Katalog

SAYFA CUMHUR YET 8 İstanbul B Edirne B Kocaeli B Çanakkale B İzmir B Manisa B Denizli B Zonguldak B Sinop B Samsun B Trabzon PB Giresun PB Ankara B 29 36 30 31 32 34 36 25 26 27 25 27 30 Eskişehir Konya Sıvas Antalya Adana Mersin Diyarbakır Şanlıurfa Mardin Siirt Hakkâri Van Kars B B PB B B B B B B B B Y Y 29 30 28 32 34 33 35 37 32 34 27 22 22 HABERLERİN DEVAMI Oslo B Helsinki Y Stockholm Y Londra B AmsterdamPB Brüksel Y Paris A Bonn Y Münih B Berlin Y Budapeşte B Madrid B Viyana B 16 16 16 16 18 19 21 21 20 18 25 32 23 Belgrad A 28 Sofya A 31 Roma A 29 Atina A 33 Zürih B 23 Moskova PB 18 Aşkabat Y 27 Taşkent B 27 Baku A 25 Bişkek Y 30 Tiflis B 28 Kahire B 33 Şam B 34 Ülkemizin kuzeydoğu kesimlerinin parçalı çok bulutlu, Doğu Karadeniz’in iç kesimleri, Doğu Anadolu’nun kuzeydoğusu ile Artvin, Bingöl, Van ve Muş çevrelerinin sağanak ve yer yer gök gürültülü sağanak yağışlı, diğer yerler az bulutlu ve açık geçecek. Hava sıcaklığı Doğu Anadolu’da 1 ila 3 derece azalacak, diğer yerlerde önemli bir değişiklik olmayacak. 15 EYLÜL 2011 PERŞEMBE TARİHTE BUGÜN MÜMTAZ ARIKAN 15 Eylül GÜNCEL CÜNEYT ARCAYÜREK Baştarafı 1. Sayfada dört köşe, dut yemiş bülbül örneği sustu. Belge dedikleri yalan mı yanlış mı, bir tertip eseri mi, kimi gizli amaçların marifeti mi? Soruşturmaya gerek görmedi. Mutluluktan dört köşe ellerini ovuşturdu. Başbakanlık müsteşar yardımcılığından MİT’e müsteşar atadığı Hakan Fidan’la, MİT Müsteşar Yardımcısı Afet Güneş’in; PKK’nin önde gidenleri Mustafa Karasu, Sabri Ok, Zübeyir Aydar arasındaki görüşmeler internet sayfasına düştü. Daha önceki uydurma, hatta bazılarının sahte olduğu iddia edilen ama savcılıklardan mahkemelere “belge” diye sunulan kâğıtların gerçekliğinden kuşkusu olmadığını söyleyen iktidar panikledi. Neden etme bulma dünyası bu... Men dakka dukka! Bugün bana, yarın sana. Nitekim aynı silah bumerang gibi döndü dolaştı RTE’nin başında patladı... Şimdi yalandır, düzmecedir, PKK organı Dicle Haber Ajansı’nın sitesine “meçhul kişilerin yaptığı saldırı sonucu girdi” gibi; görüşme metninin uydurma olduğunu yutturma çabaları başladı. Oysa, gündemi allak bullak eden MİTPKK görüşmelerini ayrıntılarıyla internet sayfasına düşüren belge... …şu Allah’ın hikmetine bakın: İkide bir Allah’a şükranlarını bildiren RTE Beyefendi’yi can evinden vurdu. Öylesine vurdu ki; RTE’nin, İmralı’daki cani ile, daha da ileri giderek terör örgütünün ele başlarıyla MİT Müsteşarı’nı görüşmekle görevlendirdiği artık yadsınması olanaksız biçimde oraya çıktı. Üzüm yerken bağcıyı (MİT yetkililerini) suçlamayalım. Suçlanması gereken, daha önceki açıklamalarıyla kamuoyunu yanlış yönlendiren tek sorumlu Başbakan’dır. Hâlâ bütün canlılığıyla belleklerde, gazete koleksiyonlarında yaşayan örnekler bu yargıyı kanıtlayacak değerdedir. MHP lideri Bahçeli, hükümetin (Başbakan’ın) İmralı’daki ile görüşmeler yaptığını söyleyince; RTE, tam gaz hışımla, hiddetli cümlelerle Bahçeli’nin üzerine gitti ve… “İmralı ile görüştüğümüzü söyleyen bu iddiasını ispat edemezse şerefsizdir” demedi mi? Dedi ama şimdi: Oslo’da, üstelik kendisini temsil etmekle görevlendirdiği, sonradan MİT Müsteşarlığı’na getirdiği Hakan Fidan’ı; İmralı’da saatler boyu görüştürdüğü ve Oslo’da sayısı 6’ya varan PKK ile pazarlığa oturttuğu ortaya çıktı. İmralı ile görüşmelerde bir protokol imzalandığına dair haberler üzerine ana muhalefet lideri Kılıçdaroğlu; bu görüşmeleri ve protokolleri açıklamasını istediğinde Başbakan, “Devletin bazı kurumları bizden önce de bu görüşmeleri yapıyorlardı” diye, hükümetin doğrudan örgütle, İmralı ile temas kurmadığını içeren yandan çarklı yanıtlar vermedi mi? Verdi ama şimdi; İmralı ile emri üzerine MİT Müsteşarı’nın PKK ile pazarlığa oturduğunu gösteren, internete düşen belge; RTE’nin kaçamak yanıtlarını yalanlıyor. PKK ile doğrudan pazarlığa oturduğu kanıtlanıyor. Bu belgedeki konuşmalar, daha önce izlediğimiz kimi olayları, örneğin Habur rezaletini, örgütle birlikte tabii hükümetten olur alarak gizli servisin kotardığını ortaya koyuyor... Dünyanın her devletinde gizli örgütler; ABD’de CIA, İngiltere’de MI6, Rusya’da eski adıyla KGB, hükümetten aldıkları emirle kimi zaman “kirli işler” tezgâhlar. Ama bu tezgâhların gerçek sorumlusu, emir veren ve hesap vermesi gereken, hükümetlerdir. Bizde de MİT’e, PKK ile görüşme, uzlaşma emrini veren Başbakan RTE’dir. Terör örgütü Başbakan’a ne yapması gerektiğini söylüyor. PKK temsilcisi “Artık esas konulara girmemiz gerekiyor” diyor. Biz ateş kesiyoruz, tek taraflı eylemsizlik kararı alıyoruz. Kürt sorununda bir şeyler yapılacak deniliyor ama hiçbir şey yapılmıyor diye yakınıyor. Dayatmalarını da sıralıyor: “Öcalan meşrulaştırılmalı, muhatap alınmalı. Seçim barajı indirilmeli.” PKK’ye “Daha sistematik, daha yoğun bir müzakere ve görüşme sürecinin devam ettirilmesinden yanayız” diye güvence veriliyor ve… …gizli kapaklı, hatta hükümet üyelerinin tümünün bilgisi olup olmadığı kuşkulu görüşmelere umut bağlanmışken… birden örgütle pazarlık içerikli görüşmelerin metni ortalığı karıştırıyor. Pişmekte olan aşa soğuk su katıyor! Mısır’da, Tunus’ta, Libya’da demokrasi havarisi, Arap ülkelerinin lideri havasıyla konuşurken RTE; vakit buldukça elinde sürekli telefon, inkâr ettiği ve açığa çıkan, PKK ile görüşmelere nasıl bir kılıf uyduracağını araştırıyor olmalı. Bir kez olsun, “evet, açıklanan sözler benimdir” diyen bir önceki Genelkurmay Başkanı Işık Koşaner’in mert davranışını örnek alsın... Kıvırmadan, “PKK ile gizli görüşmeleri ve pazarlık yapılmasını ben emrettim” deyiversin de... ...bir kere olsun Kasımpaşalılığını görelim, görsün millet! Erken uyarı radarlarının Kürecik’e kurulmasına yönelik ABD elçisiyle mutabakat zaptı imzalandı Füze kalkanı Malatya’ya ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Füze kalkanı projesinde ABD elçisi ile mutabakat zaptı imzalandı. ABD Büyükelçisi Francis Ricciardone ile Dışişleri Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu’nun imzaladığı mutabakat metnine göre füze kalkanı projesi çerçevesinde kurulacak erken uyarı radarları Malatya Kürecik’te olacak. Dışişleri Bakanlığı NATO füze savunma mimarisindeki erken uyarı radarı ile ilgili arazi keşif çalışmaları ve ilgili hukuki düzenlemelerin sonuçlandırıldığını, radarın Kürecik’teki bir askeri tesiste konuşlandırılmasının kesinleştiğini açıkladı. Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Selçuk Ünal, radarla ilgili son gelişmelerin sorulması üzerine şunları kaydetti: “NATO füze savunma mimarisi kapsamında bir erken uyarı radarının ülkemize yerleştirilmesine ilişkin hazırlıklarda sonuç aşamasına gelindiğini bildiğiniz üzere eylül ayı başında açıklamıştık. Bu çerçevede, arazi keşif çalışmaları ve ilgili hukuki düzenlemeler de sonuçlandırılmış olup, radarın Kürecik’teki bir askeri tesiste konuşlandırılması kesinleşmiş bulunmaktadır. Söz konusu tesisten esasen geçmişte de benzer amaçla istifade edilmişti.” SAVCILIK TBMM’YE SUNULAN KOM SYON RAPORUNU STED Faili meçhullerin izi Susurluk’ta aranacak LHAN TAŞCI Komuta merkezine Türk general Yeni sistem Almanya’daki merkezden kontrol edilecek. Kontrolde Türkiye de söz sahibi olacak. Almanya’daki merkezde Türk ordusundan general seviyesinde bir irtibat subayı görev yapacak. Varılan mutabakata göre harekât merkezleri ve radarların kurulacağı tesislerde bir Türk generalin komutasında Türk askeri personeli de yer alacak. Yabancı askerlerin Türkiye’de kaç kişi ve ne kadarlık süre için bulunacağı, ileride füze savunma sisteminin hangi aşamalarla nasıl yürüyeceğine ilişkin karar mekanizmalarında Türkiye de yer alacak. Radarların sağlayacağı bilginin Türk makamlarıyla paylaşılması ve başka hangi ülkeyle ne şekilde paylaşılacağı da yine Türkiye’nin bilgisi dahilinde olacak. lk test çalışmalarının en geç aralık ortasına kadar başlayacağı belirtiliyor. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Özel harekâtçı Ayhan Çarkın’ın itirafları üzerine faili meçhul cinayetlere yönelik başlatılan soruşturmada savcılık, TBMM Susurluk Komisyonu tarafından hazırlanan raporu mercek altına aldı. Ergenekon iddianamesinin eski Özel Harekât Daire Başkanı İbrahim Şahin ile ilgili bölümleri de İstanbul’dan istendi. Savcıların bilgisine başvurdukları Susurluk kazası döneminin Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş’ın, “kazadan hemen sonra suikastların ‘bıçak’ gibi kesildiği” değerlendirmesi de dosyaya girdi. Savcılık, Çarkın’ın itiraflarının ardından geçen haziran ayında, hazırladığı Susurluk Raporu tartışma yaratan eski Başbakanlık Teftiş Kurulu Başkanı Kutlu Savaş’ın “bilgisine” başvurmuştu. Soruşturma dosyasına, Savaş’ın “Susurluk olayı bir bü tünlük içinde ele alınması gerekirdi. Ancak Susurluk olayının özü ve esası özellikle yargı safhasında gözden kaçmıştır” değerlendirmesi de girdi. Soruşturma savcısı Hakan Yüksel’le Savaş’ın o dönemde yaptığı çalışmalarda ulaştığı bilgileri de paylaştığı öğrenildi. Savaş’ın verdiği bilgilerin ardından savcı Yüksel, Susurluk Komisyonu tarafından hazırlanan raporu TBMM’den getirterek incelemeye aldı. Savcılıkça yapılan değerlendirmede, Çarkın’ın anlatımlarıyla kısa bir süre önce İstanbul’dan getirtilen kumarhaneler kralı Ömer Lütfü Topal cinayetine ilişkin dosyada yer alan bazı bilgilerin örtüştüğü sonucuna varıldı. Ergenekon iddianamesinin, bu dava kapsamında tutuklu Şahin ile ilgili bölümleri de İstanbul Başsavcılığı’ndan getirildi. Dosyada yapılan incelemenin ardından Silivri Cezaevi’nde bulunan Şahin’in Ankara’da cezaevine nakledilerek sorgusunun yapılması için girişimlere başlandığı bildirildi. 1990’lı yıllara kadar Kürecik’te NATO’ya ait radar üssü bulunuyordu Sinanların öldürüldüğü yer SELAHATT N GÖKATALAY HAZIRLADIĞI K TAPTA ‘YARGISIZ NFAZLARI’ YAZDI MALATYA Füze Savunma Sistemi’nin Malatya’nın Kürecik ilçesinde kurulması konusunda mutabakata varıldığı belirtilirken Kürecik bölgesinde 1970’li yıllarda NATO’ya ait radar üssü bulunuyordu. 31 Mayıs 1971’de üsse eylem hazırlığında bulunan 68 kuşağının önderlerinden THKO üyesi Sinan Cemgil, Albaslan Özdoğru ve Kadir Manga öldürülmüştü. Kürecik bölgesinde 1970’li yıllarda NATO’ya ait radar üssü bulunuyordu. 1990’lı yıllarda Sovyetler Birliği’nin dağılma süreciyle birlikte NATO askerleri çekildi. Tesiste 7. Ana Jet Üs Komutanlığı’na bağlı askeri personelin bulunduğu öğrenildi. THKO, 1970’lerde üsse karşı eylem yapmayı planladı. Kahramanmaraş’taki Nurhak Dağı’nda çıkan silahlı çatışmada 68 kuşağının önderlerinden THKO üyesi Sinan Cemgil, Albaslan Özdoğru ve Kadir Manga öldürüldü. Çatışmada Mustafa Yalçıner ve Hacı Tonak da yakalandı. Füze Savunma Sistemi’ne tepki gösteren Malatyalılar CHP İl Başkanlığı’nın öncülüğünde PTT binası önünde önceki gün bir protesto eylemi yapmıştı. Çarkın: DevSol operasyonu itirafı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) tirafları tartışma yaratan eski özel harekâtçı Ayhan Çarkın’ın hazırlığını sürdürdüğü kitap taslağında, stanbul’da 1617 Nisan 1992’de stanbul Emniyeti stihbarat Şube Müdürü Hanefi Avcı’nın yönettiği ve ondan fazla kişinin öldüğü DevSol operasyonlarında “yargısız infaz” yapıldığı ileri sürüldü. Taraf’ın haberine göre, Sincan F Tipi Cezaevi’nde tutuklu bulunan Çarkın’ın itiraf niteliğindeki kitap taslağında DevSol’a yönelik operasyonlarla ilgili önemli iddialar yer aldı. Çarkın, 1992 ve 1993’teki olaylarla ilgili şunları anlattı: “Bedri Yağan ve Sinan Kukul, yargısız infaz sonucu öldürüldü. Kukul’un öldürüldüğü evde bir bebek vardı onu ben dışarı çıkardım. Yapılanlara engel olamadım. Kukul’un infazından sonra içerisi çatışma olmuş gibi süslendi. Daha sonra basına haber verildi. O dönemin basını da olayları sorgulamadan polislerin verdiği kadarını aktarıyordu. Aynı şekilde çatışma süsü verilen diğer bir olay ise Kasımpaşa Kulaksız’da Nurten Demir ve smail Akerçeşme olayı da yargısız infazdır. Bu olay hem de tam karakolun bitişiğinde gerçekleşmiştir. O dönem hiç kimse ispatlayamıyordu. Hastane, adli tıp, basın, yargı hep aynı tip insanlar tarafından kuşatılmıştı. Halkın Hukuk Bürosu denilen avukatların içinde de bir sürü p..şt doluydu. Bir tarafından savunuyor öbür tarafından satıyorlardı. Sorgu ve işkencelere bile giriliyordu. Siyasi Şube’nin en alt katında nezarethane ve daha alt katta sorgu odaları ve işkence odaları vardı. Ya tiksindim o dönem, lanet gelsin sizin yaptığınıza. O dönem bazı kadınlara tecavüz de edilmiştir. simlerini yargıya verdim. Ayhan Efeoğlu, stanbul Siyasi Şube’de işkence sonucu öldürülmüştür. O da haksızlığa kurban gidenlerdendir. Bu olay bendeki kırılma noktasıdır. Benim için en can alıcı olaylardan bir tanesidir. Artık başımı yastığa koyduğumda daha rahat uyuyorum. Kayıp kentin yakışıklısı (Namık Erdoğan’a) artık katillerin biliniyor. Rahat uyu.” Kitap taslağında Mehmet Ağar’a da, “mahkemede hesaplaşacağız” dedi. Obama, Basescu ile füzeyi konuştu Dış Haberler Servisi ABD Başkanı Barack Obama önceki gün Romanya Devlet Başkanı Traian Basescu ile planlanmamış bir görüşme yaptı. Görüşmede füze kalkanı projesinin Romanya topraklarına yerleştirilmesine ilişkin anlaşmanın konuşulduğu kaydedildi. ABD ile Romanya arasında NATO füze savunma planı çerçevesinde Romanya’ya füze kalkanı konuşlandırılmasına ilişkin anlaşma, ObamaBasescu görüşmesinden bir gün önce iki ülke dışişleri bakanlarınca imzalanmıştı. Beyaz Saray’dan yapılan açıklamada “Obama ABD ile Romanya arasındaki yakınlığa dikkat çekerek Başkan Basescu’ya güçlü dostluğu için teşekkürlerini sundu” denilerek Obama’nın Basescu’yu anlaşma nedeniyle kutladığı da kaydedildi. Füzelerin 2015 yılında güney Romanya’daki eski bir hava üssüne yerleştirileceği belirtiliyor. ran’a karşı bir savunma sistemi Dış Haberler Servisi Wikileaks belgelerinde, ABD’nin füze savunma kalkanı projesini doğrudan İran’a karşı bir savunma sistemi olarak kurmayı hedeflediği belirtiliyor. Belgelere göre ABD Başkanı Barack Obama, George W. Bush döneminde geliştirilen füze savunma sistemi planını, Rusya’nın kaygıları nedeniyle değil tamamen İran’ın askeri gücünün artması ve bunun yarattığı tehdidin büyümesi üzerine değiştirdi. Wikileaks’in yayımladığı 18 Eylül 2009 tarihli olan, Dışişleri Bakanı Hillary Clinton tarafından büyükelçilere gönderilen notta, “Başkan, Savunma Bakanı Gates ve Genelkurmay Başkanlığı’nın, İran’dan Avrupa’da konuşlu güçlerimize, ailelerine ve müttefiklerimize yönelebilecek tehditlere karşı iyileştirilmiş bir füze savunma sistemi kurulması yönündeki ortak tavsiyesini kabul etmiş bulunuyor” deniliyor. C MY B C MY B