28 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA 12 DIŞ HABERLER CUMHURİYET 5 OCAK 2013 CUMARTESİ ‘Dış Haberler Servisi Dubai merkezli El Arabiya televizyonunun internet sitesinde yayımlanan bir analizde, Türkiye’de “ekonomik refahın, özgürlükleri bastırmak için bir bahane olarak kullanıldığı” belirtildi. Tutuklu gazetecilerin sayısının, Türkiye’nin bölgesel güç imajı ile “tezat” oluşturduğu kaydedilen analizde, basın özgürlüklerini bastırma konusunda Türkiye’nin İran gibi ülkelerin önüne geçmesinin “utanç verici” olduğu savunuldu. Ankara’nın son dönemdeki müttefiklerinden Birleşik Arap Emirlikleri’nde yayın yapan El Arabiya’nın yer verdiği Diana Mukallit imzalı analizde, Gazetecileri Koruma Komitesi rakamlarına göre tutuklu gazetecilerin sayısı açısından Türkiye’nin, İran, Çin, Eritre ve Suriye gibi ülkelerin önüne geçerek dünya birincisi olduğuna dikkat çekildi. Yazıda, “Bu oldukça şaşırtıcı. Bir eleştiri de Arap medyasından Çünkü Türkiye’nin Arap dünyasında sahip olduğu, ekonomik açıdan refah içinde, siyasi olarak da başarıları ile Müslüman dünyasının geri kalan kısmını mahcup eden etkin bölgesel güç imajıyla tezat oluşturuyor” denildi. Analizde, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın medyaya yaklaşımıyla ilgili olarak da “Açık ki Erdoğan, eleştirilerden hoşlanmıyor” denilerek, Batı’nın Türkiye’deki basın özgürlüğü ihlalleri ‘TÜRKİYE’DE BASIN ÖZGÜRLÜĞÜ BASTIRILIYOR’ [email protected] Suudi sermayeli konusunda “kıpırdamaması”nın daha şaşırtıcı olduğu belirtildi. El Arabiya, 22 Haziran’da Akdeniz’de düşen Türk jetindeki iki pilotun Suriye ordusu tarafından sağ bulunduğunu ve daha sonra öldürüldüğünü de öne sürmüştü. Suriyeli muhalifler tarafından ele geçirildiği bildirilen, Suriye istihbaratının “çok gizli” belgelerine dayandırılan haberde, Türk pilotların “Moskova’dan gelen emirle” öldürülüp cesetlerinin denize atıldığı da iddia edilmişti. Eski Suudi Arabistan Kralı Fahd’ın akrabalarıyla bağlantılı MBC grubunun çoğunluk hisselerine sahip olduğu El Arabiya, Suudi Arabistan politikalarını desteklemekle eleştiriliyor. Kanal, Suudi kraliyet ailesini eleştiren yayınlar yapan Katar merkezli El Cezire televizyonuna cevap olarak kurulmuştu. Necip Fazıl ve Kalemini Satan Aydınlar Çizme’de bir süre önce örtülü ödenekten Mussolini’nin finansman sağladığı aydınların listesi yayımlandı... Şair Sibilla Aleramo’ya 168 bin liret... Alfonso Gatto’ya 24 bin liret… Giuseppe Ungaretti’ye 144 bin liret… Bunlar büyük şairlerin listesi. Gazetecilerinki farklı. Bayağı restoran mönüsü gibi… Değişik yemek fiyatları gibi, tüm yazarların, sanatçıların etiketi değişik. Gazeteci tarifesi genelde şairlerden daha geniş kitlelere hitap ettikleri için olsa gerek çok daha yüksek! Gazeteciler, şairler, sanatçılara Mussolini faşizminin biçtiği bu parasal rayiçler, iki yıl kadar önce Çizme’de, “Mussolini’nin entelektüellerifaşizmin finanse ettiği kültür” adıyla çıkan bir kitapta, enine boyuna masaya yatırıldı. Giovanni Sedita isimli bir tarihçinin imzasını taşıyan kitap, aydıniktidar ilişkisinin gen haritasını betimlediği için ilgi çekmişti. 2010 güzünde basılan kitap; aydınları iktidara çeken öğeleri irdeleyip aydın biyografilerinin bilinmeyen yönlerini teşhir ederken, faşizmin militan kamuoyu inşasında kullandığı yöntemlere ışık tuttuğu için değerli bulunmuştu. Mussolini’nin aydınları, Menderes’in aydınları gibi, kendi adlarına mektup yazıp “Duçe”den tek tek yardım dilenmek durumundaydı… “Duçe” de Menderes gibi, sanatçıları peşiden koşturarak bizzat satın aldığının bilinmesini istemiyordu… Bu sebeple onları doğrudan maaşa bağlamak ya da çıkardıkları dergilere şeffaf “sübvansiyonlar vermek” yerine, “bireysel taleplere bağlı devreye sokulan” örtülü ödenek” yöntemini yeğlemişti… “Duçe” de tıpkı gene Menderes gibi, aydınlara akıtılan paraların dökümünü tutmuştu. Tıpkı bizde ortaya çıkan kayıtlarda şimdi belgelenmiş olduğu gibi; 193243 yılları arasında Mussolini faşizmi de İtalya’da 906 aydın, 387 gazete, dergi ve ajansa o dönemde gizlice 600 milyon liret dökmüştü... Benzerlikler bu kadar. Gerisi çok farklı… İtalya’da “faşizm dönemi” çoktan bitmiş, kapanmış olduğu için, çalışmayı yapan tarihçiye kimse; “Ne ayak? Ne iş? Senin hesabın, maksadın ne” misali sorular sormuyor. Necip Fazıl’ın konu edilmesiyle bizde derhal komplocular devreye girdi. Bilgiyle doğrudan ilgilenmeyen; sadece hizmet ettiği dava ve araçsallaştırma değerine iltifat eden çevreler hemen “Necip Fazıl neden karalanıyor!” diye ateş püskürdüler; “Bu itibarsızlaştırma kampanyasının hedefi ne? Hedef NFK’yi gözden düşürmek mi? AKP’yi vurmak mı?” diye akla ziyan soruları sıraladılar… Yetmedi… NFK’nin mektupları etrafında bir “kumar” tartışması bile çıktı… “Necip Fazıl, Başbakan’dan paraları dergi için değil, kumar oynamak için istemiştir” diyen bir tarihçiye sosyal medyada savaş açıldı… Oysa ki şair, “Benim geçmişim çöplük, karıştıran köpektir” dememiş miydi? Ardından Yassıada’da çıkıp, “Evet, örtülü ödenekten para aldım ve aldığımdan ziyade neden, ne yüzden aldığım mühimdir” itirafında bulunmamış mıydı? “Örtülü ödenekten methiyeci, kasideci, eski Roma cenazelerinde sahte ağlayıcıları gibi vicdan kiracısı olarak para almadım. Bunlardan hiçbirisini yapmadım.1943’ten 1960’a kadar taştan taşa vurulan, zindandan zindana süründürülen mukaddesatçı, milliyetçi, Anadolu’cu, ahlakçı bir idealin himayesi yolunda para aldım ve bunu fikirler için yaptım” diye kendisini savunmamış mıydı? İktidarla akçeli ilişkilere, AKP hükümetinin de takipçisi olduğu “dava” uğruna girdiğine göre mesele yoktu. “Üstat” tartışılamaz ve hâşâ yargılanamazdı… Türkiye’de, İtalya’dan farklı olarak, tarih tamamlanmamış bir “hesaplaşma” havasında süregittiği için, konuya yalınkat “iktidaraydın” ilişkisi içinden bakılamıyor. İtalya gibi bu utanç sayfasını kapatmış bir ülke penceresinden baktığınızda halbuki; aydının iktidara her ne gerekçeyle olursa olsun (ister kumar, isterse yüce fikirler!) kalemini kiralaması, hoş görülemez ve geçiştirilemez patolojik bir durum sayılıyor. Bizde durum farklı. Ana akım medyada kalem oynatan aydınlar hâlâ; “Necip Fazıl; ‘Başvekilden para dilenen adam’a indirgenemez” güzellemeleri döşeniyorlar: “O kafiyelerin efendisi, çok iyi bir şairdir. Necip Fazıl sanatıyla kendisini affettirir” diyerek ahkâm kesiyorlar. Mussolini’ye hizmet eden kalemler de “sanat” yönü güçlü aydınlardı. Bu, onları tarihin yargısından kurtarmaya yetmedi. Hamasetten arınıp dinç dimağla etrafa bakarsak, kalemini satan aydınlar hakkında tarihin verdiği yargının ne olduğunu görürüz. CHP TEK TEK İSİMLERİ SAYDI DAVUTOĞLU YALANLADI ‘Esir pilot’ polemiği ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Aydın Milletvekili Metin Lütfi Baydar, Suriye’de Türk pilotlarının da aralarında bulunduğu asker ve MİT görevlilerinin yakalandığı iddiasını TBMM gündemine taşıdı. Baydar, tek tek isim vererek 10 asker ve MİT görevlisinin Suriye’de yakalanıp yakalanmadığını sordu. Baydar, TBMM Başkanlığı’na sunduğu soru önergesinde, Suriye Parlamentosu mensubu ve Abhazya Suriye temsilcisi Dr. Şeref Marsan tarafından yapılan bir açıklamada 2 Türk generali, 6 subay ve 4 de MİT görevlisinin esir durumda olduğunu ifade ettiğini anımsatarak, şu soruları yöneltti: “Suriye’nin elinde esir Türk kamu görevlisi bulunmakta mıdır? Yüzbaşı Yasin K, Teğmen Sinan T, Teğmen Fuat Y, Teğmen Mustafa H, Asteğmen Hasan G, Tarık T, İbrahim M, Yusuf C, Murat Y, Harun M’nin ÖSO’ya yardım halindeyken yakalandıkları doğru mudur? Yine Suriye içerisinde ölen kamu görevlimiz bulunmakta mıdır? Bu iddialar konusunda Başbakanlık’a, Dışişleri tarafından bildirilen herhangi bir bilgi bulunmakta mıdır?” Genelkurmay Başkanlığı, daha önce bu iddiayı yalanlamış, Türk pilotlarının Suriye’de esir düştüğü iddiasının tamamen gerçekdışı olduğunu açıklamıştı. Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu da dün yaptığı açıklamada Suriye’de hiçbir Türk subayı ve Türk askerinin bulunmadığını söyledi. Ayrıca, Davutoğlu’nun danışmanı Gürcan Balık da konuya ilişkin Twitter üzerinden yaptığı açıklamada, “Net söylüyorum. Bu da düpedüz bir yalandır. Maksat, manipülasyondur” dedi. Venezüella liderinde akciğer enfeksiyonuna bağlı komplikasyonlar geliştiği ve solunum yetmezliği baş gösterdiği bildirildi Dualar Chavez için (EPA) Aydıniktidar kodları Dış Haberler Servisi Venezüella Devlet Başkanı Hugo Chavez’in sağlık durumu ciddiyetini korurken, Caracas muhalefet ve bazı medya kuruluşlarını bu hassas konuyu kullanarak ülkeyi istikrarsızlaşmayı hedefleyen psikolojik savaş yürütmekle suçladı. Washington’a karşı kıtanın direniş sembollerinden solcu Chavez için ülkesinin yanı sıra Güney Amerika’da toplu ayinler düzenlenirken gözler tedavisinin sürdüğü Küba’dan gelecek açıklamalara çevrildi. Kabinenin önde gelen isimleri Küba’ya ziyaretlerinin ardından önceki gece ülkeye döndü. Enformasyon Bakanı Ernesto Villegas, devlet televizyonundan yaptığı açıklamada 11 Aralık’ta kanserin nüksetmesi üzerine ameliyat olan Chavez’de akciğer enfeksiyonuna bağlı komplikasyonlar geliştiğini ve solunum yetmezliği baş gösterdiğini belirtti. Villegas, Chavez’in tedavisinin sürdüğünü belirtirken 58 yaşındaki devlet başkanının solunum cihazına bağlanıp bağlanmadığı konusunda bilgi vermedi. Chavez için ülkesinin yanı sıra Güney Amerika’da toplu ayinler düzenlendi. Davutoğlu yalanladı MALALA’NIN TEDAVİSİ SÜRÜYOR nında, birlik içinde olacakları yönünde ettikleri yemini Chavez’in önünde de yinelediklerini kaydetti. Küba’ya ziyaremaç istikrarı bozmak te giden heyet arasında bulunan Cabello ise Maduro ile arasında sorunlar olduCaracas yönetimi kimi basın organğu söylentilerini yayanların bunun ollarında Chavez’in sağlık durumu ile ilması için “2000 yıl daha beklemeleri gili çıkan asılsız haberlerin ülkede isgerektiğini” belirtti. Maduro söylentitikrarı bozmayı amaçladığını bildirdi. lerden muhalifleri sorumlu tutarken Villegas da bu tür girişimleri ülüba’da tedavisi “Bu manipülasyonlar ABD’den yönkedeki sosyalist devrimi sona süren Chavez, 11 lendiriliyor” dedi. erdirme çabaları olarak değerAralık’taki ameliyatından AFP’nin haberinde bu sözleriyle lendirdi ve “Medyada yürübu yana kamuoyu önünde yer Washington yönetimini mi yoksa tülen ve Bolivar Cumhurialmazken durumuna ilişkin speABD’de yaşayan Venezüellalıyeti’nde istikrarsızlık yakülasyonlar sürüyor. Chavez’in ları mı hedef aldığının kesin olratmayı hedefleyen psigeçen ekim ayında üçüncü kez madığına işaret edildi. ABD kolojik savaştan etkidevlet başkanı seçilmesi çerçeveyönetiminden ise Venezüellenmeyin” dedi. Chasinde 10 Ocak’ta yapılacak yemin törenine katılmayala’nın içişlerine karışmadıkvez’in halefi olarak seçcağı iddia ediliyor. Başta muhalifler ve Batı basını solları açıklaması geldi. Ancak tiği Devlet Başkan Yarcu liderin yaşamını yitirmesi halinde anayasanın yeni ABD Dışişleri Bakanlığı sözdımcısı Nicolas Maduseçimleri öngördüğüne yönelik iddiaları dile getiriyor. cüsü açıklamasında her siyasi ro kabine içinde bölünHaziran 2011’de kanser teşhisi konulan Chavez, üç kez görüşten Venezüellalılarla teme olduğu yönündeki ameliyat olmuş, kanserin tekrarlaması üzerine aralıkta masta olduklarını da vurguladı. iddialara atfen “Her zadördüncü kez ameliyat masasına yatmıştı. A mankinden daha fazla birlik içindeyiz” mesajı verdi. Havana dönüşü bir kahve üretim tesisini, aralarında iktidar çekişmesi olduğu yönünde spekülasyonların olduğu Meclis Başkanı Diosdado Cabello ile birlikte gezen Maduro, halkın ya K Neden aldığı önemli mi? (Fotoğraf: EPA) İncirlik’te Patriot hareketliliği ANKARA (AA) Türkiye’de konuşlandırılacak NATO Patriot füze bataryaları ile ilgili çalışmalara destek olmak amacıyla yola çıkan Amerikalı personel ve ekipmanların İncirlik Hava Üssü’ne gelmeye başladığı bildirildi. ABD’nin Ankara Büyükelçiliği’nden yapılan açıklamada, yaklaşık 400 Amerikalı personel ve ekipmanın önümüzdeki günlerde ABD askeri uçaklarıyla Türkiye’ye gelmeye devam edeceği belirtildi. Açıklamada, “Birlikler burada NATO’nun misyonuna destek veren iki Patriot bataryasının personeli olarak görev yapacaklar. İlave ekipman bu ay içerisinde deniz yoluyla nakledilecek” denildi. Bu arada Suriye ordusundan ayrılan tankçı 2 generalin de aralarında bulunduğu 13 albay, 6 yarbay, 3 binbaşı, 2 yüzbaşı, 2 üsteğmen ve ailelerinden oluşan toplam 68 kişi Hatay’ın Reyhanlı ilçesine bağlı Bükülmez köyü sınırından geçerek Türkiye’ye sığındı. İngiliz haber kanalları, Malala’nın hastaneden ayrılırken ve hemşirelere veda ederken görülen fotoğraf ve görüntülerini yayımladı. Ameliyata kadar ailesiyle kalacak Dış Haberler Servisi Pakistan’da kız çocuklarının okula gitmesi için kampanya yürütürken Taliban militanları tarafından başından vurulan ve İngiltere’de tedavisi süren 15 yaşındaki Malala Yusufzay, ameliyatı öncesinde geçici olarak taburcu edildi. Birmingham’daki Kraliçe Elizabeth Hastanesi, Malala’nın birkaç hafta sonra yapılacak ameliyat öncesinde ailesine verilen evde kalabileceğini bildirdi. Malala’nın başından estetik ameliyat olması bekleniyor. Malala geçen ekim ayında, okul otobüsü Svat bölgesinde Mingora kasabasından geçerken Taliban militanı tarafından vurulmuştu. Kafatasına isabet eden kurşun çıkarılan Malala için İngiliz hükümeti yardım teklif etmişti. Geçen yıl ekim ayında, kurşun yaralanmalarıyla ilgili özel bir travma merkezi bulunan ve askerlerin de tedavi edildiği Birmingham’daki Kraliçe Elizabeth Hastanesi’ne getirilmişti. ‘Agrebi Türkiye’de değil’ Dış Haberler Servisi Hakkında uluslararası tutuklama kararı bulunan, Tunus’ta devrik rejimin önde gelenlerinden Saida Agrebi’nin Fransa’ya döndüğü bildirildi. Agrebi, 2 Ocak’ta Ankara’da yapılan uluslararası toplantıda Dünya Aile Örgütü’ne verilen ödülü, örgütün başkan Yardımcısı olarak almıştı. AFP’ye konuşan bir Türk diplomatik kaynak, Tunus’un istediği Agrebi’nin, Dünya Aile Örgütü’nün üyesi olduğunun Türk yetkililer tarafından bilinmediğini söyledi. Tunus medyasının, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın da bulunduğu toplantının fotoğraflarını yayımlaması üzerine, Tunuslu yetkililer Agrebi’nin tutuklanmasını ve sınırdışı edilmesini istemişlerdi. Agrebi 30 Temmuz’da Avrupa’ya kaçmıştı. El Fetih 5 yıl sonra Gazze’de kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen gösteriye on binlerce kişi katılırken, örgütün önde gelenleri de 2007’de Hamas tarafından çıkarıldıklarından beri ilk kez Gazze’ye gittiler. Gösteride Abbas’ın kayda alınan bir konuşması da ekranlardan yayınlandı. Son gelişmeler El Fetih ile Hamas arasında buzların çözüldüğü, iki örgütün yakınlaştığı yorumlarına yol açtı. El Fetih’in üst düzey yetkililerinden Nebil Şaat, Hamas yönetiminin başbakanı İsmail Haniye’den bir kutlama mesajı aldıklarını, Haniye’nin iki örgüt arasındaki anlaşmazlıkların giderilmesi ve işbirliği umudunu dile getirdiğini duyurdu. atı Şeria’daki Filistin yönetiminin başkanı Mahmud Abbas liderliğindeki El Fetih örgütü, 2007’den beri ilk kez dün Gazze’de bir gösteri düzenledi. B Gazze, 2007’den beri Hamas örgütünün denetimi altında bulunuyor. El Fetih’in
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle