17 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
12 MAYIS 2012 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gazetecileri Silivri Cezaevi’nde gezdiren Ergin ‘koşulların çok iyi olduğunu’ savundu 7 Bakana göre saray gibi UTKU ÇAKIRÖZER İşkencenin fotoğrafı ? İstanbul Haber Servisi DHKPC’ye yönelik operasyonda Okmeydanı’nda bulunan Gençlik Derneği’ne yapılan baskında gözaltına alınan 15 kişi Beşiktaş’taki İstanbul Adliyesi’ne çıkarıldı. 3 kişi savcılıktaki ifadelerinin ardından serbest bırakılırken 12 kişi tutuklama talebiyle mahkemeye sevk edildi. Gençlik Federasyonu ve Halk Cephesi’ne yönelik 8 Mayıs’ta başlatılan operasyonlar adliye önünde protesto edildi. Eyleme derneğe yapılan baskında gözaltına alınarak işkenceye maruz kalan ve yüzünde morluklar oluşan Sevinç Bozdağ da katıldı. DHKPC’ye yönelik operasyonda Ankara’da 11, Kütahya’da 7, Mersin’de 6 olmak üzere 24 kişi adliyeye sevk edildi. SİLİVRİ Adalet Bakanı Sadullah Ergin, önceki gün Sağlık Bakanı Recep Akdağ ile Ergenekon ve Balyoz davası sanıklarının kaldığı Silivri Cezaevi’nde teftiş yaptı, dün de basın turu düzenledi. Cezaevinin koğuşlar, yemekhane, çamaşırhane, hastane bölümlerinin gezdirildiği tura katılan gazeteciler, tutuklu ve hükümlülerle bir araya getirilmedi. Ergin, cezaevinde yemeklerin bakanlıktan bile iyi, suların tertemiz olduğunu savunurken, tutuklu ve hükümlülerin rahatsızlıklarında istediği hastaneye sevk edilebildiklerini ileri sürdü. Yaklaşık altı saat süren tur için Ergin, gazetecilerle Yenibosna’daki Adli Tıp Kurumu Başkanlığı’nın bahçesinde buluştu. Ziyaretin amacını, “Cezaevlerimiz hakkında kamuoyu çok iyi bilgi sahibi değil. Algı ile gerçek arasındaki farkı göstermek için böyle bir tur düzenledik” diye açıklayan Ergin, “Özgürlük olmadığı, çıkıp nefes alamadığınız sürece cezaevinin iyisi olmaz. Allah kimseye göstermesin ama hiçbirimizin başına ne geleceği belli olmaz. Bir trafik kazası sonucu dahi burada kalmamız gerekebilir. İnsani standartları en yüksek şekilde karşılamakla yükümlüyüz” dedi. Tüm yerleşkeye hizmet veren hastane yemekhane, fırın ve çamaşırhane üniteleri ile 6 No’lu cezaevinin koğuşları, kütüphane, eğitim ve bilgisayar odaları ve revirini Tutuklularla temas yok Basın turu sırasında gezdirilen spor salonu dışında hiçbir bölümde tutuklu ya da hükümlü bulunmaması dikkat çekti. Gazetecilerin tutuklu ve hükümlülerle bir araya getirilmemesini Ergin, “Silivri’de kalan tutuklu veya hükümlülerle gazetecileri bir araya getirmeyi öngörmedik. Çünkü siz zaten istediğinizde açık ya da kapalı görüş için izin veriyoruz” sözleriyle savundu. Gazetecilere 21, 7 ve 4 kişilik koğuşları gezdiren Ergin, bunlardan biri için “Balbay’ın koğuşunun aynısı” tanımını kullandı. Balbay’ın ‘tecrit’ sıkıntısı konusunda Ergin, “Daha önce tek kalıyordu. Sonra yanına birini verdik. Dört kişilik koğuşta iki kişi kalıyorlar. İkisi de ikişer oda kullanıyor. Üçüncü birini vermemizi Balbay istemedi” dedi. gili bir şikâyet üzerine Silivri’ye baskın yaptım. Ama yemekler bakanlıkta yediğimden iyiydi. Yemekhane ve fırında hijyen kuralları gözetiliyor. Ergin, tur sırasında tutuklu vekillerin durumu ve yargının sorunlarıyla ilgili şu değerlendirmeleri yaptı: Vekil tahliyesi, hâkim takdirinde: Üçüncü yargı paketinde adli kapsayan tur sırasında, Ergin ve cezaevi yetkilileri, Silivri’deki tutuklu ve hükümlülerin dile getirdiği sıkıntılara ilişkin şu değerlendirmeleri yaptı: keli maddelerin girişini önlemek için istisnasız herkes metal dedektörü ötmeyene kadar aranır. Ancak bu aramanın kadınlar ve erkekler için özel kabinlerde yapılması lazım. Nedim Şener’in kızı ziyarete geldiğinde eğer bu arama dışarıda, uluorta yapıldıysa bu bir hatadır. Ortak mekân kullanımı: Tutuklu ve hükümlülerin diğer koğuşlardakilerle haftada 10 saate kadar bir araya gelme hakkı cezaevi mevcudu ve fiziki imkânlarla yakın alakalıdır. Denetimli serbestlik ile 14 bin hükümlü eksildi. Şimdi bu hak daha fazla kullandırılacak. Ortak giderler dışındaki müzik seti, buzdolabı, minibar gibi araçların yaktığı Şener’in kızı dışarıda arandıysa yanlış: Cezaevine yasak ve tehli elektriğin parası tutuklu ve hükümlülerden alınıyor. Bilgisayar kullanımı: Yoğunluk olmadığı sürece bilgisayar kullanımına istendiği kadar izin veriliyor. İnternet, eğitim programları dışında yasak. Tutuklu ve hükümlüler aileleriyle her hafta bir kez kapalı görüş, ayda bir kez de açık görüş yapabiliyor. Haftada 10 dakika da telefon hakları var. Poliklinikten hastaneye: Dokuz cezaevinin her birinde revir var. Ayrıca bir de poliklinik vardı. Ancak Kaşif Kozinoğlu’nun ölümü sonrasında bu poliklinik tam teşekküllü devlet hastanesine dönüştürülmüş durumda. Sağlık personeli sayısı arttırılmış, iki kardiyoloji uzmanı sürekli orada. Herkes istediği kuruma sevk edilebiliyor. Sular temiz: Sular hiç kesilmiyor ve tertemiz. Tek sıkıntı bazen fazla klor olmasından rahatsızlık. Yemeklerle il kontrole tabi olabilecek tutukluların üst limitinin üç yıla çıkarılması öngörülüyordu. Alt komisyonda bu üst sınır kaldırıldı. Bu düzenleme tutuklu milletvekilleri için yapılmış olmamakla birlikte eğer hâkim kanaat getirirse onlara da uygulanabilir. Aslında hâkim takdiri olsa bugün de tahliye olurlar. Muhalefet sonucunu göğüsleyebilecek mi?: Konu Meclis’te siyasi Meclis taksiyle 15 bisikletle 3 dakika BDP Mersin Milletvekili Ertuğrul Kürkçü, “hem ulaşım kolaylığı sağladığı hem de düşündüğü gibi yaşama imkânı sunduğu” için Meclis’e bisikletiyle geliyor. Bisikletini, odasının bulunduğu Halkla İlişkiler binasının girişine park eden Kürkçü, evinden taksiyle 15 dakikada geldiği Meclis’e, bisikletiyle 34 dakikada ulaştığını belirterek “Bugüne kadar saklanmaya çalıştım ama yakalandım sonunda” dedi. (Fotoğraf: AADİLEK MERMER) partiler arasında. Muhalefet, mazbatasını alan milletvekillerinin salıverilmesi şeklinde bir öneriyle geldi. Bu düzenleme ile ortaya çıkabilecek sorunları göze alıp göğüsleyebilecekler mi bakalım? Geçmişte taş atan çocuklar yasası sırasında da muhalefetin isteği üzerine bir düzenleme yaptık ve Ogün Samast yararlandı o düzenlemeden. ÖYM’ler kalkmasın, eksikleri giderilsin: Her ülkede özel yetkili gibi İpekçi: Yalan mahkemeler var. Yerel mahkemelerle bu tür soruşturmaları yürütmek zor. Bu mahkemelerin varlığını değil, çalışma usullerini tartışalım. Bunları kaldırdığımızda uyuşturucu tacirleri daha iyi çalışır, asayiş sağlanamazsa ne yaparız? söylüyorlar BALBAY’DAN ERGİN’E YANIT ‘Su daha dün kahverengiydi’ Adalet Bakanı Ergin ve cezaevi yöneticilerinin, Silivri’ye ilişkin değerlendirmelerine, orada 3 yıldan fazla süredir tutuklu bulunan yazarımız ve CHP İzmir milletvekili Mustafa Balbay, şu karşılığı verdi: 1. Eğer ben de diğerleri gibi normal koğuşlarda olsam yanıma 3 değil 4 hatta 5 kişi versinler. Ama benim kaldığım yer tecrit olduğu için üçüncüyü istemediğimizi söyledim. Cezaevinde uygulama standardı yok. Kimi tecrit hücrelerinde kimi büyük koğuşlarda kalıyor. Normal koğuşlar iki katlı büyük. Tecrit koğuşları ise tek kat, sadece hücre ve koridordan oluşuyor. 2. Haftada 10 saat 3 koğuşla buluşma hakkımız ‘güvenlik’ gerekçesiyle uygulanmıyor. İnsanlar özellikle yalnızlaştırılıyor. 3. Su gün içinde 5 taksitte ve toplam 8 saat veriliyor. Arıza olunca kahverengi akıyor. Bakan gelmeden bir gece önce sular kahverengiydi. 4. Bilgisayar kullanımına haftada 2 saat izin veriliyor. 5. Revire çıkmak istediğimizde “Bugün doktor gelmeyecek, yarın çıkarsınız” yanıtı alıyoruz. 10 cezaevine bakan hastanede de uzman doktorlar her gün gelmiyor, aylık nöbetle geliyorlar. Göz doktoru haftada bir, iç hastalıkları doktoru ayda bir geliyor. 6. Yemeklerde özellikle et oranı çok düşük. Ödeneğin kısıldığını duyuyoruz. 7. Havalandırmanın ortasında kanalizasyon ızgarası var. Havanın ısındığını gelen pis kokulardan anlıyoruz. 8. Bakanın gezdirdiği spor tesislerinde yapılacak spor hakkı haftada sadece 50 dakika. Bazı koğuşlarda ortak spora da izin verilmiyor. 9. Cezaevi tamamen güvenlik kaygılarına göre inşa edilmiş. İnsan unsuru hiç dikkate alınmamış. 10. Cezaevinde bir gram toprak yok. Her yer beton ve demir. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Başkanı Ercan İpekçi, iktidarın tutuklu gazetecilere yönelik “Gazetecilik faaliyetlerinden dolayı cezaevinde değiller” ifadelerini eleştirirken “Diplomatik çerçevede gerçekleri yansıtmıyorlar diyorduk ama artık açık bir şekilde söylüyorum yalan söylüyorlar, Adalet Bakanı Sadullah Ergin’in söylediği de yalan, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın söyledikleri de yalan” dedi. İpekçi, CHP Genel Merkezi’nde “Basın özgürlüğü ve basında sendikasızlaştırma” konulu konferansta konuştu. İpekçi, “Madem bunlar hırsız, katil; dava açılan maddeler neden örgüt yöneticiliği veya terör örgütüne üye olmak?” dedi. Hizbullahçı MustazafDer kapatıldı ? DİYARBAKIR (Cumhuriyet) Hizbullah’a yakınlığıyla bilinen Diyarbakır merkezli Mustazaflar ile Dayanışma Derneği (MustazafDer), mahkeme kararıyla resmen kapatıldı. Diyarbakır Valiliği’nin şikâyeti üzerine Diyarbakır Asliye Hukuk Mahkemesi’nde MustazafDer hakkında Hizbullah’a yakın olduğu, Hizbullah tutuklularına ve yakınlarına yardım ettiği gerekçesiyle kapatma davası açılmıştı. ‘Cezaevlerinde 1 ayda 4 ölüm’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP İnsan Hakları Genel Başkan Yardımcılığı tarafından hazırlanan “2012 Nisan Ayı İnsan Hakları İhlal Raporu” açıklandı. CHP İnsan Hakları Genel Başkan Yardımcısı Sezgin Tanrıkulu raporun giriş bölümünde “Her ay hak ihlali çetelelerini tutmak zorunda olmayacağımız özgür ve demokratik bir Türkiye için muhalefet görevimizi sonuna kadar sürdüreceğiz” dedi. CHP’nin Türkiye İnsan Hakları Vakfı verilerine dayanarak hazırladığı rapora göre, nisan ayında, cezaevlerinde 4 kişi öldü. 5 kişi işkence ve kötü muameleye maruz kalırken 7 kişi toplam 84 gün hücre cezasına çarptırıldı. Ergin 6 saatlik turu düzenleme gerekçesinin “algı ile gerçek arasındaki farkı göstermek” olduğunu söyledi. Tutuklular en fazla ‘üst solunum yolları’ nedeniyle revire çıkıyor Simav’da deprem olmasın duası ? KÜTAHYA (Cumhuriyet) Kütahya’nın Simav ilçesinde 2009 yılından bu yana meydana gelen 30 bini aşkın deprem nedeniyle korku içinde yaşayanlar, bir daha yıkıcı bir deprem olmasın diye dua etmek üzere bir araya geldi. Belediyenin organize ettiği, “Deprem olmasın duası” adlı etkinliğe Kütahya Belediye Başkanı AKP’li Vural Kavuncu, Simav Belediye Başkanı Kasım Karahan da katıldı. ‘Nefes’ alamıyorlar Ergin’in verdiği bilgilere göre Silivri Cezaevleri Yerleşkesi’ndeki 9 cezaevinde 8379 tutuklu ve hükümlü bulunuyor. Bunların 3117’si hükümlü. Bir tutuklu ya da hükümlünün devlete maliyeti günlük 40 lira. Yerleşke içindeki her cezaevi 324 kamera ile izleniyor. Cezaevi yetkilileri önlemleri “Buradan kaçan da, buna teşebbüs eden de olmadı” diyerek anlatıyor. Ziyaretçiler 3 arama noktasından geçerek üzerleri didik didik aranırken, dünkü turda gazeteciler yalnızca bir noktada arandı. Gazeteciler için göz taraması uygulaması yapılmadı. 6 No’lu Cezaevi’nin kütüphanesindeki görevliler en fazla edebiyat, ikinci olarak dini kitaplara ilgi olduğunu belirtiyor. Yasak olmayan her kitabı bağış olarak kabul ediyorlar. Ergenekon sanıklarından Tuncay Özkan’ın kitabı da raflarda yer alıyor. Revirdeki doktorun verdiği bilgilere göre tutuklu ve hükümlüler “Bir hava değişikliği için” sık sık revire çıkıyor. En fazla rahatsızlık üst solunum yolları ve idrar yolu enfeksiyonlarından oluyor. Grup eğitim odalarında tutuklu ve hükümlülere meslek edindirmek için kalorifer ve doğalgaz tesisatçılığı kursları verildiği anlatıldı. Tur sırasında gazeteciler, cezaevi yönetimince kolonya ve çikolata ile karşılanırken uğurlarken de gül ile tutuklu ve hükümlülerin yaptığı el işi ürünleri verildi. Aygün: Hükümet samimiyetsiz ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan ve kamuoyunda “Salih Mirzabeyoğlu” olarak bilinen İBDAC lideri Salih İzzet Erdiş’in avukatlarıyla parlamentoda basın toplantısı yaptı. Aygün, Erdiş’in yıllardır Bolu F Tipi Cezaevi’nde tecritte tutulduğunu belirterek “Mirzabeyoğlu davası, 28 Şubat’la hesaplaşma konusunda hükümetin samimiyetsizliği hakkında bilgi vermektedir. 28 Şubat’la hesaplaşmanın yolunun o dönemin doğurduğu mağduriyetleri gidermekten geçtiğini, Salih İzzet Erdiş’in yıllardır tecritte tutulduğunu” söyledi. Gizli tanık Gurbet, Hasan Ocak’ın katillerinin Ergenekonun içinde aranması gerektiğini savundu İskele çöktü: 2 işçi öldü ? KAHRAMANMARAŞ (AA) Kahramanmaraş’ta inşaat halindeki binanın 9. katında sıva işi yapan işçiler Osman Kaba (28) ve Cüneyt Kaba’nın (31) üzerinde bulunduğu tahta iskele çöktü. Olay yerine gelen 112 Acil Servis ekipleri, işçilerin olay yerinde hayatını kaybettiğini belirledi. Amca çocukları oldukları öğrenilen işçilerden Osman Kaba’nın dün işe başladığı belirtildi. Gizli tanığın Hasan Ocak iddiası HATİCE TUNCER Ergenekon davasında ifade veren gizli tanık Gurbet, Gazi olaylarının ardından Hasan Ocak’ın kaçırılması ve öldürülmesine ilişkin “Ocak’ın katillerini Ergenekon’un içinde aramak gerekir. Konuşmaması için öldürüldü” dedi. Gurbet, Gazi davasının Trabzon’da görüldüğü sırada müdahil ailelere saldırılması olaylarının arkasında Giresun Jandarma Alay Komutanı Veli Küçük’ün olduğunu öne sürdü. Duruşmayı Uluslararası Pen Yazarlar Birliği Başkan Yardımcısı Eugene Schoulgin izledi. Schoulgin, “Yazma özgürlüğünü savunuyoruz” dedi. Davanın dünkü duruşmasına eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ katılmadı. Gizli tanık Gurbet verdiği ifadede 1994 yılında kuruluşunda yer aldığı yasadışı Marksist Leninist Komünist Parti’den (MLKP) 1998 yılında ayrıldığını söyledi. Gurbet, 12 Mart 1995 yılında Gazi Mahallesi’nde Alevi yurttaşlara ait kahvehane ve pastanelerin taranarak bir Alevi dedesinin öldürülmesinin ardından patlak veren olaylara ilişkin iddialarda bulundu. Hasan Ocak önderliğindeki Gazi örgütlenmesinin saldı rıdan önceden haberi olmasına karşın Merkez Komite’yi bilgilendirmediğini savunan Gurbet, şöyle devam etti: “Hasan Ocak, saldırıdan önceden bilgisinin olduğunu söyledikten sonraki randevuya gelmedi ve ortadan kayboldu. Ocak’ın katillerini Ergenekon’un içinde aramak gerekir. Osman Gürbüz ile MLKP arasında kesişme oldu. Ya Hasan bunu fark etti, konuşmaması için öldürüldü ya da MLKP’de Hasan’ın üstünde insanlar vardı. Açığa çıkmaması için Hasan öldürüldü.” Mahkeme heyeti, CHP İzmir Milletvekili gazetemiz yazarı Mustafa Balbay, CHP Zonguldak Milletvekili Prof.Dr. Mehmet Haberal’ın da aralarında bulunduğu 61 sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. ‘Gazetecilik, terörle suçlanarak bastırılıyor’ NEW YORK (ANKA) Türkiye’ye yönelik basın özgürlüğü eleştirileri sürüyor. The New York Times (NYT) gazetesi, bağımsız gazeteciliği bastırmak için gazetecilere karşı terör suçlamalarının kullanıldığına işaret ederek örnek olarak Türkiye, Burundi ve Etiyopya’yı verdi. NYT’nin The Lede blogunda, “terör eylemlerine katılma” suçlamasıyla Burundi ve Etiyopya’da tutuklanan gazetecilere yer vererek “Türkiye’de, gazetecilere karşı benzer suçlamalar yapılıyor” diye yazdı ve Nedim Şener ile Ahmet Şık örneğini verdi. aramehmet dinlenecek Mahkeme, işadamı Mehmet Emin Karamehmet, 28 Şubat soruşturmasında tanık olarak ifade veren eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu, eski başbakanlardan Bülent Ecevit’in koruma müdürü ve eski DSP Milletvekili Recai Birgün’ün tanık olarak dinlenmesini kararlaştırdı. Duruşma 14 Mayıs pazartesi gününe ertelendi. K C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle