Katalog

6 AĞUSTOS 2011 CUMARTES CUMHUR YET SAYFA HABERLER 7 Gazetemize molotofkokteyli atan sanık Şinal, suçladığı şube müdürleri ve başkomiserleri açıkladı Polislerin ismini verdi HAT CE TUNCER Birinci Ergenekon davasında Cumhuriyet gazetesine molotofkokteyli atılması dosyası sanığı Bedirhan Şinal, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in adamlarına komplo kurarak, davada sanık duruma getirildiklerini iddia ettiği şube müdürleri ve başkomiserlerin adını verdi. Emniyet içindeki bir örgütlenmenin komplosu sonucu Peker’in adamı olduğu iddia edilen Boğaç Kaan Murathan ve diğer 6 sanığın önce molotofkokteyli davasından suçlandıklarını, ardından da Ergenekon davasına bağlandıklarını iddia eden Şinal söyle devam etti: “İsim istemiştiniz. Şu an sunacağım isimler bahsetmiş olduğum örgütün elemanlarıdır. Organize Suçlarla Mücadele Şube’de 3. sınıf Emniyet Müdürü Hüseyin Işıldak’ın olay tarihinde hakkımızda düzenlenen evraklarda imzası var. Bu şahıs, bize Edirne F Tipi Cezaevi’ne bu senaryoyu yazdırmaya Başkomiser Sait Gök’ü yollayan kişidir. Senaryonun yazısıcı ise Organize Şube’de polis Ercan Güneş’tir. Organize Şube’den başkomiser Serdal Akça’nın da bütün ev LEKE SÜRDÜRMED Tutuklu sanık emekli Yüzbaşı Muzaffer Tekin, eski stanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi hâkimlerinden Oktay Kuban ve eski Muhkeme Başkanı Köksal Şengün’ün görev yerlerinin değiştirildiğine dikkat çekerek “Oktay Kuban, kalpaklı Atatürk posteriyle adliyeden ayrıldı. Köksal Şengün, cübbesine leke sürdürmedi. Kirletmelerine kimsenin gücü yetmeyecektir” dedi. neş’in, Edirne F Tipi Cezaevi’nde ek ifadesini aldığını anlatan Şinal şunları söyledi: “Semih Tufan Gülaltay’ın avukatı, sanık Seyhun Zaim’in annesi aracılığıyla ‘Semih Tufan Gülaltay’ın kardeşinin adı Cerrahpaşa’daki bombalamada geçiyor. Bedirhan, Cerrahpaşa’daki bombalama eylemini anlatmasın. Gülaltay 50 bin dolar verecekmiş’ diye mesaj göndermiş. Ben Gülaltay’ı tanımam ki kardeşini tanıyayım. Bu insanların yakılması için beni de yaktılar.” İP Genel Başkanı Doğu Perinçek de söz alarak “Benim 4 yıl önce söylediklerimin aynısını istifa eden komutanlar ifade ettiler. Hakikati milletime ifade etmenin huzuru içindeyim” dedi. Bedirhan Şinal yeniden söz alarak “Can güvenliğim tehlikede, bitirmeme müsaade edin” dedi. Şinal “Cezaevi’nin 1. müdürü, polislikten ayrılma bir insan. Kendisini kukla yapmışlar. Bana bir kalem vermeyen insanlar, şimdi permatik vermeye başladılar. Can güvenliğime bir şey geldiği takdirde sorumlusu heyetinizindir” diye konuştu. ‘TUNCEL VE HAYAL’ TANIYORUM’ Hrant Dink’nin öldürülmesi davasında sanık polis muhbiri Erhan Tuncel ile Trabzon’da görüştüğünü söyleyen Şinal, Dink’i öldürmeye azmettirmekten sanık Yasin Hayal’in kendisine gönderdiği iki mektubu heyete sundu. Bedirhan Şinal, memleketi olan Rize’nin Ardeşen ilçesine gittiğinde Trabzon’a da uğradığını anlatarak, “Alperen Ocakları’na yakın olduğum için Trabzon’a gittiğimde ziyaret ederdim. Dink davasında yargılanan Tuncel (Erhan Tuncel) diye bir sanık var. Trabzon’a gittiğimde görüşürdüm. Yasin Hayal ile birkaç defa karşılaştığımızı olaylardan sonra öğrendim. Yazışmaya başladık. Yasin Hayal bana mektuplar göndermiş ama mektuplara ulaşamadım. Sadece iki tanesi elime geçti. İki tanesine ulaşabildim” dedi. Yasin Hayal’in kendisine gönderdiği bayram tebriki ve hal hatır soran mektubu okuyan Şinal, daha sonra bunları heyete verdi. ARSL AN’IN KAHKAHAL ARI Başkan Özese, Şinal’in talep konuşması sırasında kahkahalarla gülen Danıştay’a silahlı baskından sanık Alparslan Arslan’a talebini sordu. Arslan “Ben demokratik, laik, hukuk devletine saygılıyım. Burada konuşulan olaylarla ilgim yok. İsmail Sağır, Osman Yıldırım ve Erhan Timuroğlu’nun da bu olaylarla alakası yok. Terör ve terorizm ile uzaktan yakından alakam yok. Devletimi ve hükümetimi seviyorum. Beraatımı ve tahliyemi istiyorum” dedi. Tuncel ‘Söylediklerimiz çıktı’ raklarda imzası var. Bunlar hakkında gereğini yapın. İşlem yapılırsa, isimlerin devamını açıklayacağım.” errahpaşa’daki bomba Şinal, önceki günkü duruşmada “TEM Şube Müdürlüğü’nden polisler bana Cumhuriyet gazetesine atmam için el bombası ve silah verdi. Bombayı Cerrahpaşa’daki arkadaşlara verdim. Onlar bir olayda bu bombayı atmışlar, ama patlamamış. Ama ben molotofkokteyli attım” iddialarını sürdürdü. Gök ve Gü C ÜZER ME KALDI Şinal’e Cumhuriyet’e molotofkokteyli attırmaya azmettirdiği ve Sedar Peker’in adamı olduğu iddia edilen Boğaçhan Kağan Murathan “Ben Bedirhan Şinal’e inanıyorum. 16 yaşında kendisine yapıldığını söylediği şeyleri polisler aynı yaşlarımda bana da yapmıştı. Sedat Peker hakkında itirafçı olmamı istemişlerdi. Karadenizli olduğumdan bunu yapamayacağımı anlatmıştım ve o günden beri üzerime davalar yıkılıyor” dedi. Şinal’in önceki gün reddettiği “2007 yılında Bayrampaşa Cezaevi’nde C7 koğuşunda İlhan Selçuk’a yönelik suikast eylemi planladıkları, Sedat Peker’in İlhan Selçuk’a husumetinden dolayı eylem planı” iddialarına değinen Murathan “Bayrampaşa Cezaevinde C7 diye bir koğuş yok. Ben C27’de kalıyordum” dedi. ‘Cumhuriyet’i havaya uçururdum’ Cumhuriyet’e bomba atılması ve Danştay’a saldırı dosyası sanığı Osman Yıldırım, Cumhuriyet gazetesine 3 bombalı saldırıdan, 5 Mayıs ve 10 Mayıs 2006 tarihindeki patlamayan 2 el bombasını kendisinin attırdığını önceki ifadelerinde söylediğine dikkat çekti. Yıldırım şöyle devam etti: “Cumhuriyet gazetesine bomba attırdım, pişman değilim. O patlamayan bombaları bilseydim, bana oynanan bu oyunu bilseydim içinde kim olursa olsun o gazeteyi havaya uçururdum. Cumhuriyet gazetesine attırdığım bombalardan dolayı en üst cezayı verin.” Danıştay’a saldırı ile hiçbir ilişkisinin olmadığını ifade eden Yıldırım, “Ben devletimi, milletimi seviyorum. Danıştay’a yapılan saldırıyı onaylar mıyım? Ben çocuklarımı okutuyorum. Çocuklarım avukat olmaya karar vermişler, ‘Babamızı savunacağız’ diyorlar” dedi. Can güvenliği talebi Cumhuriyet’e molotofkokteyli atılmasına azmettirmekten Murathan’ın avukatı Burak Bekiroğlu, mahkemeye verdiği dilekçede Bedirhan Şinal’in iddiaları nedeniyle can güvenliğinin sağlanmasını istedi. Hayal CHP Grup Başkanvekili Muharrem nce, Ergenekon davasının tutuklu sanığı Bedirhan Şinal’in itiraflarını değerlendirdi. HSYK’den savcılara şok baskın ncelemenin ardından savcılar hakkında herhangi bir ceza verilebileceği gibi, soruşturma takipsizlikle de sonuçlanabilecek. Akman ve Karaman’ın HSYK’ye yaptıkları şikâyette, savcıların, mal varlıklarına el konulan 18 kişi hakkında mahkeme kararını yok sayarak işlem yaptıkları öne sürülmüştü. LHAN TAŞCI ları eneri savcıları zanlı Deniz F SYK hkemeye sevk etti, H gitti... ma eye başmüfettişleri adliy Danıştay’dan bireysel dava vizesi ANKARA (AA) Danıştay 5. Dairesi, kamu görevlileri sendikalarının bireysel bir atama işlemine karşı dava açabileceğine hükmetti. Türk SağlıkSen, Aydın İl Sağlık Müdürlüğü’nde 2009’da yapılan bir atama işleminin iptali istemiyle dava açtı. Aydın 1. İdare Mahkemesi ise “sendikanın dava açma ehliyetinin bulunmadığı” gerekçesiyle talebi reddetti. Sendikanın kararı temyiz etmesi üzerine dava dosyası Danıştay 5. Dairesine geldi. 5. Daire, oy çokluğu ile sendikanın temyiz istemini kabul ederek mahkemenin kararını bozdu. Dosya yerel mahkemeye gönderilecek. ‘Muhalif susturma davası’ ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Muharrem İnce, gazetemize molotofkokteyli atan sanık Bedirhan Şinal’in eylemi polislerin yaptırdığını itiraf etmesiyle ilgili “Ergenekon davası polis, savcı ve basın üçgeninde AKP muhaliflerinin dize getirilmesi davasıdır” dedi. İnce, yaptığı yazılı açıklamada, Şinal’in, “Gaziosmanpaşa’da bir işadamının tekstil atölyesinde, polislerin kendisine, Cumhuriyet gazetesine atması için bomba verdiği” yönünde beyanda bulunduğunu belirtti. İnce, şu soruları yöneltti: “İsimsiz ihbarlarla insanların özgürlüklerini elinden alan yargı, mahkeme önündeki bu beyanın gereğini yapacak mı? İsimsiz ihbar, imzasız belgelerle general ve gazeteci, işadamı, profesörün evine baskın düzenleyen yargı ve polis, Şinal’in açıklamalarına dayanarak söz konusu işadamı, TEM şube müdürü ve görevlilerine aynı yöntemi uygulayacak mıdır? Emniyet içinde hukuksuzluğa karışmış olanları ne zaman ayıklayacaksınız? Bu teşkilatta yapılan hukuksuzlukları neden görmüyorsunuz?” Ergenekon’la ilgili “imal edilmiş belgeler ve sözde gizli tanıklarla” iktidara muhalif olanların susturulmaya çalışıldığını, hukukun yok edildiğini söylediklerini belirten İnce, “Sanık Şinal’ın açıklamaları, bizim söylediklerimizin kanıtlarından sadece biridir. Ergenekon davası normal bir hukuk devletinde kabul edilebilecek, suç ve suçluyla mücadelenin gereği olan bir dava değildir” dedi. 45 raportör yardımcısı alınacak ANKARA (ANKA) Anayasa Mahkemesi’ne raportör yardımcılığı başvuruları 15 Ağustos’ta başlıyor. 45 raportör yardımcılığı için yazılı sınav 30 Ekim’de yapılacak. Aday adayları, Giriş Sınavı Başvuru Formu’nu www.anayasa.gov.tr adresinden temin edebilecekler. Başvurular 16 Eylül’de sona erecek. Bingöl’de askeri konvoya saldırı BİNGÖL (Cumhuriyet) Elazığ’dan Muş’a giden askeri konvoya 1993’te PKK’li teröristlerin 33 askeri şehit ettiği Bingöl yakınlarındaki Bilaloğlu bölgesinde dün 11.30 sıralarında teröristler tarafından uzun namlulu silahlarla ateş açıldı. 3 askerin hafif yaralandığı saldırıda konvoyda koruma görevi yapan özel eğitimli askerlerin karşılık vermesi üzerine çatışma çıktı. Yaklaşık 25 dakika süren çatışma sonrasında PKK’liler dağlık alana kaçtı. ‘ mal edilmiş belgeler’ Ek ifadeler alındı HSYK 3. Dairesi dün sürpriz bir şekilde inceleme başlattı. Savcılar Türkaslan, Tamöz ve Yaren; Kapuyoldaş ve sunucu HSYK başmüfettişlerinin adliyeye gelmeden önce savcıların tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk ettiği Kapuyoldaş ve Şafak tutuklandı, Bölükbaşı ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. C MY B C MY B ANKARA Deniz Feneri soruşturmasında tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edilen Harun Kapuyoldaş ve Muzaffer Şafak tutuklandı. Mustafa Bölükbaşı ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı. Soruşturmayı yürüten savcılar Nadi Türkaslan, Abdulvahap Yaren ve Mehmet Tamöz, aralarında asıl fail olarak gösterilen Kapuyoldaş’ın da bulunduğu 4 zanlıyı tutuklama istemiyle mahkemeye sevk ettiği saatlerde ise Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu’nun (HSYK) görevlendirdiği iki başmüfettiş adliyede inceleme başlattı. Müfettişlerin savcılar hakkında usulsüz yazışma ve evrakta sahtecilik suçlamalarından inceleme yaptıkları bildirildi. Müfettişlerin inceleme kapsamında Deniz Feneri dosyasının kopyasını aldıkları belirtildi. Eski RTÜK Başkanı Zahid Akman ile Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman, Yönetim Kurulu Üyesi İsmail Karahan, Genel Yayın Yönetmeni Mustafa Çelik’in tutuklu bulunduğu Deniz Feneri e.V. soruşturmasını yürüten savcılar Nadi Türkaslan, Mehmet Tamöz ve Abdulvahap Yaren geçen hafta zanlı avukatları tarafından HSYK’ye şikâyet edilmişti. Akman ve Karaman’ın avukatları aracılığıyla, HSYK’ye yaptıkları şikâyette, soruşturma savcılarının, mal varlıklarına el konulan 18 kişi hakkında mahkeme kararının bir bölümünü yok sayarak işlem yaptıkları öne sürülmüştü. Van saldırısında yeni iddia GÖZYAŞLARINI TUTAMADI Öte yandan, Uğur Arslan, serbest kalmasının ardından sevincini halası olduğunu söylediği Zahide Uyaner ile sarılarak paylaştı. Arslan, adliye binası önünde ise gazetecilerin sorusu üzerine, “Ben suçlu değilim. Şüpheli olarak getirildim. ki saat ifade için 4 gündür nezaretteyim. Bu da benim yanıma kâr kalsın. Orucumu da nezarette tuttum, çok şükür” dedi. Uğur Arslan’ın, adliye binası dışında telefonla görüşürken göz yaşlarına hâkim olamadığı gözlendi. (Fotoğraflar: AA) Uğur Aslan’ın ek ifadesini aldı. Ek ifadelerin ardından, sunucu Uğur Arslan serbest bırakılırken Kapuyoldaş, Şafak ve Bölükbaşı tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk edildi. Böylece savcıların dünkü çalışması tamamlanmış oldu. Ancak bu saatlerde beklenmedik bir gelişme yaşandı. Ankara Cumhuriyet Başsavcısı Ethem Kuriş; Deniz Feneri soruşturmasını yürüten savcılar Nadi Türkaslan, Mehmet Tamöz ve Abdulvahap Yaren’i odasına çağırdı. Başsavcı Kuriş savcılara iki HSYK başmüfettişinin adliyede olduğu bilgisini verdi. Savcılar daha sonra HSYK başmüfettişleri için adliyenin üçüncü katında tahsis edilen müfettiş odasına geçti. Savcılar ile müfettişler bir süre görüştükten sonra başmüfettişlere Deniz Feneri soruşturmasındaki bazı belgelerin kopyası aktarıldı. Müfettişlerin hazırlayacağı raporun ardından savcılar hakkında soruşturma başlatılıp başlatılmayacağına karar verilecek. Haber Merkezi Van’da geçen günlerde 3 askerin şehit edildiği saldırıyı, köyün muhtarının kardeşinin planladığı iddia edildi. Başkale’ye bağlı Güroluk Köyü muhtarı A.A’nın kardeşi N.A. hakkında saldırıda kullanılan aracı oto kiralama şirketinden kiraladığı gerekçesiyle mahkemece yakalama kararı çıkarıldı. Öte yandan saldırının ardından 2 Ağustos’ta şüpheli olarak gözaltına alınan 6 kişinin de işlemlerinin ardından serbest bırakıldığı bildirildi. nternet filtresine 3 ay erteleme Haber Merkezi İnternette sansüre yol açacağı gerekçesiyle tepki çeken İnternet Kurulu’nun Güvenli İnternet Hizmeti uygulamasının 3 ay ertelendiği açıklandı. Ulaştırma Bakanlığı İnternet Kurulu Başkanı Serhat Özeren, 22 Ağustos’ta yürürlüğe girmesi planlanan Güvenli İnternet Hizmeti’ne ilişkin Bilgi Teknolojileri ve İletişim Başkanlığına (BTK) sundukları rapor doğrultusunda bu hizmete yönelik paket seçeneklerinin yeniden düzenlendiğini, işletmecilere de buna uygun altyapı oluşturabilmeleri için 3 ay ek süre tanındığını bildirdi. Özeren, raporun sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle gerçekleştirilen toplantılar sonucunda hazırlandığını söyledi. Kapuyoldaş tutuklandı