16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHUR YET 19 N SAN 2011 SALI 6 HABERLER Mimarlar Odası Genel Başkanı Muhcu, Başbakan’ın açıkladığı projeyi ‘büyük hata’ olarak değerlendirdi: ‘2 İstanbul’, kenti bitirir ÖZLEM GÜVEML Yalan Rüzgârları Erdoğan propaganda sürecine 12 yıllık bir programla başladı! 4 yıl kesmiyor, 2023’e kadar 3 dönem üst üste seçimleri istiyor! İstanbul’da iki ayrı şehir, gibi cilaları bir kenara bırakırsak... siyasi ve ekonomik, bir dizi siyasi yalan rüzgârı ve bir gerçekle karşı karşıyayız... Önce gerçek olanı söyleyelim.. Yeni anayasa bu dönemin biricik önemli konusu! Erdoğan’a göre “katılımcı ve demokratik” bir anlayışla yeni Meclis tarafından hazırlanacak... Katılımcı ve demokratik anlayışı biliyoruz: Biz önereceğiz, kabul ederseniz ne âlâ... Meclis’te çoğunluğumuzla yeni anayasayı geçiririz. Yeterli çoğunluğu sağlayamazsak referanduma götürür, orada kabul ettiririz... Erdoğan, bu rotayı zaten önceden açıklamıştı! Erdoğan Başkan olacak, bu da yetmiyor; Başkan olarak da istediği biçimde bir anayasayla ülkeyi keyfince yönetmek istiyor! Zaten, milletvekili adaylarını da buna göre seçti! Onlardan, kendisini siyasetbilimci diye tanımlayan birisini TV’lere çıkarıyor; içeriksiz, basit ve ilkel “lider propagandası” ancak bu kadar yapılabilir! (Yandaş pek çok köşe yazarı da bu ilkel propagandanın yazı ve söz olarak araçları durumunda!) Yeni Meclis’in ve dolayısıyla Türkiye’nin gündemi, Erdoğan için hayat memat meselesi olan yeni anayasa ile geçecek! Bize diyor ki Erdoğan: Her şeyi bana bırak, gerisini merak etme! Bu aynı zamanda, Türkiye için de bir hayat memat meselesi! Muhalefetin iyi zırhlanması gerekmekte! Programda, siyasi olarak “İleri Demokrasi” başlığına, geçmiş “başarıları/icraatı” göz önüne alındığında ancak şunu diyebiliriz: “Yaptıkları yapacaklarının teminatıdır!” Daha dün Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nde, Ahmet Şık’ın kitabı için, medya/basın yoluyla teröre hazırlık aşaması benzeri sözleri sarf eden bir başbakanın, yeni dönemde atacağı ileri demokratlık adımlardan “Tanrı Türkiye’yi korusun!” diyebiliriz! Başbakan, zaten, medya özgürlüğü konusunda kötü bir sicile sahip! Son tutuklanan gazeteciler hakkındaki düşünceleri, 8 yıllık medya pratiğini hem tamamlayıcı hem sürdürücü niteliktedir! Erdoğan neredeyse her konuda “kesin doğrulara” sahiptir; tehlikeli olan da budur ve daha fazla yetkilerden uzak tutulması için, elde yeterince “delil” birikmiştir! İleri demokrasi çerçevesinde, “siyasi partiler ve seçim yasası” yeniden ele alınacak, deniyor.. 2023 döneminde mi? 8 yıldır, siyasi partilerin demokratikleşmesi ve seçim barajının düşürülmesi için ülke çırpınıyor! Ayak direten de bu iktidar! Bu konuda kıllarını bile kıpırdatmayacakları açık. Daha dün “istikrar için bu baraj gerekli” diye söyleyen sizler! Programda bu konuya hiç yer vermeseydiniz daha iyiydi, hiç olmazsa bir yalan rüzgârı daha bu kadar net ortaya çıkmazdı! Partisini, ilk kurulduğunda daha demokratik bir tüzüğe sahipken, tek adamlık parti haline getiren bir liderden, acaba siyasi partiler yasasını daha antidemokratik bir hale mi getirecek diye kuşku duymak normaldir! Başbakan’ın İstanbul’da iki yeni şehir kurulacağını açıklamasıyla tartışmalar da başladı. Henüz ayrıntıları açıklanmayan projenin İstanbul Çevre Düzeni Planı’nda öngörülen Avrupa yakasında Silivri, Anadolu yakasında Kartal’ı merkez alan yapılanma modeli ya da Karadeniz kıyısının yapılaşmaya açılması olabileceği tahmin ediliyor. Mimarlar Odası Genel Başkanı Eyüp Muhcu, bu proje ile İstanbul nüfusunun 2530 milyona çıkacağını belirterek “Kentle ilgili alınmış hatalı kararların toplamından bile daha hatalı bir karar” değerlendirmesini yaptı. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe, Anadolu ve Avrupa yakasındaki ormanların ranta teslim edileceğini vurguladı. Prof. Ahmet Vefik Alp de, İstanbul’un “Kâbus ve korku şehri”ne dönüşeceği uyarısında bulundu. Başbakan’ın yeni projesini gazetemize değerlendiren Mimarlar Odası Başkanı Muhcu, iki yeni kentin Kartal ya da Silivri’ye kurulacağını düşünmediğini söyleyerek “Çevre Düzeni Planı’nda Silivri ve Kartal A K P HAKAN D R K K O P Y A Ç E K Y O R D D A S I İZMİR AKP’nin seçim beyannamesinde yer alan İzmir’e yönelik projelerin “kopya” olduğu belirtilirken birçoğunun İzmir Büyükşehir Belediyesi tarafından “yürütülen” çalışmalar olduğu vurgulanıyor. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, EXPO 2020’nin uzun süre önce hedefe konulduğunu, BostanlıÜçkuyular arasında tüp geçit önerisini daha önce Ulaştırma Bakanı’yla paylaştığını kaydetti. Yapmakta oldukları ya da bitirdikleri çalışmaları AKP’nin seçim beyannamesinde görmekten “mutlu olduğunu” dile getirdi. Erdoğan’ın “bilgi eksikliği” olabileceğini belirten Kocaoğlu, “Fuar ve kongre merkezi projemizi Sayın Başbakan’ın seçim bildirgesinde görmek, bizi çok sevindirdi. Zaten biz fuar projesini bitirdik, yakonuları ele alınmıştı. İki yeni kent, var olan plandan bağımsız gibi anlaşılıyor” diye konuştu. Yapımı planlanan 3. köprünün işlevsiz kalması riskine karşı kuzeyde Şile ve Çatalca’da iki yeni kent kurulmasının planlandığını söyleyen Muhcu, bu pım ihalesine çıkıyoruz. Kültürpark alanı içindeki hollerimizi de kongre merkezine çeviriyoruz. Bildirgede yer alan AliağaMenderes Banliyö Sistemi projesine biz 550 milyon lira harcadık. Şu anda TCDD ile bir protokol yaptık ve hattı zaten Torbalı’ya kadar uzatıyoruz. Hattın güneyde Selçuk, kuzeyde de Bergama’ya uzatılması, zaten uzun süredir gündemimizde olan bir konu. Sayın Başbakan’ın seçim beyannamesinde bu konuya da yer vermesi, bizi mutlu etti” dedi. CHP İzmir Milletvekili Mehmet Ali Susam da, Erdoğan’ın belediyenin projelerinden “kopya çektiğini” belirterek, “Açıkladıkları AKP’nin projesi değildir. İzmir Büyükşehir Belediyemiz tarafından yapım veya proje aşamasında olan çalışmaları sahiplenerek kendilerine bir program oluşturma derdine düşmüştür. Bu tam bir kopya çekmedir” diye konuştu. ni kent nüfusu daha eklenecek. Yani 10 milyonu aşan yeni bir nüfus öneriliyor. Kentin nüfusu 2530 milyona çıkacak. Planı eleştirdik, ama bunu konunun uzmanlarına hazırlattılar. Planda uzmanların vermediği kararı Başbakan veri yor. İki kent projesi, Çevre Düzeni Planı’nı da çöpe atıyor” dedi. Muhcu, kentte kimi hatalı tekil yatırım kararlarının yarattığı tahribatın kontrol edilebilir ölçekte olduğunu, ancak bu yeni projenin neden olacağı tahribatın kontrol edilemeyeceğini belirtti. İki yeni kent projesinin sadece İstanbul’u değil Trakya’yı ve Düzce Ovası’nı da olumsuz yönde etkileyeceğine dikkat çeken Muhcu, tüm partilerin kent üzerinde siyaset yapma alışkanlığı içinde olmasını da eleştirdi. İnşaat Mühendisleri Odası İstanbul Şube Başkanı Cemal Gökçe ise Başbakan’ın açıkladığı proje ile Anadolu yakasında Ömerli, Beykoz, Şile ormanları ile Avrupa yakasında Belgrad, Kemerburgaz, Çatalca ormanlarının ranta teslim edileceğine dikkat çekti. Bu bölgelerin yapılaşmaya açılmasıyla İstanbul’un 25 milyonu aşkın bir nüfusa sahip olacağını ifade eden Gökçe, şunları söyledi: “Kent bilimine rasyonel bir akla dayanmayan, günübirlik çıkara, İstanbul’un pazarlanmasına ve satışına yönelik bu projeler yerli ve yabancı sömürücülere hoş gelebilir, onların ilgisini çekebilir ama İstanbul’u daha da yaşanmaz bir hale getirir. Tarihimize ve kültürümüze bıçak gibi saplanacak Başbakan’ın ‘iki yeni kent projesine’ insanım diyen, torunlarımı ve gelecek kuşakları seviyorum diyen herkesin karşı çıkması gerekir.” Ormanlar ranta teslim bölgelerin kıyı, orman ve tarım alanlarını kapsadığını vurguladı. İstanbul için İBB tarafından uzmanlara hazırlatılan 1/100 binlik Çevre Düzeni Planı’nda kent için maksimum 17 milyon nüfus öngörüldüğünü anlatan Muhcu, “Bu nüfusun üzerine iki ye TTB’nin Türkiye genelinde gerçekleştireceği grev konusunda bakanlık tehdit etti Sağlıkçı hakkını arıyor ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Türk Tabipleri Birliği’nin (TTB) bugün ve yarın Türkiye genelinde gerçekleştirecekleri grev süresince, acil servisler ve yoğun bakım dışında hasta kabul edilmeyecek. TTB, “acil sağlık hizmetlerinin aksatılmayacağını” açıklarken Sağlık Bakanı Recep Akdağ, iş bırakacak sağlık çalışanlarını “Bir tek vatandaş bile mağdur olursa ben TTB’yi savcılığa şikâyet edeceğim” ifadeleriyle tehdit etti. Tabip odaları, halka “1920 Nisan’da Çalış(a)mayacağız” sloganıyla yapacakları grev ve mitinglere katılım çağrısı yaptı. Türk Tabipleri Birliği Merkez Konseyi, yurttaşları bugün ve yarın gerçekleştirecekleri greve destek vermeye çağırdı. TTB’den yapılan yazılı açıklamada, eylem süresince sağlık hizmetlerinin bayram tatillerinde olduğu gibi sunulacağı belirtilerek “1920 Nisan günleri aciller dışında sağlık hizmeti sunulmayacaktır. Eylem süresince Türkiye’de daha önce de yaşanan bayram tatillerinde olduğu gibi bir sağlık hizmeti sunulacak” denildi. Sağlık Bakanı Akdağ ise dün bir gazeteye grevle ilgili olarak “Bir tek vatandaş bile mağdur olursa ben TTB’yi savcılığa şikâyet edeceğim. Eylemde acil hastalara bakılacak diyorlar, ama şunu unutmamak lazım, sağlık işi beklemez. Ben yine de aklıselimin galip geleceğini ve hekimlik yemini etmiş kişilerin, hastalarını asla mağdur etmeyeceklerini düşünüyorum” açıklamasını yaptı. Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi’nin asistan hekimleri, tüm asistanları greve destek vermeye çağırdı. Asistanlar, bugün fakülte önünde asistan hekimlerin sorunlarını anlatacakları bir basın açıklaması yapacak. Türk Tabipleri Birliği’nin 1920 Nisan tarihlerinde aldığı grev kararına İzmir’de kamu kurumlarında çalışan hekim ve sağlık çalışanları da katılıyor. Bakan Akdağ: Sağlık beklemez zmir’de 1 Mayıs Gündoğdu’da D SK Ege Bölge Temsilcisi Ali Çeltik, 1 Mayıs şçi Bayramı’nın anlam ve önemine uygun biçimde, Kordonboyu’ndaki Gündoğdu Alanı’nda kutlanması için hazırlık yaptıklarını bildirdi. Türk ş, D SK, KESK, TMMOB, KamuSen, Türk Tabipleri Birliği temsilcilerinin katılımıyla 1 Mayıs kutlamalarına ilişkin açıklama yapan Çeltik, emek ve demokrasiden yana olan herkesin alanlarda olacağını söyledi. Kutlamaların Gündoğdu Alanı’nda gerçekleştirileceğini, buradaki programa yönelik hazırlıkların sürdüğünü belirten Çeltik, “Emekten ve demokrasiden yana muhalefete karşı, baskı, yasak, tutuklama ve tecrit saldırıları artarak devam etmektedir. (...) Türkiye, emperyalist saldırganlığın bölge açısından bir parçası haline getirilmeye çalışılmaktadır. 1 Mayıs kutlamalarında örgütlü güçlerin katılımının yanı sıra işsizlerin, emeklilerin, dar gelirlilerin, toplumsal dışlanmışların, gençlerin, kadınların en geniş katılımının sağlanması için çalışmalarımızı sürdürüyoruz” diye konuştu. (H CRAN ÖZDAMAR) İstanbul’un eski belediye başkanlarından Nurettin Sözen, Başbakan’ın kentteki nüfusu kontrol altına almak için vize uygulamasını hayata geçirmeye çalışırken ortaya attığı göçü tetikleyecek bu yeni projenin çelişki yarattığına dikkat çekti. Sözen, “Mesela Roma da eski ve yeni Roma diye iki bölümden oluşur. Ama Başbakan’ın önerisi öyle bir şey de değil. Sadece arsa spekülatörlerine olanak sağlayan rantçı bir anlayışı ortaya koyuyor. Ciddi bir araştırma ve inceleme ürünü olduğunu sanmıyorum” dedi. Sözen, İstanbul’da depreme karşı önlem almak, gelirhizmet dağılımı eşit olan bir kent yaratmak gibi iyileştirme çalışmaları yerine Erdoğan’ın seçime yönelik fantezi sözler söylemesini eleştirdi. uygulamasına Vize oldu? ne Kâbus ve korku şehri Ş L L MADENC LER GEL YOR ANKARA (AA) Şilili madenciler, iş kazalarına dikkat çekmek için DİSK’in davetlisi olarak, Taksim’deki 1 Mayıs kutlamalarına katılacak. DİSK Genel Sekreteri Tayfun Görgün, Türkiye’de, madenler başta olmak üzere işçi sağlığı ve iş güvenliği koşullarının giderek kötüleştiğini belirterek, “Dünya genelinde işçi sağlığı ve iş güvenliği alanında simge haline gelen Şilili kardeşlerimizi ülkemizdeki 1 Mayıs kutlamalarında görmek bizim için onur olacaktır” dedi. Asistanlardan greve destek Uluslararası Mimarlık Akademisi Bölge Başkanı Prof. Dr. Ahmet Vefik Alp, iki yeni uydu şehir projesinin İstanbul’u “Ekümenopolis” yapabileceği uyarısında bulundu. Alp, bu kavramı şöyle açıkladı: “Ekümenopolis ünlü Yunan kentbilimci Doxiadis’in oluşturduğu bir kelimedir. ‘Polis’ şehir demektir. Büyüğü ‘Metropolis’, daha büyüğü ‘Megapolis’tir. Skalanın en tepesinde ise kâbus ve korku şehri ‘Ekümenopolis’ vardır. Nüfusu 30 milyonlara dayanmış, her tarafı betonlanmış, havası, yeşili, suyu tükenmiş, yaşanması bir ıstırap, bir çile olan, hormonlanmış, hastalanmış, bitkisel yaşama girmiş ölümü bekleyen kanserli kentleri tanımlamak için kullanılmaktadır.” “Propaganda Programı”nda güvenliközgürlük ile ilgili boş sözler de var: Özgürlüklerle güvenlik arasındaki denge büyük bir hassasiyetle korunacak. Özgürlüğün teminatı güvenliktir. Güvenlik ise daha çok özgürlükle güçlü hale getirilecektir... İktidarın 8 yıllık pratiği, bu cümlelerin de içini boşaltıyor! Tüm sosyalistlerin terörist muamelesi gördüğü, muhafazakâr polis şeflerinin de üstelik poliste bu örgütlere üye yapıldığı ve hepsinin birden Ergenekon’a bağlandığı bir rejimin, özgürlüklerle değil, ancak polis rejimi, devleti ile ilgisi olabilir! Programdaki bu niyeti ancak şöyle okuyabiliriz: Polis daha güçlendirilecek, güvenliğimizi ancak polis devletini iyice inşa ederek sağlayabiliriz.. Neyin özgürlük olduğuna da biz karar vereceğiz.. Örneğin telefon dinlemeleri ve bu dinlemelerin ortalığa dökülmesi ve yayanlar hakkında takibat yapılmaması, bizim güvenlik ve özgürlük anlayışımızın tipik örneğidir. Bu doğrultuda çalışacağız ve özgürlükleri teminat altına almak için daha büyük polisiye uygulamalarına başvuracağız... Perşembe günü devam. Not: CHP’nin İlhan Cihaner’i aday göstermemesi ve kurtlara yem olarak bırakması büyük bir hataydı! Çevremde pek çok tanıdık, salt bu nedenle CHP’ye oy vermeyeceklerini açıklamıştı! Hata düzeltildi! KESK’ten Erdoğan’a tepki ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) KESK, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın MemurSen’in 4. olağan kongresinde sarf ettiği “Bugünün dünyasında sendikacılık, geçmişte olduğu gibi kırmakla, dökmekle, eylemle, grevle özdeşleşen bir yapı asla sergileyemez” şeklindeki ifadelerine tepki gösterdi. Konfederasyondan yapılan açıklamada, “Örgütlenme düzeyinin gerçekte yüzde 5’ler civarına düştüğü, kayıt dışı istihdamın yüzde 43’lerde olduğu bir ülkede, sendika olduğunu iddia edenlerin kürsüsünden, işçi ve emekçilerin kazanılmış haklarına saldırmak, ibret verici bir durumdur. Başbakan’ın grev hakkını ‘kırmak, dökmek’ gibi ifadelerle yan yana kullanması, AKP iktidarının emek düşmanı politikalarının bilinçli bir yansımasıdır” denildi. Kılıçdaroğlu da Taksim’de 12 Haziran öncesi 81 ilde 85 miting yapacak olan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, yoğun miting programına 1 Mayıs ve 19 Mayıs’ta ara verecek KIVANÇ EL ABD’den Türkiye’ye nükleer işbirliği sinyali ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara Büyükelçisi Francis Ricciardone, “Türkiye’deki olgunlaşmış projelerde Japon firmalarıyla işbirliğine gidebiliriz” dedi. Türkiye’deki nükleer tartışması sürerken ABD’nin Ankara Büyükelçisi Ricciardone’den dün çarpıcı bir açıklama geldi. Türk Amerikan İşadamları Derneği’nin yemeğine katılan Ricciardone, nükleer enerji ve yenilenebilir enerji konusunda Türkiye ile ABD firmalarının nasıl işbirliği yapabileceklerinin sorulması üzerine nükleer enerjinin halen dünya genelinde tartışmalı bir konu olduğunu, ABD’de de bu konuya büyük önem verildiğini söyledi. Amerikalı şirketlerin sektörde etkin olduğunu ifade eden Ricciardone, “Türkiye’deki olgunlaşmış projelerde Japon firmalarıyla işbirliğine gidebiliriz” diye konuştu. ANKARA CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, 1 Mayıs İşçi Bayramı programlarına Taksim’de katılarak, işçilerle beraber yürüyecek. Kılıçdaroğlu miting programlarına ara vererek günü işçilerle geçirecek. CHP lideri, “İşçilerin, emekçilerin yanlarında olacağız” dedi. 81 ilde 85 miting yapacak olan Kılıçdaroğlu, yoğun miting programına 1 Mayıs ve 19 Mayıs tarihlerinde ara verecek. 1 Mayıs’ta Taksim’deki mitin ge katılacak olan Kılıçdaroğlu’nun burada bir konuşma yapması da bekleniyor. 1 Mayıs’a Taksim’de gireceğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “İşçilerin, emekçilerin yanlarında olacağız” dedi. İşçi, emekçilere yönelik bir konuşma yapacak olan Kılıçdaroğlu’nun iş yasası ve haftalık çalışma sürelerinin yeniden düzenlenmesi, emek üzerindeki vergi yükünün azaltılması gibi vaatlerini emekçi kesime aktaracağı bildirildi. Yarın ekonomi programını, 22 Nisan’da seçim bildirgesini açıklayacak olan CHP, daha sonra yoğun miting programına başlayacak. Kılıçdaroğlu, 81 ilde yapacağı mitinglerine 24 Nisan Pazar günü Samsun’dan başlayacak. CHP lideri, 25 Nisan Pazartesi günü Zonguldak’ta, 26 Nisan’da Denizli’de, 27 Nisan’da Edirne’de, 28 Nisan’da Balıkesir’de, 29 Nisan Tekirdağ’da, 30 Nisan’da Hatay mitinglerinde birer konuşma yapacak. 1 Mayıs Pazar günü Taksim’de 1 Mayıs kutlamalarına katılmasının ardından CHP lideri, mitinglerine Doğu bölgelerinde devam edecek. CHP’li eşler buluştu ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu ve milletvekili aday listelerine giremeyen eski Genel Sekreter Önder Sav’ın eşi Çiğdem Sav beraber gecekondu ziyaretinde bulundu. Çiğdem Sav, listeye giremeyen eşinin seçim çalışması yapıp yapmayacağına ilişkin soruya, “Onların hücrelerinde CHP var, çalışmaması mümkün değil. Gereken desteği verecektir” dedi. Ziyaretlerde Selvi Kılıçdaroğlu, aile sigortasının iktidar partisinin sosyal yardımlarından farkını anlattı ve aile sigortası ile kadının özgürlüğünü kazanacağını söyledi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle