19 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
15 EYLÜL 2011 PERŞEMBE CUMHUR YET SAYFA [email protected] KÜLTÜR 15 Afrika’nın zengin maden yatağı ülke sömürgeciliğin pençesinde kıvranıyor Somali neden ‘aç’ kaldı? 1 Geciken Ödüller… Sevgili Zeki Ökten, sevgili Ömer Kavur… Şu son günlerde sık sık adınız geçiyor. Benim yüreğimden koca bir “Ah!” geçiyor. Gözümün önünden Antalya Altın Portakal günlerimiz geçiyor! 79 ve 80 yıllarının tehdidi ve baskısı üzerime geliyor! Yokluğunuzun acısı, gelip boğazımda düğümleniyor. “Geciken Ödüller” başlıklı haberlerde siz varsınız. Ama artık siz… “Yoksunuz” demeye dilim varmıyor… Artık siz… Bizimlesiniz ama, “aramızda değilsiniz”… Okurlar haberlerde duydular; bu sayfalarda okudular: 1979’da sansür yüzünden, 1980’da askeri faşist darbe yüzünden alamadığınız ödülleriniz, 32 yıl sonra bu yıl size veriliyor. O iki yıl yapılamayan yarışma sembolik olarak bu yıl yapıldı: 1979’un en iyi filmi “Demiryol” (Yavuz Özkan) ve “Yusuf ile Kenan” (Ömer Kavur), 1980’in en iyi filmi “Sürü” (Zeki Ökten) seçildi. Yavuz Özkan’ı nasılsa birkaç gün sonra Antalya’da kucaklayacağım, ama sizleri… Bugün size seslenmem bundandır… Siyasetçilerimizin yardım yarışına girdikleri Müslüman Somalililer, bırakın “aç” kalmayı, aslında dünyanın en “tok” halklarından biri olabilecek zengin kaynaklara sahipler. O kadar ki ülkeleri, küresel ticaret tarihinde bile efsanevi “Baharat Ülkesi” olarak anılıyor. Dahası Somali adı, “tok”luğun güvencesi sayılabilecek “inek ve keçi sütü”nün karşılığı olan “Somal” sözcüğünden geliyor. Çağlar boyu en çok süt içen halk, şimdi “süttozu” yardımıyla yaşama çabasında! Uranyum, demir, kalay, bakır ve doğalgaz yatakları bulunan Somali’de, Arabistan’a komşuluğundan ötürü petrol bile var. Putland bölgesinde 10 milyar varillik olduğu tahmin edilen petrol rezervi nedeniyle kurulmuş Somali petrol şirketi ise açlığa sadece ‘ART BEAT STANBUL’ SANAT FUARI, 18 EYLÜL’DE B T YOR seyirci. Somali’ye giden siyasilerimiz arasında, bu durumun nedenini en açık sözlerle belirten Kemal Kılıçdaroğlu oldu; “sömürgeci anlayış...” CHP liderine de zaten bu gerçekçilik yakışırdı ama olanın bitenin daha net tanımı belki de şöyle; “sömürgeciliğin acımasızlığı...” Kültür Servisi İstanbul’un yeni çağdaş sanat platformu “Art Beat İstanbul”, dün Lütfi arihin zenginleri Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’nda açıldı. 28 Somali’nin geçmişine bakıldığında, ülkeyi yerli ve yabancı galeri ve sanatçının katılımıybu duruma düşüren “sömürgeci Batı”dan la gerçekleşen, 18 Eylül’e dek sürecek etkinçok daha köklü bir tarihi olduğu görülür. likle, İstanbul sanat dünyasını, sanatçılarını ve Antik dönemlerde önemli bir ticaret bölgalerilerini dünyaya tanıtmak ve sanatsevergesiydi… Doğu Afrika’da efsane ülke olalerle sanat yatırımcılarına yeni bir zemin oluşrak bilinen “Punt” kentlerinin burada olduğu turabilmek hedefleniyor. Art Beat İstanbul’un varsayılır. Avrupa’da “karanlık” geçen Proje Direktörü Arhan Kayar’ın, önümüzdeortaçağda bile Ajura İmparatorluğu, Adal ki dönemde Ortadoğu, Asya, Avrupa ve AmeSultanlığı, Warsangali Sultanlığı, Gobroon rika’daki önemli sanat organizasyonlarını da Hanedanı gibi zengin krallıklar, yöreyi küliçine alıp daha da büyüyerek “Art Week” tür ve bilim alanında da geliştirmişler. başlığı altında bir sanat platformuna dönüşmeDaha eskilere gidersek, ilk insan barısini planladıklarını belirttiği etkinliğin sundunakları olan mağaralarda MÖ 9000’e tağu bir yenilik de Lütfi Kırdar’ın alt katındaki rihlenen resimler var. 4 bin yıl önce cenaözel projelere açık olan proje alanı. Pek çok ze geleneklerinin bulunduğu saptanmış ve genç sanatçının işlerinin sergilendiği fuarda özellikle uygarlığın sıçramasını simgeleyen Komet’ten Ansen’e, Sabine Boehl’den Peter yontma taş devri aletleri ünlü dünya müzeKogler’e, Necmi Zeka’dan Ergin İnan’a, lerine taşınmış... Miru Kim’den Shahram Karimi’den Şevket Afrika ve Asya’nın simgeleri ve dünya tiSönmez’e farklı tarzlarda işler üreten sanatçıcaretulaşım tarihinin kahramanları “deların çalışmaları yer alıyor. ve”leri de ilk evcilleştirenlerin MÖ 2000 1Ataları sütle büyüdüler; şimdi süttozuna hasretler... 2Binlerce yıl önce deveyi evcilleştirenler Somalililerdi... 3Somali, Karakıta’nın en doğusundaki Afrika Boynuzu denen bölgede yer alıyor... 2 3 ‘Art Beat’, ‘Art Week’ olacak balıkçılık gibi halkın temel geçinme ve “beslenme” kaynakları da gelişemez. Türkçede yakın yıllara dek “Habeşistan” olarak bilinen Somali’ye yerleşen Müslüman Arap ordularının kurduğu Somali Sultanlığı ülkeye 10’uncu yüzyılda İslam kimliğini kazandırır. İlerleyen zamanda Somali’nin kuzeyi Osmanlı egemenliğine geçse de ülkenin yazgısını sultanlık belirler… Arap ordusu 16’ncı yüzyılda komşu Etiyopya’ya girince, PortekizEtiyopya Birleşik Kuvvetleri Müslümanları geri püskürtür. Ancak Somali artık bir İslam ülkesidir ve bugüne dek aynı kimliğini sürdürmektedir… Şevket Sönmez’in yapıtı. O günlerde… Timsah gözyaşları Somali sömürgeciliğin hâlâ devam etmesiyle, hemen tüm gelirini makine, kimya ürünleri ve tüketim maddeleri aldığı İtalya, İngiltere ve Almanya’ya veriyor. İtalya ve Suudi Arabistan’a ise muz, deri, boynuz, pamuk, balık, mısır ve et gibi “ucuz” mallar satabiliyor. Böylece toplumsal sefaletin de doruğunu yaşıyor. Dış yardıma dayalı ekonomisinde de söz sahibi ülkelerin başında yine İtalya var; son yıllarda “timsah gözyaşları”yla sıraya giren bu sözde yardımcıların arasına ABD, Rusya, Çin gibi dünya hâkimiyetine yarışan ülkeler katılmış durumda... Sözün kısası, sömürgeciliği sorgulayıp karşı çıkmadan, Somali’ye yardım yarışı hiçbir anlam taşımıyor. Bu kandırmacanın sadece “insanlık” ya da “Müslümanlık” adına yapılmasını ise edep dahilinde tanımlamak mümkün görünmüyor. Hele bir yandan “Somalili Korsanlar”a savaş gemilerimizi gönderip, diğer yandan da aynı korsanların “beslenme” yokluğunda ölmek üzere olan çocuklarına ve ailelerine “yardım(!) gösterileri”nde bulunmanın ne anlama geldiğini yorumlamayı ise siyaset kurmayı yazarlarımıza bırakıyorum... T 3000’lerde Somalililer olduğu biliniyor. Tokluktan açlığa Bugünü yaratan ilk sömürgeci gelişmeler ise 19’uncu yüzyılın sonlarında İngilizler ve İtalyanların kıyı kuşağını işgalleriyle başlar... Britanya Somali’si ve İtalyan Somali’sine karşı mücadeleyi başlatan Muhammed Abdullah Hassan’ın yönetimindeki “Derviş Devleti”, İngilizleri kovmak üzereyken, 1920’de Britanya Hava Gücü’ne dayanamaz; yenilir.. Somalililerin 2’nci bağımsızlık örgütlenmesi ise 1960’ta kurulan Somali Cumhuriyeti’dir. 1969’da iktidarını ilan eden Mohamed Siad Barre liderliğindeki Somali Demokratik Cumhuriyeti, Batılıları öylesine kızdırır ki sömürgecilerin kışkırtmalarıyla başlatılan “iç savaş” sonucunda Barre hükümeti düşer. Böylece hayvancılık, tarım ve TOPHANE’DEK GALER SALDIRISINA L ŞK N LK DAVA BUGÜN GÖRÜLECEK polislerin köşelerde beklediğini ve bir daha benzer bir olayın yaşanmayacağını söylüyor. 9 yıldır mahallede depo sahibi olan bir kişi ise bir yılda mahallenin yüz değiştirdiğini söyleyerek “Soylulaştırma bir yılda hızla arttı. Yerel halk siliniyor. Bence bu olay çıkartıldı ki kentsel dönüşüm mevzusu belli olmasın” diyor. Tophane’deki bir başka galeri Tütün Deposu’ndan Asena Günal ise mahalleliyeni gelenler arasındaki ilişkiler anlamında çok şeyin değişmediğini, sadece galerilerin biraz daha temkinli olduğunu söylüyor. Günal, saldırıdan sonra bu konuda açık ve kapalı pek çok toplantı düzenlediklerini de belirtiyor. “Daha çok sanatçı, sosyolog ve plancıların katıldığı bu toplantılarda meselenin kaynaklarını ve olası değişiklikleri tartıştık. Mahalleliyle ilişkilerimizde, muhafazakâr mahalle baskısına çok da boyun eğmeden bir denge tutturmaya çalışıyoruz. Yüzeyde bir çatışma yok ama sonuçta ciddi yapısal sorunlar ve sınıf, kültür, cinsiyete dayalı farklılık ve gerilimlerden beslenen bir öfke söz konusu. Bu öfke kendini başka zaman başka şekillerde illa galerilere yönelik olarak da değil gösterebilir.” Galeriler daha temkinli AYŞEGÜL ÖZBEK 1979 yılında Antalya Altın Portakal Film Festivali’ndeydim… O günleri öyle iyi anımsıyorum ki… İnanamıyorduk: İktidarın başı Ecevit’ti, evet koalisyon vardı ama olsun, yine de sorunun çözülememesine inanamıyorduk… Ankara’nın “Sansür Kurulu”, Antalya’nın Altın Portakal jürisine dayatıyordu: 3 filmden; “Demiryol”, “Yusuf ile Kenan” ve Yavuz Pağda’nın yönettiği “Yolcular” filminden kimi “sakıncalı” bölümler çıkarılmadan film gösterilemezdi! Antalya’da jüri, halkla beraber izliyor ya filmleri! O “sakıncalı” bölümler halkımızı kötü etkiler, Tanrı korusun işçileri örgütlenmeye, yoksulları zengine karşı isyan etmeye ya da en azından milleti komünist olmaya yönlendirir diye korkuyordu Sansür Kurulu! O zaman da takıyye vardı; şimdiki gibi incelikler yoktu: Sol gösterip sağ vurmalar daha kaba sabaydı… Bu korkuya karşın, sol düşünceye karşı sağ görüşü savunan filmler yaptırmak yerine, solu yasaklamak daha kestirme, daha kolaydı. Ankara – Antalya telefon konuşmalarını anımsıyorum. Jürinin tartışmalarını anımsıyorum. Sağ kesimden jüriye ve solun temsilcisi sanatçılara gelen baskıyı, tehditleri; geceyarıları duyulan silah seslerini anımsıyorum… Bir de en çok, en çok biricik Onat Kutlar’ın çabalarını anımsıyorum. Jüri boyun eğmedi; kesintileri kabul etmedi. Ecevit’e bağlanan ümitler boş çıktı. Sonunda yönetmenlerden de kesinlikle kesinti yapmayız filmimizi çekeriz kararı gelince, jüri gerekeni yaptı. Sansürü lanetleyen, kınayan bir mektupla protestosunu ilan etti: Yarışmaya katılan hiçbir filmi değerlendirmeyeceklerdi! 1980’de ise Altın Portakal Film Festivali 12 Eylül’de başlayacaktı… Ve… Sonrasını biliyorsunuz… Aydın sorumluluğu Tophane’deki galetaşınan galeriler de oldu, Tophane’ye rilere saldırının ardından neredeyse bir yıl taşınanlar da. Açılışlarda ise sivil polis hazır geçti. Aradan geçen bekliyor. Kameralar da her zaman takipte. zamanda Tophane’ye taşınan galeriler de oldu, Tophane’den gine’de yaşayanlar için bu bir denler de. Ortalık duruldu gibi görünse de bu caydırıcı önlem gibi görüdurum saldırıdan zarar görenlerin şikâyetçi ol nüyor. Yine de kimileri Topmasını engellemedi. Bugün saat 10.00’da Be hane’deki cemaatleşme neyoğlu Adliyesi’nde görülmeye başlanacak da deniyle olumlu yönde değiva öncesinde semte uğradık. şimin olamayacağını söylerBu bir yıl içinde Tophane’den ayrılan Ga ken, kimileri de olayın büleri Outlet ve bir galerisini kapatan Piartwork’e yütülmesinden ve daha faz 21 Eylül 2010’da bir grup, sergi açılışı sırasında galerilere saldırmıştı. karşılık semte taşınan yeni galeriler arasında la deşilmesinden rahatsız. Art Sümer, Daire Sanat, Pg Art Gallery var. İki buçuk yıldır Tophane’de olan Doruk Sa Belediye burayı sanat caddesi yapmak isGalerilerin bulunduğu sokağa yerleştirilen ka nat Galerisi’nden Fatma Yıldız Erkan şu an tiyor, bir yılda 4 5 tane galeri açıldı. Bumeralar ve bölgeye yapılan sivil polis takvi da hiçbir sorunlarının olmadığını belirterek ranın değer kazanmasıyla kira fiyatları da yesinin yanı sıra açılış günlerinde de sivil po “Mahalleli esnaf bizden özür diledi, ma arttı” diyor. lisler artık belli noktalarda bekliyor. Topha halle dışından kişilerin yaptığını belirttiler. Beyaz eşya dükkânı sahibi Hüseyin Bey de Tophane saldırısından sonra başka semtlere Sevgili Ömer Kavur, sevgili Zeki Ökten… Benim eşsiz arkadaşlarım... Yaptığınız işle bu ülkenin yüzünü ağarttınız. Sansür kurulları, iktidardaki güçler, yasakçı, baskıcı zihniyet değilse de bu ülkenin insanları sizi ve yaptığınız işleri bağrına bastı. Yurtiçinde ve yurtdışında zaten nice nice ödüller kazandınız. Sinema sanatına yaptığız katkıları bilen zaten biliyor… Ama ben yine de bu geç gelen ödüller için içimde tarifi zor bir heyecan ve sevinç duyuyorum. Belki da bana aydın sorumluluğunu anımsattığı için… Bu nedenle de bu önemli işlevi yerine getiren Antalya Belediyesi’ni kutluyorum. Sevgili arkadaşlarım, değişen pek bir şey yok. Sansür ve yasaklar yine devam ediyor. Sansür Kurulu yerine, şimdi iktidar başının iki dudağı arasındaki söz var… Gerekçeler farklı, görüntü farklı, işte o kadar… Yüreğim ve aklım sizlere: Bir de En İyi Senaryo Ödülü’nü alacak Onat Kutlar’la; En İyi Yardımcı Oyuncu Ödülü’nü alacak olan Kamran Usluer’le… C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle