Katalog

7 HAZ RAN 2011 SALI CUMHUR YET SAYFA HABERLER 12 yaşındaki çocuk arkadaşını öldürdü SAKARYA (AA) Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde, 12 yaşındaki okul arkadaşının bıçakladığı 10 yaşındaki öğrenci öldü. B.P. gözaltında. 3 Sahte içkiden zehirlenen 28 yaşındaki Alexandr Zhbckov yaşamını yitirdi Taciz zanlısı imam: Küçük çocuklara sevgim çoktur ZONGULDAK (Cumhuriyet) Zonguldak’ta 13 yaşındaki K.B.’ye cinsel istismarda bulunduğu iddiasıyla 1.5 yıldır tutuklu yargılanan imam “Küçük bir kızın yanağını ısırmak suç oluşturur mu?” diyerek tahliyesini istedi. C.B. evlatlık verildiği için çocuklara karşı sevgisinin çok olduğunu söyledi. Mahkeme tutukluluğun devamına karar verdi. Dördüncü cinayet Yaşamını yitiren Rus rehberler Marina Shevelyova (üst sol), Zalyaeva Auilia ve Maria Shalyapina (yanda). Dava açan eşini vurdu BURSA (Cumhuriyet) Bursa’da, şeker hastalığı nedeniyle bir yıl önce sol bacağı kesilen Fahri Yıldızhan (51) boşanma davası açan eşini, silahla vurarak öldürdü. DENİZLİ (Cumhuriyet) Muğla’nın Bodrum ilçesinde sahte içkiden zehirlenerek Denizli’deki Pamukkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi’ne kaldırılan 15 Rus tur rehberinden Alexandr Zhbckov (28) da yaşamını yitirdi. Böylece sahte içkiden yaşamını yitirenlerin sayısı dörde çıktı. 10 gün önce Bodrum’da günlük tekne turuna çıkan 100 kişilik Rus tur rehberi grubundan 60’ı teknede servis edilen alkollü içkiden ötürü rahatsızlanmış ve 17’si Bodrum Devlet Hastanesi’ne kaldırılmıştı. Rus rehberlerden Maria Shalyapina ve Zalyaeva Auilia’nın Türkiye’de yaşamlarını yitirmelerinin ardından, ülkesine dönen rehberlerden Marina Shevelyova da Moskova’da kontrol altına alındığı hastanede yaşamını kaybetmişti. (Fotoğraf: Cihan Oruçoğlu) Liberal Demokrasi, Özgürlükçü Demokrasi, Sosyal Demokrasi, Muhafazakâr Demokrasi, AKP ve CHP Liberal demokrasi özgürlükçüdür. Bireylerin, grupların, toplulukların, şirketlerin, devlet müdahalesi olmadan “kendi mantıkları içinde”, “özgürce” davranması ilkesine dayalıdır. Bu anlayışa göre bir toplumda herkes, her kurum, her şirket, devlet müdahalesi olmadan kendi çıkarına uygun davrandığında, toplum hem özgürlükler hem de üretim açısından en optimum noktaya ulaşır. Bireyi korumasız bıraktığı ve ezdiği, ayrıca ekonomik bunalımlara neden olduğu için eleştirilen bu anlayış, günümüzde “özgürlükçü demokrasi” kavramına doğru evrimleşmiştir. CHP’nin “Demokrasi” kitapçığında, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin içtihatlarına ve Avrupa Birliği’nin aday ülkeler için belirlediği Kopenhag kriterlerine göre “Özgürlükçü Demokrasi”nin şu ilkelere dayandığı belirtilmektedir: İnsan haklarına saygı. İstikrarlı ve kurumsallaşmış demokrasi. Hukuk devleti ve hukukun üstünlüğü. Azınlık haklarına saygı. Siyasaltoplumsal çoğulculuk. (s.14) Ne yazık ki “özgürlükçü demokrasi” de bireylerin “insanca yaşam koşullarını” güvenceye almakta her zaman başarılı değildir. Bir başka deyişle, özgürlüklerle ilgili hakların tanınmış olması, bu hakların kullanılabilmesi için yeterli değildir. İşte CHP bu noktada açıkça tavır koyuyor ve Sosyal Demokrasi’den yana olduğunu söylüyor. CHP’ye göre: “Sosyal adalet sağlanmadan… İnsanlara kanunen tanınan haklardan faydalanacak asgari olanaklar temin edilmeden… İnsan hakları fiilen hayata geçirilemez. Örneğin, asgari ücret hakkı, sosyal güvenlik hakkı, sağlık hakkı olmadan yaşama hakkının… Eğitim olmadan siyasi katılım hakkının içeriği boşalacaktır.” (s.15) Tam bu noktada “Muhafazakâr demokrasi” anlayışının yanlışlığına geliyoruz: Devletin temel sağlık, sosyal güvenlik ve eğitim hizmetlerinden bile sorumlu olmadığı bir “Muhafazakâr demokrasi” ancak zenginlerin daha zengin, muktedirlerin daha muktedir olmasına yol açar, toplum içindeki gelir adaletsizliğinin ve dengesizliklerin uçurumlaşmasına neden olur. Yok eğer “Muhafazakâr demokrasi” terimini, “muhafazakâr değerlerin, yani milli ve dini inançların egemenliği” anlamında kullanıyorsanız da, bu anlayışın “özgürlükçü demokrasi” kavramı ile uzakyakın bir ilişkisinin olmadığı açıktır. Çünkü “Muhafazakâr demokrasi” anlayışının, dini ve milli değerlerin egemenliği anlamında kullanılması, bu değerleri kimlerin temsil ettiği, hangi değerlerin dine ve millet anlayışına uygun olduğu gibi içinden çıkılmaz tartışmaları da birlikte getirdiği için, son tahlilde yönetici egemenlerin fetvalarına dayanan bir otoriter rejime dönüşür… Ki bugünkü AKP iktidarının (The Economist, The New York Times, Observer gibi yayın organlarının da işaret ettiği) temel sorunu da budur. Çağdaş demokrasi ve çağdaş insan, yani insan hakları ve insanca yaşam, liberal ya da muhafazakâr demokrasi ile değil, ancak özgürlükçü demokrasi ve sosyal demokrasi ile gerçekleşebilir. Şu sözler CHP’nin de bu çağdaş anlayışı benimsediğini göstermektedir: “CHP için, temelinde insan hakları bulunan bu özgürlükçü demokrasi ve sosyal demokrasi anlayışı ‘özgür insan’ idealinde sembolleşmektedir”. (s.15) Önemli not: Bir başbakanın Abbas Güçlü’ye “Bedelini ödeyecek”, İnan Kıraç’a “Risk alıyor”, Nuray Mert’e “Namert” demesi hiçbir demokrasi anlayışına sığmaz. syan sürüyor Karadeniz İsyandadır Platformu, HES’lere, termik santrallara, zehir saçan madencilik faliyetlerine karşı “Horon direnmektir” diyerek Göztepe Özgürlük Parkı’nda “Yaşam için isyan ve dayanışma” konseri düzenledi. Kent ve Yaşam Ödülleri sahiplerinde İstanbul Haber Servisi Yaşam Radyo tarafından bu yıl 7’ncisi gerçekleştirilen “Kent ve Yaşam Ödülleri” sahiplerini buldu. Törende, “En başarılı yerel yönetim başkanı” ödülüne Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül layık görüldü. Gazeteci Celal Toprak ile Leyla Üstel Çağatay’ın Yaşam Radyo’da hazırlayıp sunduğu “Kent ve Yaşam” programı kapsamında verilen ödüllerden bazıları şöyle: Medya ödülü: Halef Vayis (Medya Takip Merkezi), Tasarım ödülü: Davut Doğan (Doğtaş Mobilya), En Başarılı Sivil Toplum örgütü: Malatyalı İşadamları Derneği, Başarı Öyküsü ödülü: Rüya Bayegan, Dayanışma ödülü: Gazeteci Nedim Şener, Kadın Girişimci ödülü: Aynur Bektaş. C MY B C MY B