bir barışsever yarattık. Üstelik barışsever Öcalan’ın örgüte silah bırakma çağrısına karşılık devlete neler dayattığı da kamuoyunun “meçhulü!” Mesela (örneğin) daha önce medya aracılığıyla duyurduğu “demokratik özgürlük, anadilinde eğitim, Kürtlere öz savunma hakkı, ayrı bayrak, ayrı marş, özerk maliye” gibi dayatmalar, Oslo’nun ikinci perdesi İmralı’da da yine gündemde mi acaba? Ha, hâlâ “terör örgütü sayın önderinin” silah bırakma çağrısına ve gerçekleşmesine karşılık, hiçbir talepte bulunmuyor diye düşünen kimi saftirikler varsa... akıllarını peynir ekmekle yemiş olmalılar. “Barışseverliğine” karşılık hiçbir talepte bulunamaz ise, silah bırakmayı yalnız örgüt içindeki çeşitli grupların değil, Kandil’deki silah arkadaşlarının da kabul etmeyeceğini Öcalan da biliyor ve herhalde pazarlığa oturan devlet ve hükümet temsilcisi Fidan da! Bu aşamada kamuoyunda kendi hesabına olumlu karşılanacağını bildiği öncelikli bir taktiğe başvurdu. “Dışarıya” sızdırılan mesajının her satırından ballar akıyor. Diyor ki: “Silahlı mücadele dönemi bitti. Sorunun çözümü silaha ihtiyaç bulunmayacak bir ortam yaratılması; PKK’nin silahsızlandırılması. (müzakerelere) Bu doğrultuda başlandı… Bu süreçte herkes sabırlı olmalı... Benim dışımda bir irade arayışını da kabul etmem” dedi. ??? Bir şiirinde “Aldanma insanların samimiyetine / Menfaatleri gelir her şeyden önce” diyen Mehmet Akif Ersoy... ...yalnız Öcalan’ın sözde samimiyetine mi, yoksa on yıldır terörle ilgili gerçekleşmeyen vaatlerde bulunan RTE’nin, içtenlik yoksulu açıklamalarına aldanılmamasını mı salık veriyor? Kuşkusuz, özgürlük ve ileri demokrasi vaatleriyle yalan bir dünya yaratana! Üç milyon yurttaş ‘bağımlı‘ yapıldı FIRAT KOZOK ANKARA Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün’ün, “Uyuşturucu etkisi yapmaya başladığı zaman, onu gözden geçirmek gerekir” diye yakındığı sosyal yardımlardan yararlanan aile sayısı 3 milyona dayandı. Kömür, gıda, eğitim, barınma ve sağlık yardımlarından yararlananların sayısı her geçen yıl katlanarak arttı. Yani Türkiye “yoksullaşarak uyuştu.” Uygulamaya başlanılan dönemde ortalama 1 milyon aileye ulaşan yardımlar, bugün itibarıyla 2 milyon aileyi aştı. Ortaya çıkan tablo hem insan kaynağı hem de maddi kaynak anlamında hükümeti zorlamaya başladı. Bunun ilk sinyalini de Ergün, “Bu sosyal devlet boyutlarının insan ? 2 milyon aile kömür yardımı, milyonlarca aile de gıda ve diğer alanlarda devlet yardımı olmadan yaşayamazken, hükümet bu soruna köklü çözüm yerine sosyal yardımları gözden geçirmeyi planlıyor. larda çalışma azmini ve iradesini zayıflatıp zayıflatmadığını sorgulamaya başladık” sözleriyle önceki gün verdi. Sosyal yardım tablosunun 10 yıllık serüveni şöyle: AKP, 20032011 arasında gıda yardımları için 1 milyar 265 milyon TL’lik kaynak kullandı. 2011’de 106 milyon TL’lik yardım dağıtılırken, geçen yıl ilk 9 ay bu rakam 65 milyon TL’ye ulaştı. 2003 yılından itibaren Türkiye Kömür İşletmeleri’nden sağlanan kömür hane başına en az 500 kg. olarak dağıtılıyor. Bu kapsamda 9 yıllık dönemde 13 mil yon 510 bin ton kömür dağıtıldı. 2011’de 2 milyon 95 bin 636 ailenin yararlanırken, bu sayı geçen yılın ilk 9 ayında 2 milyon 38 bin 133 olarak gerçekleşti. 2006 yılında başlatılan nakit yardımı uygulaması çerçevesinde 2011’e kadarki 5 yıllık süreçte 137 milyon TL’lik kaynak kullanıldı. 2011’de 3 bin 469 aileye 29 milyon TL aktarılırken, 2012 Eylül itibarıyla yardımdan yararlanan aile sayısı 3 bin 916’ya, aktarılan kaynak da 36 milyon TL’ye yükseldi. Her eğitimöğretim yılı başında, Sosyal Yardımlaş ma ve Dayanışma Vakıfları aracılığıyla ilköğretim ve lisede okuyan yoksul ailelerin çocuklarının temel okul gereksinimleri karşılanıyor. Bu eğitim yardımları kapsamında 20032011 yılları arasında 683 milyon TL harcandı. Bunun 103 milyon TL’si 2011’de kullanılırken, rakam geçen yılın 9 ayında 117 milyon TL’ye ulaştı. Alt gelir düzeyindeki yoksullaşmayı net bir şekilde ortaya koyan bir diğer gösterge de aşevlerinden yararlanan kişi sayısındaki artış oldu. 2011 yılında aşevleri için 10 milyon TL kaynak aktarıldı. Buralardan 30 bin 131 kişi yararlandı. Ancak geçen yılın ilk 9 ayında 2011’in tüm rakamına ulaşıldı. Aşevlerinden yararlananların sayısı 39 bin 139’a çıktı. ‘PARAMIZI ALAMIYORUZ’ İşçiye biber gazı: 4 yaralı İstanbul Haber Servisi İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) Teknopark İstanbul Projesi inşaatında çalışan işçiler, paralarını alamadıkları için Eminönü’ndeki İTO binası önünde eylem yaptı. Sahil yolunu trafiğe kapatan gruba polis biber gazı ile müdahale etti. Olaylar sırasında yere düşen bir emniyet amiri ise göstericilerin tekmeli saldırısına uğradı. Olaylarda 4 kişi hafif yaralandı. Yaklaşık 50 işçi İTO binası önünde toplandı. Grup adına açıklama yapan Burçin Kuz, eylemlerinin süreceğini belirterek “Teknopark İstanbul Projesi inşaatında aylarca çalıştığı halde ücretlerini alamayan işçiler olarak bir kez daha buraya geldik. Geçtiğimiz hafta uyarmıştık. Ücretlerimiz ödeninceye kadar başta İTO olmak üzere proje sahiplerinin peşini bırakmayacağız” dedi. Basın açıklamasının ardından grup, İTO önündeki sahil yolunu kapatmak istedi. İşçilere polis biber gazıyla müdahale etti. Çıkan arbedede işçiler ve bir emniyet amiri yere düştü. İşçilerin tekmelediği amiri polisler kurtardı. Sarıgül, beraberindeki bazı muhtarlar ve belediye meclis üyeleriyle Anayasa Mahkemesi’ne itiraz dilekçesini verdi. (Fotoğraf: AAVOLKAN FURUNCU) Sarıgül’den dava ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül, Büyükşehir Yasası ile ilçesinde yapılan sınır değişikliğinin iptali için Anayasa Mahkemesi’ne başvuruda bulundu. Beraberindeki bazı muhtarlar ve belediye meclis üyeleriyle Yüksek Mahkeme’ye gelen Sarıgül, çıkışta yaptığı açıklamada, Büyükşehir Yasası’nın hiçbir hukuki dayanağının olmadığını ve tamamen siyasal amaçlı çıkarıldığını söyledi. Şişli’deki Ayazağa, Maslak ve Huzur mahallelerinin Sarıyer’e bağlanmasına yönelik itirazlarını Anayasa Mahkemesi’ne yaptıklarını belirten Sarıgül, şöyle konuştu: “Bu itirazımızın Anayasa Mahkemesi’nde siyasal açıdan değil tamamen hukuki açıdan değerlendirileceğine inancımız tamdır. Buraya aslında binlerce yurttaşımızla gelmeyi planladık Büyükşehir Yasası Anayasa Mahkemesi’nde ama düşündük ki Anayasa Mahkemesi’ni siyaset malzemesi olarak kullanmayalım. Mahkemeyi bir şekilde siyasallaştırmayalım. Anayasa Mahkemesi, Meclis’te oy hesabıyla alınan, gelecekteki yerel seçimlerde ben kendi partime nasıl menfaat sağlarım anlayışıyla alınan bu kararı eminim ki uygun görmeyecektir.” CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı adaylığı için kararı Sarıgül’ün vereceği yönündeki sözleri ve Sarıgül ile 78 bin kişinin de partiye katılacağı yorumlarının anımsatılarak CHP’ye üye olup olmayacağının sorulması üzerine Sarıgül, “O tamamen bir yanlış anlaşılma, o sadece geçmişteki ihraçlarla ilgili. Sarıgül’ü 7 bin, 8 bin kişiyle, 10 bin kişiyle sınırlara sığdıramazsınız” dedi. dağ başına insanlar, “Geçiyordum uğradım” diye gelmezler. 13 Aralık’taki büyük buluşma bir zorlama mıydı? Elbette hayır. Bunun pek çok kanıtı bende de var. 13 Aralık sonrasında aldığım mektupların her birini ayrı yazı konusu yapmak isterdim. Yolda polis çevirip zorluk çıkarmasın diye otobüsün camına düğün havlusu asandan, belki sabah giriş zor olur diye Silivri’ye bir gün önce gelene kadar onlarca ilginç öykü vardı. 13 Aralık’taki büyük buluşma “bir seferlik” miydi? Elbette hayır. O gün Silivri’ye gelenlerin pek çoğunun aklındaki soru şuydu: “Bundan sonra ne yapmalı?” 23 Aralık’taki Sanatçılar Girişimi’nin çağrısına katılanlar 13 Aralık meşalesiyle oradaydı. ??? 13 Aralık büyük buluşmasının nasıl bir zeminde gerçekleştirildiğini başta vurguladık. 13 Aralık ruhuna bir “kent meydanı” gerekiyor. Günümüzde demokrasinin, hak aramanın bir zemini de meydanlar. Bunun sadece Batı’da değil bölgemizde de pek çok örneği var. İstanbul Kadıköy’de bu yönde bir girişim başlatılıyor; her ayın ikinci cumartesi günü, saat 15.00’te, Kadıköy İskelesi Atatürk anıtı önünde, “Adalet arıyoruz” istemiyle buluşalım... Bunun ilki aralık ayında gerçekleşti. İkincisinin 12 Ocak Cumartesi günü çok büyük bir katılımla yapılması planlanıyor. Bunu kim planlıyor? 13 Aralık buluşmasına katılan herkes. Adaletin, iktidar kılıcına dönüştüğünü düşünen herkes... Yazı aramızda, demir parmaklıkların arkasında böyle bir buluşmanın heyecanını şimdiden yaşıyorum. Eğer Kadıköy buluşması hedefine ulaşırsa, şubat ayında neden daha büyüğü olmasın!.. Eğer Kadıköy buluşması gelenekselleşirse, neden öteki illerde de benzer meydanlar açılmasın?.. Eğer Kadıköy buluşması yaygınlaşırsa, neden bu karanlık sürecin sonu gelmiş olmasın?.. 2012 yılı gösterdi ki, Türkiye’de adalet arayışı başlıca ortak taleplerden. 2013 bu talebin meydana çıkacağı bir yıl olacak. Türkiye’de adalet arayan herkesle paylaşmak istediğim bir söz var; hiçbirimiz hepimiz kadar güçlü değiliz. Her birimiz birleşip hepimiz olursak, adalet terazisini düştüğü yerden kaldırıp dengede tutulmasını sağlayabiliriz. ??? Adaletsizliği katmerleyen önemli bir sorun da şu; adaletin siyasi amaçların bir parçası olarak kullanılması. Uzunca bir süredir Silivri duvarlarında da yankılanan şöyle bir senaryo var: Toplumun önde gelen bütün kesimlerinin temsilcileri hakkında davalar açılacak; herkesin bu durumdan şikâyet ettiği bir süreçte, siyasal hedefleri de olan bir genel af çıkarılacak. Bundan da adadakilerden dağdakilere kadar herkes yararlanacak. Bazı şeylerin dedikodusu, olmasından daha tehlikelidir. Bunun iktidar tarafından pişirilen bir plan olarak konuşulması bile adalet kavramının, hukukun ne hale getirildiğini ortaya koyuyor. Gelinen noktada bütün adaletsizliklere karşı toplumun tavrını koyması, iktidara yol göstermesi bakımından da en gerçekçi yoldur. 2013’ün ilk ve başlıca gündemi, deyim yerindeyse gerçek kadıyı Kadıköy’de aramak olsun... 12 Ocak Cumartesi saat 15.00’te Kadıköy İskele Meydanı’ndaki Atatürk anıtı 13 Aralık meşalesinin sönmediğini göstersin... Emniyet amirine tekme Mayın patlaması: 1 yaralı 3 hâkime soruşturma HSYK, yıllardır sonuçlandırılamayan ‘Hayata Dönüş’ davasının müdahil avukatı Sevimli’nin şikâyeti üzerine harekete geçti İstanbul Haber Servisi Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK), Ümraniye Cezaevi’nde 2000 yılında gerçekleştirilen “Hayata Dönüş Operasyonu” sırasında meydana gelen olaylarla ilgili 267 asker sanığın yargıladığı davaya bakan Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti hakkında soruşturma başlattı. Davanın müdahil avukatı Güçlü Sevimli, 1 Mart 2012’de, Üsküdar 2. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Melih Osman Çavuşoğlu ile üye hâkimler Mehmet Ali Önen ve İhsan Sartık’ın, “mahkeme heyetinin yargılama kapsamında gerçeği ortaya çıkarmak için hiçbir çaba harcamadığı ve müdahil avukatların davanın başından beri ilettiği hiçbir talebi kabul etmediği için bağımsızlığını kaybettiği, böylece görevlerini kötüye kullandıkları ve ihmal ettikleri” gerekçesiyle HSYK’ye şikâyette bulundu. Ayrıca Sevimli, şikâyet dilekçesinde davanın 20 Ocak 2012 tarihinde görülen duruşmasında üye hâkim Mehmet Ali Önen’in de uyuyakalarak horladığını iddia etti. Şikâyeti değerlendiren HSYK, 3 hâkim hakkında soruşturma başlattı. HSYK 3. Dairesi, soruşturmayı yürütmesi için de Üsküdar 1. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti Başkanı Hayri Kaynar’ı görevlendirdi. Avukat Güçlü Sevimli’nin ifadesine başvuran Hayri Kaynar, hazırlayacağı dosyayı HSYK’ye gönderecek. ? AĞRI (Cumhuriyet) Doğubeyazıt’a bağlı Güngören köyünün İran sınırına yakın kırsal kesiminde dün sabah hayvanlarını otlatan Tajdin Böğürcek (26) mayın patlaması sonucu yaralandı. Patlamada dört parmağını kaybeden Böğürcek’in sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Güngören köyü muhtarı Hasan Cengiz, “Böğürcek, askeriyenin 199293 yıllarda güvenlik gerekçesiyle döşemiş olduğu mayına basmış ve yaralanmıştır” dedi. ? Haber Merkezi Diyarbakır’ın Lice ve Hani ilçeleri kırsalında 31 Aralık günü 10 PKK’linin ölü ele geçirildiği ‘nokta operasyonu’, teröristlerin kullandığı cep telefonuna tamir sırasında istihbarat birimlerince yerleştirilen dinleme cihazı sayesinde gerçekleştirildi. Bu telefonla yapılan konuşmalardan bulundukları mağara saptanan teröristler ‘yıldırım baskını’ ile etkisiz hale getirildi. Dinlemeyle gelen operasyon ? ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) ÖSYM, bu yıldan itibaren yabancı dil bilgisi seviyesini belirlemeye yönelik olarak sadece Yabancı Dil Bilgisi Seviye Belirleme Sınavı’nı (YDS) yapacağını, ÜDS ve KPDS gibi diğer yabancı dil seviye belirleme sınavlarını yapmayacağını bildirdi. ÖSYM’den yapılan açıklamada, ilk YDS’nin 7 Nisan 2013’te yapılmasının planlandığı belirtilerek, 2013’ten itibaren sadece YDS’nin yapılacağı bildirildi. ÜDS ve KPDS kaldırılıyor Kaynar görevlendirildi ? MARDİN (AA) CHP milletvekilleri Malik Ejder Özdemir ve Veli Ağbaba Mardin E Tipi Kapalı Cezaevi’nde incelemelerde bulundu. Özdemir, ziyaretin ardından düzenlediği basın toplantısında, cezaevinde tutuklu bulunan BDP Milletvekili Gülser Yıldırım’la görüştüğünü ifade etti. Özdemir, “Günlük siyaseti konuştuk. Daha çok milletvekilimizi dinledik” dedi. CHP’den Cezaevi’ne ziyaret
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle