Katalog

5 OCAK 2013 CUMARTESİ HABERLER CUMHURİYET SAYFA 7 Anaokulunda kaçak Kuranıkerim dersi verilirken lisede derse giren imam namazları işaretlemek için boyama kâğıdı dağıttı Eğitimde gelinen son nokta KURAN PASTASI SİNAN TARTANOĞLU NAMAZ AĞACI AKIN BODUR ANKARA Milli Eğitim Bakanlığı (MEB), birçok anaokulunda kaçak Kuran dersi verilmesine göz yumuyor. Bakanlık onayı ile eğitim öğretim veren Bolu’daki Özel Lale Bahçesi Anaokulu’nda 35 yaş arasındaki çocuklara kaçak Kuranıkerim dersi verildiği öğrenildi. Her gün ayet ezberletilen, velilerine “evde de ezber çalışması talimatını” veren anaokul öğretmenlerinin, öğrencilerin Arapça harf öğrenimi konusunda motivasyonunu artırmak için Kuranıkerim pastası kestikleri belirtildi. Kuran kurslarına kayıt yaşının düşmesiyle ilgili tartışmalar sürerken MEB özel anaokullarında kaçak olarak Kuran dersi verilmesine göz yumuyor. Bolu’da MEB onayıyla 35 yaş çocuklarına anaokulu eğitim öğretim hizmeti veren Özel Lale Bahçesi Anaokulu’nda öğrencilere kaçak olarak Kuran dersi verildiği öğrenildi. EğitimSen’in aktardığı bilgiye göre, anaokulu öğretmeni ile öğrenci velileri arasında öğrencilerin defterleri üzerinde ayetlerin ezberlenmesine ilişkin bir iletişim kuruldu. Öğretmenlerin öğrenci defterlerine “derste ayetlerin kaç kez tekrarlandığını, evde kaç kez tekrarlanması gerektiğini” not aldı. Veliler de her gün yazılan notlara yanıt vererek ayet ve Arapça harf öğrenmeye talimatların yerine getirildiğini yazdı. Özel Lale Bahçesi Anaokulu öğretmeni, bir öğrencinin defteri üzerinden velisine her gün “Allahümme İnna Nestei Suça itilmiş çocuklara dini telkin nüke duasından 2 ayet yaptık. 3 defa tekrarlatalım”, “5 defa tekrar ettik, 3 defa tekrar ettirelim” gibi notlar iletti. Öğrenci velisinin her gün “Hocam hafta sonu hırçındı, 2 kez okuyabildik”, “Ben bilmiyorum diyor, okumuyor. Çok zorlarsam hiç okutamadım diye zorlamadım” gibi yanıtlar verdi. Öğrenci defterinde veli öğretmene, “Hocam dersimizi yaptık. Harf öğrenmeye yaklaşımını bana bildirirseniz sevinirim. Hayırlı günler” notunu iletti. Öğretmenin ertesi gün verdiği yanıttaki “4 ayet yaptık, evde 4 defa tekrar ettirelim. Arkadaşlarına Kuranıkerim pastası kestiğimi görünce isteği arttı” ifadeleri dikkat çekti. AMASYA (Cumhuriyet) Amasya İl Emniyet Müdürlüğü, Müftülük, Evrensel Hafızlar Derneği ve Çocuk Şube Müdürlüğü işbirliği ile başlatılan ortak çalışmada suça itilen çocukların topluma kazandırılması, rehabilitasyonu ve “manevi ve ahlaki yönden” bilgilendirilmeleri amacıyla dini sohbet düzenlendi. İlki 2 Ocak günü Evrensel Hafızlar Derneği binasında gerçekleştirilen sohbet etkinliğine İl Emniyet Çocuk Şube Müdürü, İl Müftüsü İsmail İpek, dernek yöneticileri ve suça itildiği belirtilen gençler katıldı. Düzenlenen sohbette İl Müftüsü İsmail İpek suça itilen çocuklara dini bilgiler verdi. Suça itilen çocukların topluma kazandırılması ve rehabilite edilmeleri ile ilgili çalışmaların Evrensel Hafızlar Derneği Amasya Şubesi’nde düzenli olarak devam edeceği belirtildi. İSKENDERUN İskenderun’da bir lisede din kültürü ve ahlak bilgisi dersine giren bir imamın, öğrencilerine “Aylık Namaz Ağacı” adlı boyama kâğıdı dağıtıp kıldıkları her namaz için bir ağaç yaprağını boyamaslarını istediği belirtildi. Veliler, öğrencilerin baskı altına alındığını belirterek duruma isyan etti. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, kaymakamlığın talimatı üzerine inceleme başlattı. İskenderun Ticaret ve Sanayi Ortaokulu’nda din kültürü ve ahlak bilgisi dersine giren İmam R.Ç. öğrencilerine “Aylık Namaz Ağacı” adlı boyama kâğıdı dağıtıp kıldıkları her namaz için bir ağaç yaprağını boyamasını istedi. İsminin açıklanmasını istemeyen öğrenci velileri duruma tepki göstererek “Bu yolla çocuklar baskı altına alınıyor, namaz kılmaya zorlanıyor. Zorla ibadet olur mu? Herkes ibadetinde özgürdür. İbadetin için yalnızca Allah’a hesap verirsin. İbadet bir şov haline dönüştürülüyor. Böyle bir uygulamayı kabul etmemiz mümkün de İZMİR / BUCA Şimdi de hastanede Kuran kursu HİCRAN ÖZDAMAR 4+4+4’LE BİRLİKTE BÜYÜK ARTIŞ VAR ğil. Yetkililer hemen harekete geçerek buna bir son vermeli” dedi. EğitimSen İskenderun Şube Başkanı Coşkun Selçuk da hükümetin, eğitimi dinselleştirme planı çerçevesinde 4+4+4 sistemine geçildiğini, zorunlu din eğitiminin yanında dini içerikli seçmeli dersler konulduğunu anımsatarak AKP Muğla Milletvekili Ali Boğa’ nın “Tüm okulları imam hatibe dönüştürme şansı yakaladık” sözlerine dikkat çekti. Selçuk, “Böyle bir uygulama kabul edilemez. Eğitimi, öğretmenler yapar. Dini eğitim alanların, imamhatipli olanların eğitim vermesi mümkün değildir. Bir kişinin bir konuyu bilmesi, onun eğitim verebileceği anlamına gelmez. Bir konuyu bilmekle, eğitmek ve öğretmek farklı şeylerdir. Eğitmek, eğitimcinin işidir. Hükümet eğitimöğretimdeki yaklaşımıyla ehil olmayanları, imamları eğitim alanlarına doldurmaktadır. Din eğitimi zorunlu olmaktan çıkarılmalıdır. Eğitimde bütün dinlere, inançlara eşit yaklaşılması gerekmektedir” dedi. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, kaymakamlığın talimatı üzerine inceleme başlattı. Soruşturma açılıp açılmayacağı ise incelemenin ardından belirlenecek. İZMİR İzmir’de sağlık çalışanlarına özel Kuranıkerim kursu açıldı. Buca Seyfi Demirsoy Hastanesi’nde Buca Müftülüğü’yle yapılan anlaşma sonucu özellikle kadın çalışanlara yönelik haftada iki gün kurs başlatıldı. Çalışanlara gönderilen mesajda, “Hastanemizin Buca Müftülüğü’yle yaptığı işbirliği sonucunda, mesai çıkışında saat 16.30 18.30 arası yemekhane toplantı salonunda bayan çalışanlarımıza Kuranıkerim öğrenme kursu düzenlenecektir” denildi. Kursa katılmak isteyenlerin SağlıkSen Sendikası Seyfi Demirsoy Hastanesi Baştemsilcisi Özlem Çakmakçı’ya ulaşmaları istenilen mesajın ardından kurumda çalışan 20 kişi kursa başladı. Çakmakçı, “Halk eğitim merkezinin İngilizce kursu var. Diyanet’in kamu kurumlarına yönelik başlattığı uygulama var. Gerekli yerlere başvurularımızı yaptık. Her şey kurallarına uygun” dedi. Sağlık ve Sosyal Hizmet Emekçileri Sendikası İzmir Şube Başkanı Veli Atanur ise, kursun yasal hiçbir dayanağı olmadığını söyledi. Atanur, “Toplumsal yarar üzerine kurulmuş sağlık hizmetleri veren alanlarda din kursunun verilmesi doğru değil. Bu piyasalaşan sağlık kitlerine uyum sağlayacak, uysal, itaat eden çalışanlar isteniyor” dedi. Kursun özellikle kadın çalışanlara uygulandığını, başhekimliğin baskısıyla etkinliğin başladığını kaydeden Atanur, şunları söyledi: “Böylesi bir uygulamaya itiraz edenler, kabul etmeyenler ötekileştiriliyor. Çalışanlar mahalle baskısına tabi tutuluyor. Dil kursunun açılmasıyla Kuran kursunun karşılaştırılması doğru değildir. Dil kursu sağlıkta gelişmeleri takip açısından önemlidir. Ama Kuran kursunu bununla karşılaştırarak meşrulaştırma girişimi doğru değildir.” YÖK Yasa Tasarısı’na İSTANBUL/ANKARA (Cumhuriyet) Üniversite öğrencileri, öğretim üyeleri ve EğitimSen üyeleri YÖK Yasa Tasarısı’nı protesto etti, ODTÜ’ye destek verdi. İstanbul Dolmabahçe’de dün öğlen saatlerinde toplanan Gençler Meydana Derneği (GençDer) üyeleri, “ODTÜ’lüyüz, üniversiteliyiz, susmayacağız, YÖK yasasını durduracağız” pankartıyla Başbakanlık Ofisi’ne doğru yürümek istedi. Polis barikatı ile durdurulan grup ile polisin uzun süren görüşmesi sonucunda, öğrenciler bu kez de aralarında iki temsilcinin YÖK Yasa Tasarısı ile ilgili hazırladıkları dosyayı, götürmesini istedi. Polis buna da izin vermeyince öğrenciler kısa süreli oturma eylemi yaptı. Oturma eyleminin ardından konuşan GençDer İstanbul Temsilcisi Çağdaş Sinan Dağ, “Elimizde bomba değil, dosya var; bunu iletmemize engel oldular” dedi. GençDer üyeleri Ankara’da da Başbakanlık yetkilileri ile görüşmek istedi. Ancak 20 genç, yaklaşık 200 polis tarafından engellendi. Grup yap PROTESTO ‘Senato üyelerine mektup’ Fotoğraf: VEDAT ARIK Okulu bırakan bırakana MAHMUT LICALI tıkları açıklamanın ardından olaysız dağıldı. Taksim tramvay durağında toplanan GençSen üyeleri ise “Üniversite isyanda” pankartı ile sloganlar, alkışlar ve ıslıklar eşliğinde Galatasaray Meydanı’na yürüdü. Dil eğitimidin eğitimi! Türkiye’de Araştırma ve Öğretim Özgürlüğü Uluslararası Çalışma Grubu (GIT Türkiye), Üniversite Öğretim Üyeleri Derneği ve EğitimSen İstanbul 6 No’lu Üniversiteler Şubesi’nin de aralarında bulunduğu demokratik kitle örgütleri de ODTÜ’lü öğrencileri ve rektörü kınayan açıklamalarla ilgili, üniversite senato üyelerine açık mektup gönderdi. Mektupta, “Galatasaray Üniversitesi, Marmara Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi senato üyelerini, ilgili açıklamada imzası olan rektörleri protesto etmek için toplu olarak harekete geçmeye, rektörleri ise tüm üniversite bileşenlerinden özür dilemeye davet ediyoruz” ifadeleri kullanıldı. ODTÜ arbedesi: 11 öğrenci serbest bırakıldı 19 gözaltı İstanbul Haber Servisi KCK operasyonu kapsamında 1 Ocak’ta gözaltına alınan 11 Kocaeli Üniversitesi öğrencisi, “örgüt üyesi olmak” ve “örgüt propagandası yapmak” suçlarından tutuklama istemiyle sevk edildikleri mahkemece serbest bırakıldı. Bir öğrenci ise savcılık sorgusunun ardından serbest bırakıldı. 4’ü Öğrenci Kolektifi, 8’i ise BDP üyesi olan öğrenciler, dün sabah Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne sevk edildi. Bazı öğrenciler, savcılıkta, Kürtçe savunma istekleri kabul edilmeyince susma hakkını kullandı. 11 öğrenci mahkemeye sevk edilirken Öğrenci Kolektifi üyesi Fatih Aşkın ise serbest bırakıldı. Öğrencilerin avukatlarından Sinan Zincir, öğrencilerin, Kocaeli’de polis kurşunuyla ölen Aydın Erdem, Şerzan Kurt ve Roboski anmalarına katılmak, açlık grevlerini desteklemek amacıyla basın açıklaması yapmak gibi faaliyetler nedeniyle suçlandıklarını belirtti. Zincir, öğrencilerin evlerinde yapılan aramada Mehmet Uzun’un kitaplarına, Kürtçe edebiyat kitaplarına da el konulduğunu ifade etti. TUNCELİ (Cumhuriyet) Tunceli Üniversitesi’nde dün bir grup öğrenci ODTÜ’lü öğrencilere destek olmak amacıyla mühendislik fakültesi binasındaki kantine ODTÜ’lü öğrencileri destekleyen afiş astı. Afişi sökmek isteyen özel güvenlik görevlileriyle öğrenciler arasında arbede çıktı. Arbedeye çevik kuvvet ekipleri müdahale etti. 19 öğrenci gözaltına alındı. TUTUKLANMALARI İSTEMİYLE MAHKEMEYE SEVK EDİLMİŞLERDİ ANKARA Kesintili eğitim sisteminde, zorunlu eğitimin 12 yılı çıkarılmasına karşın ortaokulun ardından öğrencilerin açık liseye geçerek eğitime devam etmesini sağlayan düzenleme kapsamında 20122013 eğitimöğretim yılının birinci döneminde toplam 136 bin 115 öğrenci örgün eğitimden ayrılarak okulu bıraktı. Kesintili eğitim sistemine geçişle birilikte 4+4+4 olarak kademelendirilen eğitim sisteminde kız çocukların okullardan alınarak evlere kapatılacağına yönelik endişeler haklı çıktı. 20122013 eğitimöğretim yılıyla birlikte uygulanmaya başlanan sistem kapsamında ortaokulun ardından öğrencilerin yaygın eğitim kapsamında da eğitime devam etme imkânı verilmesi nedeniyle on binlerce öğrenci okulu bıraktı. Kesintili eğitim sistemine göre 8. sınıftan sonra ortaokulu bitiren öğrenciler 12 yıllık zorunlu eğitimin son 4 yılını örgün eğitim yerine yaygın eğitim aracılığıyla da tamamlayabiliyor. Bu durum İslam inancına göre kız öğrencilerin örgün eğitime devam etmeme nedenleri olan “karma eğitim”, “yatılı okul” ve “türban yasağını” kısmen ortadan kaldırıyor. Başka bir deyişle 8. sınıftan sonra zorunlu olmasına karşın aileleri tarafından örgün eğitime gönderilmeyen kız çocuklar 9, 10, 11 ve 12. sınıfları evde oturarak açık lise aracılığıyla okuyabilecek. MHP Ankara Milletvekili Zuhal Topcu’nun konu hak ÖNDER istemişti İmam Hatip Liseleri Mezunları Derneği (ÖNDER), kesintili eğitim düzenlemesinin TBMM Milli Eğitim Komisyonu’ndaki görüşmeleri sırasında komisyona sunduğu raporda kız öğrencilerin İslam inancına göre mükellefiyet çağına göre eğitim programının düzenlenmesini önermişti. Raporda, özellikle Doğu ve Güneydoğu bölgelerinde farz, gelenek, inanç ve vicdani yönelik dolayısıyla İslam inancına göre mükellefiyet çağındaki kız çocuklarının yatılı okullara karma ortama ve zorunlu eğitim dayatması dolayısıyla örgün ortama katılmasının engellendiği savunulmuştu. ÖNDER’in önerisinde bu kapsamda örgün eğitimin yanı sıra yaygın eğitime geçişin sağlanması talep edilmişti. kındaki soru önergesini yanıtlayan Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, 20122013 eğitimöğretim yılının birinci döneminde ortaokuldan sonra örgün eğitimi bırakan öğrencilerin sayısını 136 bin 115 olarak açıkladı. Milli Eğitim Bakanlığı’nın verilerine göre birinci dönemde örgün eğitime devam ederken 9. sınıfı bırakarak açık liseye kayıt olan öğrencilerin sayısı 95 bin 561, 10. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı 21 bin 639, 11. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı 13 bin 737 ve 12. sınıfı bırakan öğrencilerin sayısı ise 5 bin 178 olarak belirlendi.