23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
20 MART 2011 PAZAR CUMHUR YET SAYFA HABERLER Cezaevinden çıktı ölüm saçtı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) Ankara’nın Mamak ilçesinde 2 yıl önce eşini bıçakladığı için tutuklanan ve 10 ay hapiste tutulan Hasan Çetin, tahliye edildikten sonra tekrar boşandığı eşiyle bir araya gelmek istedi. Eski eşinin evine giden Çetin, ailesiyle tartışmaya başladı. Hasan Çetin tabanca ile ilk önce boşandığı eşi Selime’yi, daha sonra da çocukları Emre ve Hüseyin Çetin’i vurdu ve intihar etti. Selime ile oğlu Emre kaldırıldıkları hastanede ölürken diğer oğulları Hüseyin’in durumunun ağır olduğu belirtildi. 3 İris de Silivri’nin içine gizlenmiş sözcüklerden biri. Göz rengi çok önemli: Mavi, yeşil, ela, çakır gözlü müsünüz? Çoğunluk kahverengi gözlü olduğuna göre siz farklısınız. Farklı olduğunuza göre de mutlaka suçlusunuz. At içeri; elde var beş! Silivri’den üretilecek bir çalgı adı da var: Lir! Arp ailesinden, ama ayaksız ve daha küçük olduğu için kucakta çalınan bir antik enstrüman. Çok tehlikelidir çünkü eski Yunanda şairlerin ve düşünürlerin simgesi olarak kabul edilirdi. Üstüne üstlük bir de “lirik şiir” ve “lirik düşünce” diye duyguların coşkulu bir biçimde ifade edilmesini anlatan tarzlara isim vermiştir ki, toplum için iyice bir tehlike arz ettiği son derece açıktır. Bu nedenle, lir ve onunla ilişkili bütün sazlar, bunları çalan sanatçılar, saz şairleri (aslında bütün şairler), gazeteciler ve yazarlar kadar zararlıdır. At içeri; elde var altı! Silivri, içinde iki anlamlı ve çok önemli bir sözcük daha barındırıyor: Viril! Hem yüksek üreme gücü olan erkekler için kullanılıyor, hem de uçakların kontrolden çıkıp dönmeye başlamaları için. Yani iki bakımdan da çok tehlikeli: Hem cinsellik var, hem de uçakla ilgili. Kim bilir ne habis şeyleri ima ediyordur. At içeri; elde var yedi! Silivri’den çıkan en kısa sözcük: İs! “İslipaslı” gibi deyişlerin içinde geçiyor ki, yaptığı çağrışımları bile burada anmak tehlikeli. At içeri; etti sekiz! Pek çok özel isim var Silivri’nin içinde, ama ben bunların içinden en ünlü olanını seçtim: Liv! Biliyorsunuz, son olaylarla, kadınlar da işin içine sokuldu. Tanıdığım pek çok Liv yok, ama ünlü artist Liv Tyler Türkiye’ye gelmese iyi olur. At içeri; elde var dokuz! Benim hemen aklıma gelenler şimdilik bunlar. Sizin de önerileriniz varsa yollayın (adınız bende saklı kalmak, yani silinmek kaydıyla) gelecek pazar yayınlayayım! 60 ilde çocuk kardiyoloğu yok ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Milletvekili Sacid Yıldız’ın soru önergesine Sağlık Bakanı Recep Akdağ’ın verdiği yanıt 60 ilde çocuk kardiyoloğunun bulunmadığını, Türkiye’deki çocuk kardiyolog sayısının ise sadece 116 olduğunu ortaya koydu. Sağlık Bakanı Recep Akdağ, çocuk kardiyoloji uzmanı olarak görev yapan hekim sayısının Sağlık Bakanlığı’na bağlı kurumlarda aktif olarak 44, üniversite hastanelerinde 55, özel kurumlarda 17 olmak üzere toplam 116 olduğunu bildirdi. Sağlık Bakanı, Sağlıkta Dönüşüm Programı ile Türkiye’nin, sağlık hizmeti sunumu ve sağlık planlaması bakımından 29 sağlık bölgesine ayrıldığını belirtti. Akdağ’ın verdiği bilgiye göre Ankara’da 31, İstanbul’da 26, İzmir’de 11 kardiyoloji uzmanı bulunuyor. ‘Silivri’den Neler Üretebilirsiniz? Malum, “Silivri” bir torbaya veya bir bohçaya dönüştü: Ellerine ne geçerse içine atıyorlar. Acaba bu sözcüğü oluşturan harflerle neler oluşturabilir, sonra da bütün bunları “Silivri”nin içine nasıl doldurabilirsiniz? İlk akla gelen sözcük üç harfli: Sil! Bu bir emir. Bilgisayardaki ve telefonlardaki silinmiş bütün müsveddeleri, notları, yazıları, bilgileri, belgeleri, gelen mektupları, mesajları kapsıyor. Örneğin kötü niyetli biri sizi aramış mı; size elektronik postayla bir belge mi yollamış; siz onu silmiş misiniz? Evinizi basanlar el koydukları bilgisayarlarda veya telefonlarda onu geri getirmiş mi; hapı yuttunuz! Ya da hiç bunlara gerek yok: “Niçin bunları sildiniz” sorusu yeterli. At içeri; elde var bir! Silivri’de başka ne var? Sivil! Sivil kimdir, nedir? Henüz kanıtlanmamış olan askeri darbe girişimi iddialarına göre bunlara destek veren ama asker olmayan kişi. Çok tehlikeli. At içeri; elde var iki! Hemen akla gelen üçüncü bir sözcük: Sivri! İktidara karşı sivri eleştiriler mi yapıyorsunuz? Arkadaş sohbetlerinde, telefon konuşmalarınızda, yorumlarınızda, yazılarınızda, onlara sivri gelen bazı düşünceler veya sözcükler mi var? At içeri; elde var üç! Silivri’nin içinde barındırdığı bir başka sözcük: İri! İri biri misiniz? Mutlaka tehlike arz ediyorsunuzdur: At içeri; elde var dört! Göze rengini veren tabakaya ne denir? İris! 2 M LYAR K Ş 60 YAŞIN ÜZER NDE OLACAK Yaşlı nüfus artıyor S BEL BAHÇETEPE Deprem sistemine patent Çanakkale Didem’i uğurladı Yeni Zelanda’nın Christchurch kentinde 22 Şubat’ta meydana gelen depremin ardından, bir alışveriş merkezinin enkazında cesedi bulunan Çanakkale Onsekiz Mart Üniversitesi (ÇOMÜ) öğretim görevlisi Didem Yaman’ın (31) cenazesi, Çanakkale’de toprağa verildi. ÇOMÜ öğretim üyesi Prof. Dr. Mete Tunçoku, 35 yıllık meslek yaşamında tanıdığı en çalışkan, en iyi ve en güzel öğrencilerinden birisinin Didem olduğunu ifade etti. Türkiye nüfusunun yüzde 10’undan fazlasının yaşlı olduğu, bu sayının giderek arttığı belirtiliyor. Birleşmiş Milletler (BM) verilerine göre, 2050 yılında dünya nüfusunun yüzde 21’inin, yani 2 milyar kişinin 60 yaşın üzerinde olacağı tahmin ediliyor. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) 60 yaş ve üzerini yaşlı nüfus kabul ediyor. Şişli Belediyesi, özellikle yaşlılıkta ortaya çıkan Alzheimerli hastaların bakım ve rehabilitasyonları için hayata geçirdiği “Alzheimer Gündüz Bakımevi”ni “1824 Mart Yaşlılar Hafta sı”nda hizmete açacak. Ücretsiz olarak Rıfatpaşa Mahallesi’nde hizmet verecek olan bakımevinin kapasitesi yaklaşık 60 kişilik olacak. Şişli Belediye Başkan Yardımcısı, Sosyal Hizmet Uzmanı Kahraman Eroğlu, “Gündüz bakımevi İstanbul’da ilk olacak. Bahçeli iki tane dubleks evi bu amaca uygun hale getiriyoruz. Merkezimizde sosyal hizmet uzmanı, psikolog, doktorlar yer alacak. Müzik, atölye çalışmaları gibi sosyal faaliyetler yapılacak. Saat 09.0017.00 arasında açık olacak” diye konuştu. İSTANBUL (AA) Türk Patent Enstitüsü (TPE), emekli hava füze ve radar astsubayı Veysi Kurt’un “Cankurtaran” adını verdiği en az 6 saat öncesinden deprem bildirim sistemine ilişkin cihaza incelemeli patent verdi. Veysi Kurt’un başvurusunu kabul ederek “6 saat önceden deprem bildirim sistemi”ne ilişkin buluşa patent veren TPE’nin kayıtlarında buluşun özeti şöyle yer aldı: “Depremin 3 alternans tahlili ile çıkan belirtisi, buluş konusu sistemin kurulu olduğu mekândan 200 kilometrelik alan içinde depremin büyüklüğünü, yerini ve zamanını kesin olarak belirtir.” Kurt, “Uluslararası müracaatım da kabul edildi. Bu cihazdan Türkiye’de 4 tane olsa, Türkiye genelindeki depremlerin tümünü net bir şekilde en az 6 saat önceden haber verebilirim” dedi. C MY B C MY B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle